KÜLTÜR SANAT - 29 Ekim 2023 Pazar 14:18

Tarihe ışık tutan Kültepe’den cumhuriyetin 100. yılına 4 bin 200 yıllık armağan

A
A
A
Tarihe ışık tutan Kültepe’den cumhuriyetin 100. yılına 4 bin 200 yıllık armağan

Kayseri tarihini 6 bin yıl önceye dayandıran arkeolojik bulgu ve belgelerin gün ışığına çıkarıldığı Kültepe Kaniş-Karum Ören Yeri’nde cumhuriyetin 100. yılında 4 bin 200 yıllık kalıp bulundu. Eseri kazı ekibi olarak cumhuriyetin 100. yılına armağan ettiklerini söyleyen Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, "Çok özel bir buluntu. İlk defa Kültepe’de böyle bir eser çıkıyor. Bunu da tüm Kültepe heyeti olarak cumhuriyetimize armağan ediyoruz" dedi.


Kayseri-Sivas karayolu üzerinde bulunan Kültepe-Kaniş-Karum Ören Yeri’nde Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu başkanlığındaki kazı çalışmaları Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde ve Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin destekleriyle devam ederken, elde edilen bulgular tarihe ışık tutuyor. 6 bin yıllık köklü geçmişi olan Kültepe Kaniş-Karum Ören Yeri’nde kazı çalışmaları 75 yıldır aralıksız devam ediyor. Bu yılki kazılara ilişkin bilgi veren Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, "Kazılar temmuz ayından bu yana olanca hızıyla devam ediyor. Kazılar bu sene hem Kültepe’de hem Karum’da gerçekleştirildi. Bereketli bir sezon geçirdik diyebilirim. Özellikle tepede yaptığımız çalışmalarda, bizim şimdiye kadar sorularını sorduğumuz, cevaplarını merak ettiğimiz birçok alanda kazı yapma fırsatı bulduk. Onlardan bir tanesi de ’Kültepe’deki meşhur Asurlu tüccarların gelmeden önceki dünyası nasıldı’ sorusu vardı. Bu anlamda da yaptığımız kazılarda Asurlular gelmeden önce burada büyük bir yerleşim olduğunu öğrenmiştik. Ama şöyle bir durum söz konusu. Asurlu tüccarlar gelmeden önce buradaki daha erken sarayların 2200’lerde sona erdiğini görüyoruz. Ondan sonra da kazı yaptığımız alanda özellikle bir yerleşim modelinde değişiklik görüyoruz. Bu alanda daha küçük, ev tipinde yerleşimlerle karşılaşıyoruz. Normalde bu alanda anıtsal yapılar kazıyoruz ama 2200’lerde bu büyük yapılar sona eriyor ve küçük yapılar ortaya çıkmaya başlıyor. Bunlar bizim için de sürpriz oldu. Aslına bakarsanız tamamen Kültepe’de krallık döneminin devam ettiğini düşünüyorduk ama yaklaşık 200 yıla yakın bir dönem içerisinde küçük bir yerleşim modeliyle karşılaşıyoruz. Bu anlamda ilginç oldu" dedi.



"Cumhuriyetimize armağan ediyoruz"


Kültepe’de ilk kez 4 bin 200 yıla tarihlenen bir kalıp bulduklarını ve bu eseri kazı ekibi olarak cumhuriyete armağan ettiklerini kaydeden Prof. Dr. Kulakoğlu, "Bu alanda yaptığımız çalışmalarda o döneme ait olan eserlerle karşılaştık. 2023 bizim için çok önemli bir yıl. Başta cumhuriyetimizin 100. yılı. Aynı zamanda da Kültepe’nin 75. yılı. Prof. Dr. Tahsin Özgüç ve eşi Nimet Özgüç 1948 yılında ilk kez Kültepe’de kazılara başladı. Bugün 75. yılını kutluyoruz, cumhuriyetimizden 25 yaş genç bir kazı. Kesintisiz olarak Anadolu’da, belki de dünyada devam eden tek kazı. Ara vermeksizin kazılar devam ediyor. Bu sene bulduğumuz bir eseri de cumhuriyetimizin 100. yılına armağan etmek istiyoruz. Bir figür kalıbı. Çok özel bir buluntu. İlk defa Kültepe’de böyle bir eser çıkıyor. Bunu da tüm Kültepe heyeti olarak cumhuriyetimize armağan ediyoruz. Aşağı yukarı 4 bin 200’lü yıllara tarihlenen bir kalıp. Eski Tunç Çağı dediğimiz, Asurlu tüccarlar gelmeden önceki döneme ait kalıp parçası. Bu nedenle bizim için özel bir buluntu. İçinde aslan figürü var, iğne başları, boncuklar, ağaç şeklinde modeller var. Bunlar muhtemelen altın, gümüş ya da bakır türündeki metalleri buna dökerek kalıbını alıyorlar" ifadelerini kullandı.



