EĞİTİM - 14 Kasım 2019 Perşembe 15:21

Öğrenciler "Nostalji Müzesi"yle geçmişle bağ kuruyor

A
A
A
Öğrenciler "Nostalji Müzesi"yle geçmişle bağ kuruyor

Karabük Şehit Mehmet Dinçel İlkokulu’nda açılan "Nostalji Müzesi"yle eski dönemdeki aile yaşantısı anlatılırken, o günün koşulları, kullanılan araç ve gereçlerle gösterilerek, öğrencilerin geçmişle bağının kopmaması sağlanıyor.

Karabük Şehit Mehmet Dinçel İlkokulu’nda açılan "Nostalji Müzesi"yle eski dönemdeki aile yaşantısı anlatılırken, o günün koşulları, kullanılan araç ve gereçlerle gösterilerek, öğrencilerin geçmişle bağının kopmaması sağlanıyor.


Okul 3/B sınıfı öğretmeni Semre İnce’nin Milli Eğitim Bakanlığının verdiği Türkçe ders kitabında yer alan "Bir sınıf müzesi oluşturuyorum" isimli metinden yola çıkarak hayata geçirdiği "Nostalji Müzesi", öğrencilerin aile büyüklerinin geçmişteki yaşantısını göstermede yardımcı olurken, öğrencilerin bilgisayar ve telefon gibi teknolojik aletlerin kullanımının azaltılmasına da yardımcı olması amaçlanıyor.


Güğüm, telefon, beşik, kaset, bakraç, daktilo, soba, yer sofrası, elek, gaz lambası gibi birçok eski eşyanın yer aldığı Nostalji Müzesi’nde, öğrenciler de konu mankenliği yapıyor. Öğrenciler müzede, kanaviçe yapıp, yer sofrasında yemek yeyip, beşikte çocuk sallıyor.


Karabük Şehit Mehmet Dinçel İlkokulu Müdürü Erdoğan Ünver, İhlas Haber Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, okul öğretmenlerinden Semra İnce’nin müze açma teklifi getirdiğini, kendilerinin de konuyu beğendiklerini ve müzeyi açtıklarını söyledi.


İlk başta bu kadar güzel bir müzenin ortaya çıkacağını tahmin etmediğini ancak öğretmen, veli ve öğrencilerin güzel bir iş başardığını ifade eden Ünver, "Milli Eğitim Bakanlığımız, 2023 Eğitim Vizyonu çerçevesinde geçmişten günümüze köprü kuracak bu tarz etkinlikleri sürekli destekliyorlar. Karabük Milli Eğitim Müdürlüğümüzün de destekleri ve faaliyetleri var. İnşallah bundan sonra da 2023 Eğitim Vizyonu çerçevesinde başka faaliyetlerimizi, okul ve Milli Eğitim Müdürlüğümüz bünyesindeki kurumlarla sürdüreceğiz" dedi.


Müzeyi birkaç günlük sergilemek üzere açtıklarını ancak güzel ilgi gördüğünü aktaran Ünver, şunları kaydetti:


"İl Milli Eğitim Müdürümüz Mehmet Fatih Vargeloğlu’nun katılımlarıyla müzemizi açtık. Kendileri müzenin bir iki gün değil de daha uzun süreli kalarak diğer okuldaki öğrencilerimizin de görmelerini istediler. Biz de ara tatilde müzeyi açık tutmayı düşünüyoruz. 24 Kasım Öğretmenler Günü etkinlikleri kapsamında 25 Kasım’da Karabük Kültür Merkezi’nde bu sergiyi daha geniş bir ortamda sergileme ve daha geniş kitlelere ulaştıracağız."


Çocukların geçmiş kültürü çok bilmediğini vurgulayan Ünver, "Onlar şu anda ellerinde bilgisayarlar ya da elektronik eşyalar, başka dünyaların insanı oldular. Bu sergiyle biraz da olsa onları geçmişle bir bağ kurdurmak, o dönemde insanlar nasıl yaşamışlar, hangi araçları kullanarak, hangi imkanlarla yaşamışlar ve bugün hangi imkanlara kavuşmuşuz, geçmişteki sınırlı imkanlarla bugünkü geniş imkanları da görmüş oldular. Bugün ellerindeki nimetleri de fark etmiş oldular. Geçmiş kültürümüzle çocuklarımızı asla koparmamamız gerekiyor. Onların da keyif aldığını gördük" değerlendirmesinde bulundu.


