ASAYİŞ - 23 Kasım 2021 Salı 12:54

Karşıyaka’daki 2 binaya halen girilemiyor

A
A
A
Karşıyaka’daki 2 binaya halen girilemiyor

İzmir Karşıyaka’da bir inşaatta gerçekleşen çalışma sırasında, bitişikteki binada yaklaşık 20 santimlik kayma meydana gelmesi nedeniyle güvenlik amaçlı 5 bina boşaltılmıştı.

İzmir Karşıyaka’da bir inşaatta gerçekleşen çalışma sırasında, bitişikteki binada yaklaşık 20 santimlik kayma meydana gelmesi nedeniyle güvenlik amaçlı 5 bina boşaltılmıştı. Yapılan ölçümlerin ardından 3 binada sorun olmadığı anlaşılırken, 2 binaya risk nedeniyle hala girilemiyor.


Edinilen bilgiye göre, olay, geçen pazar günü akşam saatlerinde İzmir’in Karşıyaka ilçesi Tersane Mahallesi 1661 Sokak’ta meydana geldi. İddiaya göre, çalışmaları devam eden bir apartmanın inşaatı esnasında bitişiğindeki binada kayma oluştu. Bina sakinlerinin ihbarı üzerine adrese polis, AFAD, itfaiye ve ilçe belediyeden yetkililer sevk edildi. Çevrede geniş güvenlik önlemleri alınırken, yetkililerce yapılan incelemeler sonucunda inşaatın bitişiğindeki bir binada yaklaşık 20 santim kayma olduğu tespit edildi. Bunun üzerine inşaatın çevresinde bulunan 5 binadaki 55 dairenin tedbir amaçlı boşaltılması kararlaştırıldı. Evlerinden tahliye edilen bazı vatandaşlar yakınlarının yanına giderken, bazıları ise inşaat firması yetkililerince otellere yerleştirildi. Kaymanın meydana geldiği bina ile karşısındaki apartman arasına herhangi bir olumsuzluk olmaması amacıyla metal destek yerleştirildi. Yapılan ölçümlerin ardından boşaltılan 3 binaya, risk taşımaması sebebiyle yeniden yerleşildi. Diğer 2 binaya ise yıkılma riski nedeniyle girilmemeye devam ediyor.



“Zeminimiz çamur”


Mahalle sakinlerinden Coşkun Denizkuşu, “Mahallede yeni binaya yapmaya çalışıyorlardı. Temel kazıldıktan sonra oluşan boşluktan dolayı yandaki bina yan yattı. Neredeyse 20-25 santimetrelik bir yan yatma söz konusu. Bizim mahallemizin zemini çamur. 2 metrelik temel açıp bir metre beton döktükten sonra binayı çıkıyorlar. Burada hangi binayı yıkarsanız yıkın, yanındaki binalar da çöker. Buradaki binalar hem 40 yıllık bina hem de zemin çamur, su. Yoldan araba geçse bile binalarımız sallanıyor. Burada kentsel dönüşüm olması lazım. Binalar yapılırken de fore kazık çakılması gerekiyor” dedi.



“Müteahhitlerin daha dikkatli olması gerekiyor”


