GENEL - 21 Haziran 2018 Perşembe 14:16

Altun: "Araçlarda lastiklerin önemi göz ardı edilemeyecek kadar büyüktür"

A
A
A
Altun: "Araçlarda lastiklerin önemi göz ardı edilemeyecek kadar büyüktür"

Makine Mühendisleri Odası Konya Şubesi Başkanı Dr.

Makine Mühendisleri Odası Konya Şubesi Başkanı Dr. Aziz Hakan Altun, araç lastiklerinin öneminin büyük olduğunu belirterek alınacak önlemler hakkında uyarılarda bulundu.


Araçta hızlanma, tork ve fren güçlerinin doğrudan uygulandığı parçaların lastikler olduğunu ifade eden Dr. Aziz Hakan Altun, “Tork ve fren güçlerinin doğrudan uygulandığı parçalar lastiklerdir ve araçların yolla temasını sağlayan tek unsurdur. Bu sebeple lastiklerin önemi göz ardı edilmeyecek kadar büyük ve sürüş güvenliği açısından hayati önem taşır. Maalesef bu önemine karşılık vatandaşların araçlarda en az önem verdiği aksamlardan birisi de lastiklerdir. İyi bir lastiğin düz yolda iyi bir stabilite, yön tutturma, şok uygulamalarında dayanıklılık, yüksek hızlarda uyum ve aynı zamanda uzun ömürlü olma özelliklerini barındırması gerekmektedir. Yanlış basınç uygulanmış bir lastik kötü yol tutuşa ve fren mesafesinin uzamasına neden olduğu gibi, balans bozukluğu bulunan bir lastik de yolla teması azaltıp hayati tehlikeye neden olabilir. Lastikler üretildikleri mevsim şartlarına uygun olarak seçilmelidir. Araç lastiklerinin mevsimlerinde takılması gerektiğini belirten Altun, “Yaz lastikleri yazın, kış lastikleri de kışın kullanılmalıdır. Özellikle lastiklerin bilinçsiz kullanımı ekonomik ömürlerini çok kısaltır. Lastiğin ömrünü uzatmak için uygun servis koşullarında kullanılması ve aşağıda belirtilen hususlara dikkat edilmesi gerekir” dedi.


Dr. Aziz Hakan Altun, araç lastiklerinde dikkat çekilmesi gereken maddeleri şu şekilde sıraladı:


