ASAYİŞ - 07 Aralık 2023 Perşembe 20:07

Somali Cumhurbaşkanının oğlunun çarptığı kuryenin avukatı konuştu

A
A
A
Somali Cumhurbaşkanının oğlunun çarptığı kuryenin avukatı konuştu

Somali Cumhurbaşkanının oğlunun aracıyla çarpması sonucu ölen kurye Yunus Emre Göçer’in avukatı, kazadan sonra polisin düzenlediği hatalı tutanak yüzünden müvekkilinin kusurlu gösterildiğini ve bu sebeple şüphelinin serbest bırakıldığını söyledi. Avukat Iyaz Çimen, “Tamamen arkadan gelen kişinin yola bakmamasından kaynaklı gerçekleşen bir kaza” dedi.


Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud’un oğlu Mohammed Hassan Shekh Mohamud, 30 Kasım Perşembe günü motosikletli kurye Yunus Emre Göçer’e çarparak ölümüne sebep olmuş, Mohammed Hassan Shekh Mohamud kazadan sonra serbest bırakılmıştı. Hayatını kaybeden Göçer’in avukatı Iyaz Çimen, şüphelinin serbest bırakılma sebebinin tamamen kazadan sonra polisin düzenlediği hatalı tutanak olduğunu söyleyerek tutanağın gerçeği yansıtmadığını kamera kayıtlarının kanıtladığını ifade etti. Şüpheli Mohammed Hassan Shekh Mohamud’un, kurye Yunus Emre Göçer yoğun bakımda yaşam mücadelesi verirken serbest bırakıldığını hatırlatan Avukat Çimen, tutuklanmasını beklediklerini söyledi.



“Kaza demeye dilimiz varmıyor. Bu artık bir cinayettir diyoruz”


Avukat Iyaz Çimen kazanın güvenlik kamerası kayıtları izlendiğinde karşı tarafın kusurlu olduğunun görüldüğünü söyledi. Çimen, "Bir kamera kaydı var. Bu kamera kaydı izlendiğinde araç sürücüsünün arkadan hızlı bir şekilde gelerek çarptığı görülüyor ama düzenlenen tutanakta benim müvekkilimin kaldırıma çıkmaya çalıştığı yönünde bir beyanat var. Fakat görüntüde böyle bir şey yok. Araç hiç frene basmadan, çarpmadan sonra da aynı hızla devam ediyor. Biz buradan şunu anlıyoruz; şoför yola bakmıyordu. Zaten bundan dolayı bu kaza gerçekleşiyor. Bir şerit ihlali yok, önde giden aracın herhangi bir kusuru yok. Tamamen arkadan gelen kişinin yola bakmamasından kaynaklı gerçekleşen bir kaza. Aslında buna kaza demeye çok dilimiz varmıyor açıkçası. Çünkü bu artık bile isteye yapılmış bir cinayettir diyoruz” dedi.



"Polisin düzenlediği tutanakta kurye kusurlu gösterildi, şüpheli salıverildi"


Kazanın ardından düzenlenen tutanak yüzünden müvekkilinin kusurlu gözüktüğünü ve bu sebeple şüphelinin serbest bırakıldığını söyleyen Çimen, "Araç kazadan sonra duruyor. Sonrasında ifade ediyor ve salıveriliyor. Herhangi bir gözaltı yahut tutukluluk işlemi maalesef gerçekleşmiyor. Şu aşamada şüphelinin salıverilmiş olmasının tek sebebi, olaya bakan trafik polisinin düzenlemiş olduğu tutanak. Bu tutanakta maalesef biz kusurlu gösterildiğimiz için fail ilk aşamada salıverildi. Bu da bizim şu aşamadaki mağduriyetimizi doğuruyor. Çünkü bu tutanağı düzeltmek için başka bir bilirkişi raporu olması lazım. Bu bir süreç ve bu süreçte de delillerin karartılması ve failin kaybolması gibi bir risk ortaya çıkıyor. Bu da bizim amaçladığımız yargılamanın tamamen baştan boşa çıkması demek” diye konuştu.



