GÜNDEM - 24 Mayıs 2024 Cuma 10:20

Saime öğretmenden örnek hikâye: Sanatın gücüyle mültecilere ve depremzedelere umut ışığı oldu

A
A
A
Saime öğretmenden örnek hikâye: Sanatın gücüyle mültecilere ve depremzedelere umut ışığı oldu

12 yıldır görsel sanatlar öğretmeni olarak eğitim veren Doç. Dr. Saime Uyar, sanatın iyileştirici gücünü mültecilere ve depremzedelere umut ışığı olmak için kullandı. Akademik anlamda zor şartlarda başarılarına başarı katan, sanat vasıtasıyla yardıma muhtaç insanların elinden tuttuğu birçok çalışma ve proje ile özel bir hikâyeye sahip olan Uyar aynı zamanda bir depremzede ve hala daha deprem bölgesinde eğitim vermeye devam ediyor.

Altınbaş Üniversitesi 16. yıldönümü kutlamasında, başarılı mezunlarının çalışmalarını onurlandırmak için 3 yıldır düzenlediği Seçkin Mezun Ödülleri töreninde bu sene Yılın Duyarlı Mezunu Ödülü Saime Uyar’a verildi. Uyar, lisans eğitimini İnönü Üniversitesi Resim Bölümü’nde, yüksek lisans eğitimini Altınbaş Üniversitesi Sanat ve Tasarım Bölümü’nde tamamladı. Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü’nde Sanatta Yeterlik alanında da 2021’de mezun oldu. Uyar ayrıca doktora tezinde "Mülteci Sorunlarının Sanatsal Anlatımı" konusunu ele alarak, göç ve mültecilik gibi günümüzün en önemli sosyal sorunlarından birine sanatsal bir bakış açısı getirdi.

Mülteci kampının o soğuk havasını sımsıcak bir atmosfere dönüştürdü

2019 yılında öğretmenlik yaptığı Malatya Mülteci Kampındaki çalışmasıyla ses getiren Saime Öğretmen, “Gri Hayatları Renklendiriyoruz" adlı proje ile mültecilerin yaşadığı renksiz bir görüntüye sahip olan kampı, öğrencileri ve kamp sakinleri ile renklendirdi. Rengârenk bir yaşam alanına sahip olmasını istediği mültecilerin sorunlarına bir nebze de olsa katkı sağlamak isteyen Uyar, “Kampın soğuk yüzü, savaşın enkazını tüm çıplaklığı ile gözler önüne seriyordu. Savaş sonrası tekerlekli sandalyeye mahkûm kalmış çocuklar, gençler, anne babasını veya çocuklarını, yakınlarını, sevdiklerini kaybetmiş insanlar, yerinden-yurdundan edilmiş çaresiz insanlar ve en acısı da savaşın ne olduğunu henüz kavrayamamış umut dolu ancak bir o kadar da ürkmüş çocuklar kampın genelinde rastladığımız acı bir tabloydu. Elbette siyasi olarak doğru veya yanlış kararlar vardı ancak ben orada sadece bir öğretmendim ve her şeyden önce vicdanıyla hareket eden bir insandım. Mutlaka bir şeyler yapmam gerekiyordu ve elimde olan tek silahım sanatımdı ve bunun gücüne inanarak harekete geçtim. Binlerce kişinin yaşadığı kampta ‘Gri Hayatları Renklendiriyoruz’ adını verdiğim sosyal-sanatsal bir proje başlattım. Amacım; tüm mültecileri proje sürecine dahil ederek öncelikle savaş süreci ve sonrasında savaştan ürkmüş ruhlarını iyileştirebilme ve onarabilmekti. Tüm mültecileri projeye dahil ederek onların kendilerini özgürce ifade edebilecekleri imkanlar sağladım ve hep birlikte kampın tüm duvarlarına rengarenk sanatsal çalışmalar yaparak kampın o soğuk havasını sımsıcak bir atmosfere dönüştürdük” dedi.

