GENEL - 21 Eylül 2018 Cuma 12:11

Barış Selçuk’tan İHA’ya ödül

A
A
A
Barış Selçuk’tan İHA’ya ödül

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bu yıl 19’uncusunu düzenlediği Barış Selçuk Gazetecilik Yarışması’nda İhlas Haber Ajansı ödüle layık görüldü.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bu yıl 19’uncusunu düzenlediği Barış Selçuk Gazetecilik Yarışması’nda İhlas Haber Ajansı ödüle layık görüldü.


İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından, 1994 yılında göreve giderken geçirdiği trafik kazası sonucu hayatını kaybeden gazeteci Barış Selçuk’un anısını yaşatmak ve genç gazetecileri teşvik etmek amacıyla düzenlenen 19’uncu Barış Selçuk Gazetecilik Yarışması sonuçlandı.


Yarışmada, "İzmir Kent TV Haberi" dalında İhlas Haber Ajansı (İHA) İzmir Bölge Müdürlüğünde görev yapan muhabir Ceren Atmaca ve Halil Karahan Hande Mumcu Özendirme Ödülü’nü aldı.


Kültürpark’ta düzenlenen ödül törenine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir Milletvekili Atilla Sertel, Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş, Baro Başkan Vekili Mustafa Çetin, İzmir Tarım Grubu Başkanı ve Tire Süt Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük, Barış Selçuk’un ağabeyi Savaş Selçuk ile ailenin diğer üyeleri, jüri üyeleri ve çok sayıda gazeteci katıldı.


Ödül kazanan gazetecileri kutlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, bugüne kadar kendisine yöneltilen eleştirilere ve hakaretlere varan söylemlere rağmen hiçbir gazeteciye dava açmadığını ifade ederek, “Gazeteci arkadaşlara herkes benim davransa her şey çok daha güzel olacak. Zaman zaman eleştiri sınırlarını aşan ve hakarete varan yazılara rağmen hiçbir gazeteci arkadaş hakkında dava açmadık. Bazen arayıp konuyla ilgili bilgi verdik. Onun da sayısı 8-10’u geçmez. Ama bugün ne yazık ki, diğer kurumlar gibi basın da baskı altında. Özgür gazetecilik yapmak hemen hemen imkansız hale geldi” dedi.



“Desteğimiz sürecek”


Gazete tirajlarının düştüğünü ve yerel gazetelerin bir süredir pazar günleri çıkmadığını hatırlatan Başkan Kocaoğlu, şunları söyledi:


“Okumayan bir toplum olduk. Okumadan bilmeye çalışıyoruz. Sosyal medyaya ilgi daha büyük ancak sosyal medya sarmalında boğulmak da ayrı bir konu. Okumak ve okutmak gerekiyor. Sivil toplum örgütleri, kurumlar çalışanlarına, üyelerine, gazete almayı ve okumayı teşvik etmeli. Bunları toplu veya yeri belirlenen yerlerde mutlaka halka sunmamız gerekiyor. Birbirimizi destekleyip birbirimizi yaşatmamız gerekiyor. Yerel basınımızın yaşaması için Büyükşehir Belediyesi olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da destek vermeyi kendime görev kabul ediyorum”.


Ülkede adı konmamış bir krizin yaşandığını ve giderek şiddetleneceğini öne süren Başkan Kocaoğlu, “Krizin varlığı tartışılsa da, hayatın ve üretimin içinde olan çiftçisinden, sanayicisine herkesin sıkıntı yaşadığı, sürekli ödeme zorluğuna girdiği günleri yaşıyoruz. Ve bu giderek de şiddetlenecek. Keşke biz haksız çıksak; keşke toparlansa. Ama şunu unutmayalım ki, Türkiye Cumhuriyeti ve Anadolu insanı zorları başarır. Bu krizden çıkmak zorundayız. Eski krizleri hatırlıyorum. 1994 krizi gibi bir çok krizi iş adamı olarak yaşamış bir kardeşinizim. Bunlar da geçecek. Önemli olan az tahribatla geçmesi ve bir daha krizlerin yaşanmaması için gerekli tedbirlerin alınması” diye konuştu.



“Çember daralıyor”


Krizin yaşanmayacağı ekonomik modelinin özünün "ürettiğinden fazla tüketmemek, tasarruf etmek ve çalışmak" olduğunu söyleyen Başkan Kocaoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:


“Bu üç konuda çok ciddi sıkıntılarımız var. Eğer ciddi, radikal tedbirler alınmazsa bundan sonra yaşayacağımız her gün diğer günden daha da kötü olacak. Bu sözlerimi ister finansı iyi bilen bir iş adamı, ister 15 yıllık belediye başkanı olarak kabul edin. Çember giderek daralıyor. Ve bütün kredi muslukları kapanmış durumda. Bir birbirimize sarılacağız, dayanışma içerisinde olacağız.”



