MBA Okulları Ortaokul Koordinatörü Fatma Şahin, “LGS hazırlık süreci sadece 8. sınıfta yönetilebilecek bir yıllık bir süreç değil. Öğrencilerin okul hayatına başladığı andan itibaren yüksek akademik performans kültürünün olduğu bir öğrenme ikliminde ulusal ve uluslararası sınavlara hazırlanmasını çok önemsiyoruz. Okullarımızda yüksek akademik performansın dört dilini (Matematik Dili, İngilizce Dili, Ana Dil ve Bilim Dili) referans alarak anaokulundan liseye her seviyede sınav hazırlıklarına güçlü bir alt yapı sağlayan çalışmalar yapıyoruz. Çünkü bu süreç, akademik performans yönetimi süreci ile birlikte aynı zamanda başarı portfolyosu yönetiminin süreci” açıklaması yaptı.
“Tercih bilinci ile tutku alanlarının bütünleştiği bir lise seçimi dönemi diliyoruz”
“2023 yılında LGS Türkiye Şampiyonu olan öğrencilerimizle bir araya geldiğimizde şampiyonların her zaman çok güçlü bir başarı portfolyosu olduğunu, tutku alanlarında derinleşirken akademik iyimserlik, sınava hazırlık disiplini ve sınav davranışında hep aynı irade ile ilerlediklerini görüyoruz” diyen Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu yıl da bizi çok iyi dereceler bekliyor. Sınav puanları açıklandıktan sonra lise seçimindeki tercih bilinci, en önemli odak noktamız olacak ve öğrencilerimiz ortaokuldan sonra yine yeniliği ve niteliği odak yapan, global vizyona sahip, YKS ve Dünya Üniversitelerinden kabulü öncelik sayan liselerde eğitimlerine devam edecekler. Bu süreçte tüm öğrencilerimiz ve meslektaşlarımız çok emek verdi. Herkes için tercih bilinci ile tutku alanlarının bütünleştiği bir lise seçimi dönemi diliyoruz.”
“LGS 2024’te Türkçede okuma becerileri performansı ayırt edici olacak”
Türkçe Bölüm Başkanı Emel Dinç Toktay şu değerlendirmede bulundu:
“LGS 2024 Türkçe soruları, ayırt ediciliği yüksek birkaç soru içeriyor olsa da açık ve anlaşılır olması yanı sıra orta ve beklenen düzeydedir. Sorular, öğrencilerin asgari düzeyde orta uzunlukta metinlerin ana fikrini belirleyebilir, metinden çıkarımda bulunabilir ve açık kriterlere dayalı bilgi bulabilir niteliğindedir. Bu yılki Türkçe soruları yönlendirmenin açık bir şekilde yapıldığı metinlerin amacı ve biçimi üzerine düşünebilir soru kalıplarını içeriyor. Bu sınavda görsel okumanın önemi bir kez daha çıkıyor karşımıza. Bağlamda yer alan görsel ve metinlerden anlamsal çıkarımda bulunmaya yönelik sorular yer alıyor. Düz yazılardan listeler, grafikler, şemalar ve çeşitli metin türleri sunulmuş ve her bir metinle ilgili olarak belirlenen bilgiyi elde etme yani metinden bulma, metni yorumlama, düşünme ve değerlendirme yapabilmesini hedefleyen sorulara yer verilmiş. Bu sorular, ayırt edici sorular olacaktır. Üst yeterlilik düzeyinde olan uzun metinleri anlayabilir, bilginin içeriği ile örtük ipuçlarıyla ayrım yapabilir ve çıkarımda bulunabilir niteliğinde sorulara ise yer verilmemiş. Öğrencilerin alışık oldukları soru kalıplarını içeriyor sınav. Özetle okuma ve anlama becerilerinin yeterliliği ölçülecek sınavda.”
