MAGAZİN - 23 Şubat 2017 Perşembe 09:28

Kara Sevda dizisi oyuncuları ’sağlıkta şiddete hayır’ dedi

A
A
A
Kara Sevda dizisi oyuncuları ’sağlıkta şiddete hayır’ dedi

Cesur ve Güzel’de ’Sağlıkta Şiddet Olmaz’ diyen Kıvanç Tatlıtuğ’un ardından Kara Sevda’nın sevilen oyuncuları Burak Özçivit ve Neslihan Atagül de ’sağlıkta şiddete hayır’ dedi.
Sağlık Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Özgür Yıldırım, ’sağlıkta şiddet hayır’mesajı veren sanatçılar ile dizi yapımcı ve senaristleri teşekkür etti.
Star TV’nin sevilen dizilerinden biri olan Cesur ve Güzel’de sağlıkta git gide tırmanan şiddet konusu işlendi. Hastaneye giden Cesur (Kıvanç Tatlıtuğ), arkadaşının oğlunu hastane çalışanlarına tepki gösterirken gördü. Bu konuda şiddet gösteren Can’ı uyaran Cesur, ’Sağlıkta şiddet olmaz’ dedi. Cesur ve Güzel’in ardından 22 Şubat günü 57. bölümü yayınlanan Kara Sevda dizisinde de ’sağlıkta şiddete hayır’ mesaj verildi. Dizinin ünlü karakterleri Kemal (Burak Özçivit) ve Nihan (Neslihan Atagül) hastanedeyken bir hasta yakını doktora saldırmaya kalktı. İkili, hasta yakınını tutarak doktora şiddette bulunmasına engel oldu. Daha sonra Kemal hasta yakınına, ’Burada herkes vazifesini yapıyor kardeşim. Şiddetle, tehditle işlerini çözemezsin. Kardeşim sen duanı et, buradaki doktorlar zaten elinden gelen her şeyi yapıyorlar. Gerisi Allah’a kalmış’ dedi. Nihan ise hasta yakınını, ’Bırakın insanlar huzur içerisinde işlerini güçlerini yapsınlar, lütfen’ diye uyardı. Daha sonra Nihan doktora dönerek, ’Siz iyi misiniz’ diye sordu. Doktor ise ’Böyle şeyler yaşanırken ne kadar iyi olabiliriz ki’ yanıtını verdi.

Sendikadan teşekkür
Murat Boz’un oynadığı ’Dönerse Senindir’ filminde hemşirelerin cinsel obje olarak gösterilmesine ilk tepkiyi verenlerden Sağlık Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Özgür Yıldırım, dizilerinde sağlıkta şiddete karşı mesajlar veren iki dizide yer alan sanatçılara, dizilerin senarist, yönetmen ve yapımcılarına duyarlılıklarından ötürü teşekkür etti. Yıldırım, dizilerde ve filmlerde bu tür mesajların sağlıkta şiddeti azaltacağına inandıklarını belirterek, "Sosyal sorumluluklarını yerine getiren dizi oyuncuları, senaristler, yapımcı ve yönetmenlere bu duyarlılıklarından ötürü teşekkür ediyorum. Sağlıkta ne pahasına olursa olsun şiddet olmamalı. Şiddet bir çözüm yolu kesinlikle değildir.Sağlığımızın korunması, sağlıklı yaşamamız için çaba gösteren sağlıkçılara sözlü veya fiziki şiddet gösterenlere gereken cezalar verilmelidir" dedi.

