EKONOMİ - 11 Temmuz 2025 Cuma 17:06

Yıllık 5,2 milyar lira tasarruf hedefleniyor: Ankara-Kırıkkale-Delice Otoyolu projesiyle seyahat süresi 43 dakikaya iniyor

A
A
A
Yıllık 5,2 milyar lira tasarruf hedefleniyor: Ankara-Kırıkkale-Delice Otoyolu projesiyle seyahat süresi 43 dakikaya iniyor

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Ankara-Kırıkkale-Delice Otoyolu’nun sadece bir ulaşım projesi değil, Türkiye’nin yükselen geleceğini şekillendiren bir abide eser olacağını söyledi. Uraloğlu, Otoyol sayesinde mevcut Ankara-Kırıkkale Devlet Yolu’nda 80 dakika süren seyahat süresinin 43 dakikaya düşeceğini ve yıllık 5,2 milyar lira tasarruf sağlanacağını söyledi.


Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu yapım çalışmaları devam eden 120 kilometrelik Ankara-Kırıkkale-Delice Otoyolu’nda incelemelerde bulundu. Kırıkkale’nin 43 ilin geçiş noktasında bulunan stratejik konumu sebebiyle ulaşımda önemli bir noktada olduğunu ifade eden Uraloğlu, son 23 yılda ulaştırma ve haberleşme altyapısına 47 milyar liranın üzerinde yatırım yapıldığını söyledi. Bölünmüş yol uzunluğunun 39 kilometreden 235 kilometreye çıkarıldığını vurgulayan Uraloğlu, "Ankara, Kırşehir, Çorum, Yozgat ve Çankırı olmak üzere tüm komşularına bölünmüş yollarla bağladık" dedi.


Tamamlanan projeler arasında Kırıkkale-Delice Devlet Yolu, Kırıkkale-Kayseri Yolu ve Yahşihan Köprülü Kavşağı gibi yolları sayan Uraloğlu, Kırıkkale’de çalışmaları devam eden 6 ayrı karayolu projesinin toplam bedelinin 5 milyar liranın üzerinde olduğunu bildirdi. Ayrıca 14 Haziran’da temeli atılan Kırıkkale-Çorum-Samsun Hızlı Tren Hattı’nın da ulaşıma değer katacağını ifade etti.


Ankara-Kırıkkale-Delice Otoyolu’nun 101 kilometresi ana gövde, 19 kilometresi bağlantı yolu olmak üzere toplamda 120 kilometrelik bir hat olduğunu belirten Bakan Uraloğlu, güzergah boyunca 7 kavşak, 4 tünel, 8 viyadük, 39 köprü, 46 altgeçit ve 3 otoyol hizmet tesisi inşa edildiğini aktardı. Çalışmaların 7 gün 24 saat sürdüğünü dile getiren Uraloğlu, projenin şu ana kadar 5,9 milyon metreküp kazı ve 4,7 milyon metreküp dolgu çalışması tamamlandığını kaydetti.


Otoyolun Ankara Çevre Yolu’ndan başlayarak Gökçeyurt, Lalahan, Hasanoğlan, Elmadağ ve Yahşihan üzerinden ilerleyip Kızılırmak’ı geçerek Çerikli’nin kuzeyinden Yozgat yoluna bağlanacağını belirten Uraloğlu, bu yolun sadece bölgesel değil, uluslararası lojistikte de önemli bir hat olacağını söyledi. "Bu proje ile yük ve yolcu taşımacılığını daha güvenli, hızlı ve konforlu hale getireceğiz" diyen Uraloğlu, özellikle bayramlar ve hafta sonlarında yaşanan yoğunlukların önüne geçileceğini vurguladı.


Otoyol sayesinde trafikte yaşanan sıkışıklıkların ortadan kalkacağını belirten Uraloğlu, yılda 4,5 milyar lira zamandan, 700 milyon lira ise akaryakıttan tasarruf edileceğini, ayrıca 41 bin ton karbon emisyonunun azaltılarak çevreye katkı sağlanacağını ifade etti.


