GENEL - 18 Ocak 2018 Perşembe 12:37

Başkan Üzülmez yaşlı teyzeyi misafir etti

A
A
A
Başkan Üzülmez yaşlı teyzeyi misafir etti

Kartepe Belediye Başkanı Hüseyin Üzülmez, ile makamında misafir ettiği Zehra İpekoğlu arasında duygu dolu anlar yaşandı.

Kartepe Belediye Başkanı Hüseyin Üzülmez, ile makamında misafir ettiği Zehra İpekoğlu arasında duygu dolu anlar yaşandı. Başkan Üzülmez’i gören Zehra anne “Oğlunu bulmuş Anne desinler” sözü ile herkesi duygulandırdı.


Peygamber Efendimizin “Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir” hadisini şiar edinen Kartepe Belediye Başkanı Hüseyin Üzülmez, Türkiye’ye örnek olan Alo Evlat Hattı projesini hayata geçirdi. Her kesimden takdir gören Alo Evlat Hattı Projesi’nin başarısı aldığı ödüllerle taçlandı.


Alo Evlat Hattı ekibi tarafından bakımı yapılan Ataevler Mahallesi’nde yalnız başına ikamet eden Zehra İpekoğlu (94) Kartepe Belediye Başkanı Hüseyin Üzülmez’in kendisini ziyaret etmesi sonrasında iade-i ziyarette bulundu. Bu isteği hemen yerine getiren Alo Evlat Hattı ekibi, yürüme güçlüğü çeken İpekoğlu’nu evinden alarak Kartepe Belediyesi hizmet binasına getirdi.


Kartepe Ataevler Mahallesi’nde yalnız başına yaşayan İstiklal Savaşı gazilerinden Mustafa Kemal Atatürk’ün elinden gazilik madalyası almış Tokatlı Veli Çavuşun kızı Zehra İpekoğlu, yıllar önce eşini ve büyük oğlunu kanser hastalığından dolayı kaybetti. Profesör olan diğer oğlunu da ailesiyle birlikte geçirdiği trafik kazası sonucu kaybetti. Zehra İpekoğlu’nun kızının da kanser hastası olmasından dolayı tedavisi devam ediyor.


Heyecanlı olduğu gözlerinden okunan Zehra İpekoğlu’nu Kartepe Belediye Başkanı Hüseyin Üzülmez kapıda karşıladı. Yürüme güçlüğü çeken İpekoğlu’nu Başkan Üzülmez yardım ederek makamında misafir etti. Fotoğraf alındığı sırada İpekoğlu “internete versinler. Oğlunu bulmuş Anne desinler” sözleri herkesin gönlünü ısıttı.


Makamında Zehra İpekoğlu’nu misafir eden Kartepe Belediye Başkanı Üzülmez’in seninle ilgileniyorlar mı? sorusuna “Hepsinden Allah razı olsun” diyen İpekoğlu, “Allah bizlere sizin gibi iyilik sever bir evlat nasip etmiş. Allah’a ne kadar şükretsek azdır. Allha’a şükür ki buraya gelebildim. Sizleri görebildim. Hepinizi görmekten dolayı çok mutluyum. Beni heryere götürüyorlar. Beni hiç incitmiyorlar. Allah’da onları incitmesin. Her zaman dualarım sizlerledir. Allah’a çok şükürler olsun ki kimseye muhtaç değiliz” ifadelerini kullandı.


ERDOĞAN İLE GÖRÜŞMEK İSTİYOR


Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da aldığımız feyz ile bu hizmetler yapılmaktadır diyen Başkan Üzülmez “Milletin kalbine giden yolları yapıyoruz. Bunun için çalışıyoruz” derken, Zehra İpekoğlu “Sizlerden isteğim Cumhurbaşkanımızı görmektir” dedi. Başkan Üzülmez, “İnşallah buraya geldiği zaman elimizden geleni yapacağız. Alo Evlat Hattı Projesi’nden haberi var. Sizleri buluşturmaya çalışacağız” ifadelerini kullandı. Zor zamanlar gördüm, çok acılar yaşadım diyen İpekoğlu “Sizler sayesinde yaşadıklarım hafifledi. Beni mutlu ettiniz Allah’da sizleri de mutlu etsin” şeklinde konuştu.


