GENEL - 03 Aralık 2020 Perşembe 11:42

Egeli akademisyenin uluslararası projesi Covid-19 dahil pek çok hastalığa ışık tutacak

A
A
A
Egeli akademisyenin uluslararası projesi Covid-19 dahil pek çok hastalığa ışık tutacak

Ege Üniversitesi (EÜ) Mühendislik Fakültesi Biyomühendislik Bölümü Öğretim Üyesi Prof.

Ege Üniversitesi (EÜ) Mühendislik Fakültesi Biyomühendislik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Elibol’un yürüttüğü “Algal Ekstraktların Antiviral Özelliklerinin Taranması” projesi, TÜBİTAK’ın çağrısı kapsamında destek görmeye hak kazanan üç projeden biri oldu. Egeli akademisyenin uluslararası projesinin Covid-19 dahil pek çok hastalığa ışık tutacağı ifade edildi.


Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Biyomühendislik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Elibol’un yürüttüğü "Algal Ekstraktların Antiviral Özelliklerinin Taranması" projesi, TÜBİTAK Mıncıencıas ile ikili iş birliği destek programı 2020 çağrısı kapsamında destek görmeye hak kazanan üç projeden biri oldu. Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Prof. Dr. Murat Elibol ve ekibini tebrik ederek başarılarının devamını diledi. Prof. Dr. Budak, “TÜBİTAK’a en çok proje veren üniversite olarak oluşturduğumuz araştırma ortamı, her gün yeni başarı hikâyeleri ile karşılaşmamıza vesile oluyor. Murat hocamız ve ekibinin Kolombiya La Sabana Üniversitesi ile yürüttükleri bu proje, Covid-19 da dahil pek çok hastalıkla mücadelede önemli veriler ortaya koyacak. Hocamızı ve ekibini tebrik ediyorum” diye konuştu.


Proje ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Murat Elibol, "Proje, her iki ülkeye ait özellikle endemik alg (makro ve mikroalg) türlerinden elde edilecek olan ekstraktların kanser ve sağlıklı hücreler üzerindeki etkilerini, antioksidan ve potansiyel antiviral özelliklerini ortaya çıkarmayı ve ileri medikal çalışmalar için veri oluşturmayı hedeflemektedir. Algler; eczacılık, gıda ve kozmetik gibi amaçlar için çok uzun zamandan beri kullanılmaktadır. Dolayısıyla alglerin bu potansiyel özelliklerini içinde bulunduğumuz Covid-19 temelli pandemi sürecinde ortaya çıkarmak, hem her iki ülke arasında bu konuda bir network oluşturulması hem de mevcut alg kaynaklarından elde edilecek olan ekstraktların özellikle antiviral özelliklerinin belirlenmesi açısından önem taşımaktadır” dedi.



"Covid-19 ile mücadelede önemli bir çalışma"


