SPOR - 29 Kasım 2023 Çarşamba 11:23

Serdal Adalı plan ve projelerini anlattı

A
A
A

Beşiktaş Kulübü Başkan Adayı Serdal Adalı, 3 Aralık tarihinde gerçekleşecek olağanüstü seçimli genel kurul öncesi plan ve projelerini ‘Beşiktaş Master Plan’ toplantısında anlattı.

Beşiktaş’ta 3 Aralık Pazar günü yapılacak olağanüstü seçimli genel kurula sayılı günler kala başkan adaylarından Serdal Adalı, plan ve projelerini anlattı. İstanbul Beşiktaş’ta düzenlenen ‘Beşiktaş Master Plan’ isimi toplantıya Adalı’nın yönetim kurulu listesinde yer alan bazı isimler ile çok sayıda basın mensubu katıldı.

“Camiamızın kaybedecek tek bir dakikası yok”

Olağanüstü seçimli genel kurula 4 gün kaldığını hatırlatarak sözlerine başlayan Serdal Adalı, “Adaylık süresinde sayısız Beşiktaşlı ile bir araya geldik. Görüşleri dinledik, önerileri not ettik. Hepimizin derdi aynı. Sonuç olarak bir kere daha anladık ki camiamızın kaybedecek tek bir dakikası yok. Futboldan başlayarak mali yapıya, gelirlerimize, iletişim konusundan tesislerimize kadar hepsine tek tek el atacağız. Her konu başlığı için çalıştık. Her biri için söyleyecek çok sözümüz var. Bugün bunların detaylarına girip sizleri sıkmadan Beşiktaş’ımızın geleceğini inşa edecek 5 farklı projeyi sizlere anlatacağım” ifadelerini kullandı.

Serdal Adalı plan ve projelerini anlattı

“Reklam ajansları ile sanal projeler yapmıyorum”

Ayakları yere sağlam basan projeler planladıklarını sözlerine ekleyen Başkan Adayı Adalı, “Reklam ajansları ile sanal projeler yapmıyorum. Projelerimi gerçek Beşiktaşlılarla hazırlıyorum. İşinin ehli insanlarla çalışıyorum. Borçsuz bir Beşiktaş istiyorsak çok önemli işler yapmalıyız. Hepsi ayakları yere sağlam basan işler. Önümüzdeki 1.5 yıl içinde başlanacak projeler” şeklinde konuştu.

Stadyum Projesi

‘Safe Standing Sandalyeleri’ ile kapasitesi arttırılarak 9 bin 836 bilet daha satılacağı ve rakip tribüne ses yutucu şeffaf panellerin konumlandırılacağı Stadyum Projesi’nden bahseden Serdal Adalı, “Biliyorsunuz taraftarlarımızın statla ilgili bazı talepleri ve mutsuzlukları var. Bizler de taraftarız. Aynı ihtiyaçları hissediyoruz. Aynı sorunları yaşıyoruz. Bunları gidermek için çok hızlı şekilde yapılacak 2 çözümümüz var. Yapılacak basit ama etkili değişiklikler stadımızdaki atmosferi ve geliri önemli ölçüde arttırmış olacak. Böylelikle kimsenin de stadımızı bazı organizasyonların dışında tutma bahanesi kalmayacak” cümlelerine yer verdi.

Serdal Adalı plan ve projelerini anlattı

Ümraniye ve Serpil Hamdi Futbol Akademisi Projesi

Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri’nde 88 bin metrekare alana ek olarak yine aynı ölçülerde alanı daha tesis bünyesine dahil edecek Serpil Hamdi Tüzün Futbol Akademisi Projesi hakkında ise Adalı, “Biliyorsunuz ki, uzun yıllardır Beşiktaş Futbol Akademisi’nden bahsetmekteyim. Hatta önceki yönetimlerden kulüpteki alacağımı bu konu için kullanmalarını istemiştim. Olmadı. Şimdi inşallah yapmak yine bize kısmet olacak. Bu proje ile hem camiamıza yeni bir tesis kazandırmış olacağız, hem gençlerimizi çok daha iyi yetiştireceğiz, hem de en önemli değerlerimizden Serpil Hamdi Tüzün Hoca’mızın ismini hak ettiği şekilde yaşatacağız. Söylemek isterim ki Orman Bakanlığı ile bu projenin görüşmeleri yapılmıştır. Adım adım detaylandırılmış ve ön mutabakat sağlanmıştır. Göreve gelmemizi takiben gerekli adımlar hızlıca atılacaktır” diye konuştu.

