ASAYİŞ - 12 Kasım 2024 Salı 08:55

Yasa dışı bahis reklamı operasyonunda gözaltına alınan Mehmet Ali Erbil’in savcılık ifadesi ortaya çıktı

A
A
A
Yasa dışı bahis reklamı operasyonunda gözaltına alınan Mehmet Ali Erbil’in savcılık ifadesi ortaya çıktı

İstanbul’da yasa dışı bahis reklamı ve teşvikinde bulunduğu tespit edilen 23 sanatçı ve sosyal medya fenomenine yönelik yürütülen soruşturmada gözaltına alındıktan sonra adliyeye sevk edilen Mehmet Ali Erbil’in savcılıkta verdiği ifade ortaya çıktı. Erbil ifadesinde, "Videolarda yer almam karşılığında herhangi bir maddi kazanç elde etmedim" dedi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yasadışı bahis reklamı ve teşvikinde bulunduğu tespit edilen 23 sanatçı ve sosyal medya fenomenine yönelik yürütülen soruşturma çerçevesinde sanatçı Mehmet Ali Erbil ve şarkıcı Serdar Ortaç, müzisyen Zorbey Erkoçlar, sosyal medyada 19 milyon takipçisi bulunan İbrahim Yılmaz, Rus ve Türk asıllı fenomen Aleksander Mensikof ve 1.3 milyon takipçisi bulunan Esma Sözen’in de aralarında bulunduğu 16 şüpheli gözaltına alınmıştı. Yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan 16 şüpheli, emniyetteki işlemlerinin ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Bilişim Suçları Soruşturma Bürosu’na getirilmişti. Şüpheliler, ifade işlemleri tamamlandıktan sonra tutuklama talebiyle nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilmişti. Şüphelilerden sosyal medyada 19 milyon takipçisi bulunan İbrahim Yılmaz çıkarıldığı Sulh Ceza Hakimliği’nce tutuklanırken, sanatçı Mehmet Ali Erbil’e ise ev hapsi cezası verilmişti.

Erbil’in savcılıkta verdiği ifade ortaya çıktı

Gözaltına alınan Erbil, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilmişti. Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na getirilen Erbil, savcılıkta ifade vermişti. Erbil ifadesinde, Serdar Ortaç’la ortak arkadaşları olan Barış isimli kişinin Balta’da bir otel açılışına davet edildiklerini belirterek, "Stand-up şeklinde bir şov hazırlamışlardı, orada bizi davet ettiler, çekim yapmaya başladılar. Sahibi bana bir tişört giydirmeye çalıştı, bu tişörtün bahis reklamı içerdiğini olaydan sonra öğrendim. Buna karşı çıktım, misafir olmamızdan dolayı davet edenlerle ters düştüm. O sitede yayınlananlarda da kumarın sakıncalığı olduğunu ve hayatımda hiç oynamadığımı belirttim" diye konuştu.

"Videolarda yer almam karşılığında herhangi bir maddi kazanç elde etmedim"

Erbil, ifadesinin devamında yayının yarım saat sürdüğünü belirterek, "Yayından sonra durumu anlayarak, avukatlarım aracılığıyla basın açıklaması yaptık. Ünal isimli şahıs, beni arayarak kandırmaya çalıştı. Youtube’da bir yayın var diyerek, tekrar bir davette bulundu. Ancak ben durumu anlayarak bu daveti kabul etmedim. 3 ay boyunca teklifini sürdürdü. Bu şahısla detaylı bir tanışıklığımız bulunmuyor. Bu olaydan sonra arkadaşımız Barış da kayboldu. Kendisiyle bir daha görüşmedim. Bu videolarda yer almam karşılığında herhangi bir maddi kazanç elde etmedim. Ancak, Ünal isimli şahıs, 3 ay boyunca beni arayarak, birlikte yayın teklifinde bulunurken, 20-25 bin euro ücret teklifinde bulundular, ben bunu da kabul etmedim. Belirttiğim gibi sonrasında bu şahıslarla yüz yüze görüşmedim" dedi.

"Bu olayla bizi tuzağa düşürmeye çalıştılar"

Sorgu sırasında Erbil’e, yasadışı bahis sitelerinin yayınında Ünal Orhan’la aralarında geçen para karşılığı bahis oyununda 64 bin lira kazandığını bunun emekli maaşı kadar olduğunu belirttiği ifadeleri soruldu. Erbil, "Bu muhabbetti gırgır ortamında gerçekleştirdik. Ancak bu olayla bizi tuzağa düşürmeye çalıştılar. Ben bahse konu ifadeleri hatırlamıyorum. Ben bir şovmenim, yaptığım iş gereği sohbet havasında geçen bir nevi gırgır ortamında bu söylemlerde bulunmuştum, art niyetim yoktu, konuya vakıf olduktan sonra bu kişilerle bir daha iletişime geçmedim" ifadelerini kullandı.