Prof. Dr. Elibol, "Covid-19’un global pandemi etkeni olarak tüm dünyada hız kesmeden etkisini sürdürdüğü yaşadığımız bu süreç içerisinde bu virüsle başa çıkacak her türlü potansiyel molekül, şüphesiz söz konusu çözümlerde bir anlam teşkil etmektedir. Bu moleküllerden biri olan lektinler, bitkilerden ve birçok organizma tarafından da belirlenmiş kültür ortamlarında üretilebilmektedir. Lektinler, hücre zarına bağlanabilen glukoprotein yapısında olan moleküller olup, antiviral ilaçlar ve kematörapik ajanlarla birlikte birçok uygulamada kullanılmaktadır. Covid-19’un ortaya çıkması ile birlikte lektinlerin de antiviral özellikleri gündeme gelmeye başlamış ve ülkemiz de dahil olmak üzere bu konuda araştırmalar hızlanmıştır. Biyomühendislik Bölümü olarak uzun zamandır çalışmalarımızda kullandığımız mikroalgler ve siyanobakteriler de lektinleri üreten potansiyel kaynaklardır. Sahip olduğumuz gerek endemik (yerel) türleri, gerekse farklı mutantlarını elde ettiğimiz diğer türlerden oluşan koleksiyonumuzda bulunan alglerin antiviral özelliklerinin taranarak, bunların etkisini ‘in vitro’ koşullarda ortaya çıkarmak Covid-19 ile mücadelede Ege Üniversitesi-Kolombiya iş birliği kapsamında önemli bir çalışma olacaktır. La Sabana Üniversitesi Biyoproses Grubu ile ortak yapılan çalışmalar 24 ay sürecek” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Meyve düşmanı bir çift ’fındık kurdu’ 200 meyveye zarar veriyor 10 gün içerisinde tamamlamaları gerektiğini söyledi. Türkiye ve Samsun’un en önemli ihracat kalemlerinden olan fındıkta kahverengi kokarcanın ardından fındık kurdu için uyarı geldi. Mücadelesi yapılmadığı takdirde önemli oranda verim kaybına neden olan fındık kurdu zararlısı ile ilgili açıklamalarda bulunan İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam, gerekli tedbirlerin en kısa sürede alınması gerektiğini ifade etti. “Bir çift fındık kurdu 200 meyveye zarar veriyor” Ekonomik anlamda üretimi yapılan fındığın ana zararlısı olan fındık kurdunun beslenme ve yumurta bırakmak yoluyla meyvelerde zarar yaptığına dikkat çeken Sağlam, “Fındık kurdu erginleri, öncelikle yeni oluşmakta olan meyvelerde zarar yapar daha sonraları fındığın meyve kabuğunu hortumunun ucundaki ağız parçalarıyla kemirerek deler ve kabuk içindeki yumuşak etli kısımla beslenir. Zarar gören meyveler normal büyüklüğe erişinceye kadar kabuk içindeki etli kısmı ve kabuk kısmı sarı renk alır. Bu zarar şekline halk arasında sarı karamuk denir. Meyve normal iriliğe ulaştıktan sonra zarara uğrarsa meyve içi kararır ve bu zarara da kara karamuk denir. Bir çift fındık kurdu ergini (dişi ve erkek); beslenme ve yumurta koyma yoluyla yaklaşık 200 meyveye zarar verebilir. Meyve içerisinde beslenen larvalar meyve içini tamamen yedikten sonra bir delik açarak dışarı çıkar. Bu şekilde beslendiği fındık meyvelerinin pazar değeri kalmaz ”dedi. “Fındık kurdu ve kokarca görülen bahçelerde her ikisiyle de mücadele yapılır” Samsun’da üreticilerin en önemli gelir kaynaklarından biri olan fındığın ana zararlısı olan fındık kurdu zararlısı ile duyurulan zaman aralığında ve tekniğine uygun mücadele yapılmasının verim kaybını önlemek bakımından çok önemli olduğunu belirten Sağlam, “Fındık kurdu mücadelesinde bitki köklerine zarar vermeden bahçe toprağının çapalanması böcek yoğunluğunu azaltmada etkili olmaktadır. Kimyasal mücadele; ergin fındık kurdu zararlısının ekonomik zarar yapmaya başladığı dönemde, bahçedeki hâkim çeşitlerin yarıdan fazlası mercimek iriliğine yaklaşınca (3-4 mm) yapılmalıdır. Fındık kurdu mücadelesine karar vermek için, 2-3 günde bir güneş doğmadan sabahın erken saatlerinde çarşaf yöntemi ile fındık kurdu sayımı yapılmalıdır. 10 ocakta iki ve daha fazla fındık kurdu ergini bulunursa ilaçlama yapılmalıdır. Fındık kurdu ilaçlaması yapılan bahçelerde fındık kokarcasına rastlanırsa ayrı bir ilaçlama yapmaya gerek yoktur. Sayımlarda 10 ocakta ortalama bir ergin fındık kokarcası bulunursa her iki zararlıya karşı etkili etken maddeli ilaçlarla mücadele yapılır. Ayrıca fındık kurdu popülasyonunun yüksek olduğu yerlerde tekrar sayım yapılarak zararını engellemek için mayıs sonu, haziran başında ikinci bir ilaçlama yapılabilir. Fındık kurdu ve kahverengi kokarca görülen fındık bahçelerinde her ikisine de ruhsatlı BKÜ ile ilaçlama yapılarak kontrol sağlanabilir” diye konuştu. “Mücadele zamanı geldi, 1 hafta-10 gün içinde mücadele tamamlanmalı” Fındık kurdu ile mücadele zamanının geldiğine değinen Sağlam, “İl/İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğümüzce fındık alanlarında yapılan sürvey ve fenolojik gözlemlere göre sahil ve orta kuşakta erkenci çeşitlerin hakim olduğu bahçelerde 6 Mayıs, yüksek kuşakta ise 15 Mayıs tarihi itibariyle mücadele zamanının geldiği belirlenmiştir. Fındık üreticilerimizin bahçelerindeki hâkim çeşitlerin yüzde 50’sinin mercimek büyüklüğüne ulaştığı dönemde teknik tavsiyelere uygun olarak mücadeleye başlamaları, gerekli