Yardım kampanyası düzenleyip sel mağdurlarına yardım etti, mülteciler için özel sergi açtı

Bu gönüllü projenin ardından Şubat 2021’de İzmir’de yaşanan sel felaketinden etkilenen Torbalı’daki mültecilerin zorlu yaşamlarını bir nebze de olsa iyileştirebilmek adına yine gönüllü olarak çalışan Uyar, Malatya, Kahramanmaraş ve Elazığ’da yardım kampanyası düzenledi. Kolilerce giyim ve ayakkabı gibi zaruri ihtiyaçların giderilmesini sağlamaya çalışan Uyar, “Mültecilerin yaşamış olduğu bu zorlu hayatın ve mülteci olmanın zorluklarını topluma duyurmak, farkındalık oluşturmak ve insani değerlerimizi sürdürebilmek adına da Ankara Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde ‘Mülteci’ adını verdiğim bir fotoğraf sergisi düzenledim. Bu durumun, sanat aracılığı ile daha fazla kitleye ulaşılmasını sağlayarak sanatın toplumsal sorunlar karşısındaki önemini de bir kez daha pekiştirmiş oldum” dedi.

Deprem felaketini yaşadı, kayıp verdi yine de ayağa kalkıp ışık olmaya devam etti

2023 yılında Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremden etkilenen Uyar, bu zorluğun üstesinden de sanatın gücüyle gelmeyi başardı. Depremde vefat eden yeğeninin anısına ve Malatya’da yaşanan yıkıma dair iki eserini Mart 2023’te Art Ankara Çağdaş Sanat Fuarı’nda sergiledi. Bu eserlerle depremin yıkıcı etkilerini sanat aracılığıyla ölümsüzleştirerek umut ve dayanışma mesajı verdiğini söyleyen Uyan sözlerine şöyle devam etti:

“6 Şubat depreminin dehşetini Malatya’da yaşlı anne babamla birlikte yaşadık. 27 yaşında henüz 2 yıllık öğretmen yeğenim Pınar’ı depremin o soğuğunda kaybettik. Öğretmen olarak atandıktan sonra yıllarca kredi çekip anne babama aldığım ev depremde yıkıldı. Deprem sonrasında ruhsal ve fiziksel olarak en kötü durumları yaşadık ve hala da yaşıyoruz. Tüm bu acılara rağmen tekrardan hayata tutunmaya çalıştım. Öncelikle, yeğenimin anısına ve onca yıkımı yaşayan şehrim Malatya için iki çalışma yaparak Mart 2023’te Art Ankara Çağdaş Sanat Fuarı’na katılıp, onları sanat eserlerinde ölümsüzleştirmeye çalıştım. Ardından, Türkiye Halk Oyunları Federasyonu Malatya İl Temsilcisi görevim ile Malatya’da çocukların ve gençlerin yeniden sosyal aktivitelere dönebilmesi için birçok çaba gösterip yarışmaların gerçekleştirilmesinde öncü rol oynadım.”

Zor şartlarda akademik kariyerine devam etti

“Bu süreçte oldukça zor şartlarda (ev yok, internet yok, elektrik yok. Her gün internetin çekebildiği soğuk, uzak yerlere giderek) yılmadan akademik kariyerime devam edebilme çabasını sürdürerek, Mart 2023’te doçentliğe başvurdum ve 8 Ağustos 2023’te doçentliğimi almaya hak kazandım.”

Saime öğretmenden örnek hikâye: Sanatın gücüyle mültecilere ve depremzedelere umut ışığı oldu

