GÜNDEM - 28 Nisan 2024 Pazar 12:09

Antikalarla dolu iş yeri görenleri 100 yıl öncesine götürüyor

A
A
A
Antikalarla dolu iş yeri görenleri 100 yıl öncesine götürüyor

Karabük’te antika eşyalar ile donatılan iş yeri müşterilerine 100 yıl öncesine yolculuk yaptırıyor.


UNESCO Dünya Miras Listesinde yer alan Karabük’ün Safranbolu ilçesindeki yaşayan Hasan Boynueğrioğlu’nun, bir dönem çalıştığı butik otelde antika merakı başladı.


Bu merakını yaklaşık 11 yıldır antika toplayarak gidermeye çalışan Boynueğrioğlu, malzemeleri 2013 yılında açtığı kafede sergilemeye başladı. İşyerinin her bir köşesine yerleştirdiği antikalar ise müşterilerin büyük ilgisini çekiyor.


Eski vitrin, fincan takımları, radyolar, dikiş makineleri, daktilolar, duvar saatleri, fotoğraf makineleri, harman makinesi gibi birçok eşyalarla donatılan iş yeri gelen müşterilerini 100 yıl öncesine götürüyor.


İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine konuşan işletmeci Hasan Boynueğrioğlu, "Aga keyf kafemizi 2013 yılında kurduk. Şu anda yiyecek içecek sektöründe hizmet vermekteyiz. Burayı açmadan önce otelcilikle ilgileniyordum. Butik otelde en üst düzey sorumluydum. Oradan antika merakım vardı" dedi.


Süreç boyunca antika biriktirdiğini ve sergilediğini ifade eden Boynueğrioğlu, iş yerinde antika dikiş makineleri, bavullar çeyiz sandıklarız fincan takımları, saatler, fotoğraf makineleri, hesap makineleri, daktilolar, komodin gardırop, vitrinler ve harman makinesi bulunduğunu söyledi.


Müşterileri 100 yıllık harman makinesi karşılıyor


Harman makinesinin 100 yıl önce kullanıldığına dikkat çeken Boynueğrioğlu, "Müşterilerin harman makinesinin başında fotoğraf çektirmeleri, daha çok hoşlarına gidiyor. Yani onu da bulduk ve getirdik. Eskiyi yaşatmayı seviyoruz. Yani müşterilerimiz çok hoşuna gidiyor, ilgi gösteriyor. Onlar da burada geçmişi yaşattığımızı hissedince onlar da kendi elindeki eşyalara sahip çıkmayı düşünüyorlar. Onlar da keyif alıyor" diye konuştu.


Boynueğrioğlu, iş yerine gelen müşterilerinin de kullanmadıkları eski parçaları getirerek kendisine teslim ettiğini ve geldiklerinde kendi antika malzemelerini sergilendiğini görünce mutlu olduklarını aktardı.


"Biz zaten işimize aşığız" diyen Boynueğrioğlu, "Antikaya da aşığız. Bu işi daha üst seviyelere çıkmayı düşünüyoruz. Antika ve kafecilik sektöründe de öyle. Manevi olarak biz zaten sevdiğimiz için bu işi yapıyoruz, yani zorluk da çekmiyoruz. Yaşamayı da seviyoruz. Yani sevdiğimiz için biz maddiyatı ön planda tutmuyoruz" ifadelerini kullandı.


İlk defa antika dolu bir kafeye gittiğini anlatan Onur Altındağ da gördükleri karşısında zamanda geçmişe yolculuk yaptığını söyledi. Büyüklerinden dinlediği hikayelerin başrollerindeki eserleri işyerinde gördüğünü ifade eden Altındağ, "Antikalarla karşılaştıktan sonra beni biraz geçmişe götürdü. Geçmişte atalarımızın, annelerimizin, babalarımızın kullandığı dikiş makinaları, radyolar burada. Hele ki teknoloji o zaman bu kadar gelişmiş değildi. Dolayısıyla insanlar haberleri, günlük gelişmeleri, radyolardan saat başı yayınlar ile dinliyormuş. Büyüklerimizden bu hikayeleri dinlerdik. Tabii onları burada görmek bizi geçmişe götürdü” dedi.


Antikalarla dolu bir işletmenin insana huzur verdiğini kaydeden Altındağ, "Gerçekten güzel bir mekan oluşturmuşlar, ortaya koymuşlar. Emek verilmiş, üzerinde çalışılmış, düşünülmüş. Biz de memnun olduk, mutlu olduk" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TDV Devr-i Alem Gençlik Fuarı’nın kapanışı Ankara’da gerçekleştirildi Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) Devr-i Alem Gençlik Fuarı’nın kapanışı, Kocatepe Camii’nde gerçekleştirildi. TDV Devr-i Alem Gençlik Fuarı’nın kapanış programı, Ankara’daki Kocatepe Camii fuar alanında gerçekleştirildi. Sivil toplum kuruluşu temsilcisi olarak söz alan Ömer Faruk Kotacı, bu çalışmayı gerçekleştiren Türkiye Diyanet Vakfı’na teşekkür ederek, "Şurada bir eleştiri yapmak istiyorum. Bu olumsuz bir eleştiri değil. 2005 ve 2004’lü kardeşlerimizi biz medya ve bilinç temalı bir fuara çekemiyorsak burada kendimizi sorgulamalıyız. Tam tanıtım mı yapamadık yoksa gençlerin kılcal damarlarına mı dokunamadık? Bunları değerlendirmemizi rica ediyorum" dedi. "Cuma gününden bugüne olan çalışmalardan çok güzel bir sunu gördük" diyen Türkiye Diyanet Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Fatih Kayacan ise, şunları aktardı: "Bu güzel organizasyonun başlangıcından bugüne kadar büyük emek veren tüm çalışma arkadaşlarımı, tüm STK’yı gönülden tebrik ediyorum. Buradan aldığımız yeni bir enerjiyle bir sonraki organizasyonda çok farklı noktalara, çok farklı kesimlere ulaşmayı ümit ediyorum. Buranın coşması, dışarıya taşması lazım. Bizim bu eylemimiz bu kadar emeğin daha büyük kitlelerle buluşması lazım. Bununla ilgili hep beraber oturacağız, kendimizi tekrar sorgulayacağız. İçerikte mi, ruhta mı, eylemde mi? Nerede eksikliklerimiz varsa bunları tekrar güncelleyeceğiz. Bir şeyi yapmak için yapmayacağız. Bir hedef koyacağız kendimize. Bizi bekleyen ömürler, gençler var. Bir sonraki organizasyonda bunun fevkinde farklı şeyleri konuşacağız. Bu güzel organizasyonda emeği geçen herkese gönülden teşekkür ediyorum." Konuşmaların ardından 38 sivil toplum kuruluşuna sertifika takdim edildi.