ASAYİŞ - 25 Nisan 2025 Cuma 18:07

Yenidoğan Çetesi davasının 4. duruşmasına devam edildi

A
A
A

İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın 4. duruşmanın görülmesine devam edildi. Duruşmada savunma yapan sanık Fırat Sarı, "Ben 15-20 bin arası yoğun bakım hastasına baktım. Benim ölüm oranım yüzde 1 civarı. Kimse bunları görmüyor" dedi.

İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticisi ve üyesi 58 sanığın yargılanmasına devam edildi. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 4. duruşmanın 4’üncü gününde, suç örgütü lideri Fırat Sarı’nın da aralarında bulunduğu bir kısım tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmada görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, sanıkların tutukluluk halinin devamını ve eksik hususların giderilmesini talep etti.

"Savcıya karşı tutumum çok yanlıştı kabul ediyorum"

Savcıyı makamında tehdit eden tutuklu sanık Mustafa Kemal Zengin, "Burada bulunan kimseyi tanımıyorum. Savcıya karşı tutumum çok yanlıştı kabul ediyorum. Beraatımı talep ediyorum" diye konuştu.

Tutuklu sanık Hakan Doğukan Taşçı ise savunmasında, "İhmali davranışla kasten öldürmeden yargılanıyorum. Ben sanki şırıngadan zehir çekmişim gibi. Ben çocuğa ilaç tedavisi uyguladım. Ben en başından beri ne biliyorsam her şeyi anlattım. Birkaç tane ilaç aldım dışarda sattım evet. Fırat Sarı’ya karşı benim ettiğim küfür mesajlarımda duruyor. Bildiğim her şeyi anlattım. 1 yıldır ben neden hala tutukluyum? Bazen keşke söylemese miydim her şeyi diyorum. Tahliyemi talep ediyorum" dedi.

Duruşmada sanık yakınları arasında tartışma

Öte yandan tutuklu sanık Tuğçe Toptemel savunma yaptığı sırada seyirciler arasında tartışma yaşandı. Toptemel’in yakını ile sanık Hakan Doğukan Taşçı’nın yakını olduğu öne sürülen kişiler arasında yaşanan küfürlü ve sözlü tartışmanın ardından taraflar polis eşliğinde salondan çıkarıldı.

Örgüt lideri Sarı "15-20 bin arası yoğun bakım hastasına baktım ölüm oranım yüzde 1 civarı"

Örgüt lideri Fırat Sarı ise savunmasında, "Ben başından beri ne söylediysem arkasındayım. Sosyo ekonomik imkanları yetersiz kişilerin doğumlarını yapıyorduk, sevklerini yapıyorduk. Buradaki arkadaşlarım başarılı birer sağlık çalışanı. Sayelerinde birçok bebek kurtuldu, her ne kadar bebek katili olmakla suçlansalar da. Bütün bu iddianame, bütün bu klasörlerin temeli 4-5 tane gazetede geçen şeyler. Tıp yüksek bir bilim. İnsanlar anlar mı anlamaz. Ama kendine göre yorumlar. İnsanlar hemen etiketi yapıştırıyor. Ben 15-20 bin arası yoğun bakım hastasına baktım. Benim ölüm oranım yüzde 1 civarı. Kimse bunları görmüyor. Ben Mustafa Kemal Zengin’i tanımıyorum. Savcıya neden gittiğini bilmiyorum ve anlamak istemiyorum" şeklinde konuştu.

"Herkes bu dosya hakkında her istediğini konuştuğu için algı oluştu"

Sanık Sarı savunmasının devamında, "Medya her şeyi iddia ederse ne olur? Bu baskıya doktor arkadaşım İlker Gönen dayanamadı intihar etti. Medyanın, kamuoyunun arzusu var bu dosyaya karşı. Herkes bu dosya hakkında her istediğini konuştuğu için korkunç bir algı oluştu. Pasif ötenazi derseniz trajedi başlar. Bu yüzden bu mahkemenin ara karar gibi bir şey verip medyayı durdurması gerekiyor. Kasıtlı yanlış yönlendirilmiş bir algı var. 2024’ten sonra bize yapılan operasyondan sonra Türkiye’de bebek ölümleri arttı. Bu iş sevgi olmadan yapılacak bir iş değil. Tapelerin incelenmesi lazım. Bizim de emin olmamız lazım tapelerin doğruluğundan. Tıbbı terminoloji alan bir çevirmen yoksa bu bir sorun. Tapeler oluşturulurken bize yarar şeyler tape kayıtlarına yansımamış. Bu kayıtların bize verilmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.