koruyucu tedbirleri almaları ve ilaç uygulamalarını en kısa sürede tamamlamaları (1 hafta-10 gün) gerekmektedir. Kimyasal mücadelede kullanılacak bitki koruma ürünleri yetkili bayilerden alınmalı, reçete yazma yetkisine sahip olan kişiler tarafından reçetelendirilmeli, uygulama yetkisine sahip olan kişiler tarafından uygulanmalıdır” şeklinde konuştu. Diğer geçim kaynaklarından biri olan arıcılıkta arı faaliyetlerinin bitki çeşitliliğinin sürdürülebilirliği bakımından da çok önemli işleve sahip olduğunu belirten Sağlam, fındık kurdu ilaçlamaları esnasında arıların su içtiği kaynaklara hiçbir şekilde ilaç bulaştırılmaması gerektiğini, tarım ilaçları uygulamalarının akşam üzeri veya sabahın erken saatlerinde arıların uçuş yapmadıkları zamanda yapılması gerektiğini ve öncelikle arılara zarar vermeyen bitki koruma ürünleri tercih edilmesi hususunda üreticilerin özenli davranmalarını, ayrıntılı bilgiye sahip olmak için il/ve ilçe müdürlüklerine başvurmaları gerektiğini sözlerine ekledi.
Hatay Eldiveni takan başkan ve kaymakam kenti temizlemek için sahaya indi Hatay’ın İskenderun ilçesinde başlatılan temizlik kampanyası çerçevesinde kentin sokaklarındaki izmaritler başta olmak üzere çöpler, Kaymakam Murat Sefa Demiryürek ve Belediye Başkanı Mehmet Dönmez’ın katılımı ile toplandı. İskenderun Kaymakamlığı ve İskenderun Belediyesi’nin ortaklaşa düzenlediği “Çevremizi Temiz Tutalım, İskenderun’umuza Sahip Çıkalım” kampanyası çevresinde kentte temizlik seferberliği başlatıldı. Kampanyaya İskenderun Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, ilçe protokolü, vatandaşlar ve öğrenciler katıldı. Kentin sokaklarında Kaymakam Demiryürek, Başkan Dönmez ve vatandaşlar tek tek izmarit topladı. Temizliğin en başta kirletmemekten geçtiğini dile getiren Kaymakam Demiryürek, “Caddelerimizin, sokaklarımızın temiz kalması, sadece temizlik işçilerinin görevi değil. Hepimizin görevi, tüm vatandaşların görevi ve tüm İskenderunluların görevi. Bunun en iyi yolu kirletmemekten geçiyor. Deprem süreci hepimizi çok zorladı. Hepimizi çok zorlayan bir süreç ama normalleşme yolunda bu tür duyarlılıkları hepimizin paylaşması, kurumsal olarak tavrımızı ortaya koymamız ve bu amaçla mücadele etmemiz gerekiyor. Sayın belediye başkanımızla, ekipleriyle, bütün kurumlarımızla ve en önemlisi bu kenti gelecekte teslim edeceğimiz, emanet bırakacağımız çocuklarımızla bu duyarlılığı tüm İskenderunlu, tüm çevreyle paylaşmak adına bugün beyaz eldivenlerimizle sokaktayız” ifadelerini kullandı. Başkan Dönmez ise, belediye olarak temizlik çalışmalarını aralıksız yürüttüklerini belirterek, “Deprem yaşadık, acılar yaşadık. Bu acılarla beraber insanların bazı şeyleri kanıksadığını gördük; etrafın dağınık olmasını, etrafının kirli olmasını. Bu kanıksamanın önüne geçebilmek için biz temizlemeye çalışıyoruz. Var gücümüzle belediye ekiplerimiz, temizlik şirketimiz çalışmalarını devam ettiriyor ama asıl olan kirletmemek, asıl olan insanların şehri temiz tutmasını sağlamak. Bu amaçla bir kampanya başlattık. Kampanyaya hep birlikte destek veriyoruz. Bu kampanya bir defalık olmayacak, en önemlisi bunu birer hafta arayla sürekli hale getireceğiz" şeklinde konuştu. 120 okul, sivil toplum kuruluşları, öğrenciler ve vatandaşlar, temizlik çalışmalarına katkıda bulundular.
Samsun Öğretmen eşini öldüren ve 19 suç kaydı bulunan koca tutuklandı Samsun’da boşanma aşamasındaki İngilizce öğretmeni eşini tabancayla vurarak öldüren ve 19 suç kaydı bulunan şahıs, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, İlkadım ilçesi 19 Mayıs Mahallesi’nde gece meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, İlkadım ilçesinde bulunan Belediye Ortaokulu’nda İngilizce öğretmeni olarak görev yapan Saadet Çay (43) ile büfeci eşi Adem Çay (48) boşanma aşamasında oldukları için ayrı yaşamaya başladı. 2 çocuk annesi eşi Saadet Çay’ı kendi kafasına silah dayamış halde görüntülü arayarak ‘intihar edip kendini öldüreceği’ şeklinde mesaj atan Adem Çay, son kez görmek istediğini söyledi. Saadet Çay, yardım etmek için yanına erkek arkadaşı ve 2 çocuğunu da alarak konuşmak için Adem Çay’ın depo olarak kullandığı eve gitti. Saadet Çay ile Adem Çay arasında Atakum ilçesinde bulunan yazlık evin kime kalacağı konusunda tartışma çıktı. Yan odada bulunan Saadet Çay’ın erkek arkadaşı silahın doldur boşalt sesini duyunca kendini evden dışarı atıp bekçilerden yardım istedi. Polis ve bekçiler evin kapısını kırıp içeri girdiklerinde İngilizce Öğretmeni Saadet Çay’ı silahla öldürülmüş olarak buldular. Evde bulunan Adem Çay, Samsun Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alındı. Kasten yaralama, tehdit, yağma, görevli memura mukavemet gibi suçlardan 19 suç kaydı bulunan Adem Çay, polisteki sorgulamanın ardından çelik yelek giydirilerek geniş güvenlik önlemi altında bugün Samsun Adliyesine sevk edildi. Nöbetçi mahkemeye ifade veren Adem Çay, tutuklanarak Samsun T Tipi Kapalı Cezaevine gönderildi.