“Lastik şişirme basınçları en az 15 günde bir kontrol edilmeli, basınç düşmüşse uygun seviyeye getirilmelidir. Isınan lastiğin hava basıncı yükselebileceğinden lastiklerin hava basıncı, lastik soğukken ölçülmeli ve ayarlanmalıdır. Isınma sonucu yükselen hava basıncını azaltmak için lastiğin havasını boşaltma yoluna kesinlikle gidilmemelidir. Ayrıca stepne lastiğin basıncı da düzenli olarak kontrol edilmelidir. Araçların rot-balans ayarı her 10 bin kilometrede bir yaptırılmalıdır (yanlış ve hatalı kullanımdan dolayı bozulmadı ise). Lastiklerin her 10 bin kilometrede bir rotasyonunu (yer değiştirme) yaptırılmalıdır. Radyal lastiklerde dönüş yönünü değiştirmeden öndeki lastikler arkaya arkadakiler öne takılmalıdır. Lastiklerin diş derinliğini her 5 bin kilometrede bir kontrol edilmelidir. Diş derinliği 1.6 milimetreden az (kışın ise diş derinliğinin 3 mm’den az olması çekişi olumsuz etkiler) olan lastikler kullanılmamalıdır. Özellikle ıslak zeminde lastiğin suyu boşaltması ve yere tutunması güçleşeceğinden diş derinliği bu seviyenin altına düşmüş lastiklerin değiştirilmesi emniyet açısından çok önemlidir. Uzun yola çıkarken ve araç yüklüyken hava basıncı 2 PSI arttırılmalıdır (karlı ve buzlu havalarda daha iyi çekiş sağlayacağı düşüncesiyle lastik havası kesinlikle azaltılmamalıdır. Tersine bu gibi durumlarda hava basıncını yaklaşık 3 PSI artırmak zemindeki karlı buzlu tabakayı yarmaya yardımcı olup çekişi artıracaktır). Lastikler mümkünse her kullanımdan önce gözle kontrol edilmelidir. Lastiğe çivi taş cam gibi yabancı maddeler batmış ise bunlar çıkarılmalıdır. Hasar gören lastik vakit geçirmeden tamir ettirilmelidir. Hasar görmüş veya herhangi bir nedenle hava basıncı çok azalmış lastikle yola devam edilmemelidir. Lastiği parlatmak için petrol ürünleri içeren deterjan veya cilalar kullanılmamalıdır. Bozuk ve taşlı yollarda yüksek hız yapılmamalıdır. Ani ve sert fren yapılmamalı, aracı ani kaldırıp patinaj yapmaktan kaçınılmalıdır. Aksi halde lastiklerde düzensizlik ve erken aşınmalar meydana gelebilecektir. Lastiği keskin kaldırım kenarlarına sürtmekten kaçınılmalıdır. Lastiğin gövdesini oluşturan kordların çok hafif hasar görmesi bile üzerinde yüründüğünde lastikte tehlikeli olabilecek büyük arızalara sebep olabilecektir. Otomobil kullanırken yoldaki çukurlara ve tümseklere dikkat edilmeli kaldırıma park etmekten kaçınılmalıdır. Sıcak havada ve ağır yükle yüksek sürat yapılmamalıdır. Sıcak havalarda ve ağır yükte araçların yüksek süratte kullanılması halinde fazla ısınan lastiğin soğuması zorlaştıracaktır. Araçta uygun olmayan yüklemeden kaçınılmalıdır. Dengesiz yük dağılımı bazı lastiklerin üzerine fazla yük binmesine ve buna bağlı olarak hızlı aşınmaya sebep olacaktır. Araç ve lastikle ilgili ayarsızlıklar (balans bozukluğu, rot ayarsızlığı vs) giderilmelidir. Söz konusu mekanik ayarsızlıklar sürüş konforu ve direksiyon hakimiyetinin azalmasının yanı sıra lastiklerde düzensiz ve erken aşınmaya neden olacaktır. Araç üreticisi tarafından onaylanmış ebattaki lastik ve jantlar kullanılmalıdır. Lastik ve Jant ebadının birbirine uygun olmasına dikkat edilmelidir. Otomobilin dört tekerleğine aynı ebat yapı ve desende lastik takılmalıdır. Farklı lastik kullanımı özellikle de farklı ebat ve yapıda lastik kullanımı araç ve lastik performansını çok olumsuz etkileyecektir. Üretildiği tarih üzerinden 5 yıl geçen lastiklerin dikkatle kontrol edilip kullanılması gerekir. Eğer üzerinde çatlaklar oluşmuşsa söz konusu lastik kullanılmamalıdır. Tüm lastik supapları iyi durumda, temiz ve kapaklı olmalıdır. Supap kapakları lastiğin içine toz ve benzeri maddelerin girmesini önler. Bijon anahtar somunlarının sıkılığını düzenli olarak kontrol edilmelidir. Bijon anahtar somunlarının gevşek olması durumunda sürüş emniyetinin azalmasının yanı sıra lastikte düzensiz aşınma meydana gelecektir. Lastiğin üzerinde belirtilen hız ve yük limitleri hiçbir şekilde geçilmemelidir. Aksi takdirde çok tehlikeli sonuçlar doğurabilecek lastik arızaları söz konusu olabilir. Lastikler mevsim şartlarına göre kullanılmalıdır. Kış lastikleri -7 ila +7 C sıcaklıkta kullanılacak şekilde üretilmişlerdir. Dolayısı ile kış sezonunda kış lastikleri yaz sezonunda da yaz lastikleri kullanılmalıdır. Mevsim şartlarına göre lastikler değiştirilmez ise fren mesafeleri uzar, yol tutuş düşer, virajlarda savrulma ve kaymalar meydana