GENEL - 21 Ocak 2021 Perşembe 11:50

Çiğli’de e-ruhsat dönemi başladı

A
A
A
Çiğli’de e-ruhsat dönemi başladı

Kurum içi dijital dönüşüm çalışmalarının sürdürüldüğü Çiğli Belediyesinde, ruhsat başvuru süreçlerini daha güvenli ve pratik kılacak e-ruhsat uygulaması hizmete girdi.

Kurum içi dijital dönüşüm çalışmalarının sürdürüldüğü Çiğli Belediyesinde, ruhsat başvuru süreçlerini daha güvenli ve pratik kılacak e-ruhsat uygulaması hizmete girdi.


Vatandaşların belediye hizmetlerine daha kolay ulaşabilir olmasını sağlamak amacıyla daha önce e-randevu sisteminin hayata geçirildiği Çiğli Belediyesinde, ruhsat ve yapı kullanım izni hizmetleri de dijital mecraya taşındı. Bu uygulama ile mal sahibi vatandaşlar veya kanuni vekilleri ruhsat veya yapı kullanım izni başvuruları ve süreç takibi işlemlerini belediyeye gitmeden online olarak yapabilecekler. Hizmete giren bu uygulama ile başvuruların daha hızlı bir şekilde sonuçlandırılması ve kağıt tüketiminden tasarruf edilerek yeşil alan kapasitesinin korunması hedefleniyor.



Başkan Gümrükçü: “Dijital dönüşüm sürecek”


Kurumsal dijital dönüşüm çalışmalarına devam edeceklerini ifade eden Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, “Gelişen ve değişen dünyaya ayak uydurarak hizmet üretmeye çalışıyoruz. İnternetin günlük yaşantımıza sağladığı kolaylıkları vatandaşlarımıza sunduğumuz hizmetlerde kullanmaya başladık. E-Randevu uygulamamızdan sonra e-Ruhsat projemizi de vatandaşlarımızın hizmetine sunduk. Bu uygulama ile vatandaşlarımız ruhsat ve yapı kullanım izni ile ilgili işlemlerini Belediyeye gelmelerine gerek kalmadan internet üzerinden çok daha pratik bir şekilde halledebilecek. Vatandaşlarımıza sağlayacağımız kolaylıkların yanı sıra kağıt israfını engelleyerek ülkemizin yeşil alan kapasitesinin korunmasına yerel anlamda katkı sağlayacağız. Çiğlimize ve hemşehrilerimize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Keneden korunmak için günlük vücut kontrolü yapmalı Ankara Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ömer Orkun, “Günlük vücut kontrolleri ile kene görüldüğünde derhal çıkartılması esastır. Eğer siz keneyi bir an önce vücuttan uzaklaştırırsanız kene enfekte dahi olsa mikropları vermeden siz çok kolaylıkla kurtulabilirsiniz” dedi. Ateş, cilt içi ve diğer alanlarda kanama gibi bulgulara neden olan kene kaynaklı Kırım-Kongo kanamalı ateşi (KKKA) vakaları, Nisan ve Mayıs ayında artış gösterdi. Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Parazitoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, Keneler ve Kene Kaynaklı Hastalıklar Araştırma Laboratuvarı Sorumlusu Doç. Dr. Ömer Orkun, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, Kırım-Kongo kanamalı ateşe neden olan kenelerden korunma yöntemlerini açıkladı. “Kene atlamaz, sıçramaz” Kenenin özelliklerini anlatan Doç. Dr. Orkun, “Bu avcı karakterli bir kene olup insanlara yerden yürüyerek geliyor. Bu kene atlamaz, zıplamaz ve sıçramaz. Bu kene otlara ve ağaçlara tırmanmaz. Ağaçlardan da düşmez. Bunun asıl geldiği yer, yerlerden yürüyerek geliyor” ifadesini kullandı. “Avına doğru yürüyerek gidiyor” Tarım yapan vatandaşları da uyaran Orkun, “Tarımsal faaliyetlerin olduğu tarım alanlarının etraflarında daha yoğun görüyoruz. Toprakta, taşın ve yaprağın altında saklanıyor. Hedef canlı grubu, bu insan, sığır, koyun ve keçi olabilir, oradan geçene kadar bekliyor. Oradan geçerken bir takım çok kompleks algaçlarıyla algılıyor. Tabiri caizse avına doğru yürüyerek gidiyor” diye konuştu. “İnsanları onlarca metre takip edebilir” Türkiye’de Kırım Kongo Kanamalı ateşin vektörü olan kene türünün çok hızlı hareket ettiğini ifade eden Orkun, “Hatta dünyada karşılaşabileceğimiz en hızlı ve en uzun yol kat edebilen, yürüyerek veya da koşarak yol kat eden bir türdür. İnsanları onlarca metre takip edebilir. Kene tutulmasının gördüğümüz yerlerde çok karşımıza çıkan bir durumdur. Yakalıyor ve ilk tercihen en çok girdiği yer paçanın içerisinden geliyor ve açık olursa deriye ulaşmaya çalışıyor” şeklinde konuştu. Doç. Dr. Orkun, Türkiye’de kenenin olmadığı hiçbir yerin olmadığı belirterek, tarım arazisinde vakit geçiren vatandaşların ciddi risk altında olduğunu da kaydetti. “Keneden korunmak için günlük vücut kontrolü yapmalı Birtakım alınacak önlemler ile vatandaşların keneden korunmasının mümkün olduğunu söyleyen Orkun, şöyle konuştu: “İlk 24 saatten 48-72 saate kadar ulaşan sürelere ihtiyaç var. Günlük vücut kontrolleri ve kene görüldüğünde derhal çıkartılması esastır. Eğer siz keneyi bir an önce vücuttan uzaklaştırırsanız kene enfekte dahi olsa henüz size ekolojik ajanı, yani iç organizmayı ve mikropları vermeden siz çok kolaylıkla kurtulabilirsiniz.” “Çivi söker gibi çıkarabilirsiniz” Kenenin vücuttan çıkarılmasının profesyonellik isteyen bir durum olmadığına dikkati çeken Orkun, şunları kaydetti: “Keneyi çok kolaylıkla bir cımbız yardımıyla veya onları bulamazsınız eldiven, yaprak ve naylon ile tutup çıkarabilirsiniz. Çivi söker gibi çok kolay. Patlatmamak burada esastır. Çünkü bazen patlattığınızda elinizdeki yarık ve çatlaklarda mikrobiyolojik ajanların girmesi de mümkün olabiliyor. Ama keneden bir an önce kurtulmanız sizin için esas.”