Şan Ökten Amatör Branşlar Merkezi

Fulya’da anlaşması sağlanan alanda yapacakları 12 bin metrekarelik alanda Şan Ökten Amatör Branşlar Merkezini kurarak amatör branşları bir araya toplayacaklarını aktaran siyah-beyazlı kulübün başkan adayı, “İstanbul’un en güzel ve merkezi yerlerinden birinde kullanılmayan bir arsamız var ve çok önem verdiğimiz amatör branşlarımız var. Biz Şan Ökten tesislerimizi yenileyeceğiz ve futbol dışı branşlarımıza teslim edeceğiz. Dünyada yaşanan teknolojik dönüşümün gerisinde kalamayız. Sporcularımızın gelişimi için layık oldukları standartları kendilerine sağlayacağız. Aslında bu proje yeni değil. 2011 yılında tüm detayları hazırlanmış, izinleri alınmış ve inşaat ruhsatı aşamasına kadar gelmiştik. Hiç farklı projelerle uğraşmaya gerek yok. O zaman farklı nedenlerle bekletilmişti. Şimdi kaldığımız yerden devam edeceğiz” değerlendirmesinde bulundu.

Serdal Adalı plan ve projelerini anlattı

Akatlar Spor Park Projesi

Serdal Adalı, Akatlar Spor Kompleksi Dönüşüm Projesi kapsamında salonu 30 bin metrekare ve 12 bin seyirci kapasitesiyle yeniden planladıklarını ve ayrıca antrenman salonunu da 5 bin metrekare alanda yeniden hizmete açacaklarından bahsetti. Adalı, “Basketbol ve voleybol takımlarımız bizim gözbebeğimiz. Taraftarımız da her zaman en güzelini hak ediyor. İşte biz bugün burada, Türk spor tarihinin en kapsamlı ve büyük işbirliklerinden birini sizlerle paylaşmanın heyecanını yaşıyoruz. GAİN Medya’nın ana sponsorluğunda, gerekli izinlerin alınmasını takiben, Akatlar Spor Kompleksi dönüşüm projesini hayata geçirmek üzere hazır durumdayız. Bizler için önemi çok büyük olan bu işbirliği ile hedeflerimizden biri de yeni ve sürdürülebilir gelir kaynakları oluşturmaktır. Amacımız yalnızca maç günleri değil, 365 gün yaşayacak Yaşam Kompleksi’ni çok amaçlı bir proje olarak ortaya çıkarmaktır” dedi.

