GÜNDEM - 18 Kasım 2024 Pazartesi 12:52

Kayseri Üniversitesi gilaburu şerbeti üretti, patent başvurusu yaptı

A
A
A
Kayseri Üniversitesi gilaburu şerbeti üretti, patent başvurusu yaptı

Uygulama ve proje odaklı üniversite misyonu ile araştırmayı, geliştirmeyi kendine amaç edinmiş bir üniversite olan Kayseri Üniversitesi; çeşitli doğal aromatik bitkilerle daha lezzetli bir ürüne dönüştürdüğü gilaburu şerbeti için patent başvurusunda bulundu.


Kayseri ve çevresinde yetişen gilaburunun coğrafi işareti alınmış, sağlığa oldukça faydası olan, tedavi edici özellikleri ile de tanınan bir bitki olduğunu belirten Kayseri Üniversitesi Gıda Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Öğr. Üyesi Elif Demiral ile Develi Hüseyin Şahin MYO Aşçılık Programı Öğr. Gör. Tarık Ertürk; gilaburu meyvesinin tüketimini artırmak için gilaburu şerbeti geliştirdi. Merkez Müdürü Öğr. Üyesi Elif Demiral, farklı ve sağlıklı ürünler üretmek için çalışmalara devam ettiklerini ifade ederek; "Merkezimiz 4 yılı aşkın süredir faaliyet yürütmektedir. Merkezimiz bünyesinde yer alan üretim tesisinde doğal ve sağlıklı bir şekilde ürettiğimiz başta süt ve süt ürünleri olmak üzere pek çok gıdayı halkımızla buluşturmaktayız. Merkezimizde; pek çok Ar-Ge çalışması da yürütülmektedir. Bu çalışmalarımızda halkımıza farklı ve sağlıklı ürünler üretmeyi hedeflemekteyiz. Gilaburu da Kayseri ve çevresinde yetişen, coğrafi işareti de alınmış daha çok tedavi edici özelliği ile bilinen bir üründür. Ancak gilaburu suyunun farklı ve buruk diyebileceğimiz tadından dolayı sınırlı bir tüketici kitlesine sahiptir. Ancak gilaburu suyu ile ilgili yapılan bilimsel çalışmalara baktığımızda özellikle sindirim sistemi, metabolik rahatsızlıkların tedavisinde etkili olduğu ispatlanmıştır. Bunları dikkate aldığımızda gilaburuyu nasıl içilebilir hale getirebiliriz diye düşünüp bir Ar-Ge çalışması başlattık" dedi.


Develi Hüseyin Şahin MYO Aşçılık Programı Öğretim Görevlisi Tarık Ertürk ise, sağlık açısından da birçok faydası olduğu bilinen gilaburunun tüketilmesini artırmak amacıyla Ar-Ge çalışması yaptıklarını kaydederek; "Gıda Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü bünyesinde çeşitli Ar-Ge çalışmalarına aşçılık programı olarak destek veriyoruz. Daha önceden çeşitli sirke yapımında ve bugün de gilaburu şerbeti yapımında Ar-Ge çalışmaları yürüttük. Bilindiği üzere Kayseri ve civarında yetişen gilaburu, sağlık açısından oldukça yüksek bir üründür. Böbrek ve karaciğer rahatsızlıklarına iyi geldiği bilinen gilaburu, çoğunlukla sağlığını kaybetmiş insanlar tarafından tüketilmekte. Bunun sebebi buruk ve acı bir tada sahip olmasından kaynaklanıyor. Yapmış olduğumuz Ar-Ge çalışmaları sonrasında doğal aromatik bitkiler ilave ederek ürünü daha içilebilir ve tüketimini daha da yaygınlaştırma amaçlanmıştır. Yapılan analizler sonucunda da yapmış olduğumuz çalışmaların olumlu sonuçlarını görüyoruz. Üretimine merkezimiz bünyesinde başladık. Aynı zamanda Kayseri Üniversitemiz adına ürünün patent başvurusunu da yaptık. Kayseri Üniversitesi Gıda Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi; topluma faydalı olmak ve sağlıklı ürünler yetiştirmek için bundan sonra da çalışmalarına hızla devam edecektir" ifadelerini kullandı.



