ÇEVRE - 17 Mayıs 2025 Cumartesi 22:39

Merada yapılmak istenen patlayıcı tesisine tepki

A
A
A
Merada yapılmak istenen patlayıcı tesisine tepki

Kafkas Dernekleri Birlik Platformu üyeleri, Pınarbaşı ilçesine bağlı Aşağı Beyçayır ve Eğrisöğüt mahallelerine yapılması planlanan patlayıcı tesisine tepki gösterdi. Platform Başkanı Nurşah Özyürek, alanın 4 köy tarafından mera olarak kullanıldığına dikkat çekerek, "Yapılması planlanan tesis köy içme suyu kaynağına 200 metre mesafede olup, tüm köy halkı zehirlenecektir" dedi.


Kafkas Dernekleri Birlik Platformu üyeleri, düzenledikleri basın açıklamasıyla Pınarbaşı ilçesine bağlı Aşağı Beyçayır ve Eğrisöğüt Mahallelerine yapılması planlanan patlayıcı tesisine tepki gösterdi. Platform Başkanı Nurşah Özyürek, "2022 yılında ilgili şirketçe Kayseri İli Pınarbaşı İlçesi Eğrisögüt köyü ile Aşağı Beyçayır köyü arasına patlayıcı fabrikası yapılması yönünde ÇED başvurusu ve sonrasında 31.01.2023 tarihinde ÇED bilgilendirme toplantısı yapılmıştı. ÇED toplantısında gerek hukuken bu tesisin yapılmasının mümkün olmadığı ortaya konulmuş, gerekse köylülerin, bölge halkının ve STK’ların ciddi tepkisi sonucu şirketçe başvuru geri çekilmişti. Sonrasında şirketçe ÇED’e tabi olmaksızın yeni başvuru yapılmış, yine halkın tepkisi, tesisin çevreye, doğaya vereceği zararların ortaya konulması ve hukuken yapılma imkanının olmaması gözetilerek Kayseri Çevre Şehircilik İl Müdürlüğünce şirketin başvurusu reddedilmiştir. İlgili şirketçe Mayıs 2025 ayında yapılmak istenen patlayıcı fabrikası ile ilgili yeni ÇED başvurusu yapılmıştır. İlk ÇED başvurusunu bu tesisin buraya yapılamayacağını anlayarak geri çeken şirketin ÇED dışı başvurusunun Çevre İl Müdürlüğünce reddedilmesine rağmen yeni ÇED başvurusu yapması haksızlıklarını ortaya koymaktadır. Köylerimizde yapılmak istenen yıllık 55 bin ton anfo patlayıcı üretimi, toplam 425 ton kapasiteli patlayıcı depoları yapımı ve 7 milyon kapsül montajı işidir. Başlangıçta bu patlayıcılar yapılmak istenmekteyse de sonraki aşamada elbette ki bunların artacağını, değişeceğini, çok daha tehlikeli patlayıcıların üretileceğini düşünmekteyiz. Anfo, amonyum nitrat ile fuel oilden yapılmaktadır. 2020 yılında Beyrut limanındaki patlamada 2 bin 750 ton amonyum nitrat patlamış ve neredeyse Beyrut gibi büyük bir şehri yok etmiş, yüzlerce kişi ölmüş, binlerce kişi yaralanmış, on binlerce bina zarar görmüştür. Dünya bankasına göre patlama 4-4,5 milyar dolarlık zarara neden olmuştur. Beyrut limanında 2 bin 750 tonun yaptığı hasar gözetildiğinde 55 bin ton kapasitesi olacak tesiste istenmeyen bu tür bir patlamanın gerçeklemesi halinde bırakın köylerimizi Pınarbaşı ilçesi yok olmakla karşı karşıya kalacaktır" ifadelerini kullandı.


