GÜNDEM - 27 Kasım 2023 Pazartesi 11:54

İşitme engelli birey Türkiye’de ilki gerçekleştirdi

A
A
A
İşitme engelli birey Türkiye’de ilki gerçekleştirdi

Kocaeli Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Anabilim Dalı’nda doktora tez savunma sınavını başarıyla tamamlayan işitme engelli Burak Uyanık, Türkiye’de bir ilki başardı. Türkiye’de ilk kez işitme engelli birey doktora bitirerek, herkese ilham kaynağı oldu.

Doğuştan işitme engelli olan 35 yaşındaki Burak Uyanık, 2019 yılında Kocaeli Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Bilgisayar Mühendisliği Anabilim Dalı’nda doktora yapmak için başvurdu. Uyanık, 4 yıl sonra mezun olduğu okulda büyük başarı elde etti. 23 Kasım’da doktora tez savunma sınavına giren Burak Uyanık, işitme engelli birey olarak Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek, doktora tez sınavını geçti. 4 yıl boyunca zorlu süreçten geçen Uyanık, her şeye rağmen ’Ben de varım’ dedi. Zorlu süreçte eşini asla yalnız bırakmayan elektrik elektronik mühendisi Gizem Uyanık da bilgisayar alanındaki terimleri öğrendi, eğitimi ve sınavı sırasında eşinin tercümanı oldu. Yüzde 85 işitme kaybı olan elektronik mühendisi Gizem Uyanık da eşinin başarısını gururla anlattı. 4 yıl boyunca Burak Uyanık ile olan Kocaeli Büyükşehir Belediyesi işaret dili tercümanı Betül Avcı da sınav günü kendisini yalnız bırakmadı. Doktora tez savunma sınavında oğullarını gözü yaşlı izleyen anne ve babası, başarısı ile gururlandı.

Doktora tezini başarıyla tamamlayan Uyanık’ın gözleri doldu

Uyanık’ın "Web Tabanlı Uygulamalar için Kullanıcı Etkileşimli Otomatik Kod Üretimi" konulu tezi başarılı bulunarak, doktora unvanını kazandı. Uyanık’ın cübbesini Kocaeli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Yıldırım ile tez danışmanı Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Sayar giydirdi.

Gözleri dolan Burak Uyanık, başarısını ailesiyle paylaştı. Burak Uyanık, 4 yıl boyunca kendisine işaret dili tercümanı konusunda destek veren eşi Gizem Uyanık ile Kocaeli Büyükşehir Belediyesi işaret dili tercümanı Betül Avcı’ya da sembolik olarak cübbe giydirdi. Burak Uyanık, ilk çiçeğini ise işitme engelli 3 yaşındaki oğlundan aldı. Kocaeli Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kadri Süleyman Yiğit, Türkiye’de ilk defa işitme engelli bireyin Kocaeli Üniversitesi’nden doktorasını başarılı şekilde tamamlayarak mezun olduğunu belirtti.

"2021 yılından beri TUSAS TEI’da çalışıyorum"

Doğduğundan beri işitme engelli olduğunu söyleyen Burak Uyanık, "Atatürk Meslek Lisesinde bilgisayar donanımı bölümünde okudum ve ikinci olarak mezun oldum. Daha sonra Anadolu Üniversitesinde Bilgisayar Teknolojileri ve Programlama bölümünden tekrar ikinci olarak mezun oldum. Daha sonra 4 yıllık üniversitemi bilgisayar mühendisliği üzerine yaptım, ikinci oldum. Sakarya Üniversitesi’nde yüksek lisansımı yaptım. 2021 yılında da TUSAS TEI’de işe girdim ve hala orada çalışıyorum" dedi.

"Hocalarım benim, sesim, kulağım, elim oldu"

2019 yılında doktoraya başladığını belirten Uyanık, "Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Ahmet Sayar ile bu yola başladım. Şimdi ise doktoramı bitirmiş bulunmaktayım. Yüksek lisans tez sunumum sırasında jüri üyeleri bana doktora yapma potansiyeli olduğunu söyledi. ’Uğraşamam, yorulurum’ demiştim ama daha sonra eşim de bunu bana söyledi. Eşim, ‘İşitme engelli toplumunun senin gibi kabiliyetli, yetenekli, potansiyelli olabilmesi için sağırların ne yapabileceğini, nasıl başarabileceğini göstermen gerekiyor’ dedi. Toplumun uyanması için eşim de bunu tavsiye etti. Biz bu amaçla yola çıktık ve Kocaeli Üniversitesi’ne doktora için başvurdum. Doktora başladığı zaman yüksek lisans gibi kolay süreç olur diye düşündüm ama aslında öyle değilmiş. Çok zor süreçmiş. Ben kendime inanmıyorken hocalarım bana inandı. Hocalarım benim, sesim, kulağım, elim oldu. Bana çok destek oldular, bu yüzden böyle bir başarıya ulaştım. Tez savunma sınavını başarıyla tamamladım" diye konuştu.