Kayseri Üniversitesi gilaburu şerbeti üretti, patent başvurusu yaptı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muş Muş’ta yeni yıl öncesi gıda denetimleri artırıldı Muş Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ekipleri, yılbaşı öncesinde vatandaşların güvenli ve sağlıklı gıdaya ulaşmasını sağlamak amacıyla il genelinde gıda denetimlerini sıklaştırdı. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, yaklaşan yeni yıl öncesinde gıda güvenliğinin sağlanması amacıyla denetim çalışmalarını artırdı. İl Müdürlüğüne bağlı resmi gıda kontrolörleri tarafından il genelinde gıda üretimi ve satışı yapılan işletmelerde denetimler aralıksız sürdürülüyor. Yılbaşı döneminde tüketimi artan ürünler başta olmak üzere her türlü içecek, kuruyemiş, beyaz et ve kırmızı et satışı yapan işletmeler ile şekerleme, pastane ve benzeri gıda işletmeleri denetim kapsamına alındı. Denetimlerde ürünlerin hijyen, muhafaza ve satış şartları ile mevzuata uygunluğu titizlikle kontrol ediliyor. İl Müdür Yardımcısı Muhammed Şen, denetimlere ilişkin yaptığı açıklamada, "Halk sağlığının korunması ve güvenilir gıda arzının sürdürülebilirliği amacıyla yılbaşı sürecinde denetimlerimiz artırılarak devam edecektir. Tüketicilerimizin sağlıklı, güvenilir ve kaliteli gıdaya en hızlı şekilde ulaşması sağlanacaktır" dedi. Vatandaşların da gıda güvenliği konusunda duyarlı olmalarının önemine dikkat çeken Şen, "Karşılaşılan her türlü gıda güvenliği ihlali, hijyen eksikliği veya şüpheli durumların Alo 174 Gıda Hattı’na bildirilmesi, hızlı ve etkin müdahale açısından büyük önem taşımaktadır" ifadelerini kullandı. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ekiplerinin yeni yıl öncesinde denetimlerini hız kesmeden sürdüreceği bildirildi.
Bartın BARÜ’de "Bartınlı Bir Akademisyenin Hayatından Kesitler" söyleşisi düzenlendi Bartın Üniversitesinde (BARÜ) Türkiye’nin idare hukuku alanının önde gelen akademisyenlerinden biri olan Prof. Dr. Turgut Tan’ın bağışta bulunduğu kitaplık açılırken akademik yaşamı, bilimsel çalışmaları ve mesleki deneyimleri konuşuldu. Bartın Üniversitesi (BARÜ) Kütüphane Dokümantasyon ve Daire Başkanlığı tarafından Türkiye’nin idare hukuku alanının önde gelen akademisyenlerinden biri olan Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turgut Tan’ın konuk olduğu "Bartınlı Bir Akademisyenin Hayatından Kesitler" başlıklı bir söyleşi düzenlendi. Kütüphane Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen programa Bartın Valisi Dr. Nurtaç Arslan, Bartın Belediye Başkanı M. Rıza Yalçınkaya, BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı. Bartın’da geçen çocukluk yıllarını anlatan Prof. Dr. Tan, "İlkokul ve ortaokul yıllarım Bartın’da geçerken liseyi İstanbul’da okudum. Ankara Üniversitesi o dönem Mülkiye olarak geçen Siyasal Bilgiler Fakültesini bitirdim. Mezun olduktan sonra kabul aldığım burslarla Fransa’da bulundum. Türkiye’de özellikle idare hukuku alanında ders verdim. Bugün Bartın’a geldiğimde yıllar önce dersine girdiğim başarılı bir öğrencimi memleketimin mülki idaresinin başında vali olarak görmekten mutluluk duyuyorum. Diğer bir mutluluğum