YEREL HABERLER - 19 Ocak 2017 Perşembe 15:58

Cinsel istismar uzaktan gelmiyor

A
A
A
Cinsel istismar uzaktan gelmiyor

İzmir Barosu tarafından “Çocuk İstismarı” konulu düzenlenen panelde korkunç detaylar ortaya çıktı. Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Halis Dokgöz, istismarcıların tanıdık ve istismara uğranılan yerlerin ise çocuğun bildiği mekanlar olduğunu belirtti.
Panelin oturum başkanlığını İzmir Barosu Çocuk Hakları Merkezi Sorumlu Yönetim Kurulu üyesi Av. İlke Erol yaptı. Panele, Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Halis Dokgöz ve Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.Dr. Özgür Can “Çocukların Cinsel İstismarına Adli Tıp Yaklaşımı” başlıklı sunumu, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Pınar Bacaksız “Ceza Hukuku Açısından Çocukların Cinsel İstismarı” başlıklı sunumu ve Dokuz Eylül Üniversitesi İİBF Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Pelin Tuaç ise “Çocukların Ekonomik İstismarı ve Çocuk İşçiliği” başlıklı sunumu gerçekleştirdi.
Halis Dökgöz, çocukların istismarı hayal güçlerinden uydurduğu, istismarcıların genellikle yaşlı ve yabancı erkekler olduğu, istismarın ıssız sokaklarda olduğu şeklinde yaygın inanışlar olmasına rağmen, gerçekte çocukların anlattığı istismar hikayelerinin çoğunun doğru olduğunu belirtti. Aynı panelde konuşan Yrd.Doç.Dr. Pınar Bacaksız ise çocuk istismarına ilişkin yasal düzenlemelerden bahsederek, istismarın önüne geçebilmek için dini nikahın yeniden suç olarak düzenlenmesi ve Medeni Kanunda belirtilen evlenme yaşının istisnasız 18 olması gerektiğini dikkat çekti. Dr. Pelin Tuaç yaptığı konuşmada, Türkiye’de çocuk işçiliğe ilişkin tespitlerde bulunarak, kanunlar arasındaki farklılığın ortadan kaldırılması gerektiğini dile getirdi.
İzmir Barosu Başkanı Av. Aydın Özcan çalışmanın açılışında yaptığı konuşmada, ülkemizde çocuk istismarının cinsel taciz, tecavüz, şiddet, çocuk işçiler başta olmak üzere birçok boyutu olduğunu dile getirdi. Türkiye’nin son dönemde kadın hakları konusunda olduğu gibi çocuk haklarının korunup kollanması konusunda da geriye gittiğini dile getiren Av. Aydın Özcan, İzmir Barosu’nun bu kapsamda gerek Baro olarak gerekse belediyeler ve bu alanda çalışan sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte çalışmalar yürüttüğünü belirtti. Av. Aydın Özcan, Karabağlar, Bornova ve Urla Belediyeleri ile ortak çalışmalar yapıldığını söyleyerek, önümüzdeki dönemde de Menemen Belediyesiyle bu çalışmaların hayata geçirileceğini söyledi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Doğan: “Engelli bireylerimizin yanında olmayı sürdüreceğiz” Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, “Özel gereksinimli bireylerimizin her zaman yanında olmaya, yaşamlarını kolaylaştırmak için çalışmaya devam edeceğiz” dedi. Samsun’da 100 engelli bireye akülü araçları ve tekerlekli sandalyeleri düzenlenen törenle dağıtıldı. Samsun Büyükşehir Belediyesi (SBB) yaptığı çalışmalarla engellilerin yaşamını kolaylaştırmaya devam ediyor. Büyükşehir, sürece zaman zaman hayırsever vatandaşları dahil ederek ve kurumlarla iş birliği yaparak her geçen gün daha fazla kişiye ulaşmayı da başarıyor. Bu kapsamda Hollandalı hayırsever iş insanı Ron Gazalle tarafından bağışlanan 100 adet akülü araç ve tekerlekli sandalye Büyükşehir Belediyesi ve Samsun Valiliği tarafından düzenlenen törenle sahiplerine teslim edildi. Tören, İlkadım ilçesi Batı Park’taki konser alanında ünlü sanatçı Zeynep Bastık konseri öncesi gerçekleştirildi. “Desteğimiz artarak sürecek” Her konuda engelli bireylerin yanında olduklarını belirten Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, “Özel gereksinimli bireylerimizin yaşamını kolaylaştırmak, toplumsal yaşamla olan bağlarını