Beşiktaş Gayrimenkul Projesi

İstanbul Havaalanı’na ve şehir merkezine 10 dakika uzaklıkta yaşam kent projesini hayata geçireceklerini belirten Başkan Adayı Serdal Adalı, yarım milyon metrekare alana kurulacak Beşiktaş Ekolojik Kent içerisinde sosyal ve sportif alanların yanı sıra 380 villa projesinin yer alacağını da vurguladı. Adalı, “Konuşmamızda ne dedik? Beşiktaş’ın kalıcı çözümlere ihtiyacı var dedik. Bu borç yüküyle devam edemez dedik. Şimdi sizlere de çözümümüzü sunuyoruz. Çok büyük bir proje. Beşiktaş’ımızın kurtuluş projesi. Alan atıl vaziyetteki ve ağaçsız eski bir maden arazisidir. Yaklaşık yarım milyon metrekarelik bir arazidir. Bu konuda devletimizin yetkilileriyle görüşmeleri gerçekleştirdim. Kulübümüz kamu yararına çalışan bir kurum olduğu için bu konuda onayı almış bulunuyorum. Bu doğrultuda öncelikle arazilerin kulübümüze kazandırılması konusu var. Arazinin büyük bir kısmı için hak sahipleri kendi paylarını peşin olarak satmak istiyorlar. Hepsiyle görüştük ön anlaşmayı yaptık. Kabul edersiniz ki bu büyüklükte bir araziyi alabilmek için oldukça önemli bir bütçe gerekiyor. Arsa spekülasyonlarına yol açmamak için şimdi burada rakamı telaffuz etmek istemiyorum. Ama buradan belirtmek isterim ki bu kısmın finansmanını bizzat ben ve yönetim kurulunda yer alacak arkadaşlarım sağlayacağız. Beşiktaş’ımız için gerekeni yapacağız. Kalan kısım için ise pay sahipleriyle satıştan gelir paylaşımı modeli ile ilerleyeceğiz. Onlarla da görüştük ve ön anlaşmayı yaptık. Yani biz projenin tüm taraflarını aynı masada bir araya getirdik ve toplu bir mutabakat sağladık. Sadece Beşiktaş tarafının imzası eksik. İnşallah o kısma imzayı da seçimden sonra ben atıyor olacağım” diye konuştu.

Hedef 200 milyon Euro gelir

Beşiktaş Gayrimenkul Projesi ile yaklaşık 200 Milyon Euro ile gelir hedeflediklerini sözlerine ekleyen Adalı, “Beşiktaş’ımızın banka ve kamu borçlarını kapatıyor olacağız. Ayrıca bahsettiğimiz metrekareye ek olarak komşu parsellerde de yaklaşık 70 - 80 bin metrekarelik bir alan var. Bu kısmı henüz imza altına alamadık ama şifahi olarak anlaştık. Bu alanı da projeye dahil edebilirsek gelirimiz daha da artacak. Böylelikle faiz yükünden tamamen kurtulacağız. Bu şekilde Beşiktaş’ın geleceğini de sigortalamış oluyoruz. Şu önemli detayı da vermek isterim ki, bu gelirin önümüzdeki dönemlerde transfer ve benzeri konulara harcanmamasını da teminat altına almak zorundayız. Bu nedenle elde edilen tüm geliri borçlarımız karşılığında, kulübün kasasına girmeden bankalara ödenecek şekilde kurguladık. İnşallah bu projeyi de yaklaşık 4 yılda tamamlamış olacağız” değerlendirmesinde bulundu.

Serdal Adalı, konuşmasını şu cümlelerle noktalandırdı:

“Beşiktaş için gün kurtuluş günüdür. Beşiktaş için gün kazanma günüdür. Beşiktaş için gün ayağa kalkma günüdür.”