Mahalle sakini Bayram Cantürk ise “Bina yıkılırken, diğer binanın temeline zarar vermiş. Dolayısıyla binalarda çökme tehlikesi oldu. Çevredeki 5 bina boşaltıldı. Biz de 5 saat bekledik. Ardından ölçümler yapıldı ve sorun olmadığı için 3 binaya yeniden yerleşildi. Şu anda 2 bina boşaltılmış durumda. Bizim şu an yanımızdaki bina da kentsel dönüşümden dolayı yıkılacak. Binayı yapacak müteahhidin de çok dikkatli olması, temele zarar vermemesi lazım. Korku içerisindeyiz. Bu bina yıkılacak, zaten arkamız da boş durumda. Bir sıkıntı olur mu diye endişeliyiz. Müteahhitlerin daha dikkatli olması gerekiyor” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Keneden korunmak için günlük vücut kontrolü yapmalı Ankara Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ömer Orkun, “Günlük vücut kontrolleri ile kene görüldüğünde derhal çıkartılması esastır. Eğer siz keneyi bir an önce vücuttan uzaklaştırırsanız kene enfekte dahi olsa mikropları vermeden siz çok kolaylıkla kurtulabilirsiniz” dedi. Ateş, cilt içi ve diğer alanlarda kanama gibi bulgulara neden olan kene kaynaklı Kırım-Kongo kanamalı ateşi (KKKA) vakaları, Nisan ve Mayıs ayında artış gösterdi. Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Parazitoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi, Keneler ve Kene Kaynaklı Hastalıklar Araştırma Laboratuvarı Sorumlusu Doç. Dr. Ömer Orkun, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, Kırım-Kongo kanamalı ateşe neden olan kenelerden korunma yöntemlerini açıkladı. “Kene atlamaz, sıçramaz” Kenenin özelliklerini anlatan Doç. Dr. Orkun, “Bu avcı karakterli bir kene olup insanlara yerden yürüyerek geliyor. Bu kene atlamaz, zıplamaz ve sıçramaz. Bu kene otlara ve ağaçlara tırmanmaz. Ağaçlardan da düşmez. Bunun asıl geldiği yer, yerlerden yürüyerek geliyor” ifadesini kullandı. “Avına doğru yürüyerek gidiyor” Tarım yapan vatandaşları da uyaran Orkun, “Tarımsal faaliyetlerin olduğu tarım alanlarının etraflarında daha yoğun görüyoruz. Toprakta, taşın ve yaprağın altında saklanıyor. Hedef canlı grubu, bu insan, sığır, koyun ve keçi olabilir, oradan geçene kadar bekliyor. Oradan geçerken bir takım çok kompleks algaçlarıyla algılıyor. Tabiri caizse avına doğru yürüyerek gidiyor” diye konuştu. “İnsanları onlarca metre takip edebilir” Türkiye’de Kırım Kongo Kanamalı ateşin vektörü olan kene türünün çok hızlı hareket ettiğini ifade eden Orkun, “Hatta dünyada karşılaşabileceğimiz en hızlı ve en uzun yol kat edebilen, yürüyerek veya da koşarak yol kat eden bir türdür. İnsanları onlarca metre takip edebilir. Kene tutulmasının gördüğümüz yerlerde çok karşımıza çıkan bir durumdur. Yakalıyor ve ilk tercihen en çok girdiği yer paçanın içerisinden geliyor ve açık olursa deriye ulaşmaya çalışıyor” şeklinde konuştu. Doç. Dr. Orkun, Türkiye’de kenenin olmadığı hiçbir yerin olmadığı belirterek, tarım arazisinde vakit geçiren vatandaşların ciddi risk altında olduğunu da kaydetti. “Keneden korunmak için günlük vücut kontrolü yapmalı Birtakım alınacak önlemler ile vatandaşların keneden korunmasının mümkün olduğunu söyleyen Orkun, şöyle konuştu: “İlk 24 saatten 48-72 saate kadar ulaşan sürelere ihtiyaç var. Günlük vücut kontrolleri ve kene görüldüğünde derhal çıkartılması esastır. Eğer siz keneyi bir an önce vücuttan uzaklaştırırsanız kene enfekte dahi olsa henüz size ekolojik ajanı, yani iç organizmayı ve mikropları vermeden siz çok kolaylıkla kurtulabilirsiniz.” “Çivi söker gibi çıkarabilirsiniz” Kenenin vücuttan çıkarılmasının profesyonellik isteyen bir durum olmadığına dikkati çeken Orkun, şunları kaydetti: “Keneyi çok kolaylıkla bir cımbız yardımıyla veya onları bulamazsınız eldiven, yaprak ve naylon ile tutup çıkarabilirsiniz. Çivi söker gibi çok kolay. Patlatmamak burada esastır. Çünkü bazen patlattığınızda elinizdeki yarık ve çatlaklarda mikrobiyolojik ajanların girmesi de mümkün olabiliyor. Ama keneden bir an önce kurtulmanız sizin için esas.”