Projenin ileride Samsun’a ve doğuda İran sınırına kadar uzanacak otoyol projelerinin ilk ayağını oluşturduğunu kaydeden Uraloğlu, "Otoyol projemiz, önümüzdeki yıllarda hayata geçirilmesi planlanan Ankara’yı kuzeyde Samsun’a, doğuda İran sınırına kadar ulaştıracak otoyol projelerinin de ilk ayağını oluşturacak. Projemiz bu yönüyle de sadece bölge için değil, Türkiye’mizin küresel lojistik ağındaki rolü için de stratejik bir öneme sahiptir. Otoyolumuz, Türkiye’mizin yükselen geleceğini şekillendiren bir abide esere dönüşecektir" dedi.


Açıklamasının sonunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Cumhur İttifakı olarak yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı büyüme stratejisiyle çalıştıklarını vurgulayan Bakan Uraloğlu, projede emeği geçen yüklenici firmaya, Karayolları Genel Müdürlüğü personeline, Kırıkkale Valisi Mehmet Makas’a ve milletvekillerine teşekkür etti.


Öte yandan, Bakan Uraloğlu, demir yolu araçları yapım-bakım-onarım fabrikasında incelemelerde bulunarak bilgi aldı. Daha sonra Kırıkkale Valisi Mehmet Makas’ı makamında ziyaret eden Uraloğlu, belediye başkanlarıyla basına kapalı toplantı gerçekleştirdi. Uraloğlu, buradaki toplantının ardından da AK Parti İl Başkanlığı’na geçerek partililerle bir araya geldi.


Bakan Uraloğlu’na ziyaretlerinde Vali Mehmet Makas, AK Parti Milletvekili Mustafa Kaplan, MHP Milletvekili Halil Öztürk, AK Parti Bingöl Milletvekili Zeki Korkutata ve ilgili kurum müdürleri eşlik etti.