Uygar Aydın - Yunus Emre Öztaş

 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Büyükler Grekoromen Güreş ve Kadınlar Türkiye Şampiyonası sona erdi Gaziantep’te Şahinbey Spor Salonu’nda düzenlenen Büyükler Grekoromen ve Kadınlar Türkiye Güreş Şampiyonası’nın son günü tamamlandı. Final müsabakalarının ardından sıkletlerde dereceye giren sporcular belli oldu, kupalar sahiplerini buldu. Grekoromen stilde, Ankara ASKİ 179 puanla birinci olurken, İstanbul Büyükşehir Belediyesi 151 puanla ikinci, Kayseri Şeker ise 120 puanla üçüncü oldu. Kadınlarda, Ankara ASKİ 160 puanla birinci olurken, Yalova Termal 149 puanla ikinci, İstanbul Büyükşehir Belediyesi 138 puanla üçüncü sırada yer aldı. Grekoromen stil sonuçları 55kg 1. Muhammet Emin Çakır (İzmir Büyükşehir Belediyesi) 2. Ömer Faruk Tok (Ankara TEİAŞ) 3. Adem Burak Uzun (İstanbul Büyükşehir Belediyesi) 3. Ömer Halis Recep (Konya Büyükşehir Belediyesi) 63kg 1. Enes Başar (Ankara ASKİ) 2. Hakan Kızılaslan (Kayseri Şeker) 3. Veysel Sarıkurt(Ankara TEİAŞ) 3. Servet Angı (Kayseri Şeker) 72kg 1. Muhammed Ali Göçmen (Ankara ASKİ) 2. Cengiz Arslan (Ankara Keçiören) 3. Furkan Yıldız (İstanbul Büyükşehir Belediyesi) 3. Selçuk Can (İstanbul Büyükşehir Belediyesi) 82kg 1. Yüksel Sarıçicek (Ankara ASKİ) 2. İsmail Gün (Ankara ASKİ) 3. Ömer Can Doğan (Ankara ASKİ) 3. Veli Yılmaz (Ankara TEİAŞ) Kadınlar sonuçları 53kg 1. Zeynep Yetgil (İstanbul Büyükşehir Belediyesi) 2. Sümeyye Zeybek (Antalya ATS) 3. Fatma Yılmaz (Afyon Sinanpaşa) 3. Remziye Karadağ (İstanbul Büyükşehir Belediyesi) 57kg 1. Elvira Süleyman (İstanbul Büyükşehir Belediyesi) 2. Emine Çakmak (Yalova Termal) 3. Eda Tekin Uysal (Ankara ASKİ) 3. Nazar Kaya (Ankara ASKİ) 62kg 1. Sevim Akbaş (Trabzon Büyükşehir Belediyesi) 2. Cansu Aksoy (İstanbul Büyükşehir Belediyesi) 3. Özlem Çelikaslan (Edirne Serhatşehri) 3. Gülsüm Bingöl (Ankara ASKİ) 68kg 1. Ayşe Erkan (Yalova Termal) 2. Güler Yağmur Türkoğlu (Samsun Tekke) 3. Elif Şevval Kurt (Trabzon Büyükşehir Belediyesi) 3. Beyzanur Erduman (Yozgat İl Özel İdaresi) 76kg 1. Elmira Yasin (Erzincan İl Özel İdaresi) 2. Mehtap Gültekin Hatioğlu (Trabzon Büyükşehir Belediyesi) 3. Ayşegül Özbege (Ankara ASKİ) 3. Bükrenaz Sert (İstanbul Büyükşehir Belediyesi)
Kocaeli Kocaeli’deki fabrika yangınında ölenlerin yakınlarından SGK önünde açıklama Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde 7 kişinin hayatını kaybettiği parfüm dolum tesisindeki yangına ilişkin müşteki avukatı ve ölenlerin yakınları, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İl Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı. Mimar Sinan Mahallesi’ndeki tesiste 8 Kasım’da çıkan yangında Şengül Yılmaz (55), Tuğba Taşdemir (18), Nisa Taşdemir (17), Cansu Esatoğlu (16), Esma Gikan ve Hanım Gülek (52) olay yerinde hayatını kaybetmiş, ağır yaralanan vardiya amiri Tuncay Yıldız ise tedavi gördüğü hastanede 15 Kasım’da yaşamını yitirmişti. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan 11 şüpheliden, aralarında tesis sahibi Kurtuluş Oransal ve oğlunun da bulunduğu 7’si tutuklanmış, 4’ü ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Ayrıca Dilovası Belediyesi Başkan Yardımcısı Necati Temiz, Zabıta Müdürü Nizamettin Balcı ile zabıta memurları Cengiz Taşdemir, Tekin İlaslan ve Ömer Kocabay; SGK Kocaeli İl Müdürü, Müdür Yardımcısı, Gebze Sosyal Güvenlik Merkez Müdürü, Çalışma ve İş Kurumu Kocaeli İl Müdürü, İŞKUR Dilovası Hizmet Merkezi Müdürü, İŞKUR CİMER’den Sorumlu Şube Müdürü ile 1 personel açığa alınmıştı. Kandıra Cezaevi’nde tutuklu bulunan fabrika sahibi Oransal ise 30 Kasım’da geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetmişti. Avukat ve ailelerden açıklama Yangında hayatını kaybedenlerin yakınları ve ailenin avukatı Mürsel Ünder, SGK Kocaeli İl Müdürlüğü binasına gelerek yetkililerle görüştü, ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu. Avukat Mürsel Ünder, dilekçelerinde belirttikleri talepleri yetkililere sözlü olarak da ilettiklerini belirterek, şunları kaydetti: "34 gün önce çocuklar ve kadınlar vahşice katledildi. Bir şehrin meydanında, ana caddesinde kaçak çalıştırılan bir iş yerinde katledildi. Tüm kamu kurumlarının gözleri önünde katledildi. Biz bu kamu kurumlarının genel olarak sorumsuzluğunun olduğunu, denetimlerle ilgili çok büyük eksiklikler olduğunu, bunların memleketimizin genel bir sorunu olduğunu biliyoruz. Dilovası’nda yaşanan, çok vahşi ve korkunç bir durum. Çocuk işçilerin, göçmen işçilerin çalıştırıldığı ve sigortasız çalışmanın ana prensibi olduğu bir iş yeri olarak yıllarca işletilmiş. Alışveriş merkezlerinde pahalı parfüm şişelerini doldurabilmek için üç kuruş paraya çalıştırılan insanlar katledildi." "Takipçisi olacağız" Olayda birçok kurum ve kişinin sorumluluğu olduğunu aktaran Ünder, "Gün gün, kapı kapı aşındırarak, uzun yıllar da sürse, ne kadar bizi uğraştırsa da hepimiz bir araya geldik ve kenetlendik. Bunun hesabını soracağız ve sorumluların takipçisi olacağız" dedi. "Bizi daha derin üzüntüye ve kaygıya sürükleyen bir konuşma oldu" Kurum yetkilileriyle yaptıkları görüşmeye ilişkin de bilgi veren Ünder, şöyle devam etti: "Görüştüğümüz kişilerle ilgili açıkçası çok talihsiz bir konuşma oldu. Bizi rahatlatmak yerine daha da derin üzüntüye ve kaygıya sürükleyen bir konuşma oldu. Söylenilen, ’soruşturma devam ediyor ve soruşturma devam ettiği için biz şu an beyanda bulunmamız mümkün değil’ oldu. 4 yıldır neden denetime gitmediniz? 4 yıldır burada sigortasız çalıştırılan insanlar var, çocuklar var. Bunları neden görmediniz? Bir tane boyacıya gücünüz yetiyor, el arabasıyla meyve-sebze satan kişiye gücünüz yetiyor. Garibanın birisine ya da esnafa sigorta cezalarını kat kar yağdırıyorsunuz ama burada bir binada işçi katliamı gerçekleşmiş, hiçbir şey yapmamışsınız. 4 yıl boyunca görmemişsiniz. Herkes körleri ve sağırları oynuyor, biz körlerin ve sağırların oynamasına izin vermeyeceğiz." "Bütün Türkiye arkamızda" Yangında ölen Cansu Esatoğlu’nun babası İbrahim Esatoğlu da olayın üzerinden 34 gün geçtiğini hatırlatarak, "Kamu görevlileri ve kamu kurumları hakkında dosya henüz oluşturulmamış. Biz de karar aldık ve ilgili bütün kurumları tek tek gideceğiz, kendimiz bilgi alacağız. Hepsine gideceğiz. Biz yalnız değiliz. Barolar, meslek grupları var. Bütün Türkiye arkamızda. Biz bu işin peşini bırakmayacağız. Ucu kime dokunursa dokunsun. Asıl mücadelemiz bundan sonra başlıyor, işin peşindeyiz" ifadelerini kullandı. "34 gündür hiçbir yerden cevap alamıyoruz" Şengül Yılmaz’ın kız kardeşi Emine Bulut ise, "Ablamı acı bir olayla kaybettim. 