EKONOMİ - 04 Eylül 2025 Perşembe 22:01

Şap et verimliliğinde yüzde 40 kayba neden oldu

A
A
A
Şap et verimliliğinde yüzde 40 kayba neden oldu

Kayseri Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Ercan Aras, şap hastalığının et verimliliğinde yüzde 40 kayba sebep olduğunu söyleyerek, "Süt verimi yüzde 70 oranında düştü" dedi.


Kayseri Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Ercan Aras şap hastalığı nedeniyle üreticinin kademeli olarak kayba uğradığını dile getirdi. Ercan Aras, "Biliyorsunuz ki şap hastalığı mayıs ayında ülkemize ilk giriş yaptı. Burada karantina önlemleri alınmasına rağmen, maalesef önce doğu illerimize, daha sonra kademeli olarak İç Anadolu, Marmara Bölgesi’ne ve aslında Türkiye’nin bütün bölgelerine şap hastalığı yayıldı. Bu hastalık gerçekten biz şimdiye kadar karşılaşmadığımız, daha doğrusu bizim yaşımızda olan insanların ve üreticilerin karşılaşmadığı çok büyük bir hastalık olarak karşımıza çıktı. Bakanlığımız aşılamayı hızlandırdı. 4 milyon doz civarında aşı üretti ve Türkiye’nin her tarafında aşılama başladı. Aşılama başladı ama maalesef, aşı olmadan önce üreticilerimiz çok mağdur oldular. Bu hastalıkta çok kayıp yaşandı. Yüzde 70 civarında süt verimi düştü, etçil ırklarda yaklaşık olarak ölüm oranları çoğaldı, yüzde 10-15 civarında et üretiminde bir düşüş oldu. Yüzde 40 oranında hayvanda verim kaybı oldu. Yani üreticimiz kademe kademe çok büyük zararlara uğradı. Ülke genelinde üreticimiz yaklaşık olarak 4 milyar dolar civarında bir zarara uğradı. Şu anda kademeli olarak Türkiye’nin bölgelerinde yüzde 80-85 civarında aşı oranına ulaşmış olan vilayetlerde hayvan hareketliliği kısıtlaması kaldırılmaktadır. Bu önlem için hayvan kısıtlaması başlamıştı. Kısıtlama kademe kademe kaldırılmaktadır ve Türkiye’de hayvan hareketliliği yavaş yavaş başlayacaktır" dedi.


Aras, şap hastalığının doğal afet olarak ilan edilmesi gerektiğini söyleyerek, "Hastalık bitmedi, halen devam ediyor. Ölüm oranları çok yüksek dozda devam etmektedir. Aşılama olan yerlerde belli bir nebze durduysa da diğer bölgelerde devam etmektedir. Yoğun bir şekilde aşılama yapılmaktadır. Aşı olan hayvanlarımızda da maalesef 2. sefer tekrar eden bir hastalıkla karşılaşıyoruz. Ya mutasyona uğruyor ya da hastalık kendini değiştiriyor ve başka bir şekil alıyor. Çünkü çoğu üreticilerimizden biz duyuyoruz ki; ‘Ben bir, iki sefer aşı yaptım, hastalık tekrar geldi.’ Tabii bu hastalık çok ağır gelmiyor, biraz daha yoğunluğunu ve şiddetini azaltmış şekilde geliyor ama şu anda gündemimizde hastalık devam ediyor. Çok aşırı şekilde kayıplar var. Az önce de belirttiğim gibi süt verimi yüzde 70 düşmüş, et verimsizliği hayvanlarda yüzde 40 civarında düşerken, 4 milyar dolar civarında bir kaybı var üreticimizin. Bizce şunun yapılması lazım; 2-3 aydır bankalarımız üreticilerimize kredi vermiyor, hayvan hareketliliğinin olmadığından dolayı. Üreticilerimiz çok sıkıntılı durumda. Bankalarımızın artık kredilerini vermesi lazım. Devletimizin acil olarak bir afet gibi yayınlama yapması lazım, bir önlem alması lazım. Nasıl ki orman yangınları olduysa ve afet bölgesi ilan edildiyse, bizim üreticimizin üzerinde de çok büyük bir afet oldu, çok büyük zarara uğratıldı" ifadelerini kullandı.


