GENEL - 13 Ocak 2021 Çarşamba 12:43

Erciyes’e bir ödülde Avrupa Komisyonu’ndan

A
A
A
Erciyes’e bir ödülde Avrupa Komisyonu’ndan

Türkiye’nin ve dünyanın gözde kayak merkezlerinden birisi olan Erciyes Kış Sporları ve Turizm Merkezi, alternatif turizm imkânları ile Avrupa Komisyonu Seçkin Destinasyonlar Ağı’nda yer almaya hak kazandı.

Türkiye’nin ve dünyanın gözde kayak merkezlerinden birisi olan Erciyes Kış Sporları ve Turizm Merkezi, alternatif turizm imkânları ile Avrupa Komisyonu Seçkin Destinasyonlar Ağı’nda yer almaya hak kazandı. Büyükşehir belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç’a, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy imzalı ödül belgesi de takdim edildi.


Avrupa Komisyonu 2007 yılından bu yana düzenlenen bir yarışma ile sürdürülebilir turizm anlayışını benimseyen ve gelişim gösterme potansiyeli yüksek destinasyonları belirleyerek European Destinations of Excellence-EDEN (Avrupalı Seçkin Destinasyonlar) ağına dâhil ediliyor.


Kayseri Erciyes A.Ş. son yıllarda uluslararası standartlarda bir kış sporları ve turizm merkezi haline gelen Erciyes Turizm Merkezi’ni de bu ağa dâhil etmek için geçtiğimiz yıl müracaatta bulundu. Erciyes’in özel konumu ve güçlü altyapısıyla kışın kayak ve snowboard gibi kar sporlarına, yazın da doğa ve spor turizmine yönelik bisiklet, atletizm, güreş, maraton, voleybol, futbol yüksek irtifa antrenman kampı gibi pek çok spor aktivitesine imkân sunması önemli bir avantaj oluşturuyor.


Ayrıca Erciyes zirve tırmanışı, yürüyüş, çadır/karavan kampı, atv safari, atlı gezinti gibi çeşitli dağ ve tabiat sporları ile insanların fizik ve ruh sağlığına katkı sağlayacak faaliyetlerin yürütüldüğü ideal bir destinasyon olarak öne çıktı. Bütün bu özelliklerin yanı sıra Erciyes’te oluşturulan profesyonel yönetim felsefesi ve bu imkânların sürdürülebilirliğinin ve verimliliğinin sağlanarak dünya insanlığının istifadesine sunulması da Komisyon tarafından dikkat edilen hususlardan biri olarak tanımlandı.


Erciyes Dağı sahip olduğu bu özellikleri ile Avrupa Komisyonu tarafından düzenlenen ve ülkemizde Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yürütülen Avrupalı Seçkin Destinasyonlar yarışmasında Türkiye’den başvuran 30 destinasyon içinden ilk 5 destinasyon arasında yer alarak finale kalmayı başardı. Her yıl Avrupa Komisyonu tarafından farklı bir tema ile düzenlenen yarışma 2019 yılında "Sağlık ve Esenlik Turizmi" temasıyla gerçekleşti. Böylece Kayseri ve Erciyes alternatif turizm seçenekleri ile Avrupalı en seçkin destinasyonlar arasına girerek Avrupa’da adından bahsettirdi.


Kültür ve Turizm Bakanlığı’na yapılan 30 başvuru arasından Kayseri ile birlikte finale kalan Afyonkarahisar, Ankara, İzmir ve Balıkesir de artık Avrupa Komisyonu’nun Seçkin Destinasyonlar Ağı’nda yer alacak. Komisyon tarafından seçilen ve EDEN ağına dâhil olan destinasyonlar için Avrupa’da çok kapsamlı tanıtım faaliyetleri gerçekleştiriliyor.


Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı tarafından "İller ve Destinasyonlar Tanıtım Çalışması" kapsamında düzenlenen toplantıda, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın EDEN projesindeki başarısından dolayı Erciyes’e verilen ödülü, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Ertan Türkmen tarafından Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç’a, Final Sertifikası ise İl Kültür ve Turizm Müdürü Şükrü Dursun tarafından Erciyes A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Murat Cahid Cıngı’ya takdim edildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Londra Enerji Kulübü Başkanı Mehmet Öğütçü: “Önemli olan sürdürülebilir, kesintisiz enerjiyi sağlamak” Temiz enerjinin başkenti İzmir, WENERGY-Temiz Enerji Teknolojileri Fuarı’na, ikinci kez ev sahipliği yapıyor. WENERGY Expo’da, eş zamanlı olarak gerçekleşen kongrenin açılış konuşmasını Londra Enerji Kulübü Başkanı Mehmet Öğütçü gerçekleştirdi. Öğütçü, İzmir’in elektrik üretiminde Türkiye’deki kurulu güçte İstanbul, Ankara, Kocaeli’yi geçtiğini ve enerjide en büyük üretici olduğunu belirterek, “Dünya tarihinde hiçbir zaman enerjisiz kalmadık, bundan sonra da kalmayacağız, ama önemli olan gezegenimizin ekolojik dengesini bozmayan, maliyeti ehven, sürdürülebilir kesintisiz enerjiyi sağlamak” dedi. İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ, BİFAŞ ve EFOR Fuarcılık iş birliği ile düzenlenen WENERGY - 2. Temiz Enerji Teknolojileri Fuarı, fuarizmir’de kapılarını açtı. 300’ü aşkın sektör paydaşını, uluslararası alıcı ve yatırımcılar ile buluşturan fuarda, sektörün kamu, yatırımcı, sanayici ve tedarikçileri bir araya geliyor. Fuarla birlikte düzenlenen 22 oturumun gerçekleştirileceği kongrede de sektörün önde gelen isimlerinden akademisyenler, iş insanı ve enerji dünyası temsilcilerinin konuşmacı olarak yer alıyor. Kongrenin açılış konuşması, Londra Enerji Kulübü Başkanı Mehmet Öğütçü tarafından gerçekleştirildi. Hükümet, diplomasi, uluslararası kuruluşlar, bankacılık, enerji ve finansman sektöründe 35 yıllık deneyim sahibi olan Mehmet Öğütçü, “Dünya Enerjisindeki Yeni Dinamikler ve Türk İş Dünyasına Yansımaları” konulu konuşmasında ülkesel, bölgesel ve dünya genelindeki enerji politikalarıyla ilgili görüşlerini paylaştı. “ Enerjide şu an en büyük üretici İzmir” “İzmir gerçekten temiz enerjinin başkentidir” diyen Öğütçü, “İzmir, Türkiye’deki kurulu güce baktığımızda elektrik üretiminde İstanbul, Ankara ve Kocaeli’yi geçmiş bir kent. Enerjide şu an en büyük üretici İzmir ve üretiminin tüketimini karşılama oranı da yüzde 66. Dolayısıyla İzmir’in bu avantajı kullanabilmek açısından bu tür platformların çok büyük önemi var. Çünkü bu ülkenin ve bölgenin yatırıma ihtiyacı var. Türkiye’nin en fazla ihtiyaç duyduğu şey hem yenilenebilir enerji hem enerji verimliliği hem de fosil yakıtlarda yatırım, finansman, teknoloji ve ortaklar. Hem ülke içinde hem de uluslararası ortamda, bu tür toplantılar, fırsatların, risklerin ortaya konması, tartışılması, insanların bir araya geldikleri zaman iş anlaşmaları yapılmasına zemin hazırlar. Ben bu fuarın ve kongrenin bu açıdan çok önemli olduğunu düşünüyorum. Dünyanın dört bir yanında değişik ortamlarda bu konularda sürekli konuşmalar