BERATI BAŞKAN ÜZÜLMEZ’E EMANET ETTİ


Alo Evlat Hattı ekibi tarafından bakımı yapılan Zehra annemiz bizleri ziyarete geldi diyen Kartepe Belediye Başkanı Hüseyin Üzülmez “Kendisinin ziyareti ile onur ve şeref duyduk. Artık sen benim oğlumsun deyince sorumluluğumuz daha da artmıştır. Bizzat Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından kahramanlık beratı verilmiş, sonrasında TBMM tarafından gazilik unvanı verilmiş, İstiklal Savaşı kahramanların Tokatlı Veli Çavuşun kızıdır. Evlatlarını ve eşini trafik kazasında kaybetmiştir. Bizlere haber verilmesi sonrasında bizlerde elimizden gelen bakımı yapıyoruz. Bize gelerek babasının gazilik beratının temizlenmesini istedi. İnşallah hemen halledeceğiz. Her biri ayrı bir önem verdiğimiz büyüklerimizin hikayeleri ayrı bir değerdir. Kartepe’de yaşlı, engelli olmak artık problem değildir. Kartepe Belediyesi’nin hayırlı evlatları var. Bizlerin amacı dua almaktır” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Giresun Pembe kimlikle 38 yıl yaşayan Kumral Bodur’un hayatı film oluyor Giresun’da nüfus memurunun yaptığı hatadan dolayı pembe kimlik verilen ve 38 yıl boyunca erkek olduğunu ispatlamaya çalışan 52 yaşındaki Kumral Bodur’un hayatı beyaz perdeye ilham kaynağı oldu. Yazar Aziz Nesin’in filmlere de konu olan “Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz” romanının ardından, nüfus müdürünün hatası nedeniyle nüfusa kadın olarak kaydedilen Kumral Bodur’un 38 yıl boyunca erkek olduğunu ispatlamaya çalıştığı hayat hikayesi de filme konu oluyor. Filim yapımcılarının kendisini aradığını anlatan Kumral Bodur, “Trajikomik bir film hikayesi için hayatımın bir film senaryosuna ilham kaynağı olmuş. Bununla ilgili filmin yönetmenliğini yapacak olan Abbas Karatekin ve Yapımcısı Ulaş Karadeniz beni aradılar ve projelerinden bahsettiler. Ben de olumlu yaklaştım. Önümüzdeki günlerde Giresun’a gelip senaryo yazımı için detaylı görüşmeler yapacağız” dedi. 15 hakim, 19 savcı değişmiş, kimliği değişmemişti Giresun’un Bulancak ilçesinde yaşayan 52 yaşındaki Kumral Bodur nüfus memurunun yaptığı hatadan dolayı nüfusa kadın olarak yazılmış ve pembe kimlik verilmişti. Ancak yapılan hatanın düzeltilmesi ise tam 38 yıl sürmüş bu süre içerisinde evlenip çocuk sahibi olmasına rağmen ne resmi evlilik yapabilmiş ne de çocuklarını nüfusuna yazdırabilmişti. Çocuklarını kardeşlerinin nüfusuna yazdıran Kumral Bodur, sigortalı bir işe girip çalışamamış ve askerlik görevini de yapamamıştı. 15 hakim, 19 savcının değiştiği hukuk mücadelesi ise tam 38 yıl sürmüştü. Kumral, mahkeme sürecinde yaşadığı psikoloji sorunlar nedeniyle aldığı hapis cezasını da, kadın kimliğiyle, erkek cezaevine girdiğinde ise yanlışlığın fark edilmesi sonucu cezaevinden dışarı çıkartılmıştı.
Amasya Amasyalı öğrenciler okulda ata tohumu ekip fide yetiştirdi Amasya’nın Taşova ilçesinde Emine Bursalı İmam Hatip Ortaokulu öğrencileri ve öğretmenleri okulda ektikleri ata tohumlarından fide yetiştirdi. Çileklerin ve diğer sebzelerin hasadı yapılırken ata tohumu domates fideleri de okul bahçesinde oluşturulan seraya dikildi. "Ata tohumlarını burada yetiştiriyoruz" Fen ve teknoloji laboratuvarında yetiştirilen ata tohumları, ‘Eğitimde Rehberlik ve Destekleme Modeli (ERDEM) Destek 2022 Programı’ çerçevesinde sağlanan 25 bin liralık destekle okul bahçesinde oluşturulan 25 metrekarelik seraya taşınarak öğrencilerin elinde toprakla buluştu. Çok heyecanlandıklarını belirten 7. sınıf öğrencisi Abdullah Ensar Sarıbaş, “Getirdiğimiz ata tohumlarını burada yetiştiriyoruz. Burada çilek, marul, maydanoz gibi bir sürü çeşit bitki bulunuyor” dedi. Arkadaşı Tuğçe Naz Aşık da, “Köyümüz uzak olduğu için git, gel