Hastalığın ilerleyen süreçte et tedariğine sıkıntılara sebep olabileceğini söyleyen Aras, "Ölüm oranı yüksek olan üreticilerimizin tespit edilip, bunlara acil olarak destek verilmesi lazım. Üreticilerimizi ayakta tutmamız lazım. 60-70 tane hayvanı olup, 20-30 tanesini telef veren üreticilerimizi tanıyoruz. Bu üreticilerimize destek verilmesi lazım, korunması lazım ve üreticilerimizi ayakta tutmamız lazım. Yaklaşık Türkiye genelinde yüzde 10-15 civarında üreticimiz bu hastalıktan dolayı üretimden çekildi. Şu anda da üreticilerimizin çiftliklerinin yüzde 60-70’i boş durumda. Hem hastalıktan korktuklarından dolayı hayvanı alıp besiye çekmiyorlar, bir de hayvan hareketliliğinin olmadığından dolayı besi için kendi çiftliklerini doldurmuyorlar. Bu durum tabii 2-3 ay sonra, bize göre, et tedariğinde çok büyük sıkıntılar olacağını düşündürüyor. Et fiyatlarının yükseleceğini düşünüyoruz. Bu durumun tedbiri için üreticimizin desteklenmesi lazım. Üreticilerimizin zararının karşılanması lazım. Gerçek ve doğru bir analiz yapılması lazım. Üreticilerimizin zarar ve giderlerinin, verim kaybının hesaplanması; üretici bazında değerlendirilmesi lazım" dedi.



