ÇEVRE - 14 Eylül 2025 Pazar 12:36

On iki bin yıllık siyezin hasadını tamamlayan çiftçilerin bulgur yapım mesaisi başladı

A
A
A
On iki bin yıllık siyezin hasadını tamamlayan çiftçilerin bulgur yapım mesaisi başladı

Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde, çiftçiler 12 bin yıldır genetiği değişmeyen siyez buğdayından geleneksel yöntemlerle siyez bulguru yapıyor.


Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde, 12 bin yıllık geçmişe sahip olan ve "Hitit buğdayı" olarak da bilinen siyezin hasadının ardından çiftçilerin bulgur yapım mesaisi başladı. Çiftçiler yıl boyunca emek vererek yetiştirdikleri siyez buğdayını hasat ettikten sonra, katma değerli ürüne dönüştürmek için siyez bulguru yapıyor. Hasat edilen siyez buğdayı tanelerini saatlerce kaynatan çiftçiler, daha sonra güneş altında kurutuyor. Kuruyan buğdayların taneleri daha sonra taş değirmenlerde kabuğu soyuluyor. Daha sonra tekrar güneş altında kurutulan siyez bulgurları tüketime hazır hale geliyor. Çiftçiler, restoran, işletmeler ve internet üzerinden siyez bulgurunu satarak geçimini sağlıyor.



"Atalarımız nasıl yaptıysa aynı şekilde devam ettiriyoruz"


İhsangazi ilçesinde siyez üretimi yapan genç çiftçi Yasin Ciğerci, atalarının geleneğini yaşattıklarını ifade ederek, "12 bin yıllık siyez buğdayımızdan geleneksel yöntemlerle siyez bulguru yapıyoruz. Siyez bulguru çok önemli bir ürün. Çünkü genetiği değişmeden günümüze gelen bir buğdaydan yapılıyor. Siyez buğdayımızı 3-4 saat krom kazanlardan kaynatıyoruz. Pişmesi gerekiyor. Piştikten sonra güneş altında kurumaya bırakıyoruz. Doğal bir ortamda kuruması gerekiyor, hızlı değil, yavaş bir şekilde kuruması gerekiyor. Kuruduktan sonra bunun taş değirmende bulgur olma yolculuğu başlıyor. Siyez buğdayının kabukları soyulup yarma işlemi yapılıyor. Siyez buğdayına dönüştükten sonra da güneşe serip güzelce kurutuyoruz. Atalarımız nasıl yaptıysa biz de aynı şekilde, geleneksel yöntemlerle devam ettiriyoruz. Atalarımız bize güzel bir emanet bırakmış, bizler de sahip çıkıyoruz" dedi.



On iki bin yıllık siyezin hasadını tamamlayan çiftçilerin bulgur yapım mesaisi başladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Başkan Sandıkçı: "Eğitimin her aşamasında öğrencilerin yanındayız" "Başkan Okulumda" programıyla ilçedeki öğrencilerle buluşmaya devam ededen Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, "Eğitim yolculuğunun her aşamasında öğrencilerimizin yanında olmayı sürdürüyoruz" dedi. Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı’nın ilçede hayata geçirdiği eğitim projeleri ve öğrencilere yönelik destekleri takdirleri toplarken, öğrencilerin taleplerini ve önerilerini dinlediği buluşma programları ise ilgiyle takip ediliyor. ’Başkan Okulumda’ programıyla ilçedeki öğrencileri okullarında ziyaret eden Başkan İbrahim Sandıkçı, öğrencilerle hedefleri üzerine sohbet ederek onlardan eğitim çalışmalarına dair taleplerini ve önerilerini dinliyor. Öğrencilerin ve ailelerin talepleri doğrultusunda eğitim projelerine yön verdiklerini dile getiren Başkan İbrahim Sandıkçı, "Canik’imizde kaliteli ve nitelikli eğitim seferberliğimizi sürdürüyor, ‘Eğitim Dostu Belediye’ ünvanımızla yeni projeleri hayata geçirmeye devam ediyoruz" diye konuştu. Eğitime tam destek Ücretsiz eğitim programlarından burs desteğine kadar eğitime yönelik birçok örnek projeyi sürdürdüklerini ifade eden Başkan İbrahim Sandıkçı, "Eğitime yönelik uygulamaya aldığımız ve hayata geçireceğimiz her projemizi, öğrencilerimizin ve ailelerimizin talepleri doğrultusunda şekillendiriyoruz. Başkan Okulumda programımızla sevgili öğrencilerimizle ve kıymetli öğretmenlerimizle buluşmaya devam ediyoruz. Öğrencilerimizi okullarında ziyaret ettiğimiz programımız çerçevesinde, öğrencilerimizle hem hayalleri ve hedefleri üzerine muhabbet ediyor hem de onların taleplerini ve önerilerini dinliyoruz. Eğitime yönelik yeni destek programlarımızın ve projelerimizin hazırlık sürecini, öğrencilerimizin talepleri doğrultusunda gerçekleştiriyoruz. Burs desteği, sınav ücret desteği, çanta ve kırtasiye seti desteği ile öğrencilerimizin ve ailelerimizin eğitim harcamalarına katkılarda bulunurken, yapay zekâ, robotik kodlama, yazılım, siber güvenlik ve akademiye hazırlık gibi birçok alanda ücretsiz eğitim programlarımızla eğitim yolculuğunun her aşamasında öğrencilerimizin yanında olmayı sürdürüyoruz" şeklinde konuştu.
İstanbul İstanbul’da Kazak edebiyatı rüzgarı esti UNESCO’nun 15 Aralık’ı Dünya Türk Dili Ailesi Günü ilan etmesi ve Kazakistan’ın 34. Bağımsızlık Yıl Dönümü dolayısıyla İstanbul’da bir dizi etkinlik gerçekleştirildi. Rami Kütüphanesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen programda Kazak edebiyatı panel, söyleşi, kazak halk müzikleri konseri ve film gösterimiyle katılımcılara tanıtıldı. Burada bir konuşma yapan Kam-Us Yayınları yayın yönetmeni Aydemir Gültekin, "Kazak edebiyatı, sadece Kazak halkının değil, bütün Türk dünyasının kültürel hazinesi niteliğindedir. Bu edebiyat, Muhtar’dan Abay’dan, ondan öncesinde Ahmet Yesevi’den ondan da öncesinde Tonyukuk’tan kalan, yüzyıllardır sözlü gelenekten yazılı kültüre uzanan derin bir birikimi barındırır. O yüzden bu edebiyat ve sanatın Türkiye’de daha çok bilinmesine, daha yaygın olmasına çalışıyoruz. Böyle geniş çaplı bir etkinlik ilk kez düzenleniyor. Bu ve bu tür programlarla Türk gençliğinin Kazak edebiyatını daha yakından tanımasını istedik. Bunların bilinmesi ve tartışılması iki ülke arasında kültürel bağları daha da güçlendirecektir" dedi. Programa ev sahipliği yapan Rami Kütüphanesi müdürü Ali Çelik ise Rami Kütüphanesi’nin yalnızca bir okuma mekanı değil; Türk dünyasının ortak dili, hafızası ve kültürel mirasının buluşma noktası olduğunu vurguladı. Çelik, Kazak edebiyatının Türk dünyası edebiyatları içerisindeki güçlü yerine dikkat çekerek, bu tür etkinliklerin ortak kültürel bağları pekiştirdiğini ifade etti. Programda Dulat İsabekov’un eserinden uyarlanan "Baluan Şolak" isimli film gösterimi yapıldı ve katılımcılara "Dirlik" kitabı hediye edildi.