“Karma Matematik”
Matematik Bölüm Başkanı Tuğba Üstündağ ise “LGS 2024 Matematik sorularında TEOG sonrası LGS sistemine geçiş yapıldıktan sonra ilk defa kazanım sorularına tekrar yer verilmiştir. Hem kazanım odaklı sorulara hem de mantık muhakeme sorularına yer vererek özetle bir karma oluşturulmuştur. Sınava hazırlanan öğrencilerin örnek soruları çözmesi gerektiğini benzer nitelikte yayımlanan örnek soruların LGS 2024 ile paralel olmasından da anlamış bulunuyoruz. Yani MEB’in yıl içerisinde paylaşımda bulunduğu örnek sorular ve kaynaklar sınav hazırlığında bulunan her öğrencinin önceliği olmalıdır ki beklenmeyen sonuçlar ile karşılaşılmasın. Bu nedenle sınav sorularındaki bu değişiklik kimileri için sürprizken kimileri için beklenen bir soru çeşidi dağılımı oldu” şeklinde konuştu.
“Basit makine” sorusunun seçici ve eleyici olduğunu söyleyebiliriz
Fen bilimleri Bölüm Başkanı Rezan Bozkurt, “MEB’in sınırladığı müfredat kazanımlarına uygun soruların yer aldığı sınavda konu dağılımının dengeli olduğu ve çelişkili soruların bulunmadığı görülmüştür. Sınavda görsel olarak zengin soruların bulunduğunu, deneysel düzeneklerin kullanıldığını, yorum yapabilme becerisinin ölçüldüğünü; tablo, metin, görsel ve grafiklerin bulunduğunu görmekteyiz. Sınavın tartışmalı sorularından olan makara ve iplerle oluşturulan düzeneğin bulunduğu “basit makine” sorusunun seçici ve eleyici olduğunu söyleyebiliriz. Soruda öğrenciden verilen bilgileri değerlendirmesi ve doğru yorum yapma becerisini kullanarak çözüme ulaşması istenmektedir. Doğru yorum yapamayan öğrencilerin ise, çeldirici seçeneğe düşme ihtimali yüksek olacaktır. Sorular, deneysel verileri değerlendirebilen, grafik ve bilgiyi yorumlama gücü yüksek olan öğrenciler için anlaşılır düzeydedir. Fen dersi kazanımlarına uygun olarak sistemli çalışma ve sayısal düşünme becerisi sınav başarısında önemli rol oynamaktadır” dedi.
Sosyal Bilgiler Bölüm Başkanı Ümit Mutlu ise şu şekilde konuştu:
“İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük soruları, genel anlamda ortaokul öğrencilerinin çeşitli derslerde edindikleri bilgileri kullanarak analiz yapmalarını, olaylar arasında doğru bağlantılar kurarak anekdotları amaçlarına uygun yorumlamalarını sağlamak için hazırlanmış. Bu sayede öğrenciler, tarihsel süreçleri ve olaylar arasındaki bağlantıları anlayabilecekleri tarzda soru kalıpları ile karşılaşmaktadırlar. Ancak A kitapçığındaki 2. soruda durum-sonuç ilişkisini sorgulayan ve doğrudan bilgi isteyen bir soru olması nedeniyle İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük dersinde belirleyici unsur olarak öne çıkmaktadır. Düşünme becerilerini geliştirecek şekilde hazırlanan bu tür soruların kelime ve kavramlara hâkim olan öğrenciler tarafından daha rahat yapıldığını söyleyebiliriz.”
İngilizce Bölüm Başkanı Buket Can, “LGS 2024 İngilizce bölümü sorularıyla ilgili yapılan değerlendirme sonucunda soruların genel olarak çıkarım ve yorumlama odaklı olduğu gözlemlenmiştir. Diyalog tamamlama ve diyalog yorumlamaya yönelik sorulara ağırlık verildiğini söyleyebiliriz. Özellikle metinlerdeki görsel okuma becerisinin test edilmesi, öğrencilerin dili anlama ve yorumlama yeteneklerini ölçmeye yardımcı olmaktadır” dedi.