Şap et verimliliğinde yüzde 40 kayba neden oldu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Meclis üyesini sıkıştırıp, aracı yumrukladı… O anlar kamerada Bursa’da Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, trafikte yol verme tartışması sonrası saldırıya uğradı. İddiaya göre yol vermediği gerekçesiyle öfkelenen şüpheli sürücü, Bodur’u takip ederek aracına saldırdı. O anlar kameraya yansırken, şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, Hamitler Mahallesi Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı üzerinde seyir halinde olan Özlem Bodur, yol verme meselesi nedeniyle tanımadığı bir sürücünün tepkisiyle karşılaştı. İddiaya göre şüpheli sürücü, bu nedenle trafikte Bodur’u sıkıştırarak sinkaflı el hareketlerinde bulundu. Sıkıştırma nedeniyle durmak zorunda kalan Bodur, bu sırada araçtan inen şahıs A.G.’nin saldırısına uğradı. Şüpheli önce aracın aynasını kırdı, ardından araca yumruk atıp olay yerinden uzaklaştı. O anlar kameraya yansırken, şüphelinin "Seninle görüşeceğiz, seni öldürürüm" şeklinde tehditlerde bulunduğu iddia edildi. Olay sonrası polis merkezine başvuran Osmangazi Belediyesi Meclis Üyesi Özlem Bodur, maddi zarar oluşmadığını ancak hakaret ve tehditlere maruz kaldığını belirterek şikâyetçi oldu. Yapılan araştırmada söz konusu aracın sahibinin A.G. olduğu tespit edildi. Şüpheli A.G.’nin ifadesinde suçlamaların bir kısmını kabul ettiği öğrenildi. Cumhuriyet savcısının talimatı doğrultusunda adliyeye sevk edilen şüpheli A.G., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Öte yandan, olayın ardından AK Parti ve MHP’li milletvekillerinden ve Meclis üyelerinden Özlem Bodur’a destek mesajları geldi. Milletvekilleri, trafikte şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sürecin yakından takip edileceğini ifade etti.
Aydın Bir kişinin öldüğü kaçak define olayında 1 tutuklama Aydın’ın Efeler ilçesinde iddiaya göre define aramak için kaçak kazı yaparken girdiği tünelde mahsur kalan şahıs ekiplerin saatler süren arama çalışmasının ardından ölü olarak bulunurken, tünelin dışında bekleyen diğer şahıs ise jandarmadaki işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olay, sabaha karşı Kalfaköy Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, define aramak için kaçak kazı yaptıkları iddia edilen şahıslardan biri açtıkları tünele girdi. Dışarıda kalan T.Y. (44) içerideki Sezer Ayhan (32) isimli arkadaşından uzun süre haber alamayınca durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye jandarma, AFAD, UMKE, Jandarma Arama Kurtarma Ekibi (JAK) yönlendirildi. Kısa sürede bölgeye gelen ekipler tünel içerisindeki Ayhan’a ulaşmak için çalışma başlattı. Yaklaşık 20 metre uzunluğundaki tünelin uzun ve dar olması ekiplerin çalışmalarını güçleştirirken, saatler süren kurtarma çalışmalarının ardından Ayhan ölü olarak bulundu. İzmir İl Afet Müdürlüğü’nden getirilen temiz hava besleme sistemi ile mahsur kaldığı tünelden ölü olarak çıkarılan Ayhan’ın cansız bedeni hastane morguna kaldırılırken, kesin ölüm nedeni yapılacak olan otopsinin ardından belli olacak. Tutuklandı Tünel dışında kalan T.Y. isimli şahıs jandarma ekipleri tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen T.Y. çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.
İstanbul Emre Belözoğlu: "Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var" Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, minimum 7-8 transfer yapılması gerektiğini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Kasımpaşa deplasmanda oynadığı Galatasaray’a 3-0’lık skorla yenildi. Mücadelenin ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Kasımpaşa Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, "Galatasaray’a karşı yapabileceğimiz net bir şekilde detaylandırdığımız yerler vardı. Oyunu tutmak adına bence elinden geldiğince uygulamaya çalışan bir oyuncu grubum var. Oyunu 1-0 tuttuk. Galatasaray geçiş yaparken, topu kaptırdığınızda geçişe geçişte güçlü bir takım. Set hücumunda güçlü bir takım. İki tarafı da çok iyi oynayabilen bir takım. Bunun hazırlığını yapmıştık. 1-0 giderken 65-70’te hamle yaptık. Hamlenin karşılığında da biraz daha cüretkar oynamaya çalıştık. Böyle olunca da biraz daha onların daha rahat alan bulmasını vesile oldu. Hücum anlamında isteklerimizi yapamadık. Defans anlamında belli alanlarda Galatasaray’ı sıkıştırdık. Oyuncularımın isteğini, arzusunu görebiliyorum. Devreyle beraber değişmemiz gerekiyor. Kasımpaşa ilk defa sahasında maç kazanmadan devreyi bitirdi. O yüzden takımımızda değişim kaçınılmaz gibi duruyor. Hemen yarından itibaren 3 gün antrenman yapacağız. 2 Ocak’ta kampa gideceğiz. Minimum 7-8 oyuncuyla beraber değişmesi gereken bir takımımız var. İnşallah bunu yaparız" diye konuştu. Gelmeden önce kadroyla ilgili ekibiyle değerlendirme yaptığını ifade eden Belözoğlu, "Buna rağmen en iyisini yapmak için buradayız. Kadroyu güçlendireceğimizi düşündüğümüz bir devre arası var. Bence Kasımpaşa’nın bunu yapması gerekiyor. Kerem (Demirbay) iyi bir oyuncu. İsmi geçen oyunculardan biri de o. Topu tutmada, yönlendirmede o benim istediğim oyunu ortaya çıkabilecek bu tarz oyunculara ihtiyaç var gibi görünüyor. Ceyhun Bey’le görüştük, başkanlarımızla görüştük. Takımın güçlenmesi adına bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. 17 maçın minimum 8-9 galibiyet çıkarabilecek bir takım inşa edeceğiz. Şikayet edecek durumda değilim. Şikayet etmemeliyim bu kadroya geldiysem. Bugün planlarımızın bazıları tuttu, bazıları tutmadı. Karşımıza güçlü bir takım vardı" şeklinde konuştu. "Elimde peynir, domates varken, kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli" Elindeki kadroyla iyi işler çıkarmaya çalıştığını vurgulayan Emre Belözoğlu, "Elindeki malzemeyle en iyi lezzeti çıkarabilecek oyunu yapmak durumundayım. Elimde peynir, domates varken, ben sadece peynirli domatesli en güzel pizzayı yapmalıyım. Kimse benden sucuklu ya da sosisli pizza beklememeli. Bu işin gerçeği budur. Teknik adamlar bir şeyleri konuşurken biraz daha gerçekçi yaklaşmalılar. Ben burada elimdeki mevcutla bile en iyi neyi yapabilirim, bunun derdindeyim. Ofansif anlamda kesinlikle değişmemiz gereken, gelişmemiz gereken yerler var" ifadelerini kullandı. Her çalıştırdığı takımın kendisine tecrübe olduğunu aktaran Belözoğlu, "Elimizdeki güce göre en lezzetlisini yapmak zorundasınız. Ankaragücü’yle yaşadığımız süreç tamamen bence hakemlerin organize ettiği bir süreçti. Antalyaspor, geçen sene bence yine ligin en sıkıntılı kadrolarından bir tanesiydi ama bence iyi iş çıkardık. Lige çok iyi başladık. 4 maçta 9 puan aldık. Camia mutsuz, 4 maçın 4’ünü de kazanmamız gerekiyor diyorlardı. Ben o yüzden bıraktım. Çünkü bazen ülkede gerçeklerle karşılaşmak istemeyen bir grupla karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Gerçekçi bakacağız. Bunları tecrübe olarak görüyoruz. Teknik adamlık kariyerimde iyi de gitse kötü de gitse hedeflerimden vazgeçmeden yoluma devam edeceğim. Bu bir tecrübe. Hep böyle bakarım" diyerek sözlerini tamamladı.