yapan biriyim, böylesine yerel yönetimin, devletin, iş dünyasının, üniversitelerin bir araya gelip ortak bir çalışma yürüttüğünü görmedim. Bana göre İzmir, sadece temiz enerjinin başkenti değil, Ege’nin, Akdeniz’in, Ortadoğu’nun, Kafkasların, Orta Asya’nın Avrasya’nın genel anlamıyla bölgesel enerji ve iklim değişikliği merkezi olabilir. Belki bu fuar ve kongreler oraya doğru gidişin de habercisi olur” diye konuştu. “Küresel ekonomide, enerjinin dinamikleri değişiyor” Dünya tarihinde hiçbir zaman enerjisiz kalmadığımızı diye getiren Mehmet Öğütçü, “Bundan sonra da kalmayacağız, ama önemli olan gezegenimizin ekolojik dengesini bozmayan, maliyeti ehven, sürdürülebilir ve kesintisiz enerjiyi sağlamak. Şu anda her şey hızla gelişiyor oyunun adı sürat, eskiden onlarca yılda gerçekleşecek olan gelişmeler, bugün birkaç yılda, birkaç ayda gelişebiliyor. Teknoloji o hale geldi ki bir yandan bir nimet ama öte yandan büyük bir felaket habercisi de olabiliyor. Bugün en fazla konuşulan konu enerjideki geçiş süreci, yani fosil yakıttan daha yeşil enerjiye geçiş süreci, sancısız, zorluk oluşturmadan nasıl gerçekleşebilir? Diğer bir husus ise iklim güvenliği, çünkü dünyamız tahmin edilenin ötesinde karbon emisyonları yüzünden hızla ısınıyor. Kuraklık ve çölleşme, dünyamızı tehdit etmeye başladı. Artık dünyada küresel ekonomide enerjinin dinamikleri değişiyor, bir yandan dünyanın güçlü ülkeleri hızlı bir şekilde yeşil enerjiye doğru akıyor. Ancak Türkiye gibi dışarıdan gelen enerjiye bağımlı ülkelerde cari açık oranı çok yüksek oluyor. Bu nedenle uluslararası ortaklar olmadan bizim gibi ülkelerde bu tür yatırımların tek başına yapılması mümkün değil. Dış kaynaklı yatırımların bizim gibi ülkelere gelebilmesi için devletin dış politikası ve enerji politikasının eş zamanlı ilerlemesi, kuralların olması ve en önemlisi ekonomide, hukuk alanında güven olması gerekiyor” ifadelerine yer verdi.
İstanbul Esenyurt’ta 2 kişinin hayatını kaybettiği tekel bayii cinayeti davasına devam edildi Esenyurt’ta 2 kişinin hayatını kaybettiği tekel bayii cinayeti davasına devam edildi. Davada tutuksuz sanıkların adli kontrol şartları kaldırılırken, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına hükmedildi. Esenyurt’ta geçtiğimiz temmuz ayında Yunus Emre Erzen ve Batuhan Bayındır’ın hayatını kaybettiği tekel bayii cinayetine ilişkin 3’ü tutuklu 10 sanığın yargılanmasına devam edildi. Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuksuz sanıklar Adem Kılıç, Ercan Topçu ve Hüsamettin Ahmetoğlu ve müşteki Cantürk Erzen hazır bulunurken, tutuklu sanıklar Tarık Özer, Murat, Azat ve Servet Özer ise SEGBİS sistemi ile hazır edildi. Duruşmaya taraf avukatları ile müştekiler de katıldı. “Şikayetim devam ediyor” Duruşmada olay gerçekleşmeden yaklaşık 15 dakika önce oğlu ile görüştüğünü belirten müşteki Cantürk Erzen, “Oğlumla görüşmemin tek sebebi banka kartı borcunu ödemesini söylediğim halde ödememiş olmasıydı. Bu konuyu konuşmak için onu aradığımda parasının olmadığını söyledi. Ben de ona ’Kasadaki parayı biriktir, ben gelip halledeceğim’ dedim. Biz birbirimizi tanıyan insanlardık. İş yerine gittiklerinde kamera görüntülerim görünüyor. Görüntüleri izleyenler olayın nasıl olduğunu görmüşlerdir. Şikayetim devam