Gamze Şenyiğit

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir EGEPLASDER Başkanı Gençer: “Çöp değil ham madde ithal ediyoruz” Türkiye, sahip olduğu güçlü geri dönüşüm kapasitesi ve gelişmiş sanayi altyapısıyla plastik atıkları ekonomik değere dönüştürerek, çevresel sürdürülebilirlik ve ekonomik büyümeye katkı sağlıyor. Türkiye’de konuşlu geri dönüşüm tesislerinin ihtiyaç duyduğu kaynağında ayrıştırılmış hammaddenin yurt içi kaynaklardan yeteri kadar sağlanamaması nedeniyle ithal edilmesi ise haksız eleştirilerin odağında yer alıyor. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Ege Plastik Sanayicileri Derneği (EGEPLASDER) Yönetim Kurulu Başkanı ve Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Başkan Yardımcısı Şener Gençer, “Çöp ithal ediyoruz” başlığı ile servis edilen haberlerin, geri dönüşüm sektörü başta olmak üzere Türk sanayisine yöneltilen haksız bir itham olduğunu söyledi. “Yurt içinden karşılama oranı yüzde 20’lerde” Greenpeace örgütünün servis ettiği “Çöp ithalatında rekor kırdık” haberinin kamuoyunu yanıltmayı hedeflediğini kaydeden Gençer, “Adı geçen uluslararası örgütün çöp olarak adlandırdığı malzeme, yurt içinde kaynağında ayrıştırılması gereken atıkların oranı yetersiz olduğu için ithal edilmek durumunda kalınan hammaddedir. Yurt içi kaynaklı kaynağında ayrıştırılmış plastik atık oranı yüzde 20’ler seviyesindeyken; tamamıyla kayıtlı şekilde, ilgili GTİP kodlarına uygun olarak Türk limanlarına gelen, Türk Gümrük teşkilatına beyannameleri verilen, faturası ödenen malzemelerdir. Bu malzemeleri ‘gizli saklı ithal edilen çöp’ algısı oluşturularak yansıtmak iyi niyetle bağdaşmamaktadır” dedi. Türkiye’deki geri dönüşüm tesislerinde işlenen plastik atıkların yeniden ekonomiye kazandırıldığını, hatta granül halde ikincil plastik olarak ihraç edildiğine dikkat çeken Gençer, uzun yıllardır tüm yerel yönetimlere atıkların kaynağında ayrıştırılması konusunda çağrıda bulunduklarını hatırlattı. "Çöğe attığımız her atık sıfır maliyetli bir hammadde" EGEPLASDER Yönetim Kurulu Başkanı Şener Gençer şu değerlendirmeyi yaptı: “Yerel yönetimlerimiz yasal mevzuatla kendilerine verilen bu görevi maalesef yeteri kadar yerine getirememekteler. İçindeki suyu içtikten sonra çöpe attığımız her pet şişenin ya da bir plastik atığın, gerçekte sıfır maliyetli bir ham madde olduğunu bilmiyoruz. Bilmemek bir yana farkında bile değiliz. Kaynağında ayrıştırdığımız tüm atıklarımız, Türk ekonomisi için paha biçilemez değerdedir. Atıklarımızı kaynağında ne kadar fazla ayrıştırırsak, ülkemizin o kadar daha az plastik atık ithalatı yapacağını toplumsal bilincimize kaydetmeliyiz.” “Greenpece neden sadece Türkiye’ye üretme diyor Greenpeace örgütünün, geçmiş yıllarda Polivinil Klorür (PVC) Fabrikası’nın kapatılması için Aliağa limanında eylem yaptığını da hatırlatan Şener Gençer, bugün itibarıyla 150 bin ton olan yerli PVC üretiminin iç talebin sadece yüzde 15’ini karşıladığını hatırlattı. Yüzde 85’i ithal edilen bir ürünün Türkiye’de üretilmesini istememenin iyi niyetle bağdaşmayacağını sözlerine ekleyen Gençer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hollanda’dan kalkıp İzmir’e gelen ve ‘Stop PVC’ pankartı asan eylemcilerin, Hollanda’dan İzmir’e gelene kadar kaç ülkenin kara sularından geçtiklerini ve o ülkelerde kaç milyon ton PVC üretildiğini bilmemeleri düşünülemez. Fransa’ya, İngiltere’ye, İtalya’ya ‘üretimini durdur’ diyemeyenlerin Türkiye’ye bunu söylemelerini kamuoyumuzun dikkatine sunuyoruz. Sözde çevreci kisvesi ile topluma ve kamuoyuna yanlış bilgi veren bu örgütün yanıltıcı söylemlerine karşı her ortamda gerçekleri vatandaşlarımız ile paylaşmaya devam edeceğiz.”
