ÇEVRE - 28 Haziran 2025 Cumartesi 14:13

Kastamonu’da 48 kilometrelik rotada bulunan 33 yayla, korunan alan ilan edilecek

A
A
A
Kastamonu’da 48 kilometrelik rotada bulunan 33 yayla, korunan alan ilan edilecek

Kastamonu’nun Araç ilçesinde 48 kilometrelik rota üzerinde birbirine bağlantılı 33 yaylada oluşturulan rotanın korunan alan ilan edilmesi için çalışma başlatıldı.


Türkiye’nin eşsiz doğa manzaralarına sahip, tabiat ve doğa turizminin merkezlerinden olan Kastamonu’nun Araç ilçesinde bulunan yaylaların turizme kazandırılması noktasında çalışmalar devam ediyor. İlçede yer alan yaylalar, doğal güzellikleri, geniş ormanlık alanları ve manzaralı piknik yerleri ile yaz turizmi için vatandaşların uğrak yeri haline geldi. Araç ilçe merkezinden başlayarak 48 kilometrelik rota üzerinde birbirine bağlantılı 33 yaylada, ‘orman ve tabiat turizmi’ alanında ihtisaslaşan Kastamonu Üniversitesi tarafından yürüyüş rotaları oluşturuldu. Keşfedilmeyi bekleyen Araç yaylaları için Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi tarafından turizm rotalarının oluşturulmasının ardından bölgenin korunan alan ilan edilmesi için de çalışma başlatıldı. Yaklaşık 4 yıldır devam eden çalışmalarda Kastamonu Üniversitesi ve Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ve 10. Bölge Müdürlüğüyle yapılan çalışmalar sonucunda eşsiz bir doğa turu sunan bölgenin milli park ilan edilmesi amaçlanıyor. Çivi kullanılmadan yapılan yayla evleri, mesire alanları, temiz su kaynakları, doğal güzellikleri ile yaylacılık faaliyetlerinin halen devam ettirildiği Araç yaylaları, korunan alan ya da milli park statüsü kazandırılmasıyla birlikte kırsal kalkınmanın yanı sıra bölge turizmine de büyük katkı sağlaması bekleniyor.


Bölgenin milli park ilan edilmesi için Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Öğretim Görevlisi Hikmet Haberal, beraberinde Ersizlerdere Kalkınma Eğitim ve Ekoturizm Derneği Başkanı Mustafa Çağır ile Kastamonu Doğa Koruma ve Milli Park Müdürlüğü ekipleriyle birlikte bölgeyi ziyaret etti. Ziyarette yaylada faaliyet gösteren vatandaşlarla da görüşen ekip, belirlenen rota ile yaylalarda yapılacak çalışmalarla ilgili incelemelerde bulundu.


Haberal, 4 yıldır sürdürdükleri çalışmalar neticesinde 48 kilometrelik güzergah üzerinde birbirine bağlantılı şekilde bulunan 33 yaylanın Milli Park ilan edilmesi için çalışmalar yaptıklarını belirterek, "Bölge, milli park olarak ilan edildikten sonra yapılacak sosyal donatılarla yerel halka ve bölgede ikamet eden insanlara dışarıdan gelen turistlere veya konuklara çok güzel hizmetler sunulacak" dedi.



"Amacımız yaylaları turizme kazandırmak"