ediyor” ifadelerini kullandı. “Benim amca çocuklarım benim için neden adam vursun” Tutuklu sanık Servet Özer ise, savunmasında HTS kayıtlarının incelenmesini istediğini belirterek, “Bu olaydan 10-15 gün önce sanık olan amca çocuklarımla hiçbir görüşmem olmadı. Benim Cantürk Erzen ve ailesi ile hiçbir husumetim yoktur. Benim amca çocuklarım benim için neden adam vursun? Cantürk bile geçen celse böyle bir olay olacağını tahmin etmediğini söyledi. Ben nasıl tahmin edeyim. Ben suçsuzum. Bende herhangi bir silah yoktu. 10 aydır tutukluyum, tahliyemi talep ediyorum” şeklinde konuştu. “Oğlum ‘baba’ diye bağırınca şahsın alkollü olduğunu düşünüp oğlumu vurdu sandım” Tutuklu sanık Tarık Özer de istemeyerek olaya dahil olduğunu ve pişman olduğunu söyleyerek, “Yunus Emre bana amca diye hitap ediyordu. Ben kendisini çok seviyordum. Yunus Emre’nin öldüğünü duyunca çok üzüldüm. Amacım Yunus Emre’yi öldürmek değildi. Oğlum ölmüş gibi hissettim. Yunus Emre silah çıkardı. Yanında oğlum ve kardeşim vardı. Kardeşime sıkmaya başladı. Oğlum ‘baba’ diye bağırınca şahsın alkollü olduğunu düşünüp oğlumu vurdu sandım. Sadece kendisini engellemek için bacaklarına doğru ateş ettim. Böyle bir olay olduğu için üzgün ve pişmanım” dedi. Duruşmada beyanda bulunan müşteki avukatı Kerim Bahadır Şeker ise, “Olayda herhangi bir meşru müdafaa söz konusu değildir. Meşru müdafaanın koşulları arasında saldırı olmalı, savunma olmalı, orantılılık olmalı ve araçların eşitliği olmalı. Bu olayda bunların hiçbiri yoktur. Haksız tahrik de söz konusu değildir. Sanıkların pasaportu aracın içerisinden çıkmıştır. Bu kaçacaklarını göstermektedir. Meydana gelen olayda sanıklar lehine takdiri indirim nedenlerinin de uygulanmaması suretiyle en ağır şekilde cezalandırılmalarını istiyoruz” diye konuştu. Mahkeme sanıkların tutukluluk halinin devamına hükmetti Duruşmada ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, haklarında adli kontrol tedbiri bulunan tutuksuz sanıkların imza şeklindeki adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasına, yurt dışı çıkış yasağı tedbirinin devam etmesine karar verdi. Ayrıca heyet, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına hükmederek, duruşmayı erteledi. İddianameden Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 28 Temmuz günü gece saat 23.20 sıralarında Esenyurt Güzelyurt Mahallesi Mehmet Akif Ersoy Caddesi’nde Baray Tekel-Gold Park Şarküteri isimli iş yerinde meydana gelen olay anlatıldı. İddianamede, taraflar arasında meydana gelen tartışma ve silahla ateş edilmesi sonucu Yunus Emre Erzen’in 8 adet kurşunla yaralanarak hayatını kaybettiği, Batuhan Bayındır’ın ise 2 el ateş edilmesi sonucu yaralanarak öldüğü anlatıldı. İddianamede müşteki Yusuf Erzen ve şüpheli Murat Özer’in de çeşitli yerlerinden yaralandıkları belirtildi. İddianamede şüpheliler Tarık, Murat, Azat, ve Servet Özer’in ‘tasarlayarak kan gütme saikiyle kasten öldürme’, ‘kasten öldürme’, ‘tasarlayarak kan gütme saikiyle kasten öldürmeye teşebbüs’ ve 6136 Sayılı Kanun’a muhalefet suçlarından 1 kez ağırlaştırılmış müebbet, 1 kez müebbet ve 16 yıl 6 aydan 31 yıl 9 aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Diğer 5 şüphelinin ise değişen oranlarda hapisle cezalandırılması talep edildi.