Alanın 4 köy tarafından mera olarak kullanıldığını kaydeden Özyürek, "Bu alan resmi kayıtlarda çayır ve mera olarak yer almakta olup 4 köy tarafından mera olarak kullanılmaktadır. Yapılması planlanan tesis köy içme suyu kaynağına 200 metre mesafede olup, tüm köy halkı zehirlenecektir. Planlanan tesis tarlaların hemen yanında olup tarımı bitirecek, zehirli tahıl imalatına neden olacaktır. Planlanan tesisin 200 metre kadar yanında yeşermekte olan orman fidanları mevcuttur. Tesisin yapılması istenilen yer bölgenin en yüksek rakıma sahip yerlerindendir. Yağmur ve kar sularıyla kimyasallar bir taraftan Zamantı Irmağına, bir taraftan Bahçecik Barajına akacak, balıkçılık, sulama alanı, dolayısıyla Pınarbaşı halkı zehirlenecektir. Patlayıcı fabrikasında birçok kimyasal kullanılacak olup havayı, toprağı, çevreyi kirletecektir" şeklinde konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Kocaeli İtfaiyesi, AFAD’ın en üst düzey arama kurtarma akreditasyonunu aldı Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi, kapsamlı hazırlık ve tatbikatların ardından AFAD’ın ağır seviye arama kurtarma akreditasyonunu kazanarak afetlere karşı tam donanımlı hale geldi. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı, uzun süreli hazırlıklar ve kapsamlı saha çalışmaları sonucunda AFAD’ın uluslararası standartlardaki en zor seviyesi olan "Kentsel Arama Kurtarma Ağır Seviye Ekip" Akreditasyon sınavını başarıyla tamamladı. Bu kapsamda büyükşehir itfaiyesi, zorlu süreci tamamlayarak iki ayrı enkaz alanında 10 gün boyunca kesintisiz görev yapabilme kapasitesine sahip ağır seviye akredite ekipler arasına girdi. AFAD standartlarında en üst yeterlilik seviyesi AFAD’ın uluslararası akreditasyon kuralları doğrultusunda oluşturduğu sistem kapsamında, Türkiye genelindeki arama kurtarma ekipleri ortak bir operasyon dili ve koordinasyon anlayışıyla sınava tabi tutuluyor. Ekipler; hafif, orta ve ağır olmak üzere üç seviyede sınıflandırılırken, ağır seviye akreditasyon arama kurtarma alanında ulaşılabilecek en üst yeterlilik olarak kabul ediliyor. Bu kapsamda büyükşehir itfaiyesi, bu zorlu akreditasyon testine katılarak, yetkinliğini ve başarısını bir üst seviyeye taşıdı. Tüm birimler sürece tam destek verdi Akreditasyon sürecinde büyükşehir belediyesinin ilgili tüm birimleri koordinasyon içerisinde görev aldı. Buna göre Afet İşleri ve Risk Yönetimi Dairesi Başkanlığı, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, Yol Yapım Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığı, Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığı, Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı ve Antikkapı Hızır 41 ekipleri süreç boyunca tüm imkanları ile destek verdi. Ana kamp alanı kuruldu Akreditasyon kapsamında oluşturulan ana kamp alanında ekiplerin tüm ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde kapsamlı bir kamp altyapısı kuruldu. Ana kamp alanında; yönetim ve haberleşme çadırları, sanitasyon ve arındırma alanları, banyo ve tuvaletler, 120 kişilik barınma alanı, yemekhane ve dinlenme alanları, arama kurtarma köpeği alanı ve köpek tedavi ünitesi, sağlık alanı ve bulaşıcı hastalık izolasyon bölgesi ve çay ocağı yer aldı. Gerçeği aratmayan zorlu saha uygulamaları Sahada gerçekleştirilen uygulamalarda ekiplerin teknik kapasitesi ve koordinasyon kabiliyeti test edildi. Gerçeği aratmayan zorlu saha çalışmaları kapsamında; 5 tonluk enkaz kütleleri domuz damı yöntemiyle kaldırılarak vinçle taşındı. Beton, çelik ve ahşap elemanları kesim yapılarak kontrollü şekilde ayrıldı. Oksijen-asetilen ile sıcak kesim uygulamaları yapıldı. İple erişim teknikleri kullanılarak yatay ve dikey kazazede tahliyeleri gerçekleştirildi. Temiz ve kirli çalışma yöntemleriyle beton kütlelerde enkaza giriş boşlukları 60x60 ölçülerinde açıldı. Güvenli çalışma için ahşap tahkimat ve destekleme yöntemleri uygulandı. Yaslama, kapı, pencere ve eğik tavan tahkimatları ile t-spot tahkimat uygulamaları başarıyla tamamlandı. Tüm bu zorlu aşamaları başarıyla tamamlayan ekipler AFAD’ın en üst yeterlilik seviyesine ulaştı. Büyükşehir afetlere karşı güçlü ve hazır Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin tüm birimlerinin birbirleriyle koordine şekilde yürüttüğü bu süreç, Kocaeli’nin ağır seviye arama kurtarma kapasitesini güçlendirirken, afetlere karşı kurumsal hazırlık ve müdahale seviyesini en üst noktaya taşıdı. Türkiye’de afetlere karşı güçlü ve her daim hazır bir kent olarak bilinen Kocaeli, büyükşehir ekipleri sayesinde bu niteliğini bir kez daha ortaya koydu.
