GENEL - 27 Ocak 2015 Salı 17:21

Sunta Fabrikası İşçileri Grev Kararı Aldı

A
A
A
Sunta Fabrikası İşçileri Grev Kararı Aldı

Kastamonu’da bir sunta fabrikasında çalışan işçiler, maaşlarına zam yapılması talebiyle grev başlattı.
Türkiye Ağaç ve Kağıt Sanayii İşçileri Sendikası’nın (Ağaç-İş) çağrısıyla Kastamonu’da sunta üretimi yapan bir fabrikada çalışan 226 işçi, greve gitti. Fabrika yemekhanesinde bir araya gelen işçiler, buradaki toplantının ardından sessiz bir şekilde fabrikadan Cumhuriyet Meydanı’na kadar toplu halde yürüdü. İşçiler, ayrıca fabrika önüne ‘bu fabrikada grev vardır’ pankartı asarak, sırtlarında Türk bayrağı ve sendikanın bayraklarıyla yürüyüşe katıldı. Pankartın olduğu bölgede, sendika adına birkaç işçi nöbet tutmaya başladı.
Protestoya katılan sendikaya bağlı 226 işçi, maaşlarına zam yapılmasını talep ettiler.
İşçilere grev çağrısında bulunan Türkiye Ağaç ve Kağıt Sanayii İşçileri Sendikası (Ağaç-İş) Genel Başkanı Mürsel Taşçı da, Kastamonu’ya gelerek işçilere destek verdi. Grev başlatan işçilere seslenen Ağaç-İş Genel Başkanı Taşçı, geçtiğimiz yılın Kasım ayında sendikaya 100 TL çam teklifinde bulunulduğunu ifade ederek, “Eğer anlaşma sağlamış olsaydık Ocak ayından itibaren tekrar sizin ücretleriniz asgari ücret seviyesinde kalacaktı. Çünkü asgari ücret yeni yılda yüzde 6 oranında arttı. Bin 134 TL olan asgari ücret, bin 200 TL’ye çıktı. Dolayısıyla biz, bin 134 TL’nin üzerine 100 TL ilave etseydik bin 234 TL olacaktı. Oysa asgari ücret de oldu bin 200 TL, hiçbir değişiklik olmayacaktı. Biz, bu talepleri kabul etmedik. Etmemiz de mümkün değildir. Bugün etmedik, yarın etmedik, öbür gün de etmeyeceğiz. Bundan sonra sizden beklentimiz, sendika olarak 19 aydır sizin arkanızdayız, bir 19 ay daha geçse sizin arkanızda bizler olacağız” diye konuştu.
“İşçi sınıfının bir onuru vardır” diyen Taşçı, “Başladığınız gibi birbirinizi satmamanız gerekiyor. Bu, bir onur mücadelesidir. Onurunuza, aşınıza, işinize, ekmeğinize, namusunuza, şerefinize sahip çıkın” şeklinde konuştu.
Türk-İş Kastamonu İl Temsilcisi, aynı zamanda Yol-İş Sendikası 1 Nolu Şube Başkanı Mehmet Çelik ise, “Şu anda burada bulunan arkadaşlarımızın hiçbirinin kalbinden, gönlünden iş yerini yakma, yıkma, zarar verme, zarara uğratma gibi bir amaç ve niyetinin olmadığına inanıyorum. Biz, şu anda Yol-İş Sendikası olarak Türkiye’de 8 bin 861 tane taşeronda çalışan arkadaşlarımızı üye yaptık ve o arkadaşlarımızın haklarıyla üç yıldır mücadele ediyoruz. Hem yerel mahkemeyi kazandık hem de bir üst mahkemeyi kazandık. Ona rağmen ilk işe girdiği andan itibaren bu işçiler, karayolu işçileri denilmesine rağmen biz, Yol-İş Sendikası olarak Türkiye genelindeki bu 8 bin 861 kişiyi maalesef karayolları işçisi saydıramadık” ifadelerini kullandı.
Çelik, şunları söyledi: “Eğer Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nda örgütlenmek suç değilse lütfen örgütlülüğümüzü kabullensinler. Biz, işçileriz ama köle değiliz. Belki diğer ülkelerde köle düzeninde çalışmalar vardır. Ama biz, Türkiye’de yaşıyoruz ve o ülkelerden çok çok ilerideyiz. Ama işverenlerimizin kazançlarının bir kısmını da işçilerimize ayırmalarını istiyoruz.”
İşçilerin grev başlatması nedeniyle fabrika etrafında geniş güvenlik önlemleri alındı. Olası bir duruma karşı, emniyet güçleri, itfaiye ve sağlık ekipleri, fabrika yakınında hazır bekletildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Kayı Boyu’ndan bugüne gelen ‘kös oyunu’ Türk Ocağı’nda öğretildi Eskişehir’deki Türk Ocağı’nda, Kayı Boyu’ndan bugüne gelen ve geleneksel bir tahta oyunu olan ‘kös’ katılımcılara öğretildi ve tarihçesi anlatıldı. Yaklaşık 8 asırdır Anadolu’da varlığını sürdüren ve Kayı Boyu’nun Kara Keçeli Yörükleri’nden kaldığı öğrenilen kös oyununun oynanışı Türk Ocakları’nda katılımcılara öğretildi ve tarihçesi anlatıldı. Çocukluğundan beri kös oynadığını belirten Bekir Ok, bu oyunu öğreten az sayıda kişilerden biri olduğunu dile getirdi. Kütahya’dan Eskişehir’e sırf kös oyununu anlatmak için geldiğini