Mardin Mardin’de ilk kez artroskopik ayak bileği kapalı teknikle ameliyat edildi Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesinde ilk defa hastanın artroskopik ayak bileği ATFL primer tamir tekniğiyle ameliyat edildi. Ameliyatı gerçekleştiren Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ortopedi Uzmanı Op. Dr. İlhami Şahin, hastanın dizin ön çapraz bağı fonksiyonu gibi görev yapan bağı artroskopik ayak bileği ilk kez ATFL primer tamir tekniğiyle yani kapalı teknikle onarımını yaptıklarını vurguladı. Ameliyat ile ilgili bilgi veren eren Op. Dr. İlhami Şahin, “Hastamızda yaklaşık 2 yıl önce ayak bileği burkulması şikayeti gelişmiş. Ameliyatsız tedavi seçenekleri denenmiş fakat başarılı olunamamış. Bu tür hastaların yüzde 20’si kronik ayak bileği instabilitesi dediğimiz ayak bileği gevşekliği yaşarlar. Ayak bileklerinde boşluğa düşme ve ayak bileklerine karşı güvensizlik hissi gibi yürümede zorluk oluşturan şikayetleri ön planda olmaktadır“ dedi. Op. Dr. İlhami Şahin, hastanın teşhisini koyduktan sonra dizin ön çapraz bağı fonksiyonu gibi görev yapan bağı artroskopik ayak bileği ATFL primer tamir tekniğiyle onarımını yaptıklarını belirtti. Şahin, ayak bileği artroskopik primer tamirinin yeni bir teknik olduğunu belirterek şunları aktardı: “Literatürde 1980’lerde ‘ayak bileği artroskopisi yapılamazdan’ bugün ayak bileği ATFL onarımı yapabilecek duruma geldik. Her ne kadar halen birçok ayak bileği artroskopisi yapan cerrah artroskopik onarımı yapılamaz diyorsa da bunun onarılabileceği literatürde de ispat edildi. Ayak bileğinde önce ATFL yırtığı olarak bağı tanımladıktan sonra maliyeti düşük tek vidasız ip ile bağı dikiyoruz. Ameliyat sürecimiz çok kısa. Ameliyat sonrası ağrı çok düşük seviyede hatta ağrısız geçiyor. Açık ameliyat tekniğine göre çok daha hızlı bir iyileşme süreci oluyor. Buradaki tek sorunumuz ilk üç hafta ayak bileğine hareketsiz bırakıp onardığımız bağın iyileşmesine izin vermek". Bu ameliyatların bireysel olarak yapılması zor ameliyatlar olduğunu belirten Op. Dr. Şahin, "Bu anlamda Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi ortopedi kliniğinde ben ve ekip arkadaşım operatör Dr. Fırat Bilgin ile bu ameliyatları sık yapıyoruz. Diz, omuz, ayak bileği ve diğer eklemlerde de hızlı bir şekilde artroskopi girişimlere başladık. Uygun malzeme temini sağladıktan sonra muhtemelen kalça artroskopilerine de başlayacağız. Yakın zamana kadar bröstrom ve ahlgren dediğimiz tekniklerle açık ATFL onarımı yapılıyordu. Biz bunu artroskopik ayak bileği ATFL primer tamir tekniğiyle onarım yaparak Mardin ilimizde bir ilk gerçekleştirdik” ifadelerini kullandı. Başhekim Yardımcısı Dr. Enes Çelik ise hastanenin uzman doktorları İlhami Şahin ve Fırat Bilgin’in destekleriyle artık il dışına sevk oranlarını azalttıklarını söyledi. Çelik, "Yapılmayan cerrahi işlemleri de artık kendi şehrimizde yaparak hastalarımızın farklı şehirlere taşınma durumunu ortadan kaldırıyoruz" şeklinde konuştu. Hasta Hatice Ekin, ameliyatın başarılı geçtiğini aktararak, “2 yıl önce ayağım burkuldu. Birçok tedavi uygulandı fakat herhangi bir etkisini göremedim. En son buraya gelip doktorumuza başvurdum. Ameliyatım gerçekleşti şu an çok iyiyim. Doktorlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.