EKONOMİ - 28 Eylül 2017 Perşembe 17:41

Safran’da üretim ve kalite arttırma hedefleri

A
A
A
Safran’da üretim ve kalite arttırma hedefleri

Karabük’ün Safranbolu ilçesinde yetiştirilen ve dünyanın en pahalı bitkisi olan Safran’nın farklı uygulama koşullarında verim ve kalite artışının yanısıra üretim maliyetini düşürmek için çalışma başlatıldı.

Karabük’ün Safranbolu ilçesinde yetiştirilen ve dünyanın en pahalı bitkisi olan Safran’nın farklı uygulama koşullarında verim ve kalite artışının yanısıra üretim maliyetini düşürmek için çalışma başlatıldı.


Gıda Tarım ve Hayvancılık Karabük İl Müdürü Mustafa Şahin, yaptığı açıklamada, 4 farklı şekilde uyguladıkları proje kapsamında önceliklerinin vatandaşın safran üretimindeki maliyetini en aza indirebilmek olduğunu söyledi.


4 farklı uygulama deneniyor


Safran üretiminde yabancı ot kontrolüyle ilgili çok ciddi sorunlar olduğunu belirten Şahin, "Yevmiyeler çok yüksek, insanlar bu işe çok büyük paralar harcıyorlar. Bizde ’Tıbbi Bitkiler ile Aromatik Bitkileri Yetiştiriciliğinin Geliştirilmesi’ projesi kapsamında bütün girdilerini karşılıyoruz. Onlarda bize işçilikten yana yardımcı oluyorlar. 4 ayrı tekerrür kurduk, bu tekerrürlerden bir tanesi, Karabük ve Safranbolu’da klasik yapılan yetiştiricilik. Bir diğeri üzerine hayvan gübresi yerine işlenmiş, paketlenmiş ve içindeki yabancı ot tohumları arındırılmış bir gübreyle kapatmak, bir diğeri ise sadece toprak dışındaki özel hazırlanmış sebze üretiminde kullanılan bir yetiştirme materyali ekildi, son aşamada ise çiftçi şartlarının bir benzeri toprağa yapıldı. Ancak burada malç adını verdiğimiz örtüyle kapattık, özel gübreyi kullandık." dedi.



Hedef maliyeti düşürerek üretimi arttırmak


"Burada işçiliğimiz ne kadar düşecek, çiçek kalitemiz ne kadar artacak ve soğan iriliğimiz nereye varacak? Bunu gözlemleyeceğiz." diyen Şahin, şöyle konuştu:


“Bu 3 yılın sonunda düşündüklerimiz gerçekleşecek olursa dünyadaki en kıymetli, en pahalı ürünlerden bir tanesi olan, tıbbi ve aromatik bitkilerin vaz geçilmezi olan Safranbolu’ya adını vermiş olan safranı bu bölgede daha fazla üretebileceğiz. Buradaki insanlarımızın bu işten kaçınması işçilik. Bizim ana hedefimiz işçiliği ne kadar düşürebileceğiz?"


Safranbolu’ya adını veren safrana yakışacak derece üretim potansiyeli olmadığını da aktaran Şahin, "Bundan en büyük unsur işçiliğimiz. Bizim işçilik maliyetini düşürdüğümüz anda, alanları artırabilecek maliyeti düşürecek projeler geliştirmek. Maliyet düştükten sonra insanlar para kazanabiliyor ve üretecektir. Hedef, bu şehre tescil edilmiş bir safranı kazandırmak. Safranbolu’ya ait bir çeşidin tescillenmesi için Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı düzeyinde çalışıyoruz. İnşallah bu konuda da talep edecek bir üreticimize de destek vereceğiz. Doğruyu ve ucuzu buluncaya kadar biz faaliyetlerimize devam edeceğiz." İfadelerine yer verdi.


Projenin uygulandığı safran tarlasının sahibi çiftçi Recep Kartal da projenin çok güzel olduğunu belirterek, “ Yapılan proje kapsamında hangi uygulamanın daha iyi olduğunun anlaşılmasının ardından onu uygulayacağız çiftçiye göre. Telaşemiz o. Yevmiye ve işçi maliyeti çok yüksek. Bu nedenle çiftçi bu işi bırakmaya başlıyor ve üretim azalıyor” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AJet’in Ankara-Erzincan seferi yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara’ya geri döndü AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan uçağı bomba ihbarı nedeniyle Ankara Esenboğa Havalimanına geri döndü. Edinilen bilgilere göre AJet’in VF4150 numaralı Ankara-Erzincan seferini yapan Boeing 737 tipi uçakta bomba ihbarı yapıldı. Ankara Esenboğa Havalimanından saat 23.55’te kalkan uçak, ihbar nedeniyle yaklaşık 40 dakika sonra Ankara Esenboğa Havalimanına döndü. Yolcuları tahliye edilerek güvenli bölgeye alınan uçakta güvenlik güçleri tarafından arama yapıldı. Yarım saat süren incelemenin ardından ihbarın asılsız olduğu öğrenildi. Uçakta bulunan yolculardan Murat Bozdelen ise o anları, “AJet firmasından Erzincan için biletimizi aldık. Saat 23.55’te bindik. Biz 40 dakikada indiğimizi sandık. Bize bilgilendirme yapılmadı. İndikten sonra sadece, kadınlar ve çocuklar çıksın, dediler. Biz de internete girip öğrendik ki bomba ihbarı varmış. Sonra buraya geldik, mağdur olduk. Bana kalsa ben biletin parasını isterim ama öyle bir şey yapmıyorlar. 7 gün bekletiyorlarmış” şeklinde anlattı. Uçakta bulunan başka bir yolcu Ayhan Akkaya ise “Saat 12’ye beş kala bindik. Uçak Ankara’ya geri indi. Bize hiçbir şey söylenmedi. 2 saat uçağın içerisinde bekledik. Yetkililerden cevap alamadık. Biz neden beklediğimizi sorduk. Pilot bey bilgi verecek, dediler ama bilgi veren olmadı. Güvenlik güçleri silahları ile gelince biz tedirgin olduk zaten. İlk önce bayanları aldılar. Sonra bizi aldılar. Buraya getirdiler bizi ama burada da yetkili bulamıyoruz” dedi.
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.