GENEL - 09 Ocak 2021 Cumartesi 15:34

Kardan heykellerin açılışı yapıldı

A
A
A
Kardan heykellerin açılışı yapıldı

Sarıkamış’ta donarak şehit olan 90 bin askerinin anısına 200 kamyon kar taşınarak yapılan kardan heykellerin açılışını Kasapoğlu ve Dönmez yaptı.

Sarıkamış’ta donarak şehit olan 90 bin askerinin anısına 200 kamyon kar taşınarak yapılan kardan heykellerin açılışını Kasapoğlu ve Dönmez yaptı. Açılışı yapılan kardan heykellere kırmızı karanfil bırakıldı. JAK timlerini ellerinde Türk bayrağı ile meşaleli gösterisi ise nefes kesti.


Sarıkamış Cıbıltepe Kayak Merkezindeki Kütük Evin önünde yapılan kardan heykeller eksi 15 derece soğukta, yaklaşık 200 kamyon kar kullanılarak yapıldı. Yapımı bir hafta süren kardan asker heykelleri Kars, Ağrı, Bayburt, Erzurum ve Muş üniversitelerinden toplam 10 kişilik ekip yaptı ve ışıklandırdı.


106. yılında Sarıkamış Şehitlerini anma etkinlikleri kapsamında bir haftada yapılan kardan heykellerin açılışı yoğun ilgi gördü. Kardan heykellerin üzerinde bulunan dev Türk bayrağı, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, 65. Hükümet Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Kars Valisi ve Belediye Başkan Vekili Türker Öksüz ve protokol üyeleri tarafından kaldırılarak açılış gerçekleştirildi. Daha sonra kardan yapılan asker heykelleri üzerine kırmızı karanfiller bırakıldı.


Kardan heykellerin açılışının ardından gazetecilere açıklama yapan Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu, “Gençlik şühedanın izinde” yıllardan beri Sarıkamış’ta gerçekleştirdiğimiz bu çalışmayı yine bu yılda pandemiye rağmen sınırlı da olsa gerçekleştiriyoruz, bu anlamda heyecanlıyız, mutluyuz. Her ne kadar sınırlı bir katılım da olsa gençlerimizin, milletimizin heyecanının, duygusunun bizimle beraber olduğuna da inanıyoruz o yüzden tek yürek, tek millet olarak buradayız. Sarıkamış bir destan, ecdadımızın canıyla, kanıyla yazdığı bir destan, hilal uğruna yazdığı, ay yıldızlı bayrak uğruna yazdığı, bu toprakların ebediyen bu anlamda parlaması uğruna yazdığı bir destan, biz de bu destanı gençlerimizle, gençlerimizin omuzunda yarınlara, ilelebet payidar kılma adına hamdolsun bu çalışmayı gerçekleştiriyoruz. Umudumuz gençlerimizle inşallah bu şanlı bayrağı ebediyen dalgalandıracağız, hiç kimsenin tuzağına, kötü emeline yar etmeyeceğiz” dedi.


Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ise 1 asrı aşkın bir süredir, bugün 106 yıldır Sarıkamış Şehitlerini anma için hemen hemen her yıl seneyi devriyede büyük bir heyecan ve üzüntü ile olayları hatırladığımızı kaydederek, “O dönem coğrafyasına baktığımızda Osmanlı ve sonrasında da Cumhuriyetimizin ilk kuruluş yıldönümlerine baktığımızda Osmanlı neredeyse bir 30-40 yıllık kesintisiz savaşın, mücadelenin içerisinden geçti. Doğu cephesi de bizim için son derece önemliydi. Burası işgal edilmiş bir topraktı. Yaklaşık 90 bine yakın şehidimiz var. Bunun büyük bir kısmı da maalesef donarak hayatını kaybetti. Şuanda önünde bulunduğumuz heykel de aslında donmuş askerimizin temsilidir. Biliyorsunuz heykeli mermere, taşa, ahşaba, demire işeyebilirsiniz, hatta buzdan heykelleri dünyanın değişik yerlerinde de görme imkanımız var. Ama burada yaşanmış bir olayı aksettirmesi açısından son derece önemli.” ifadesini kullandı.


65. Hükümet Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan da, “Biz Karslılar olarak 2 bakanı birden ağırlıyor olmanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. 106’ncı yılında Sarıkamış Şehitlerimiz başta olmak üzere bütün şehitlerimizi, ecdadı rahmetle, minnetle anıyoruz, saygılarımızı sunuyoruz. İnşallah onların izinden yürümeye bugün olduğu gibi yarında devam edeceğiz.” diye konuştu.