"Şüpheli, kurye yoğun bakımda yaşam mücadelesi verirken serbest bırakıldı"


Çimen, şüphelinin olayın hemen ardından serbest bırakılmaması gerektiğini hatırlatarak, “En azından karşı taraftaki zararın netleşmesi beklenebilirdi ama ilginçtir ki gözaltı dahi yapılmadı. Hatta şahıs ifade verdikten sonra elini kolunu sallayarak gitti diyebilirim. En nihayetinde biz yoğun bakımda kaldık. Hatta müvekkilim ilk etapta hastaneye ex diye götürüldü, daha sonrasında bir yoğun bakıma alınma süreci oldu. Buna rağmen karşı tarafın şu anda salıveriliyor olması tarafımızca bakıldığında tamamen adaletsizliktir. Başka bir açıklaması yok. Netice itibarıyla kişi yabancı. Yabancı olduğu için ülkeden gitmesi gayet mümkün ve bundan kaynaklı, ilerleyen süreçte olası bir cezalandırılmada bunun infazının gerçekleştirememe riskimiz mevcut. Biz de bundan kaynaklı adli mercilerin biraz daha hızlı bir şekilde aksiyon almasını bekliyoruz” şeklinde konuştu.



“Tutuklanmasını bekliyoruz”


Yunus Emre Göçer’in ölümüne sebep olan Mohammed Hassan Shekh Mohamud’in tutuklanmasını beklediklerini söyleyen Iyaz Çimen, “Müvekkilim yaklaşık bir hafta kadar yaşam mücadelesi verdi. Maalesef beyin ölümü gerçekleşti, devamında da hayatı son bulmuş oldu. Bundan dolayı da suçun ilk baştaki vasfı yaralama iken şu aşamada taksirli adam öldürme olarak değişmiş oldu. Bugün sayın bakanımız açıklama yapana kadar bir yurt dışı yasağı dahi alamamıştık. Ama bu süreçten sonra hemen anında bir yurt dışı yasağı geldi. Devamında da tutuklanmasını bekliyoruz” dedi.



“Trafiğe dair cezalandırma işlemleri tekrar gözden geçirilmeli”


Bu tür durumlarda yaşanan önemli bir noktaya dikkat çeken Çimen, “Burada şu an taksirle adam öldürme suçu söz konusu. Bunun üst sınırı maalesef çok yüksek değil. Trafik suçu olarak geçen bu gibi dosyalarda genelde amaçladığımız caydırıcı cezaya erişemiyoruz. Aslında trafiğe dair olan bu cezalandırma işlemlerinin günümüzde tekrar gözden geçirilerek uygulanıyor olması daha sağlıklı olacaktır” ifadelerini kullandı.