Doğa Koruma ve Milli Park Müdürlüğü ekipleriyle birlikte Araç ilçesinden başlayarak 48 kilometrelik bir yayla rotasında yürüdüklerini söyleyen Haberal, "Köy sınırlarını içeriye almadan özellikle köylerin dışında kalan yaylaları tespit ettik. 33 yaylayı içeren bir rota üzerinden ilk olarak Yuvalca yaylasından başladık. Bu yaylalarda çalışma ve incelemelerde bulunduk. Katbaşı zirvesinde sonlandırdık. Çünkü Katbaşı zirvesi, Karabük ve Çankırı sınırda bulunuyor ve Soğanlı çayıyla bütünleşiyor. Bölgede yerel halk, yaylalara rağbet gösteriyor. Halen yaylacılık faaliyetlerinin sürdürüldüğünü ve organik ürünler elde edildiğini görebiliyoruz. Bu da bizleri mutlu ediyor. Bizimde amacımız burayı koruyup kollayıp ve turizme kazandırmak. Bir yeri turizme kazandırırken onu öncelikli korumak kollamak ve yönetmeliklerde bunu da belirtmek istiyoruz. Bölgenin korunan alan neticesinde yerel halka, hayat şartlarını zorlayıcı değil, kolaylaştırıcı bir çalışma yapıyoruz. İnşallah yerel halkla birlikte kurumumuz, üniversitemiz, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile birlikte Orman Genel Müdürlüğünün de destekleriyle harika bir iş çıkaracağımızı düşünüyoruz. Amacımız burayı turizme kazandırırken koruyup kollayıp yerel halka, iyi bir kalıcı hizmet sunmak ve burayı gerek milli park gerek tabiat farkı ilan ettirmek. Çünkü bölge milli park olmayı hak ediyor" diye konuştu.



"Milli Parklar sadece dinlenme alanı değil, bir bilinç meselesidir"


Korunan alanların önemi, seçilme kıstasları ve milli parkların tanımıyla ilgili açıklamalarda bulunan Haberal, "Bu alanların seçilmesinde belirli kriterler göz önünde bulundurulur. Bir alanın korunan olarak seçilmesindeki kıstaslar büyüklük, çeşitlilik, doğallık, duyarlılık, enderlik, eşsizlik, tehlike altında olma, temsil etme ve zorunluluk gibi faktörlere dayanmaktadır" dedi.



Kastamonu’da 48 kilometrelik rotada bulunan 33 yayla, korunan alan ilan edilecek

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da Hz. Mevlana 752. Vuslat Yıldönümünde anıldı Muğla’da Hz. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin vefatının 752. yıldönümü dolayısıyla ’Şeb-i Arus’ programı düzenlendi. Muğla’da faaliyet gösteren Konya Karamanlılar Derneği’nin organizasyonuyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma töreninde protokol üyeleri ve sayıda vatandaş bir araya geldi. Gecede, Mevlana’nın öğretileri ve insanlığa mirası üzerine önemli vurgular yapıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Konya Karamanlılar Derneği Başkanı Erol Kütahyalı, Mevlana’nın sadece söz söyleyen değil, söylediklerini bizzat hayatına tatbik eden bir şahsiyet olduğunu vurguladı. Kütahyalı konuşmasında, "İnsan, bildiği için değil, bildiğini yaşadığı zaman insandır. Hz. Mevlana’nın asırlardır gönüllerde diri kalmasının asıl sebebi budur. O, sadece süslü sözler söyleyen biri değil, öğütlerini bizzat yaşayan bir kişi olduğu için hala aramızdadır. Geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki asırlarda da hoşgörü timsali Hz. Mevlana’yı anmaya ve onun felsefesini içimizde yaşatmaya devam edeceğiz" dedi. Törene katılan Muğla Vali Yardımcısı İsmail Soykan ise Mevlana’nın evrensel değerlerine dikkat çekti. Soykan, Mevlana’nın 1207 yılında Belh şehrinde doğup 17 Aralık 1273’te Konya’da vuslata erdiğini hatırlatarak şunları söyledi: "Mevlana’nın insan anlayışının temelinde; nefsini arındırarak ilahi aşka ulaşmak vardır. Bu yolun temel taşları aşk, sabır, tevazu ve hoşgörüdür. Bu özellikler o dönemde olduğu gibi bugün de toplum olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz değerlerdir. Bu felsefeyi ve Hz. Mevlana’nın ruhunu yaşatan bu güzel geceyi organize eden Konya Karamanlılar Derneği Başkanı’na ve üyelerine teşekkür ediyorum." Konuşmaların ardından programın finalinde gerçekleştirilen ve manevi atmosferin doruğa çıktığı semazen gösterisi, katılımcılar tarafından büyük bir ilgi ve beğeniyle izlendi.