"Doktora unvanı almış olabilirim ama sağır toplumu adına ’Biz aldık’ diyorum"

Özel bireylere seslenen Uyanık, "Hedefinizi belli edin. İşitme, görme, bedensel engelli de olsa hiç fark etmez, insanın bir hedefi varsa pes etmeden bu yola sonuna kadar devam ederse, mutlaka kazanacağını düşünüyorum. İmkansız diye bir şey yok. Bu başarı sadece benim başarım değil. Ailem, annem, babam, eşim, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi işaret dili tercümanı Betül Avcı ve hocalarımla bu başarıya ulaştık. Birlik varsa her şey çok kolay oluyor ve çözülüyor. Bu birlikte tüm engelleri birlikte aştık. Ben diye bir şey yok asla, biz olarak başardık. Doktora unvanı almış olabilirim ama sağır toplumu adına ’Biz aldık’ diyorum. Kocaeli Üniversitesi çok destek verdi, teşekkür ediyorum. Engellilere çok duyarlı bir üniversite" şeklinde konuştu.

"Eşime tercüman olmak için teknik kısımları öğrendim"

Süreci anlatan Burak Uyanık’ın eşi Gizem Uyanık, "2019 yılında Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Ahmet Sayar ile bu yola başladık. İlk olarak ben devreye girmek istemedim çünkü alanım elektrik elektronik olduğu için anlamıyordum. Eşim bana derdini anlatamadığını ve strese girdiğini söyledi. Bu sefer ben devreye gireyim, bir şeyler yapmaya çalışayım dedim ama ikimiz de çok zorlandık. Daha sonra Betül Avcı işaret dili tercümanı olarak devreye girdi. Teknik kısmı eksik olunca çözümü olmalı diyerek arayışlara girdim. Bu sefer bilgisayar ile ilgili her şeyi eşimle çalışarak öğrenmeye çalıştım. Günde 50 defa çalıştık. 4 sene boyunca bin defa çalışmış olabiliriz çünkü anlamak için büyük çaba gerekiyor. Güzel sürecimiz, maceramız oldu. Stresli, üzüntülü zamanlarımız oldu ama başardık. Bugün rahatladım, artık nefes alabilirim diyebileceğim bir gün" ifadelerini kullandı.

"Eğitim vererek zafere ulaştık"

Burak Uyanık’ın çocukluğundan itibaren zor süreçlerden geçtiğini dile getiren anne Zehra Uyanık, "Burak’ın küçükken eğitim süreci çok zordu. Maddi manevi elimizden ne geldiyse sürekli oğlumuzun yanındaydık. Asla bizi hiçbir konuda üzmedi. Oğlumu hiç kimse ile kıyaslamadım. ‘Benim çocuğum duyuyor, normal, toplumdan uzaklaştırmayacağım’ dedim. Eğitim vererek zafere ulaştık" dedi.

Baba Mehmet Uyanık ise "Bir baba olarak çok onurlu, gururluyum. Uzun süreçti. 1 yaşından beri bu mücadeleyi veriyoruz. Bunun uzun ince yol olduğunun farkındayız. Özel çocuğun da normal çocuklar gibi başarılı olacağını inandık. Ona her zaman destek olduk" diye konuştu.

"Burak bu kapıyı açtı, artık insanlar koşa koşa bu kapıdan içeri girecek"

Burak’ın tez danışmanı Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Ahmet Sayar, "Burak bu kapıyı açtı, artık insanlar koşa koşa bu kapıdan içeri girecek. Birçok kişi bu konuda yapabileceğini görüyor olacak ve yapacak. Bu beni çok mutlu ediyor. Normal bir süreç gibi normal mezun verdik ama sonradan çok büyük başarı elde ettiğimizi fark ettik" şeklinde konuştu.

"İlk defa Türkiye’de doktora yapan bir işitme engelli mezun oldu"

Türkiye Sağırlar Milli Federasyon Başkanı Bülent Tekin de, "Sürekli Burak ile beraber çalışıyorduk. İlk defa Türkiye’de doktora yapan bir işitme engelli mezun oldu. İçimde çok büyük gurur var. Burak gibi kişilerin daha çok çıkması gerektiğini düşünüyorum. Burak bizler için çok güzel bir örnek. Tüm işitme engellilerin ‘İşitme engelli olmama rağmen’ deyip Burak’a bakarak bir engel olmadığını görebilir" ifadelerini kullandı.