Konuşmaların ardından 106 yıl önce Sarıkamış Harekatı’nda şehit düşen Mehmetçikleri anmak için Jandarma Arama Kurtarma (JAK) timi Türk bayrağı ve meşalelerle Cıbıltepe Kayak Merkezinin 1. etabından kayarak oteller bölgesine geldi.


JAK timleri Türk bayrağını öperek Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu’na teslim etti, Bakan Kasapoğlu ise Türk bayrağını öperek teslim aldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Meyve düşmanı bir çift ’fındık kurdu’ 200 meyveye zarar veriyor 10 gün içerisinde tamamlamaları gerektiğini söyledi. Türkiye ve Samsun’un en önemli ihracat kalemlerinden olan fındıkta kahverengi kokarcanın ardından fındık kurdu için uyarı geldi. Mücadelesi yapılmadığı takdirde önemli oranda verim kaybına neden olan fındık kurdu zararlısı ile ilgili açıklamalarda bulunan İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam, gerekli tedbirlerin en kısa sürede alınması gerektiğini ifade etti. “Bir çift fındık kurdu 200 meyveye zarar veriyor” Ekonomik anlamda üretimi yapılan fındığın ana zararlısı olan fındık kurdunun beslenme ve yumurta bırakmak yoluyla meyvelerde zarar yaptığına dikkat çeken Sağlam, “Fındık kurdu erginleri, öncelikle yeni oluşmakta olan meyvelerde zarar yapar daha sonraları fındığın meyve kabuğunu hortumunun ucundaki ağız parçalarıyla kemirerek deler ve kabuk içindeki yumuşak etli kısımla beslenir. Zarar gören meyveler normal büyüklüğe erişinceye kadar kabuk içindeki etli kısmı ve kabuk kısmı sarı renk alır. Bu zarar şekline halk arasında sarı karamuk denir. Meyve normal iriliğe ulaştıktan sonra zarara uğrarsa meyve içi kararır ve bu zarara da kara karamuk denir. Bir çift fındık kurdu ergini (dişi ve erkek); beslenme ve yumurta koyma yoluyla yaklaşık 200 meyveye zarar verebilir. Meyve içerisinde beslenen larvalar meyve içini tamamen yedikten sonra bir delik açarak dışarı çıkar. Bu şekilde beslendiği fındık meyvelerinin pazar değeri kalmaz ”dedi. “Fındık kurdu ve kokarca görülen bahçelerde her ikisiyle de mücadele yapılır” Samsun’da üreticilerin en önemli gelir kaynaklarından biri olan fındığın ana zararlısı olan fındık kurdu zararlısı ile duyurulan zaman aralığında ve tekniğine uygun mücadele yapılmasının verim kaybını önlemek bakımından çok önemli olduğunu belirten Sağlam, “Fındık kurdu mücadelesinde bitki köklerine zarar vermeden bahçe toprağının çapalanması böcek yoğunluğunu azaltmada etkili olmaktadır. Kimyasal mücadele; ergin fındık kurdu zararlısının ekonomik zarar yapmaya başladığı dönemde, bahçedeki hâkim çeşitlerin yarıdan fazlası mercimek iriliğine yaklaşınca (3-4 mm) yapılmalıdır. Fındık kurdu mücadelesine karar vermek için, 2-3 günde bir güneş doğmadan sabahın erken saatlerinde çarşaf yöntemi ile fındık kurdu sayımı yapılmalıdır. 10 ocakta iki ve daha fazla fındık kurdu ergini bulunursa ilaçlama yapılmalıdır. Fındık kurdu ilaçlaması yapılan bahçelerde fındık kokarcasına rastlanırsa ayrı bir ilaçlama yapmaya gerek yoktur. Sayımlarda 10 ocakta ortalama bir ergin fındık kokarcası bulunursa her iki zararlıya karşı etkili etken maddeli ilaçlarla mücadele yapılır. Ayrıca fındık kurdu popülasyonunun yüksek olduğu yerlerde tekrar sayım yapılarak zararını engellemek için mayıs sonu, haziran başında ikinci bir ilaçlama yapılabilir. Fındık kurdu ve kahverengi kokarca görülen fındık bahçelerinde her ikisine de ruhsatlı BKÜ ile ilaçlama yapılarak kontrol sağlanabilir” diye konuştu. “Mücadele zamanı geldi, 1 hafta-10 gün içinde mücadele tamamlanmalı” Fındık kurdu ile mücadele zamanının geldiğine değinen Sağlam, “İl/İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğümüzce fındık alanlarında yapılan sürvey ve