yapamıyoruz. Okulumuzda bunun gibi sera olduğu için tarımdan da yararlanabiliyoruz. Laboratuvarda üretiyoruz. Sonra gelip buraya dikiyoruz” diye konuştu. "Amacımız akademik başarının yanı sıra evlatlarımızı hayata da hazırlamak" Çalışmanın öğrencilerinin gelişimi için fırsat olduğuna işaret eden Fen Bilimleri Öğretmeni Bayram Atalay, “3 sene önce kurulan serada çilek, domates, salatalık, karnabahar, roka yetiştiriyoruz. Çocuklara eğitim, öğretim faaliyetinin haricinde yaparak ve yaşayarak öğrenmeyi de öğretiyoruz” şeklinde konuştu. Amaçlarının akademik başarının yanı sıra evlatlarını hayata da hazırlamak olduğunu vurgulayan Okul Müdürü Ali Buğalı ise, “Son yıllarda küresel ısınmayla beraber gıdaya erişim konusundaki sıkıntıları göz önüne aldığımızda toplumumuzun üreten, kendi kendine yeten bir toplum olması açısından tarım faaliyetlerine yönelip her türlü sebze ve meyveyi yetiştirmeye çalışıyoruz. Onlara da örnek olmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Ankara TESK Genel Başkanı Palandöken: “İş sağlığı ve güvenliği en temel haklardan biridir” İş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin sadece yasal bir zorunluluk değil insanın en temel haklarından biri olduğunu vurgulayan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ülkemizde, iş sağlığı ve güvenliği konusunda önemli adımlar atılmakla birlikte hala iyileştirilmesi gereken alanlar bulunmaktadır. İş sağlığı ve güvenliği en temel haklardan biridir” dedi. İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası vesilesiyle yazılı bir mesaj yayınlayan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “ILO verilerine göre 2023 yılında Türkiye, ölümcül olmayan mesleki yaralanmalar bakımından dünyada 11. sırada, ölümlü iş kazası sayısı bakımından ise 15. sırada yer alıyor. İş kazaları üzerine veriler toplayan ve paylaşan İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) verilerine göre 2023 yılında en az bin 929 işçi hayatını kaybetti. Bir ülkede meydana gelen iş kazalarının sayısının azalması, o ülkenin iş sağlığı ve güvenliği açısından ne kadar başarılı olduğunun bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. İş sağlığı ve güvenliği yönetiminin uygulanabilirliği ile iş kazalarının önceden engellenmesi oldukça önemlidir. Unutulmamalıdır ki her iş kazası önlenebilir nitelikte bir risktir ve bu konuda alınacak önlemler hayati önem taşır. Herkesin sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamına sahip olması, daha verimli ve mutlu bir işgücü oluşturmaya yardımcı olur” ifadelerini kullandı. İş sağlığı ve güvenliği konusunun seçenek değil zorunluluk olduğunu belirten Palandöken, “Çalışanların daha güvenli bir ortamda çalışmalarını sağlamak, hem işverenlerin hem de çalışanların ortak sorumluluğudur. İşverenlerin ve çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusunda bilinçlenmeleri, uygun ekipmanların kullanımı, risklerin değerlendirilmesi ve önleyici tedbirlerin alınması önemlidir. Sağlıklı çalışma ortamları oluşturarak, çalışanların daha mutlu, daha sağlıklı ve daha verimli olmalarını sağlamak hem işletmelerin hem de toplumun yararınadır. Esnaf ve sanatkarlar için iş sağlığı ve güvenliği konularına uyum sağlamak, yasal sorunlardan kaçınmak ve işletmelerini güvende tutmak açısından hayati öneme sahiptir. İşletmelerin itibarını korumak için düzenli olarak iş sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmalı ve çalışanlara gerekli eğitimler verilmelidir. Bu vesile ile 4-10 Mayıs İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası’nda tüm işletmelere kazasız bir çalışma hayatı dilerken, bu konuda daha bilinçli, duyarlı ve sorumlu olmamız gerektiğinin altını çiziyorum” dedi.