Almanya’daki ırkçılık ve İslam karşıtlığından rahatsız olan Kahramanmaraşlı gurbetçi Yücel ailesi Türkiye’ye kesin dönüş yaptı. Ertuğrul Yücel, yurt dışındaki gurbetçilere de, "sizler de dönün" diyerek çağrıda bulundu.
Kahramanmaraşlı Ertuğrul Yücel (37), hayallerini gerçekleştirmek için işçi olarak 2007 yılında Almanya’ya gitti. Almanya’nın Stuttgart kentinin Spaichingen bölgesinde yaşayan Yücel, gittiği dönemde kendi işi olan ikinci el oto alım satım ve araç işleriyle uğraşırken evlendi. Aybike- Ertuğrul Yücel çiftinin, 2 erkek ve 2 kız çocukları dünyaya geldi.
Almanya’daki ırkçılık ve İslam karşıtlığından rahatsız olan Ertuğrul Yücel, anne baba ve memleket sevgisinden dolayı kesin dönüş kararı aldı.
Eşi ve çocuklarıyla birlikte Almanya’dan yola çıkan Yücel ailesi, 3 bin 500 kilometrelik yol kat ederek memleketi Kahramanmaraş’a geldi. Aileyi, akrabaları alkışlarla karşıladı.
Türkiye’nin son dönemde ekonomik anlamda atılım yaptığını söyleyen Ertuğrul Yücel, “2007 yılında Almanya’ya gittim. 2007’den bu yana orada yaşıyordum. Öncelikle aileme olan vefa duygusuyla daha sonra kahraman kente olan vefa duygusuyla ve çok sevdiğim ülkeme Türkiye’ye kesin dönüş yapma kararı aldım. Evlatlarımı Türkiye’de yetiştirmek istedim ve Avrupa’da artan ırkçılık, korona virüs ile gelen kısıtlamalar, Türklere bakış açısı, Türk denince İslam’a bakış açısı sebebi ile Türkiye’ye kesin dönüş yaptık. Kısacası, dinimizi daha rahat yaşayabilmek ve hasret kaldığımız ezan sesine kavuşmak için kendi yurdumuza döndük. Avrupa’daki Türklerin bugünkü duruşunu değiştiren, orada özgüvenini artıran, geri dönme hayallerini yeşerten Cumhurbaşkanımıza ve hükümetine teşekkür ediyorum. Türkiye’nin şu andaki pozisyonu ve gelişmişliği bizim gelmemizdeki etkenlerden biri oldu. Avrupa’daki Türklerin de bir an evvel dönmelerini ve ana yurtlarında ülkemize bir fayda sağlamalarını ve en azından oradaki bilgi birikimlerini buraya taşımalarını istiyorum” dedi.
İnsanların Almanya’yı gözünde büyüttüğü söyleyen Ertuğrul Yücel’in eşi Aybike Yücel ise, “Almaya denince çok büyütüyorlar orayı fakat insan olduğu için değil de, seni kıyafetine göre yargılıyorlar. Bu da insanı haliyle üzüyor. Çocuklarım orada okula başlamışlardı onlar da zaten Türkiye’ye dönmeyi istiyorlardı ve Almancada da sıkıntıları vardı. Hep birlikte geldik ve yolculuk da güzel geçti eğlenceliydi bizim için” dedi.