fenolojik gözlemlere göre sahil ve orta kuşakta erkenci çeşitlerin hakim olduğu bahçelerde 6 Mayıs, yüksek kuşakta ise 15 Mayıs tarihi itibariyle mücadele zamanının geldiği belirlenmiştir. Fındık üreticilerimizin bahçelerindeki hâkim çeşitlerin yüzde 50’sinin mercimek büyüklüğüne ulaştığı dönemde teknik tavsiyelere uygun olarak mücadeleye başlamaları, gerekli koruyucu tedbirleri almaları ve ilaç uygulamalarını en kısa sürede tamamlamaları (1 hafta-10 gün) gerekmektedir. Kimyasal mücadelede kullanılacak bitki koruma ürünleri yetkili bayilerden alınmalı, reçete yazma yetkisine sahip olan kişiler tarafından reçetelendirilmeli, uygulama yetkisine sahip olan kişiler tarafından uygulanmalıdır” şeklinde konuştu. Diğer geçim kaynaklarından biri olan arıcılıkta arı faaliyetlerinin bitki çeşitliliğinin sürdürülebilirliği bakımından da çok önemli işleve sahip olduğunu belirten Sağlam, fındık kurdu ilaçlamaları esnasında arıların su içtiği kaynaklara hiçbir şekilde ilaç bulaştırılmaması gerektiğini, tarım ilaçları uygulamalarının akşam üzeri veya sabahın erken saatlerinde arıların uçuş yapmadıkları zamanda yapılması gerektiğini ve öncelikle arılara zarar vermeyen bitki koruma ürünleri tercih edilmesi hususunda üreticilerin özenli davranmalarını, ayrıntılı bilgiye sahip olmak için il/ve ilçe müdürlüklerine başvurmaları gerektiğini sözlerine ekledi.
Hatay Eldiveni takan başkan ve kaymakam kenti temizlemek için sahaya indi Hatay’ın İskenderun ilçesinde başlatılan temizlik kampanyası çerçevesinde kentin sokaklarındaki izmaritler başta olmak üzere çöpler, Kaymakam Murat Sefa Demiryürek ve Belediye Başkanı Mehmet Dönmez’ın katılımı ile toplandı. İskenderun Kaymakamlığı ve İskenderun Belediyesi’nin ortaklaşa düzenlediği “Çevremizi Temiz Tutalım, İskenderun’umuza Sahip Çıkalım” kampanyası çevresinde kentte temizlik seferberliği başlatıldı. Kampanyaya İskenderun Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, ilçe protokolü, vatandaşlar ve öğrenciler katıldı. Kentin sokaklarında Kaymakam Demiryürek, Başkan Dönmez ve vatandaşlar tek tek izmarit topladı. Temizliğin en başta kirletmemekten geçtiğini dile getiren Kaymakam Demiryürek, “Caddelerimizin, sokaklarımızın temiz kalması, sadece temizlik işçilerinin görevi değil. Hepimizin görevi, tüm vatandaşların görevi ve tüm İskenderunluların görevi. Bunun en iyi yolu kirletmemekten geçiyor. Deprem süreci hepimizi çok zorladı. Hepimizi çok zorlayan bir süreç ama normalleşme yolunda bu tür duyarlılıkları hepimizin paylaşması, kurumsal olarak tavrımızı ortaya koymamız ve bu amaçla mücadele etmemiz gerekiyor. Sayın belediye başkanımızla, ekipleriyle, bütün kurumlarımızla ve en önemlisi bu kenti gelecekte teslim edeceğimiz, emanet bırakacağımız çocuklarımızla bu duyarlılığı tüm İskenderunlu, tüm çevreyle paylaşmak adına bugün beyaz eldivenlerimizle sokaktayız” ifadelerini kullandı. Başkan Dönmez ise, belediye olarak temizlik çalışmalarını aralıksız yürüttüklerini belirterek, “Deprem yaşadık, acılar yaşadık. Bu acılarla beraber insanların bazı şeyleri kanıksadığını gördük; etrafın dağınık olmasını, etrafının kirli olmasını. Bu kanıksamanın önüne geçebilmek için biz temizlemeye çalışıyoruz. Var gücümüzle belediye ekiplerimiz, temizlik şirketimiz çalışmalarını devam ettiriyor ama asıl olan kirletmemek, asıl olan insanların şehri temiz tutmasını sağlamak. Bu amaçla bir kampanya başlattık. Kampanyaya hep birlikte destek veriyoruz. Bu kampanya bir defalık olmayacak, en önemlisi bunu birer hafta arayla sürekli hale getireceğiz" şeklinde konuştu. 120 okul, sivil toplum kuruluşları, öğrenciler ve vatandaşlar, temizlik çalışmalarına katkıda bulundular.