Somali Cumhurbaşkanının oğlunun çarptığı kuryenin avukatı konuştu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Düğünden 6 gün sonra gelinin altınları alıp kaçtı iddiası Adanalı genç, Muğla’da tanıştığı kadınla Adana’da düğün yaparak evlendi. Gelin, henüz resmi nikah yapılmadan düğünden 6 gün sonra altınları alarak kaçtı. Gururunun kırıldığını söyleyen genç, "Maddiyat önemli değil ama bana hep yalan söylemiş. 10 yaşında çocuğu varmış, evlenmeden evleneceğiniz kişiyi iyi araştırın" dedi. İddiaların odağındaki gelin ise suçlamaları kabul etmedi. Muhittin Çiçeklibağ (27), yaz aylarında otelde çalışmak için Adana’dan Muğla’nın Bodrum ilçesine gitti. Burada çalıştığı otelde S.B. (29) ile tanışan genç görüşmeye başladı. İkili arasındaki bağ her geçen gün derinleşirken S.B., hamile olduğunu söyledi ve Muhittin Çiçeklibağ, genç kız ile evlenmeye karar verdi. Ancak iddiaya göre, S.B.’nin Nisan ayında boşanması sebebiyle 300 günlük yasal süre dolmadığı için çift resmi nikah yapamadı. Adana’ya gelen çift, burada önce dini nikah kıydı, ardından da 29 Kasım’da düğün yaptı. Düğüne ise S.B.’nin ailesinden hiç kimse katılmadı. S.B., 4 Aralık’ta ise düğünde takılan altınlarının bir kısmını alarak öğle saatlerinde eşi işteyken kimseye haber vermeden evden ayrıldı. Eşinin gittiğini gören Çiçeklibağ, S.B.’nin ‘Beni dışladılar’ diyerek görüştürmediği ailesine ulaşınca 10 yaşında çocuğu olduğunu da öğrenirken, hamilelik durumunun da yalan olduğu ortaya çıktı. "Manevi olarak kaybım çok ağır" Yaşadığı süreci İhlas Haber Ajansı muhabirine anlatan Muhittin Çiçeklibağ, "Bu şahısla Bodrum’da 14 Eylül’de tanıştık. Ben bunların çete olduğunu, bunların bir oyunun parçası olduğunu düşünüyorum. Düğünü bekledi, düğünden sonra altınların bir kısmını alıp kaçtı. Ben, bu kişinin annesine ulaştım. 10 yaşında bir oğlu olduğunu öğrendim. Maddi kayıp önemli değil ama manevi olarak kaybım çok ağır" dedi. "Detaylıca kurulmuş bir oyun var" Başka kişilerinde bu tür tuzaklara düşmemesi için uyarılarda bulunan genç, "Kimse benim gibi böyle tuzağa düşmesin. Gerçekten insanlar evleneceği kişinin e devletine baksın. Acele etmeyin, çok dikkat edin. Ben böyle bir insan olduğunu hiç düşünmedim. Detaylıca kurulmuş bir oyun ve plan var" ifadelerini kullandı. Öte yandan İHA muhabirinin ulaştığı S.B. ise, "10 yaşında çocuğum olduğunu öğrendi ve kaldıramayacağını söyledi. Düğünde takılan altınlarda sahteydi, ben altın almadım" diyerek hakkındaki iddiaları reddetti.
Van Başıboş bırakılan at ve eşekler hem trafiği hem yaban hayatını tehdit ediyor Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, yaz aylarında çeşitli işlerde kullanılan at ve eşeklerin kışın beslenmeden doğaya bırakılmasının ciddi riskler oluşturduğunu söyledi. Van Gölü Havzası’nda son yıllarda özellikle at ve sahipli eşeklerin kara yollarına çıkması nedeniyle yaşanan trafik kazalarında artış dikkat çekiyor. Yaz döneminde çeşitli işlerde kullanılan bu hayvanların kış aylarında doğaya bırakılması, hem sürücüler hem de yaban hayatı açısından ciddi risk oluşturuyor. Son olarak bu şekilde doğaya salınan iki eşek trafik kazasından dolayı getirildiği Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi’nde tedavi altına alındı. "Bu hayvanları kışın doğaya bırakmamaları büyük önem taşıyor" İHA muhabirine konuşan Merkez Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, sahipli hayvanların kış sezonunda başıboş şekilde doğaya bırakılmasının hem Van Gölü Havzası’nda hem de ülke genelinde büyük tehlike oluşturduğunu belirtti. Özellikle bu durumdan kaynaklı trafik kazalarında artışa dikkat çeken Prof. Dr. Aslan, "Yaban hayvanlarının yanında, insanların sahipli olarak bakıp yaz aylarında çeşitli