Altınbaş Üniversitesi’nden aldığı Yılın Duyarlı Mezunu Ödülü’nün, sanat yoluyla oluşturduğu sosyal değişime ve toplumsal sorumluluk duygusuna verilen bir takdir olduğunu söyleyen Uyar "Bu ödülü almayı hak ettiğimi düşünüyorum. Çünkü dışardan bir yabancı olarak kendimi değerlendirecek olursam; öncelikle benim için birey, almış olduğu eğitim ve sahip olduğu insani değerler ile kendisine ve topluma karşı sorumludur. Yaşamda olabildiğince üretici ve faydalı olmalıdır diye düşünerek bunu daima kimliğime entegre etmeye çalıştım” sözleriyle dile getirdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesinde karla mücadele için tedbirler alındı Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi yönetimi, kar ve buzlanmaya karşı kapsamlı bir hazırlık süreci yürüterek tedbirler aldı. Kentte yarın ve perşembe günü yaşanması öngörülen kar yağışına karşı ekiplerin hazır şekilde beklediği, bu gece de dâhil olmak üzere tuzlama ve buzlanmaya karşı önleyici çalışmaların planlı ve koordineli biçimde sürdürüldüğü bildirildi. Özellikle gece ve sabah saatlerinde oluşabilecek buzlanmalara karşı yol güvenliğinin sağlanması amacıyla sahada kesintisiz çalışmalar yapılacağı ifade edildi. Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Mustafa Fidan, OSB sınırları içerisinde bulunan yaklaşık 45 kilometrelik yol ağının tamamının açık ve güvenli tutulmasının öncelikleri olduğunu söyledi. Başkan Fidan, bu amaç doğrultusunda 15 araç ve 25 kişilik karla mücadele ekibiyle sahada teyakkuz hâlinde olduklarını, tüm hazırlıkların tamamlandığını vurguladı. Fidan, bu gece boyunca buzlanmaya karşı tuzlama ve önleyici çalışmaların aralıksız devam edeceğini, yarın ve perşembe günü beklenen kar yağışı süresince de ekiplerin sahada aktif görev yapmayı sürdüreceğini ifade etti. Karla mücadele sürecinde sanayicilerin, çalışanların ve OSB’yi kullanan tüm sürücülerin can ve mal güvenliğinin öncelikli olduğunu dile getiren Fidan, sürücülere de dikkatli ve tedbirli olmaları çağrısında bulundu.
İstanbul Cumhurbaşkanı Erdoğan: "İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Somali’nin birlik ve bütünlüğünün her şart altında muhafazası bizim için öncelikli meseledir. İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ile Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde bir araya geldi. İki lider görüşme sonrası ortak basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Somali’yle her alanda gelişmeye devam eden ilişkilerimizin temelinde köklü, tarihi, beşeri ve kültürel bağlarımız vardır. 2026’da Somali ile diplomatik ilişkilerimizin tesisin 60’ıncı senesini idrak edeceğiz. Bu sağlam temel üzerinde ilişkilerimizi ilerletmeye ve Somali’nin güvenlik ve istikrarına destek vermeye devam edeceğiz. 2011 yılında Başbakanlığım döneminden kuraklık felaketiyle mücadele eden Somali ziyaretimin özellikle ardından kapsamlı bir insani yardım kampanyası başlatmıştık. Tüm dünyanın Somali’den ümidi kestiği bir dönemde Türkiye tarafından uzatılan dostluk eli iki ülke arasındaki kardeşlik duygularının pekişmesine vesile oldu. Aradan geçen süre zarfında Somali, eşine az rastlanır bir ilerleme kaydetti" diye konuştu. "Somali ile enerji alanındaki işbirliğimiz günden günde güçleniyor" "Somali’nin yeniden ayağa kalkmasını istemeyenlerin çeşitli sabotajlarına rağmen Somali’de güvenlik açısından ciddi bir iyileşme sağlandı. Bizler bu süreçte Somali’nin terörle mücadelesine kapsamlı desteğimizi sürdürdük sürdürüyoruz" ifadelerini kullanan Erdoğan, "Somali ulusal ordusuna verdiğimiz eğitimler ve ekipman desteğimizle teröre karşı Somali’nin yanında olduğumuzu gösterdik. Somali ordusunun terörle mücadelesinde son dönem de önemli başarılar elde ettiğini memnuniyetle müşhade ediyoruz. Güvenlik ortamındaki iyileşme Somali siyasetinde reform adımlarını beraberinde getirdi. 