Yıllık 5,2 milyar lira tasarruf hedefleniyor: Ankara-Kırıkkale-Delice Otoyolu projesiyle seyahat süresi 43 dakikaya iniyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir İzmir, sokaklarında domuz sürüleri ile doğal yaşam parkına döndü İzmir’in Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde sürü halinde yerleşim yerlerine inen yaban domuzları, dev cüsseleriyle cadde ve sokaklarda cirit atarak korku salıyor. Geceleri sokağa çıkmaya korkan vatandaşlar yetkilileri kalıcı önlem almaya çağırırken, bazı kişilerin ise alıştıkları domuzlardan kaçmak yerine onları cep telefonlarıyla görüntülemesi dikkat çekti. İzmir’de yaban hayatı ile kent yaşamı arasındaki sınırlar iyice belirsizleşmeye başladı. Özellikle Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde gece saatlerinde ortaya çıkan domuz sürüleri, yerleşim yerlerinde özgürce dolaşırken görüntülendi. Kent sakinleri, gündüzleri sahipsiz köpeklerden, geceleri ise sayıları her geçen gün artan dev domuz sürülerinden dert yanıyor. Dün gece geç saatlerde Balçova sokaklarına inen yaban domuzları, devasa cüsseleriyle dikkat çekti. Çöp konteynerlerinin etrafında yiyecek arayan ve caddelerde sürü halinde ilerleyen domuzlar, trafikteki sürücülere ve yoldaki vatandaşlara aldırış etmeden dolaşmaya devam etti. Bazı İzmirlilerin artık bu duruma alıştığı ve kaçmak yerine cep telefonlarına sarılarak o anları kaydettiği görüldü. Kentin korkulu rüyası haline geldi Öte yandan, her gece sokaklarda karşılaştıkları bu tablodan büyük rahatsızlık duyan vatandaşlar ise yetkililere çağrıda bulundu. Geceleri yaya olarak dışarı çıkmaya korktuklarını belirten mahalle sakinleri, yetkililerin bu konuda artık kalıcı ve somut bir tedbir alması gerektiğini belirtti. Bazı vatandaşlar da şehir merkezinin domuzların doğal alanı haline gelmesinde, sokak hayvanları için özellikle kaldırımlara kedi-köpek maması koyulmasının da etkili olduğunu iddia etti. Sürü halinde geziyorlar Yaşan durumda bir dengesizlik olduğunu aktaran Balçova ilçesi sakini Osman İlhan, "Çünkü bu hayvanların buraya inmemesi gerekiyor. İnsanlar yemek veriyor, ekmek kırıntıları koyuyor; onlar da buna alışıp devamlı geliyorlar, bazen 10, 15, hatta 20 tane oluyorlar. Balçova Belediyesi bu konuda tabelalar asmış; bu hayvanlara ekmek ve kırıntı atılmaması, doğal yaşamlarına bırakılması gerektiğini söylüyor ama dinleyen var mı bilmiyorum, genelde dinlemiyorlar. İnsanlar ekmek ve yemek artıkları bırakıyor, bu yüzden domuzlar her akşam saat 10.30-11.00 gibi ormandan buraya iniyor. Sokağa çıktığımızda görüyoruz ve bu da bir korku oluşturuyor. Mesela ben gece saat 2’de evimin önünden geçerken korktum; gürültülü seslerle, yavrularıyla birlikte 15-20 kişilik sürüler halinde geçiyorlar. Sürü halinde ses çıkararak ilerliyorlar ve köpek olsa bir şekilde müdahale edersiniz ama onların huyunu suyunu bilmediğimiz için bir şey yapamıyoruz" dedi. "Domuz ailesi çıkabilir" Domuzlardan aslında şikayetçi değiliz diyen esnaf Devrim Çıntay, "Muhtemelen domuzlar bizden şikayetçidir çünkü buraya gelip onların yerini işgal etmiş durumdayız. Bu konuda hem domuzların hem de insanların yanlış davranışları var; özellikle insanların yem ve mama bırakması önemli bir etken çünkü domuzlar kedi mamasının kokusuna geliyorlar diye düşünüyorum. İlk başta insan korkar gibi oluyor ama sonra bakıyorsun ki onlar senden korkuyor ve zaten kaçıyorlar, bu yüzden aslında çok büyük bir tehlike arz ettiklerini düşünmüyorum; tabii küçük çocuklar konusu ayrı. Balçova Belediyesinin bu konuyla ilgili çok bir şey yaptığını sanmıyorum, çünkü hayvanlara burada farklı bakıldığı için toplama gibi uygulamalar da yapılamaz; muhtemelen belediye bir çalışma yapmıyor, yapsa görürdük diye düşünüyorum. Geçenlerde trafik kazası oldu, domuzlar büyük olduğu için arabalarda oluşan hasar da büyük oluyor ama herhalde domuzlarla birlikte yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Bu nedenle ‘Dikkat hayvan çıkabilir’ tabelaları yerine ‘Dikkat domuz çıkabilir’ ya da ‘Domuz ailesi çıkabilir’ şeklinde tabelaların olması bana daha mantıklı geliyor" ifadelerini kullandı. Balçova ilçesinde emlakçılık yapan Vedat Küçükgökçe ise, "Burada çok aşırı sayıda domuz görüyoruz ve oldukça da büyükler. Bu durum ciddi anlamda tehlike arz ediyor çünkü bunlar vahşi hayvanlar. Bir gün mutlaka bir olay yaşanacak; yaşandıktan sonra önlem almak ise çok daha kötü sonuçlara yol açabilir, bu yüzden önlemlerin şimdiden alınması gerekiyor. Teller açık olduğu için domuzlar rahat rahat girip çıkıyorlar. Ayrıca burada onlara yemek veriliyor, ekmek atanlar var. Hem çevre kirliliği oluşmuş durumda hem de vahşi hayvanların insanların arasında olmaması gerektiğini düşünüyorum; bu açık bir tehlike oluşturuyor" diye ekledi.