ise benim zamanında devam edebileceğim bir lisenin olmadığı memleketime bugün Bartın Üniversitesinin kazandırılmış olmasıdır" dedi. BARÜ Merkez Kütüphanesinde "Prof. Dr. Turgut Tan Kitaplığı" açıldı Ayrıca Bartınlı Prof. Dr. Tan, uzun yıllardır biriktirdiği yaklaşık bin 400 kitabı ve süreli yayını kendisinden sonraki nesillere fayda sağlaması için bölgenin en büyük kütüphanesi olarak bilinen BARÜ Kütüphanesine kitap bağışladı. Söyleşi programı kapsamında, bağışlanan eserlerden oluşan "Prof. Dr. Turgut Tan Kitaplığı"nın da açılışı yapıldı. Bağışlanan eserlerin bir referans niteliğinde olduğunu vurgulayan Kütüphane Dokümantasyon ve Daire Başkanı Burak Beygirci, "Bu koleksiyon idare hukuku, anayasa hukuku, vergi hukuku ve kamu yönetimi alanlarında büyük bölümü klasikleşmiş eserlerden oluşmaktadır. Bu alanların dışında ekonomi, siyaset bilimi, tarih ve edebiyat gibi konularda Türkçe ve Fransızca olmak üzere eşsiz eserleri kütüphanemize bağışlamıştır. Yapılan teknik işlemler esnasında koleksiyonda yer alan pek çok eserin kütüphanemiz tarafından ilk kez girişinin yapıldığı ve ülkemizde ilk kez BARÜ Merkez Kütüphanesine tarafından kataloglandığı tespit edilmiştir. Koleksiyon erişime açıldıktan sonra farklı üniversite kütüphanelerinden bu eserler için kütüphaneler arası ödünç taleplerinin gelmesi söz konusu bağışın eşsiz ve referans niteliğinde bir koleksiyon olduğunu ortaya koymuştur" dedi.
Bartın BARÜ’de farklı kültürler bir araya geldi Bartın Üniversitesinde (BARÜ) eğitimlerine devam eden uluslararası öğrenciler "Kültür Buluşması" etkinliğinde geleneksel giysilerini, yöresel yemeklerini ve danslarını tanıttı. Bartın Üniversitesi (BARÜ) Türkçe Öğretim Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÖMER) ile Uluslararası Öğrenci Kulübü tarafından kültürler arası etkileşime katkı sağlamak amacıyla "Kültür Buluşması" etkinliği düzenlendi. Kütüphane Konferans Salonu’nda yapılan programda Türkmenistan, Kazakistan, Yemen, Azerbaycan ve Endonezya’ya ait kültürler; geleneksel giysileri, yöresel yemekleri, müzikleri ve danslarıyla tanıtıldı. BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya da etkinliğe katılarak uluslararası öğrencilerin kültür buluşmasına ortak oldu. Öğrencilerin hazırladığı gösterileri ilgiyle izleyen Rektör Akkaya, kültürel çeşitliliğin üniversite yaşamına kattığı değere dikkat çekerek "Bugün dünyanın farklı coğrafyalarından gelen öğrencilerimizin kendi kültürel değerlerini tanıtmalarına eşlik ediyoruz. Burada Türk kültürünü öğrendiniz. Her ne kadar başka diyarlardan gelmiş olsanız da Anadolu kültürünü buradan yaşayıp dostluklar edindiniz. Biz Bartın Üniversitesi olarak dili kültürün bir taşıyıcısı olarak görüyoruz. Hepiniz birer Bartın Üniversitesi ve Bartın elçisisiniz. Gittiğiniz ülkelerde Türkiye’nin bir sesisiniz. Burada yaşanmışlıklarınız sizlere rehberlik sunacaktır. Bu vesileyle kültürler arası etkileşimi güçlendiren etkinlikte emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi. Uluslararası öğrencilerin kültürel zenginliklerini tanıttığı stantların yoğun ilgi gördüğü program, hatıra fotoğraflarının çekilmesiyle sona erdi.