“Gönlümüz rahat”


İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Misket Dikmen de Barış Selçuk’un çok iyi bir gazeteci olduğunu belirterek, “Barış Selçuk Gazetecilik Ödülleri bizim için çok anlamlı. Mesleğimizin cesur kalemlerinin olduğunu görmek bizim için onur verici. Gönlümüz rahat. Çok zorlu günlerde bizim için gerçekten hayat var dedirten ödüller. Ödül kazanan arkadaşları kutluyorum” dedi.



4 kategoride ödüller dağıtıldı


Konuşmaların ardından dört ayrı dalda birincilik ve Hande Mumcu Özendirme Ödülü alanlara ödülleri dağıtıldı.


“İzmir Kent Haberi” dalında birincilik ödülünü alan Ege Telgraf Gazetesi’nden Erman Şentürk ile Habertürk Gazetesi’ndeki haberiyle Hande Mumcu Ödülü’nü kazanan Mert Neşet Muslu’ya ödülünü İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu verdi.


“İzmir Kent TV Haberi” dalında birinci olan Anadolu Ajansı muhabiri Halil Şahin ve Fatih Doğan’a ödülünü İzmir Milletvekili Atilla Sertel verdi. Bu dalda Hande Mumcu Ödülü’nü İhlas Haber Ajansı’ndan Ceren Atmaca ve Halil Karahan kazandı. Ödülleri Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş verdi.


“Haber Fotoğrafı” dalında birincilik kazanan Associated Pres foto muhabiri Emre Tazegül’e ödülünü İzmir Baro Başkan Vekili Mustafa Çetin verdi. Hande Mumcu Ödülü’nü kazanan Anadolu Ajansı foto muhabiri Evren Atalay ise törene katılamadığı için ödülünü Anadolu Ajansı’ndan Fatih Doğan, İzmir Tarım Grubu ve Tire Süt Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük’ten aldı.


Habertürk Gazetesi’ndeki haberiyle “Ulusal Haber” dalı kategorisinde birincilik kazanan Mehmet İnmez, ödülünü Barış Selçuk’un abisi Savaş Selçuk’tan aldı. Bu dalda Hande Mumcu Ödülü’nü alan Cumhuriyet muhabiri Hakan Dirik’e ödülünü ise İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Misket Dikmen verdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AJet’in Ankara-Erzincan seferi yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara’ya geri döndü AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara Esenboğa Havalimanına geri döndü. Edinilen bilgilere göre AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan Boeing 737 tipi uçakta bomba ihbarı yapıldı. Ankara Esenboğa Havalimanından saat 23.55’te kalkan uçak, ihbar nedeniyle yaklaşık 40 dakika sonra Ankara Esenboğa Havalimanına döndü. Yolcuları tahliye edilerek güvenli bölgeye alınan uçakta güvenlik güçleri tarafından arama yapıldı. Yarım saat süren incelemenin ardından ihbarın asılsız olduğu öğrenildi. Uçakta bulunan yolculardan Murat Bozdelen ise o anları, “AJet firmasından Erzincan için biletimizi aldık. Saat 23.55’te bindik. Biz 40 dakikada indiğimizi sandık. Bize bilgilendirme yapılmadı. İndikten sonra sadece, kadınlar ve çocuklar çıksın, dediler. Biz de internete girip öğrendik ki bomba ihbarı varmış. Sonra buraya geldik, mağdur olduk. Bana kalsa ben biletin parasını isterim ama öyle bir şey yapmıyorlar. 7 gün bekletiyorlarmış” şeklinde anlattı. Uçakta bulunan başka bir yolcu Ayhan Akkaya ise “Saat 12’ye beş kala bindik. Uçak Ankara’ya geri indi. Bize hiçbir şey söylenmedi. 2 saat uçağın içerisinde bekledik. Yetkililerden cevap alamadık. Biz neden beklediğimizi sorduk. Pilot bey bilgi verecek, dediler ama bilgi veren olmadı. Güvenlik güçleri silahları ile gelince biz tedirgin olduk zaten. İlk önce bayanları aldılar. Sonra bizi aldılar. Buraya getirdiler bizi ama burada da yetkili bulamıyoruz” dedi.
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.