güçlendirmek adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu organizasyonda o çalışmalardan biri. Hayırsever iş insanı Ron Gazalle ve bağışın gerçekleşmesine aracılık eden Olgun Aydoğan’a da teşekkürlerimizi iletiyorum. Kendileriyle Çarşamba Belediye Başkanlığı sürecimizde de birçok insanımızın gönlüne dokunmuş, akülü araç desteği sağlamıştık. Samsun Büyükşehir Belediye Başkanlığı sürecimizde de inşallah daha da fazla insanımızın gönlüne dokunmaya devam edeceğiz. Bu vesileyle tüm toplum olarak özel gereksinimli bireylerimizin yaşamını kolaylaştırmak için bir ahenkle hareket edeceğimize eminim” diye konuştu. “Onların mutluluğu yürekleri ısıttı” Tekerlekli sandalyelerine kavuşan engelli vatandaşlar büyük mutluluk yaşadı. Engelli vatandaşlardan Bülent Burul “Büyükşehir Belediyemize, Valiliğimize, hayırseverlerimize çok teşekkür ederiz. Bizler için tekerlekli sandalye çok büyük bir ihtiyaç. Bu kadar engelli arkadaşımızın bundan yararlanmasına çok sevindim. Bize bu mutluluğu yaşattığı için Belediye Başkanımız Halit Doğan’a çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. Ebru Kaptanoğlu isimli özel gereksinimli vatandaş ise “Akülü araç çok istediğim bir şeydi. Çok mutlu oldum. Artık dışarıya daha kolay çıkacağım. Özgürlüğümü geri kazanmış gibi hissediyorum” ifadelerini kullandı. Engelli yakını İlhan Çağlayan, “Oğlum 32 yaşında, serebral palsi hastası. Bugüne kadar sandalyesi yoktu. Çok zorlanıyorduk. Şimdi belediyemiz sağ olsun, İşlerimiz daha kolay olacak artık. Başkanımıza teşekkür ederiz” açıklamasında bulundu.
Tokat Tokatlı çiftçi boru döşerken gelen sesin kaynağını öğrenince hayrete düştü Tokat’ta çiftçilik yapan ve kendini "Diplomalı Hıyarcı" olarak tanıtan Uğur Karahan ve eşi, Turhal’daki tarlalarında su borusu döşerken borunun içinde bir yılanla karşılaştı. Delikten yılanı gören Karahan, onu kurtarmaya çalışırken yılanın filtreye sıkışarak hayatını kaybettiğini anladı. Yaşadığı ilginç anları cep telefonuyla kayda alan Karahan, bu deneyimi doğanın dengesine dikkat çekerek paylaştı. Tokat’ın Turhal ilçesinde çiftçilikle uğraşan ve kendini “Diplomalı Hıyarcı” olarak tanıtan Uğur Karahan, eşiyle birlikte tarlaya su borusu döşemek için gittiklerinde ilginç bir olay yaşadı. Boruya delik açtıkları sırada içerisinden bir sürünme sesi duyan Karahan çifti, önce sesin bir sülükten geldiğini düşündü. Ancak, açtıkları delikten baktıklarında bir yılanın boru içerisinde gezindiğini gördü. Bir süre delikten bakan ve dilini uzatan yılan daha sonra gözden kayboldu. Yılanı kurtarmak isteyen Karahan, boruyu söktüğünde yılanın filtreye sıkıştığını fark etti. Kurtarma çabası sırasında yılanın kuyruğu Karahan’ın elinde kaldı ve yılanın hayatını kaybettiği anlaşıldı. Yaşadığı ilginç anları cep telefonu kamerasıyla kayda alan Karahan, olay sonrası duygularını paylaştı. “İlk defa yılanı bu kadar yakından gördüm” Yılanın filtreden geçmeye çalışırken öldüğünü söyleyen Uğur Karahan, “Namı diğer diplomalı hıyarcıyım. Sezonun açılmasıyla beraber tarla hazırlıklarımız başladı. Eşimle beraber tarlaya gittik. Boru döşemeye başladık. Borunun deliklerini delerken içinden sürünme sesi gelmeye başladı. İlk başta sülük sandım ama sülük bu kadar ses çıkartır mı diye bakarken deliğin içinden yılanın geçtiğini gördüm. Çok şaşırdım. İlk defa yılanı bu kadar yakından gördüm. Hatta delikten dilini falan çıkarttı. Evde acil işim çıktı. 10 dakika sonra geldiğimde yılan filtreden geçmeye çalışırken deliklerine sıkışmış, geri de dönememiş. Bu şekilde can vermiş. İnsanlar yılanı öldürmeye çalışıyor ama popülasyonu sağlaması açısından bence öldürmek yanlış. Bu yılan da zehirli yılana benzemiyordu. Yılanlar çekirge, fare ve kurbağaları yiyor. Bu şekilde rabbim bir zincir halkası oluşturmuş” dedi.