"Hastane sahnelerinde şiddete hayır vurgusu yapılmalı"
’Sağlıkta şiddete hayır’ konulu kamu spotlarının yayınlanması gerektiğini belirten Başkan Yıldırım, dizi ve filmlerin hastane sahnelerinde sağlıkta şiddet konusunun işlenmesi önerisinde bulundu. Yıldırım, "Şiddetin bir çözüm yolu, çıkış yolu olmadığı dizilerimiz ve filmlerimiz, hazırlanacak kamu spotlarımızla halkımıza anlatılmalıdır. Sağlıkta şiddete hayır diyen güzel yürekli sanatçılarımız, senaristlerimiz ve yapımcılarımız var. Bu konuyu işleyen dizi camiasındaki herkese sağlıkçılar adına teşekkürlerimi iletiyorum" diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Yağmurlu havalarda ıslanmak istemeyen depremzede Meriç’in sesini duyan sağlıkçı Havva’dan afetzede aileye sıcak yuva Hatay’da depremin ilk günlerinde enkaz altındaki vatandaşları yaşatmak amacıyla görev alan sağlıkçı Havva Aydanur Ertuğrul, yağmurlu havada bir daha ıslanmak istemeyen 9 yaşındaki Meriç Altunay ve ailesini sıcak yuvasına kavuşturmayı başardı. Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay yerle bir olmuş, 25 bine yakın insan vefat etmişti. Afetin ilk saatlerinden itibaren Türkiye’nin dört bir yanından kurtarma ekipleri ve sağlık çalışanları bölgeye yardıma koşmuştu. Antalya İl Sağlık Müdürlüğü’nde görevli 38 yaşındaki Acil Tıp Teknisyeni Havva Aydanur Ertuğrul, asrın felaketinin ilk saatlerinden itibaren bölgedeki afetzede vatandaşları hayata tutundurmak için mücadele etti. Sağlık personeli Ertuğrul, depremin yaralarını sarmak için kurucusu olduğu Ülkem Kitap Okuyor Derneği aracılığıyla afet bölgesine 21 çadır okul açtı ve 7 bin 700’den fazla öğrenciye 100 binden fazla kitap ulaştırdı. ATT Ertuğrul, depreme Antakya ilçesi Karaali Mahallesi’nde yakalanan 9 yaşındaki Meriç Altunay ve ailesinin isteği üzerine afetzede aileye yuva yapabilmek için çalışma başlattı. Dernek aracılığıyla Altunay ailesine ev yaptırmayı başaran Ertuğrul, 2 odası ve 1 salonu olan evi Altunay ailesine teslim etti. "Yeterli maddi destek sağladığında yıl sonuna kadar 12 ev yapmayı istiyoruz" Ülkem Okuyor Derneği olarak 2’nci evi teslim ettiklerini ifade eden Ertuğrul, "Depremin 37’nci gününde çadır okul açmıştık. Bugün ev yaptığımız öğrencimiz de o çadır okula gelen ilk öğrencilerimizden biriydi. Talent ve Meriç okulu açtığımızda koşa koşa gelmişti. Bu enkazlar bir gün kalkıp Hatay normale dönecek dememize neden oldular. Biz 2 aydır ev yapıyoruz. Öğrencilerimiz ve depremzede çocuklarımızın yaşam koşullarını düzeltmeye dert edindik. Çadırda ve barakada yaşayan öğrencilerimize ev yaparak hak ettikleri yaşamları sürmelerini istiyoruz. Bu depremden en çok çocuklar etkilendi. 15 aydır baktıklarında enkaz görüyorlar. Çadırda yaşıyorlar. Deprem üzerine oyunlar kuruyorlar. O yüzden buradaki çocukların daha iyi yaşam koşullarından yaşamaları için emek veriyoruz. ‘Ülkem Okuyor Derneği’ olarak ev yapmaya devam edeceğiz. Haftaya 4 ve 5’inci evlerimizin temelini atacağız. Durmadan yorulmadan Hatay’daki son çocuğun yüzünü güldürene kadar güldürmeye devam edeceğiz. Yeterli maddi destek sağladığında yılsonuna kadar 12 ev yapmayı istiyoruz” dedi. "Yeni evim için çok heyecanlıyım ve çok mutluyum" Yeni evlerine kavuşan anne Esmeray Altunay, "Depremde evimiz yıkıldı. Çok kötü bir durumdaydık. Havva abla çocuklara mont ve ayakkabı getirmişti. Okula çağırdı. Oğlum Meriç’in doğum günüydü. O esnada Havva ablayı tanıdım. Eşimle beraber çadırdan suları dışarı atmaya çalışıyorduk. Ellerimiz, ayaklarımız ve çocuklar berbat bir haldeydi. Çocuklar sırılsıklamdı. Çocukların ayaklarında ne ayakkabı ne de çorap vardı. Yeni evim için çok heyecanlıyım. Çok mutluyum" ifadelerini kullandı.
Elazığ Başkan Şerifoğulları, Kent Müzesi’ni inceledi Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, Elazığ’ın kültür ve turizmine yeni bir değer olarak hayata geçirilecek olan Kent Müzesi’nin sona gelinen çalışmalarında incelemelerde bulundu. Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, ‘Müzeler Şehri Elazığ Projesi’ kapsamında hayata geçirdiği Harput Musiki Müzesi, Basın Müzesi ve Hoca Hasan Hamam Müzesi’nin ardından Kent Müzesi’ni de kente kazandırmaya hazırlanıyor. 1896 yılında dönemin Elazığ Valisi Enis Paşa tarafından Çarşı Mahallesi’nde inşa edilen ve geçmişte hükümet konağı olarak hizmet veren, Osmanlı döneminin izlerini taşıyan tarihi bina, çalışmaların ardından kent belleğinin kayıt altına alındığı, toplumsal hafızayı canlı tutacak Kent Müzesi olarak faaliyet gösterecek. Kent Müzesi bünyesinde, şehrin tarihi dönemleri, coğrafi, sosyal ve ekonomik yapısı, unutulmaya yüz tutmuş meslekler bölümü ile geleneksel yaşam kültürü bölümleri yer alacak. Başkan Şerifoğulları, müzede devam eden çalışmaları inceledi. Yetkililerden bilgi alan Başkan Şerifoğulları; “Aziz Şehrimiz Elazığ’ımızın kültür ve turizmine katkı sağlama adına Müzeler Şehri Elazığ projemiz doğrultusunda Harput Musiki Müzesi, Basın Müzesi ve Hoca Hasan Hamam Müzesi’ni kentimize kazandırmanın onurunu ve gururunu yaşamıştık. Şehrimizin kadim kültür ve medeniyetini, övündüğümüz tarihini geleceğe taşımanın bilinciyle, geleceğimizi inşa etme hedeflerimize adım adım ilerliyoruz. Bu kapsamda Elazığ’ın tarihi ve kültürel değerlerinin geleceğe aktarılması, yaşatılması, ve korunması için kent belleğinin nesilden nesile aktarabileceği Kent Müzemize ilişkin çalışmalarımızın sonuna gelmiş bulunmaktayız. Şehir merkezimizde hayata geçireceğimiz bu Kent Müzemiz, hem kıymetli hemşehrilerimize, hem de farklı illerden şehrimizi ziyaret edecek olan vatandaşlarımıza kentimizin geçmişine dair önemli bir deneyim yaşatacaktır. Kent Müzemizi de geleceğimize kazandırmış olmanın gururunu hep birlikte yaşayacağız” dedi.