Fehime Kartal

İşitme engelli birey Türkiye’de ilki gerçekleştirdi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da kurtlar ahıra girdi: 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı Erzincan’ın Otlukbeli ilçesinde kurtların ahıra girmesi sonucu 10 koyun telef oldu, 10 koyun yaralandı. Hayvan sahibi, kurtların yerleşim yerleri için tehdit oluşturduğunu söyledi. Otlukbeli ilçesinde yaşanan kurt saldırısı, hayvan yetiştiricilerini tedirgin etti. İlçede Yasin Yıldırım’a ait ahıra giren kurtlar, 10 koyunu telef ederken 10 koyunu da yaraladı. Edinilen bilgilere göre, kurtlar ahıra girerek kısa sürede büyük zarara yol açtı. Sabah saatlerinde hayvanlarının telef olduğunu gören Yıldırım, yaşanan durum karşısında büyük üzüntü yaşadı. Hayvan sahibi Yasin Yıldırım, kurtların artık insanlardan kaçmadığını belirterek, "Kurtlar köpeklerimizi bile kaçırıp öldürüyor. İnsanlara ve yerleşim yerlerine çok yakınlar. Doğaya salınan ve insanlara alışmış bu hayvanlar yıl boyunca bizim için ciddi bir tehdit oluşturuyor" dedi. Sürü sahibi Yasin Yıldırım açıklamasında şunları söyledi; "Erzincan Otlukbeli Küçük Otlukbeli’nde küçükbaş hayvancılık yapıyorum. 6 yıldır burada hayvancılık yapıyorum. İki senedir, bu son iki senedir bu yırtıcı hayvanlar yani kurtlara karşı mücadele veriyoruz ama mücadelemiz hep yarım kalıyor. Geçen sene iki defa çadırlarıma girdi. Biz bir şekilde uyandık çıkardık, yani üç beş tane telefat verdik. Köpeklerimizi alıp götürüyorlar, geçen sene iki tane köpeğimi götürdü. Şu an gördüğünüz gibi gece girip içeriye girmiş. 10’a yakın hayvanım telef oldu. 10’a yakın hayvanım da içeride, onlar da yaralı yani onların kurtulma şansları da yok. Biz bir türlü bunlara önlem alamıyoruz. Önlem alamamamızın sebebi sopayla kovalıyoruz çünkü bunların avlanması, vurulması yasak. Ama yani biz baş edemiyoruz çünkü meraya gittiği zaman hayvanımız, haftada 3-4 tane hayvanımızı çalıp götürüyorlar. Köpekler baş edemiyor, çok akıllı hayvanlar oldukları için bir tanesi köpekleri alıp götürüyor, bir tanesi çobanı oyalıyor, diğeri de hayvanı alıp götürüyorlar. Yani yaklaşık ben diyeyim, iki yılda benim 200-300 hayvan varlığım yani üç beş üç beş şeklinde katledildi ve öldürüldü. Şu anda gördüğünüz gibi içeride de 15-20 tane hayvanım telef oldu. Yani 10 tane telef oldu, 10 tane de yaralı, onlar da telef olacaklar. Biz buna karşı bir önlem alamıyoruz. Aldığımız önlem şurada, bu sene 3 tane çadır Ankara’dan sipariş ettik. İşte bunlarda sıkıntı yok ama o diğerlerinde maliyetin altında olduğumuz için yani maliyeti çok yüksek olduğu için biz bir türlü yani bunu da seneye artık evvelki seneye bir şekilde toparlamaya çalışacağız ama yetkililerden bir önlem istiyoruz. Yoksa durumumuz kötü çünkü bugün bunu yaptı, yarın bir daha gelecek, öbür gün bir daha gelecek. Şimdi biz de sabahtan akşama kadar hayvanla uğraşıyoruz, akşam da işte yorgun düşüp yatıyoruz. Gece de nöbet tutuyoruz ama bu her gün böyle gidemez." Bölgede benzer olayların sıkça yaşandığını ifade eden Yıldırım, yetkililerden önlem alınmasını talep ederek, hem hayvanların hem de vatandaşların can güvenliğinden endişe duyduklarını sözlerine ekledi.
Trabzon Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit Trabzon’da Türk sinemasının usta ismi Hülya Koçyiğit, "Trabzon Film Festivali" dolayısıyla geldiği Trabzon’da Kadın Yaşam ve İstihdam Merkezi’ni ziyaret etti. Burada atölyeleri gezen Koçyiğit’e Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in eşi Arzu Genç eşlik ederken, Koçyiğit, kadınların sergilediği ürünleri hayranlıkla inceledi. Koçyiğit, Karadeniz yöresinin geleneksel ve yöresel dokumaları arasında yerini alan yaklaşık bir asırdan beri kullanılan coğrafi işaretli keşanı dokumaya çalışması dikkat çekti. Koçyiğit, Trabzon’a ilk kez 5 yaşında geldiğini belirterek, "Trabzon’a ilk kez 5 yaşındayken gelmiştim ve ömür boyu birçok kez geldim. O nedenle bu gelişim ilk değil ama Trabzon’da ilk kez bir Film Festivali düzenleniyor. ’İlk’ demek biraz cesaret demek. Dilerim başladığı gibi bol bereketiyle inşallah hem şehrimize hem de sinemamıza çok büyük katkılarda bulunur bu festival. O nedenle bugün buradayım, çok da mutluyum. İyi ki bu seferki gelişimde böylesine faydalı bir mekânı ziyaret etmişim. Her biri birbirinden değerli geleneksel el sanatlarımız burada tekrardan hayat buluyor. Genç kadınlar burada bu mesleği, bu sanatı öğreniyor ve yaşatmaya devam ediyorlar. Bu beni çok gururlandırdı. Hepsinin ellerine, emeklerine sağlık. Burası bir yaşam merkezi. Buradan istifade eden bütün kadınları sevgiyle selamlıyorum. Daha nice nice kadınımızın bu imkânlardan yararlanmasını diliyorum" dedi.