“Kavram bilgisi kullanma ve yorumlama becerileri gerektiren sorular vardı”
“Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi soruları, öğrencilerin bilgi düzeylerini ve yorumlama yeteneklerini ölçen orta zorluk seviyesinde dengeli bir sınav olarak değerlendirilebilir” diyen Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Bölüm Başkanı Mehmet Tunç, “Geçtiğimiz yıllardaki sınavlarla kıyaslandığında özellikle "bilgi" sorularında kavram bilgilerini içeren soruların sayısının arttığı gözlemlenmiştir. Okullarımızda uyguladığımız ana dil yeterliliği programı, dersimizde verdiğimiz kazanım temelli müfredat ve yaptığımız ek ölçme çalışmaları sayesinde sınavın genel olarak başarıyla tamamlandığını söylemek mümkündür” açıklaması yaptı.
Ölçme ve değerlendirme
Ölçme Değerlendirme Uzmanı Cem Karaova da şunları söyledi:
“Eğitim sistemimizin temel taşlarından olan ölçme ve değerlendirme süreçleri, öğrencilerin başarılarını belirlemede kritik bir role sahiptir. Özellikle LGS gibi büyük kapsamlı sınavlar, öğrencilerin bilgi ve becerilerini objektif bir şekilde değerlendirirken lise tercihleri gibi önemli kararların bilimsel verilere dayalı olarak alınmasını sağlar. Ortaokula başlangıçla beraber öğrencilerin LGS’ye hazırlığını sağlamak, yapılan deneme sınavları ve analizleriyle mümkün hale gelmektedir. 8. sınıf eğitim döneminin başlamasıyla beraber düzenli olarak yapılan LGS odaklı deneme sınavları öğrencilerin hem sınav deneyimi kazanmalarını hem de sınav başarısını en üst seviyeye çıkarmaya olanak sağlar.”
“Mayıs ayında yapılan çeşitli yayınevlerine ait seri deneme sınavları, öğrencilerin sınav performanslarını iyileştirerek bu sürecin etkinliğini artırır. Öğrencilerin, her deneme sınavından sonra Tutku Rehberleri ile gerçekleştirdikleri deneme analizi ve kişiselleştirilmiş değerlendirme çalışmaları, başarılarını artırmaya yönelik önemli adımlardır.”
“LGS Pro programı, öğrencilerin kazanım eksikliklerine odaklanarak ortak gruplar ve özel programlar oluşturur ve LGS hazırlık sürecinde önemli bir etki sağlar. Tüm bu süreçler, öğrencilerin eğitim hayatlarında en doğru yönlendirmeleri alarak akademik başarılarını en üst düzeye çıkarmayı amaçlar. Doğru tercihlerin yapılması ve sürekli gelişimin desteklenmesi, ölçme ve değerlendirmenin sunduğu verilerle mümkün hale gelir.”
“Liselere Geçiş Sınavı: Geleceğin İlk Basamağı”
“Liselere Geçiş Sınavı, öğrencilerin eğitim hayatındaki ilk büyük sınav deneyimidir” diyen Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölüm Başkanı Uzm. Psikolog Büşra Öztürk, “Bu sınav, sadece akademik bir değerlendirme değil aynı zamanda öğrencilerin yaşam boyu sürecek sınav maratonunun da başlangıcıdır. Sınava hazırlık süreci bir maraton gibi düşünülebilir. Her öğrenci ve aile için yoğun ve yorucudur. Bu dönemde yaşanan stres ve endişe hem öğrenciler hem de aileleri için oldukça zorludur. Ancak LGS sonuçlarının açıklanacağı 28 Haziran tarihiyle öğrencilerin ve ailelerin odaklanması gereken yeni bir süreç başlar: Lise Tercihleri” dedi.
“Öğrencilerin geleceğini şekillendiren kritik bir adım”
Büşra Öztürk, “Lise tercihleri, öğrencilerin geleceğini şekillendiren kritik bir adımdır. Bu süreçte doğru tercihler yapmak, öğrencilerin akademik ve kişisel gelişimleri için büyük önem taşır. Öğrenciler, lise yıllarında tutku alanlarında derinleşecekleri, kendilerini keşfedecekleri, söz hakkına sahip olacakları ve global eğitim programları ile modern çağın tüm imkânlarıyla buluşacakları okulları seçmelidir” önerisinde bulundu.