İstanbul İleri yaş grubuna uygulamalı spor aktivitesi Yakın Doğu Üniversitesi ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği iş birliğiyle düzenlenen etkinlikte, egzersizin sağlıklı yaş alma sürecindeki kritik rolü bilimsel veriler ve uygulamalı çalışmalarla ele alındı. Sağlıklı yaş alma sürecine bütüncül bir bakış sunmak amacıyla düzenlenen "Sağlıklı Yaş Alma Yolculuğunda Egzersiz" etkinliği, Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği iş birliğinde, Lefkoşa Türk Belediyesi ev sahipliğinde Merkez Lefkoşa’da gerçekleştirildi. Akademisyenler ve uzmanların katılımıyla düzenlenen etkinlikte, egzersizin yaşlanma sürecindeki önemi teorik bilgiler ve uygulamalı çalışmalar eşliğinde ele alındı. Egzersiz yaşlanma sürecini yavaşlatıyor Etkinlik, Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adile Öniz Özgören ile Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği Başkanı Prof. Dr. Hatice Jenkins’in açılış konuşmalarıyla başladı. Konuşmalarda, artan yaşlı nüfusla birlikte sağlıklı yaş alma kavramının giderek daha fazla önem kazandığı vurgulandı. Prof. Dr. Adile Öniz Özgören, sağlıklı yaş almanın yalnızca fiziksel değil, zihinsel ve sosyal boyutları da kapsadığını belirterek "Sağlıklı yaş almak; bedeni, zihni ve ruhu birlikte koruyabilmekten geçer. Doğru yaklaşımlar benimsendiğinde ileri yaşlar daha üretken ve anlamlı bir yaşam dönemine dönüşebilir" dedi. Beslenmenin sağlıklı yaş alma sürecindeki rolüne de değinen Prof. Dr. Özgören, dengeli ve bilinçli beslenmenin kronik hastalık riskini azaltmada belirleyici olduğunu vurguladı. Akdeniz diyetinin yaşlılık döneminde en uygun beslenme modellerinden biri olduğunu ifade eden Özgören, düzenli ve basit egzersizlerin kas-iskelet sistemi sağlığını koruduğunu ve yaşam kalitesini artırdığını söyledi. Kas gücü bağımsız yaşamın anahtarı İnsan ömrünün uzadığını ancak bu uzamanın büyük ölçüde yaşlılık döneminde gerçekleştiğini belirten Prof. Dr. Hatice Jenkins, bu sürecin sağlıklı geçirilmesinin bilinçli tercihlere bağlı olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Hatice Jenkins, "Ne kadar yaşadığımızdan çok, uzayan bu yılları nasıl yaşadığımız önemlidir. Yaş aldıkça kaslarımızı nasıl çalıştıracağımızı bilmek hayati önem taşıyor. Kas gücünün korunması, bireyin bağımsızlığını ve yaşam kalitesini doğrudan etkiler" diye konuştu. Son 30 yılda insan ömrünün ortalama 10 yıl uzadığına dikkat çeken Jenkins, gerçekleştirilen etkinliğin temel amacının, bireylerin yaşlanma sürecini daha sağlıklı ve aktif geçirebilmeleri konusunda farkındalık oluşturmak olduğunu belirtti. Teorik bilgiler uygulamayla desteklendi Etkinlik kapsamında, Kıbrıs Türk Fizyoterapistler Derneği Genel Sekreteri ve Yakın Doğu Üniversitesi öğretim üyesi Uzm. Fzt. Yelda Kıngır, "Kas-iskelet sistemi yaşa bağlı emekli olur mu?" başlıklı sunumunda, yaşlanmayla birlikte kas ve iskelet sisteminde meydana gelen fizyolojik değişimleri bilimsel veriler ışığında değerlendirdi. Kıngır, düzenli ve doğru egzersizin hareketsizliğin olumsuz etkilerini azalttığını ve fonksiyonel bağımsızlığın korunmasında kritik rol oynadığını vurguladı. Etkinliğin uygulamalı bölümünde ise Yakın Doğu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Üyesi Fzt. Nima Jabri, "Aktif Yaş Almada Egzersiz" başlığı altında katılımcılarla birlikte grup egzersizleri gerçekleştirdi. Jabri, ileri yaş bireyler için güvenli ve etkili egzersizlerin nasıl planlanması gerektiğini uygulamalı olarak gösterdi.