Duruşma sanık avukatlarının savunmaları ile devam edilmek üzere 28 Nisan saat 10.00’a ertelendi.

Melike İnal - Gamze Şenyiğit

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Yerlikaya duyurdu: 81 ilde düzenlenen denetimlerde 55 göçmen kaçakçılığı organizatörü ve 972 düzensiz göçmen yakalandı Göçmen kaçakçılığı organizatörleri ve düzensiz göçe yönelik 81 ilde düzenlenen denetimlerde; 9’u yabancı uyruklu olmak üzere 55 göçmen kaçakçılığı organizatörü, 431 bin 446 kişinin kimlik kontrolünün yapıldığı denetimlerde ise 972 düzensiz göçmen yakalandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, göçmen kaçakçılığı organizatörleri ve düzensiz göçmenlere yönelik kimlik kontrolü yapılan denetimlerin devam ettirildiğini belirtti. Bakan Yerlikaya, kaçakçıların ve düzensiz göçmenlerin yakalanmasında emeği geçenleri tebrik ettiği paylaşımında, şu ifadelere yer verdi: "81 ilde göçmen kaçakçılığı organizatörleri ve düzensiz göçe yönelik düzenlenen denetimlerimizde; 9’u yabancı uyruklu olmak üzere 55 göçmen kaçakçılığı organizatörü, 431 bin 446 kişinin kimlik kontrolünün yapıldığı denetimlerde 972 düzensiz göçmen yakalandı. Türkiye; göç yönetiminde, insan hak ve hürriyetlerine saygılı, hukuk ve medeniyet değerlerine bağlı, kamu düzeni ve güvenliğinden asla taviz vermeden tüm dünyaya örnek bir model sunmaktadır. Göç konusunu; düzenli göç yönetimi, uluslararası koruma, gönüllü, güvenli, onurlu ve düzenli geri dönüş, düzensiz göç ve göçmen kaçakçılığıyla mücadele, insan ticaretiyle mücadele ve bütünleşmiş sınır yönetimi dahil tüm boyutlarıyla ele alıyoruz. Göç İdaresi Başkanlığımızın koordinasyonunda; EGM Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Daire Başkanlığı ile Jandarma Göçmen Kaçakçılığı ve İnsan Ticaretiyle Mücadele Daire Başkanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığınca; 28 bin 581 personel, 9 bin 109 ekip ile 5 bin 702 noktada; düzensiz göç ve göçmen kaçakçılarıyla yapılan mücadele çalışmaları kapsamında 7 bin 617 umuma açık yer, 500 terminal ve 7 bin 37 diğer yerler olmak üzere toplam 15 bin 154 yer kontrol edildi. Tespit edilen düzensiz göçmenlerin ülkelerine geri gönderilme işlemleri başlatıldı."
Ankara Başkentte fuhuş operasyonu: 60 tutuklu Ankara’da tek operasyonda en fazla tutuklu sayısına ulaşılan fuhuş operasyonu gerçekleşti. Operasyonda 60 kişi tutuklandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Ailenin Korunması ve Cinsel Dokunulmazlığa Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu gelen ihbarlar ve artan şikayetler üzerine gizli bir soruşturma başlattı. Ankara Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak Büro Amirliği ‘özel tahkikat ekipleri’ oluşturdu. Çankaya’da Night Club olarak faaliyet gösteren ve kadınları suistimal ederek fuhuşa sürükleyen 11 işletmeyi takibe aldı. CMK 135 Teknik izleme ve takip kararları alındı. 4 ay boyunca Müşteri gibi mekanlara giderek fuhuşa aracılık yapan fuhuşu teşvik eden hedef şahısları adım adım izledi. Gizli kameralarla mekan çalışanlarıyla müşteriler arasındaki fuhuş pazarlıkları kayda alındı. ‘Mağdur’ kadınları telebar gibi çalışan bu mekanlardan çıkartıp fuhuş için otellere götürüyorlardı. Üstelik kadınların SGK kayıtları vardı ve çalışıyor gibi gösteriyorlardı. Müşteriler mekana geliyor, kadınlarla sohbet ediyor, beğendikleri kadınlara fuhuş teklif ediyor ve işletmeler bu şekilde sözde ticari kazanç elde ediyordu. 11 mekanın işletme sahipleri, işletme müdürleri ve diğer çalışanları toplam 81 şüpheli gözaltına alındı. 60 şüpheli tutuklandı. Operasyon sonrasında tüm mekanların faaliyeti sonlandı. 64 fuhuşa sürüklenen mağdur kadın kurtarıldı ve hepsinin ifadesine başvuruldu.