Tarihe ışık tutan Kültepe’den cumhuriyetin 100. yılına 4 bin 200 yıllık armağan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Çameli’nin titrek kavak ormanları bulutların arasında görsel şölen sunuyor Denizli’nin Çameli ilçesi, zengin florası ve yüksek endemik tür çeşitliliğiyle dikkat çekiyor. İlçenin önemli doğal alanlarından biri olan titrek kavak ormanları ise özellikle ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Sarı, kızıl, turuncu ve yeşilin tonlarıyla oluşan renk cümbüşü havadan görüntülendi. Denizli’nin Çameli ilçesi, zengin florası ve yüksek endemik tür çeşitliliğiyle dikkat çekiyor. Yaklaşık 750 ile 2 bin 300 metre rakımda yer alan ilçe; vadileri, meraları ve yüksek dağlarıyla çok sayıda bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Çameli florasında 200’a yakın endemik bitki türünün bulunması, bölgenin coğrafi yapısının sağladığı doğal zenginlikten kaynaklanıyor. İlçenin önemli doğal alanlarından biri olan titrek kavak ormanları ise özellikle sonbahar ve kış aylarında ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Sarıdan kahverengiye uzanan tonların hâkim olduğu bölgede yüksek ağaçların oluşturduğu renk cümbüşü doğaseverler tarafından yoğun ilgi görüyor. Türkiye’de bu denli yoğunlukta görülen titrek kavak topluluklarına nadiren rastlandığını belirten uzmanlar, Çameli’nin bu açıdan önemli bir ekolojik değere sahip olduğuna dikkat çekiyor. Bölge hem biyolojik çeşitlilik hem de doğal güzellik açısından eşsiz bir zenginlik sunuyor. "Bu orman Çameli orman sınırları içerisindedir ve titizlikle korunmaktadır" Titrek kavak ağaçlarının titizlikle korunduğunu ifade eden Endemik Bitkiler Araştırmacısı Rıfat Özdemir, "Bu gördüğünüz titrek kavak ormanları sonbahar ve kış aylarında renk cümbüşü oluşturuyor. Bütün renkleri hemen hemen görürsünüz. Türkiye’deki dağılımı oldukça seyrektir. Bu saha, Çameli orman sınırları içerisindedir ve titizlikle korunmaktadır. Çameli ilçemiz flora açısından çok zengindir" dedi. "Yapılan çalışmalar sonucunda 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespit edildi" Çameli’de 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespit edildiğini ve çalışmaların devam edeceğini belirten Çameli Belediye Başkanı Cengiz Arslan ise, "Çameli ilçemiz endemik türler bakımından en zengin bölgelerden bir tanesi. Özellikle Gargın Yaylası bölge dediğimiz rakamı 2 binin üzerinde olan bir bölgemiz var. Bu bölgemizde şu anda Hasan Hocamızla beraber yapmış olduğumuz çalışmalarla 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespitini yaptık. İnşallah yakın bir zamanda da bunların kitap basımını açıklamasını yapmış olacağız. Şu anda özellikle Fethiye-Çameli arasında Akta bölgesi dediğimiz bölgede bir Akkavak orman bölgemiz var. Gerçekten doğanın bir harikası, güzel bir şekilde orada yetişmiş çoğalmış bu ormanımız özellikle sonbahar ve kış aylarında trekking yapmak isteyen yürüyüş yapmak isteyen gruplar için çok güzel bir görsel şölen sunuyor" ifadelerini kullandı. "Vatandaşlarımızı bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet ediyoruz" Vatandaşları bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet eden Başkan Cengiz Arslan, "Orman İşletme ile beraber bu bölgenin korunması ile ilgili yerel yönetimler belirli olarak elimizden gelen çabayı sarf ediyoruz. İnşallah buranın doğa turizmine kazandırılması ile ilgili de güzel düşüncemiz projemiz var. Bu bölge bizim yürüyüş rotalarımız alanında en güzel rotalarımız bir tanesi. Bütün bizi izleyen vatandaşlarımızı bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet ediyoruz" dedi.
Düzce Fındıkta verim ve kalite artırılıyor DÜZCE(İHA) – Düzce’de Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından fındık budama eğitimleri, merkez ve ilçelerde devam ediyor. Düzce’de fındıkta verim ve kaliteyi artırmaya yönelik çalışmalar aralıksız devam ediyor. Düzce İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülen Fındık Budama Eğitimleri, merkez ve 7 ilçede, 90 köy ve mahallede toplam bin 200 üreticiye ulaşması hedefleniyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Düzce İl Tarım ve Orman Müdürü Esra Uzun, fındığın Düzce için stratejik bir ürün olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: "İlimizde yaklaşık 75 bin hektar tarım arazisi bulunmakta olup, bunun yüzde 85’i, yani yaklaşık 63 bin hektarı fındık alanlarından oluşmaktadır. Fındık, Düzce’nin ana ürünüdür. Bu nedenle verim ve kaliteyi artırmaya yönelik eğitim çalışmalarımıza büyük önem veriyoruz. Merkez ve 7 ilçemizde yürüttüğümüz budama eğitimleriyle bir budama seferberliği başlattık ve bugüne kadar yaklaşık 1.000 üreticimize eğitim verdik. Amacımız, üreticilerimizin daha kaliteli ve daha yüksek verim elde etmesini sağlamak ve bu yolla gelirlerini artırmaktır." Fındığın dünya markası bir ürün olduğunu da belirten Uzun, Düzce’den yıllık yaklaşık 20 bin ton fındık ihracatı gerçekleştirildiğini ifade ederek, "Üreticilerimizin bol ve bereketli bir üretim sezonu geçirmesini istiyoruz. İl Müdürlüğü olarak teknik ekibimizle birlikte fındık verimini artırmaya yönelik çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz" dedi. Eğitim programları kapsamında üreticilere doğru budama teknikleri uygulamalı olarak anlatılarak, fındık bahçelerinde verim ve kalite artışının sağlanması hedefleniyor.