34 gündür hiçbir yerden cevap alamıyoruz. Herkes kenara çekilmiş. Lütfen adalet yerini bulsun, ablamın ve ölenlerin hakkı yerde kalmasın. Kimin vebali varsa herkes cezasını çeksin" diye konuştu. Engin Aras da iş yerindeki ihmallere dikkati çekerek, "Bu işletme baştan sona suçlu. Yıkılma kararı verilmiş, yıkmamışlar. Buna nasıl ruhsat verilmiş, ben anlayamıyorum. Canlarımız gitti, bu işin peşini bırakmayacağız" dedi.
Şanlıurfa Şanlıurfa’da doğa tutkunları tarihi Germuş Kilisesi için yürüdü Şanlıurfa’da doğa tutukunları, Göbeklitepe’ye yaklaşık 5 kilometre mesafedeki Ermeni kültürüne ait tarihi Germuş Kilisesi’nin korunması ve onarılması için farkındalık yürüyüşü gerçekleştirdi. Kentte kamp ve dağcılık da yapan 45 kişilik grup yer yer sisli ve soğuk havaya rağmen sabah 09.30’da bir araya geldi. Yaklaşık 13 kilometrelik zorlu parkuru 6 saatin ardından saat 15.30’da tamamlayan grup, ilk olarak Haliliye ilçesine bağlı Dağyanı kırsal Mahallesindeki tarihi Germuş Kilisesini ziyaret etti. Kilise çevresinde sembolik bir "can kalkanı" oluşturan yürüyüşçüler, "Germuş’u koruyalım, Germuş’u yaşatalım" sloganlarıyla tarihi yapıya dikkat çekti. Zorlu parkuru başarıyla tamamlayan doğaseverler, etkinliği geleneksel Urfa halayıyla sonlandırdı. Soğuk havaya rağmen etkinlikte neşeli anlar yaşandı. Katılımcılar, hem Urfa’nın doğal güzelliklerini keşfetmenin hem de tarihi Germuş Kilisesine dikkat çekmenin mutluluğunu yaşadıklarını ifade etti. Düzenlenen yürüyüşün amacı ilgili açıklamada bulunan Türkiye Dağcılık Federasyonu Şanlıurfa İl Temsilcisi İbrahim Halil Parmaksız, "Germuş Kilisesi biraz terk edilmiş bir durumdadır. Biz oranın tekrar restore edilip turizme kazandırılmasını istiyoruz. Bugün bunun için bir etkinlik yaptık. Umarım büyüklerimize mesajımız iletilir" dedi. Yürüyüşe katılan Peyruze Olcay, "Kilise çok bakımsız, tarihimize sahip çıkmamız gerekiyor. Buraya bir tabela yapılsa, etrafı temizlense, belki restore edilse dışardan da çok daha fazla ziyaretçi gelir. Çok eski bir kilise ama bilinmediği için kimse gelmiyor. Şu anda da kapıları kapalı. Bir yetkili de yoktu en azından kapıda bir yetkili olsa kapıları açsa, içeriyi tanıtsa turizm açısından çok faydalı olur" şeklinde konuştu. Farkındalık oluşturmak adına düzenlenen etkinliğe katıldığını belirten Münevver Merve Taşçı, "Bir farkındalık oluşturmak adına doğa yürüyüşü düzenledik. Burası mükemmel bir yer. Ben yetkilileri burayı restore etmeye davet ediyorum" dedi. Ayşe Demirel Uyandı ise "Maalesef duvarlarının tahrip edildiğini gördük, duvarların çizildiğini gördük, hiç güzel bakılmamış. Tarihimize gerçekten sahip çıkmıyoruz. Bazı kısımlarına beton dahi atılmıştı. Restore edilmesini isteriz" ifadelerini kullandı. Tarihi Germuş Kilisesi Haliliye ilçesi Dağeteği kırsal Mahallesinde bulunan kilisenin, 19. yüzyılın başlarında inşa edildiği tahmin ediliyor. Taş mimarisiyle bölgenin önemli yapılarından biri olan kilise 1900’lü yılların ilk çeyreğine kadar Ortodoks Ermenileri tarafından ibadethane olarak kullanıldı. Uzun süre kullanılmayan kilisenin 1881 yılında Hagop Ardvisyan tarafından restore edildiği belirtildi.