3/B sınıfı öğretmeni Semra İnce de fikrin Milli Eğitim Bakanlığının vermiş olduğu Türkçe ders kitabında yer alan "Bir sınıf müzesi oluşturuyorum" isimli metinden çıktığını belirtti.


Velilerin destekleriyle müzeyi oluşturmaya başladıklarını anlatan İnce, şu ifadelere yer verdi:


"Herkes durumdan memnun. Öğrencilerim de memnun, çok şey öğrendiler, güzel oldu. Sınıf anneleriyle yola çıkarak velilere ulaşmam sonucunda onların eşinden, akrabalarından gelen malzemeler var. Kendi evimden anneme, babama ait olan anılar var. Bunları toparladık, getirdiler, emanet ettiler. Özenle yerleştirdik, yerleştirirken güldük, eğlendik, oturduk ağladık, eskileri yad ettik. Bu anılarımızdan öğrencilerime de anlattık. Onlarında geçmişini tanımalarını, geleceğe taşımalarını istediğimizi söyledik. Çok değerli olduğunu gördüler, yaşayarak öğrendiler. Amacımız yaşayarak öğrenmeleriydi, amacıma ulaştık diye düşünüyorum."


Öğrencilerden Elanur Şahin ise çok güzel bir müze olduğunu ve mutlu olduğunu kaydetti. Eskiyi tanımak, eski eşyaları görmenin çok güzel olduğunu belirten Şahin, "Çok güzel eşyalar. Beni çok sevindirdi eski eşyaları görmek" dedi.


Öğrencilerden Buğra Aslan da güzel bir Nostalji Müzesi olduğunu, eski eşyaları görmenin güzel bir duygu olduğunu belirtti. Aslan, "Öğretmenler ödev verince bilemediğimiz ödevleri internetten sorabiliyoruz ama eskiden sorma imkanı yoktu" diye konuştu.


İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Fatih Vargeloğlu ve Şube Müdürü Erdal Üngören, müzeyi ziyaret ederek, öğrencilerle sohbet etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Türk balıkçı tekneleri okyanusları mesken tuttu Türkiye’de bin 600 kadar endüstriyel balıkçı teknesi bulunurken bu tekneler yurt içi ve yurt dışı sularda avcılık yapıyor. Ülkemizde denizlerde 15 Nisan’da başlayan av yasağının ardından bazı balıkçı tekneleri ağırlıklı olarak Atlas ve Hint Okyanusu’na yönelerek avcılık yapıyor. Türkiye, Afrika ülkeleri başta olmak üzere 12 ülkeyle balıkçılık konusunda antlaşması yaparken, 15 ülke ile de antlaşma yapmak üzere müzakereler sürüyor. Türkiye’den yapılan uluslararası anlaşmalar kapsamında Türk balıkçı gemileri ağırlıklı olarak Atlas Okyanusu’nun Batı Afrika sahilleri olmak üzere Fas, Moritanya, Fildişi Sahili, Somali gibi ülkelerin sularında tıpkı Karadeniz, Ege, Marmara ve Akdeniz’de olduğu gibi farklı balık çeşitlerini avlıyor. Uluslararası sularda avlanan gemilerin çoğunluğunu Doğu Karadeniz’den giden balıkçı gemileri oluştururken, Türkiye şu ana kadar Afrika ülkeleri başta olmak üzere 12 ülkeyle balıkçılık konusunda antlaşması yaptı. 15 ülke ile anlaşma yapmak üzere müzakereler devam ediyor. Türkiye karasuları dışında onlarca balıkçı teknesi, 2 binin üzerindeki tayfası ile avlanma yaparken, son yıllarda ülkemizde gerek iklimsel değişiklik gerekse çevresel faktörlerden dolayı su ürünleri avcılığı üretiminde yaşanan dalgalanmalar endüstriyel balıkçılık yapan balıkçı teknelerinin zor duruma düşmesine neden oluyor. Hem balıkçıların avlanma miktarını nispi olarak artırmak hem yeni ürün alanları bulmak için son yıllarda Türkiye su ürünleri üretiminin olduğu ülkelerle beraber ikili balıkçılık antlaşmaları yaparak bu doğrultuda Atlas ve Hint Okyanusu’nun yolunu tuttu.
Kayseri ERÜ, THE 2024 Asya Üniversiteleri sıralamasında ilk 500’de Dünyanın en itibarlı üniversite derecelendirme organizasyonlarından birisi olan Times Higher Education (THE) 2024 Asya Üniversiteleri Sıralaması açıklandı. Açıklanan sıralamaya göre Erciyes Üniversitesi (ERÜ) en iyi 401-500 üniversite aralığında sıralanarak önemli bir başarı elde etti. THE 2024 Asya Üniversiteleri Sıralaması açıklandı. 2023 yılına ait kurumsal veriler dikkate alınarak gerçekleştirilen THE Asya 2024 sıralamasında Türkiye’den 75 üniversite sıralamaya girdi. Açıklanan sonuçlara göre, ERÜ en iyi 401-500 üniversite aralığında sıralanarak önemli bir başarı göstererek, devlet üniversiteleri arasında ise 13. sırada yer aldı. THE Sıralama Sistemi Asya üniversitelerini, dünya üniversiteleri sıralamasında kullandığı Öğretim, Araştırma Ortamı, Araştırma Kalitesi, Endüstri ve Uluslararası Görünürlük olmak üzere 5 ana başlıkta 18 göstergeye göre derecelendirmekte olup, toplam puan belirlenirken Araştırma Kalitesi yüzde 30, Araştırma Ortamı yüzde 28, Öğretim yüzde 24.5, Endüstri yüzde 10 ve Uluslararası Görünürlük ise yüzde 7.5 oranında ağırlığa sahip bulunmaktadır. Erciyes Üniversitesi’nin kuruluşundan itibaren her zaman kendinden söz ettiren ve her zaman üst derecelerde yer alan bir Üniversite olduğuna dikkat çeken ERÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Altun, bu önemli başarıya katkı sağlayan tüm ERÜ mensuplarına teşekkür etti.
Amasya Türkiye şampiyonu güreşçi Kaan Buğra Yüksel ve arkadaşları şehir turu attı Okullar Arası Küçükler Serbest Güreş Türkiye Şampiyonası’nda Türkiye şampiyonu olan güreşçi 13 yaşındaki Kaan Buğra Yüksel ve madalyalar kazanan arkadaşları Berat Öztürk ile Emirhan Kadir Şehri, döndükleri memleketleri Amasya’nın Taşova ilçesinde araçlarla şehir turu attı. Taşova Belediyesi Spor Kulübü ve Atatürk Ortaokulu güreşçileri Türkiye şampiyonu Kaan Buğra Yüksel, Türkiye üçüncüsü Berat Öztürk ve Türkiye beşincisi Emirhan Kadir Şehri, Edirne’deki şampiyona sonrası döndükleri memleketlerinde okul arkadaşlarının alkışları eşliğinde belediye başkanının makam aracına binerek konvoyla şehit turu atıp başarılarını kutladılar. Pikapla halkı selamlayarak belediye binasına geçen güreşçilere altın hediye eden Taşova Belediye Başkanı Ömer Özalp, “Sporcularımızı bu başarılarından dolayı kendileri başta olmak üzere hocalarımı, ailelerini kutluyorum. Evlatlarımızdan inşallah dünya birinciliği bekliyoruz. Sonuna kadar yanlarında olacağız” dedi. 6. sınıf öğrencisi Türkiye şampiyonu Kaan Buğra Yüksel, “Birinci olmak çok güzel bir duygu. İnşallah daha da çalışıp, daha büyük dereceler yapmayı düşünüyorum” diye konuştu. Berat Öztürk ve Emirhan Kadir Şehri de daha çok çalışacaklarının sözünü verdiler. Antrenör Abdulkadir Duyum, “Sporcularımın böyle bir başarı elde etmesi bizleri çok mutlu etti. İnşallah daha iyi başarılarla, daha iyi yerlerde bu çocuklarımızı göreceğiz. Bundan sonraki hedefimiz büyük yaş gruplarında sporcularımızı şampiyon olup milli takıma katmak. Sonrasında Avrupa, dünya şampiyonalarına kadar başarı elde etmek ve madalya kazanmak” şeklinde konuştu. Beden Eğitimi Öğretmeni Okan Aydın ile Taşova Gençlik Merkezi Müdürü Sercan Şenel ise sporcularıyla gurur duyduklarını söyledi.