ihtiyaçlar için kullandıkları eşek ve atları kışın doğaya bırakmaları büyük bir tehlike oluşturmaktadır. Bu durum hem Van Gölü Havzası’nda hem de ülke genelinde ciddi risk oluşturuyor. Yaban hayvanları insan gördüğünde genellikle kaçıp yollara fazla çıkmazken, sahipli oldukları için insanlara alışkın olan eşekler ve atlar kara yollarına daha fazla yaklaşmakta. Bu nedenle trafik kazaları artmakta, maddi kayıpların yanı sıra can kayıpları da yaşanmaktadır. Son dönemde hem Gürpınar hem Erciş bölgesinde, ayrıca ülkemizin birçok yerinde at ve eşeklerin neden olduğu trafik kazaları meydana gelmiş durumda. Bu yüzden vatandaşlarımızın kendilerine hizmet eden bu hayvanları kışın doğaya bırakmamaları büyük önem taşıyor" dedi. "Gelişigüzel bırakılan çöpler yaban hayvanlarını bölgeye çekiyor" Bölgede başıboş gezen hayvanların kontrol altına alınması ve kazalara sebebiyet verilmemesi gerektiğinin altını çizen Aslan, "Ayrıca yaban hayvanlarının yaşam alanlarının bozulması, küresel ısınma nedeniyle su ve yiyecek bulamamaları, onları kara yollarına doğru itiyor. Şehirlerin kenarına gelişigüzel bırakılan çöpler de yaban hayvanlarını bu bölgelere çekiyor. Eğer çöplükler hayvanların geçiş güzergâhının diğer tarafındaysa, bu durum özellikle gece saatlerinde büyük kazalara yol açabiliyor. Çaldıran-Muradiye-Erciş gibi transit yol hatlarında bu kazalar sık görülmekte. Bu kapsamda Karayolları 14. Bölge Müdürlüğü ile birlikte uyarı levhaları dikildi. Ancak hem sürücülerimizin hem yolcuların hem de vatandaşların daha dikkatli olması şart. Çöp yanlış yerdeyse kaldırılmalı veya hayvanların geçişini engelleyecek tedbirler alınmalıdır. Ayrıca sahipsiz olarak kullanılan hayvanların doğaya bırakılmaması gerekir. Unutulmamalıdır ki doğada gezen hayvan ya yabanidir ya da birinin sahipli hayvanıdır" diye konuştu. Doğada başıboş gezen hayvanların biyogüvenlik ve can güvenliği açısından risk oluşturduğunu dile getiren Aslan, "Başıboş gezen köpek, kedi, at veya eşek fark etmeksizin, bu durum hem biyogüvenlik hem de can güvenliği açısından risklidir. Bu hayvanların güvenli bir alanda toplanması, kontrol altına alınması ve mümkünse sahiplerine teslim edilmesi en doğru yaklaşımdır" şeklinde konuştu.
Adana Sağlıkçılar, yatılı bölge okulu öğrencilerinin gönlüne dokundu Adana’da sağlık çalışanları yatılı okulda okuyan öğrencilere hediyeler vererek gönüllerine dokundu. Kozan ilçesinde Şehit Mehmet Oflaz Yatılı Bölge Okulu’nda hekimler ve sağlık çalışanları, yeni yıla sayılı günler kala öğrencilerin yüzünü güldürmek için bir araya geldi. İlçe devlet hastanesinde görev yapan hekimler ve sağlık çalışanları, Şehit Mehmet Oflaz Yatılı Bölge Okulu’nda okuyan 80 öğrenci ile bir araya geldi. Öğrencilere oyuncaklar hediye eden sağlıkçılar, onlarla güzel vakit geçirdi. Kozan Devlet Hastanesi Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü Murat Ali Altıntaş, 2026’nın ilk saatlerinde görev başında olacakları için öğrencilerle yeni yıl öncesi buluştuklarını belirtti. Altınbaş, "Daha önce yaptığımız okul ziyaretlerinde öğrencilerimizin oyuncak talebi olmuştu. Başhekim Dr. Çağlar Bozkurt’un öncülüğünde hastanemizde hekimler ve sağlık çalışanları, öğrencilerimizin yeni yılı hediyelerle karşılamasını istedik" dedi. Okul Müdürü Hilmi Yılmaz ise, "Bu sene sağlık çalışanlarımız öğrencilerimizin yeni yılını erken kutladı. Bu çocuklarımızı sevindirmeleri dünyalar kadar değerli" diye konuştu. Öğrencilerden Tuğba Nur Topal ise doktorların kendilerini iyileştirdiğini, hastalıklardan koruduğunu ve dünyaya iyilik yaydığını anlattı Öğrencilerden Sabahattin Alperen Aslan ise oyuncakları çok beğendiklerini ifade ederken Seydican Tatlı ise çok mutlu olduğunu dile getirdi.