Ankara Pul Müzesinde "PTT 185 Yaşında Pul Sergisi" Posta ve Telgraf Teşkilatı (PTT) ve Türkiye Filateli Dernekleri Federasyonu iş birliğiyle "PTT 185 Yaşında Pul Sergisi" açıldı. PTT ve Türkiye Filateli Dernekleri Federasyonu iş birliğiyle hazırlanan ‘PTT 185 Yaşında Pul Sergisi’nin açılışı PTT Pul Müzesi’nde gerçekleştirildi. Sergi, 19 Aralık’a kadar misafirlerine ev sahipliği yapacak. Sergide, milli ve uluslararası yarışmalarda altın madalya kazanmış ve filatelistler tarafından yıllarca uğraşılarak hazırlanan koleksiyonlar yer aldı. Serginin açılışına PTT AŞ Genel Müdürü Dr. Hakan Gülten, Türkiye Filateli Dernekleri Federasyonu Başkanı Ziya Ağaoğulları ve davetliler katıldı. "Koleksiyonlarını vatandaşlarımızla buluşturmanın memnuniyetini yaşıyoruz" Sergide konuşan PTT AŞ Genel Müdürü Dr. Hakan Gülten, "Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminden günümüze kadar uzanan süreçte tedavüle sunulmuş binlerce pulun yer aldığı müzemizde sergimiz aracılığıyla milli ve uluslararası yarışmalarla altın madalyaya layık görülmüş ve filatelistlerimizin yıllarca uğraşarak hazırladıkları değerli koleksiyonlarını vatandaşlarımızla buluşturmanın memnuniyetini yaşıyoruz" dedi. "Pullar bir ülkenin tarihini, doğasını ve değerlerini anlatan sessiz birer elçidir" İlk posta okullarının filateli birikinin temel taşı olduğunu söyleyen Gülten, "Şüphesiz her pul içinde bulunduğu dönemi betimleyen bir sanat eseri, her koleksiyon ise bir milletin geçmişini ve kültürel birikimini gözler önüne seren kıymetli bir belgedir. Pullar bir ülkenin tarihini, doğasını ve değerlerini anlatan sessiz birer elçidir. PTT ailesi olarak bizler de hem yurt içinde hem de uluslararası alanda milyonlarca insana ulaşan geniş hizmet yelpazemiz içerisinde tarihimize, kültürümüze ve değerlerimize sahip çıkmaya devam ediyoruz. Filateli hizmetlerimiz de bu noktada PTT’mizin kurumsal hafızasını, milli kimliğini ve kültürel misyonunu en güçlü şekilde yansıtan alanların başında yer alıyoruz" ifadelerini kullandı. "PTT’nin 185 yılı geçmişinde biriktiren bir ruhu var" Filatelistlerin PTT ve Posta idarelerinin özünü ve ruhunu oluşturduğunu ifade eden Gülten, "Sadece yaptığımız dağıtım işlemleri, mektupların dağıtımı ve devlet hizmetlerinden araçlara ulaştırmak değil. Bu şirketin bir ruhu var. 185 yıldır yaşayan, gelişen ve 185 yılı da geçmişinde biriktiren bir ruhu var. Bu ruhun da tamamını, özünü filatelisler oluşturuyor. Ve filatelistlerle tanıştıkça ve vakit geçirdikçe her seferinde daha iyi anlıyorum ki bu şirketin ruhunda ve özünde çok naif, emanetçi, güvenilir insanlar var. Bu sadece bir hobi kültürü değil. Bu bir sanat ve ülkenin değerlerine değer vermektir" diye konuştu.