belirten Ok, bu oyuna geçmiş nesillerin sahip çıktığı gibi günümüzdeki vatandaşların da sahip çıkması gerektiğini söyledi. “Bu oyun genellikle Ramazan aylarında oynanıyor” Kös oyununu öğretmek ve tarihçesini anlatmak için Eskişehir’deki Türk Ocağı’na gelen Bekir Ok, bu oyunun Kayı Boyu’nun Kara Keçeli Yörükleri’nden günümüze geldiğini belirterek, “Oyunun kökü, Türklere dayanıyor. Tabii bu oyun zamanla köyde, halk arasında hayvan otlatmak için mi gittiklerinde meralarda oralarda zaman geçirmek için oynanan bir oyun. Bu oyun stratejiye dayalı zihin geliştirmeye yönelik bir oyun. Çünkü oyunun içerisinde plan yapılması gerekiyor. Burada maksat karşılıklı erlerimizi yok etmek. Bir nevi küçük savaş diyebiliriz bu oyuna. Şu anda ben 51 yaşındayım. Bundan 30 sene önce daha çok oynanıyordu bu oyun. Köy odalarında Ramazan aylarında bayan, erkek, gençler arasında oynanıyordu. Ama son 10 yıldır 15 yıldır bu oyun ekseriyetle Ramazan aylarında oynandı. Ramazan gecelerinde ve gündüz oruçluyken zaman geçirmek için oynanan bir oyun haline geldi. Ramazan gecelerinde ise sahura kadar gruplar halinde oyun oynanmaya devam ediyor. Bu oyunu oynayan ortalama yaş şu anda 35 ila 80 yaş arasında” ifadelerine yer verdi. "Amacımız bu köslerle çomaklık atış şekillerine göre bu erleri yok etmek" Kös oyununun tarihçesinin yanı sıra nasıl oynandığını da katılımcılara anlatan Bekir Ok, “Kös oyununun oyun aletleri 4 tane çomaktan oluşur. Bunların en uzunu 23 santimden fazla olmayacak şekildedir ve bombelidir. Ağaçların bir tarafı düz, uç kısımları da biraz çeltiktir. Bu 4 çolakla oynanır. Bu 4 çomağı havaya atarak onların geniş şekillerine göre onların isimleri var. Kös, iki linç, üçü lünç, ak dört ve altı. Bunun geliş şekline göre bir de bizim savaş alanımız var. Orada alanın sol tarafında 20 delik, sağ tarafında yine bir 20 delik. Burada 10 tane çomak vardır. Biz bunlara er yani asker deriz. Oyunda amacımız bu köslerle, çomakların atış şekillerine göre bu erleri yok etmek” dedi.
Niğde ’Sağlıklı yaşamın keyfini birlikte sürelim’ sloganı ile pedal çevirdiler Niğde’de ’Sağlıklı yaşamın keyfini birlikte sürelim’ sloganıyla 11. Geleneksel Yeşilay Bisiklet Turu gerçekleştirildi. Yeşilay’ın öncülüğünde Gençlik ve Spor Bakanlığı işbirliği ile düzenlenen bisiklet turunda Niğde Valisi Cahit Çelik ve bisikletçiler, Ömer Halisdemir Meydanı’nda toplandı. Vali Çelik, Belediye Başkanı Emrah Özdemir, Yeşilay Niğde Şube Başkanı Hayri Yıldız, Gençlik ve Spor İl Müdürü İlker Ötgünlü ve bisiklet tutkunları Şehit Ömer Halisdemir Meydanı’ndan Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi’ne kadar yaklaşık 10 kilometrelik mesafede bisiklet sürdü. Niğde Valisi Çelik burada yaptığı açıklamada, amaçlarının sağlıklı yaşam bilinci oluşturmak olduğunu ifade ederek, "Türkiye’nin dört bir yanındaki bisiklet severleri bir araya getirerek sağlıklı yaşam bilincini artırmayı hedefleyen Geleneksel Yeşilay Bisiklet Turu’nun 11’incisine kıymetli vatandaşlarımızla birlikte katılmanın heyecanını yaşıyoruz. Bu yıl ’Sağlıklı yaşamın keyfini birlikte sürelim’ sloganıyla düzenlenen bisiklet turu bugün Türkiye genelindeki 81 ilde eş zamanlı olarak şehrimizde de gerçekleştirilmektedir. Yeşilay’ın öncülüğünde Gençlik ve Spor Bakanlığı işbirliğiyle düzenlenen etkinlik, bağımlılıkların zararlarına dikkat çekmek ve sağlıklı yaşam bilincini artırmak amacıyla icra edilmektedir. Yeşilay’ın yıl boyunca düzenlediği bisiklet turlarıyla spor yaparak bağımlılıklarla mücadeleyi ve sağlıklı yaşamı teşvik etme çabalarına katkı sağlayacak vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Dileğimiz ve isteğimiz tüm vatandaşlarımızın her türlü bağımlılıktan uzak keyifli bir şekilde spor yaptıkları, doğayla çevreyle uyumlu bir şekilde bir hayat sürmeleridir. Bisiklet turuna katılan tüm katılımcılara teşekkür ediyorum. Kazasız belasız bir bisiklet turu diliyorum" dedi. Bisiklet tutkunları ’Sağlıklı yaşamın keyfini birlikte sürelim’ ve ’Arabadan in, bisiklete bin’ sloganları ile pedal bastı.