Yenilikçi liselerin belirleyici kriterleri
Büşra Öztürk, yenilikçi liselerin belirleyici kriterlerini tek tek şöyle sıraladı:
1.Tutku alanlarında derinleşme
“Öğrenciler, ilgi duydukları ve yetenekli oldukları alanlarda kendilerini geliştirebilecekleri liseleri tercih etmelidir. Örneğin; sanat, bilim, teknoloji veya spor gibi alanlarda uzmanlaşmış programlar sunan okullar, öğrencilerin bu alanlarda derinleşmelerine olanak tanır. Öğrenciye sunulan her fırsat onun gelişimi için olanak sağlayacaktır.”
2. Global eğitim programları
“Uluslararası standartlarda eğitim imkânı sunan liseler öğrencinin kariyer planlaması için büyük olanaklar sağlamaktadır. IB (International Baccalaureate) veya AP (Advanced Placement) gibi global eğitim programları sunan liseler, öğrencilerin dünya çapında tanınan diplomalar kazanmalarını sağlar ve üniversite başvurularında önemli bir avantaj sunar.”
3. İleri dil becerileri: İngilizce ve çok dilli yetkinliklerin önemi
“Günümüzün küresel bağlamında ileri düzeyde dil becerilerine sahip olmak kritik önem taşır. İngilizcenin yanı sıra birden fazla dil öğrenme fırsatı sunan liseler, öğrencilere sadece akademik alanda değil aynı zamanda profesyonel hayatlarında da üstün başarı elde etmeleri için gereken desteği sağlar.”
4. Öğrencinin söz hakkına sahip olduğu liseler
“Öğrencilerin eğitim sürecinde aktif katılım ve etki sahibi oldukları okullarda öğrenciler eğitim ve okul yaşamı ile ilgili kararlara katılabilir, fikirlerini özgürce ifade edebilir ve okullarının yönetiminde söz sahibi olabilirler. Bu ortamlar, öğrencilere demokratik bir eğitim deneyimi sunar ve onların sorumluluk alma, liderlik ve problem çözme gibi önemli becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur.”
5. Modern müfredat ve multidisipliner yaklaşım
“Liseler, öğrencilere modern ve güncel bir müfredat sunmalıdır. Multidisipliner yaklaşımlar, öğrencilerin farklı disiplinler arasında bağlantı kurmalarını ve geniş bir perspektif kazanmalarını sağlar. Bu tür hibrit eğitim deneyimleri, öğrencilerin problem çözme ve analitik düşünme becerilerini geliştirir.”
6. Toplumsal katılım projeleri
“Öğrencilerin toplumsal meselelere duyarlılık kazanması, modern eğitimde vazgeçilmez bir unsurdur. Bu projeler, öğrencilerin liderlik ve iletişim yeteneklerini ileri düzeye taşırken aynı zamanda empati kurma becerilerini geliştirir. Sosyal sorumluluk projeleri, öğrencilere toplumsal değişime aktif katılımın ve etkili çözümler üretmenin önemini öğretir. Bu yolla öğrenciler, sadece kendi gelişimlerine değil aynı zamanda toplumun iyiliği için çalışmanın değerini de keşfederler.”
Tercih bilinci ve doğru kararların önemi
“Öğrencilerin ve ailelerin lise tercihleri yaparken bilinçli hareket etmeleri çok önemlidir” diyen Öztürk sözlerine son olarak şunları söyledi:
“Okulların sunduğu eğitim programları, öğrenme ortamları ve imkânlar, öğrencilerin gelişimini doğrudan etkiler. Eğitimin modern ve yenilikçi olduğu, akademik odağın multidisipliner gelişime uygun olarak tasarlandığı, hibrit deneyimler sunan liseleri tercih eden öğrenciler, gelecekte başarı ve mutlulukla dolu bir eğitim hayatı yaşayacaklardır. Öğrencilerimiz için en iyi liseyi seçmek daha iyi bir dünya ve daha iyi bir ben kimliğiyle kendi mükemmeline ulaşmasını sağlayacaktır.”