25 Aralık tarihinde başkent Mogadişu’nun da dahil olduğu Benadir idari bölgesinde uzun sürenin ardından yerel seçimler düzenlendi. Seçim sonuçlarının Somali halkı için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Somali ile enerji alanındaki işbirliğimiz günden günde güçleniyor. Oruç Reis Sismik Araştırma Gemimiz Somali deniz alanlarında 9 ay süren araştırma faaliyeti yürüttü. 4 bin 465 km karelik bir alanda yürütülen bu çalışmalar ile ülke tarihinde bir ilke imza atıldı. Gelinen noktada 2026 yılında sondaj faaliyetlerine başlamayı planlıyoruz. Bu faaliyetlerimiz Somali halkının refahına önemli katkılar yapacaktır" dedi. "Türkiye olarak filomuza 2 yeni derin deniz sondaj gemisi dahil etmiş bulunuyoruz" Türkiye’nin 4’üncü büyük filoya sahip olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Burada şu müjdeyi de sizlerle ve Somalili kardeşlerimle paylaşmak isterim. Türkiye olarak filomuza 2 yeni derin deniz sondaj gemisi dahil etmiş bulunuyoruz. İsimlerini Çağrı Bey ve Yıldırım olarak belirlediğimiz bu iki gemimizden ilki Somali açıklarında diğeri Karadeniz’de görev yapacak. Çağrı Bey ve Yıldırım’ın da eklenmesiyle bu alanda dünyanın 4’üncü büyük filosuna sahip olduk. Her iki güzel haberimizin de hayırlı uğurlu olmasın diliyorum. Diğer taraftan balıkçılık alanında Somali ile imzalanan anlaşma ile işbirliğimiz yeni bir boyut kazanmıştır. Bu anlaşma kapsamında Somali’nin teknik kapasitesinin geliştirilmesine destek olurken, kaçak avlanma ile mücadelesine de katkı sağlayacağız" diye konuştu. "Somali’de bir uzay limanı kurmayı ön görüyoruz" "Somali Cumhuriyeti ile tarihi nitelikte bir işbirliğini uzay alanında hayata geçiyoruz" diyen Erdoğan, "İmzaladığımız anlaşmalar çerçevesinde Somali’de bir uzay limanı kurmayı ön görüyoruz. 3 fazdan oluşan projenin ilk fazının projelendirilmesini tamamlayıp Türkiye Uzay Ajansı eliyle yapımına başladık. Projemizle uzay fırlatma ve uzay uydu teknolojileri alanında önemli bir alt yapı oluşturmayı hedefliyoruz. Tüm bu projeleri hayata geçirirken Türk Kızılay, TİKA ve AFAD başta olmak üzere ilgili kuruluşlarımızla Somali’ye destek olmayı sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı. "Somali halkının yanında durmaya devam edeceğiz" Sözlerine devam eden Erdoğan, "Somali’nin birlik ve bütünlüğünün her şart altında muhafazası bizim için öncelikli meseledir. İsrail’in Somaliland’i tanıma kararı gayrimeşrudur ve kabul edilemez. Elinde 71 bin Filistinli kardeşimizin kanı olan Netanyahu hükümeti Gazze, Lübnan,Yemen, İran, Katar ve Suriye’ye yönelik saldırılarının ardından şimdi de şimdi de Afrika boynuzunu istikrara sürüklemektedir. Mısır ve Suudi Arabistan başta olmak üzere bölge ülkelerinin yanı sıra Avrupa Birliği İslam İşbirliği Teşkilatı, ve Arap ligi de İsrail’in kararını reddeden açıklamalar yaptı. Amerikan Başkanı Trump’ın konuya dair ilk beyanatı da gayet anlamlıydı. Kendisinin göreve geldiğinden itibaren ortaya koyduğu bizimde destekliğimiz küresel barış vizyonunu teyit eder nitelikteydi. Somali’nin toprak bütünlüğüne ve egemenliğine vurgu yapan bütün bu açıklamaları oldukça kıymetli buluyoruz. Bizim buradaki tavrımız tamamen ilkeseldir. Çözüme hizmet etmeyen her adım sorunu daha da büyütür derinleştirir. Somali Federal Cumhuriyeti ve Somaliland bölgesinin geleceğine ilişkin kararlar tüm Somalilerin iradesini yansıtacak şekilde alınmalıdır. Biz bu süreçte Somali’nin toprak bütünlüğünü ve siyasi birliğini kararlılıkla desteklemeye ve Somali halkının yanında durmaya devam edeceğiz. Somalili kardeşlerimizin de birlik, beraberlik ruhu içinde hareket edeceklerine yürekten inanıyoruz" dedi.