gelir. Aracınızın güç tüketimi artacağı gibi ses ve gürültü seviyesi de artar. İki haftayı aşan park etmelerde lastik havası 7.5 PSI artırılmalı ve otomobil takoza alınmalıdır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Aydın’da ilk kez denendi, kestane üreticisine umut oldu Geçtiğimiz yıl 24 bin tona yaklaşan kestane üretimi ile Türkiye’de birinci sırada yer alan Aydın’da, kestane gal arısı ile mücadele çerçevesinde ilk kez dağıtılan ve salınımı yapılan avcı böcekler, üreticilere umut olacak. Kestane üretiminin önemli kısmının karşılandığı Aydın’da kestane ağaçlarındaki dal kanseri ve gal arısı hastalıkları üreticilerin korkulu rüyası olmaya devam ediyor. Hastalıkların önüne geçmek için ilgili kurumların işbirliği ile ciddi çalışmalar yapılırken, Aydın İl Tarım ve Orman Müdürlüğü koordinesinde de Aydın’da ilk kez olan uygulamayı gerçekleştirdi. Pilot bölge olarak belirlenen Efeler ilçesi Eğrikavak Mahallesi’nde kestane gal arısı ile biyolojik mücadele çerçevesinde 528 adet predatör böceklerin salınımı gerçekleştirildi. Avcı böcekler olarak da bilinen predatörlerin salınımıyla birlikte biyolojik mücadelenin üreticilere umut olması bekleniyor. Konu ile ilgili Aydın İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada “Aydın ilimiz 2022 TÜİK rakamlarına göre 7 bin 824 hektar ekili alanı ve 23 bin 439 ton kestane üretim miktarı ile ülke sıralamasında 1. sırada yer almaktadır. Üretim miktarımızın ülke üretim miktarının yüzde 29’una tekabül etmekte olup, 2022 yılında 4 bin 57 ton 2023 yılında ise 2 bin 240 ton kestane yurtdışına ihraç edilmiş ve 7,8 milyon dolar gelir elde edilmiştir. Aynı zamanda Aydın Kestanesi Avrupa Birliği tescilli Coğrafi İşaret almış ürünümüzdür. Kestane ilimizin belli bölgelerinde özellikle Efeler, Köşk, Sultanhisar ve Nazilli ilçelerimizde üreticilerimiz için önemli bir geçim kaynağını oluşturmaktadır. Kestanenin en önemli zararlısı olan Kestane Gal Arısı Çin orjinli olup, günümüzde Japonya, ABD, Kore ve Avrupa’ da üretim alanlarını tehdit etmektedir. Halihazırda Kestane Gal Arısının kimyasal mücadelesi mümkün bulunmamaktadır. 2005 yılında ülkemize girdiği tahmin edilen bu zararlıya karşı yapılabilecek en önemli mücadele biyolojik mücadele olarak öne çıkmaktadır. Bugün bu amaçla Muğla Orman Bölge Müdürlüğümüz ile ortaklaşa olarak İlimizde ilk defa Efeler İlçemiz Eğrikavak Mahallesinde Kestane Gal Arısı biyolojik mücadelesinde paratizoit organizma olan 528 adet Torymus Sinensis salınımı gerçekleştirilmiştir. Predatör böcek salınımı sonrasında yapılan bu biyolojik mücadelenin nasıl gerçekleşeceği, üreticilerimizin nelere dikkat etmeleri ve biyolojik mücadele yanında kültürel mücadele olarak üreticilerimizin nasıl davranmaları konularında İl Müdürümüz İbrahim Altıntaş, Aydın Orman İşletme Müdürümüz Engin Evcin, Muğla Orman Bölge Müdürlüğü Orman Zararlılarıyla Mücadele Şube Müdürümüz Mehmet Hayri İlhan ile Köşk ilçesi Orman İşletme Şefi Ali Üreden tarafından gerekli bilgilendirmeler üreticilerimize yapılmıştır. Aydın ilimizde ilk defa yapılan bu biyolojik mücadelenin Kestane Gal Arısı ile mücadele konusunda İlimize önemli bir katkı sağlayacaktır” ifadeleri yer aldı.
Yozgat Hafızlık öğrencileri sanatla motive oluyor Yozgat’ın Sorgun ilçesinde Hz. Aişe Kız Kur’an Kursu’nda hafızlık ve Kur’an-ı Kerim eğitimlerini sürdüren öğrencilerin sanatsal faaliyetlerle de zihinlerini dinlendirerek motive olmaları sağlanıyor. Sorgun Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğünce Hz. Aişe Kız Kur’an Kursu’na açılan resim kursunda yaşları 12 ila 15 arasında değişen hafızlık öğrencileri, boş zamanlarını sanatla uğraşarak geçiriyorlar. Günün büyük kısmını Kur’an-ı Kerim ve hafızlık eğitimi alarak geçiren öğrenciler, Sorgun Halk Eğitim Merkezi’nde görevli resim öğretmeni Selver Şimşek öncülüğünde resim, ahşap yakma ve taş boyama kurslarına da katılıyorlar. Öğrencilerin kursta hem motivasyon düzeyleri yüksek tutuluyor hem de yeteneklerini keşfederek geliştirmeleri sağlanıyor. Hafızlık öğrencileri yeteneklerini tablo ve taşlara yansıtırken, kurs binasının boş duvarlarına da resimler çizerek duvarları güzelleştiriyorlar. "Motive olup stres atıyorlar" Sorgun Halk Eğitim Merkezi’nde görevli Resim Öğretmeni Selver Şimşek, resim kursunun 2 yıldır devam ettiğini söyleyerek, “Biz burada öncelikle çocuklarımızın yeteneklerini geliştirmek için uğraşıyoruz. Öğrencilerimiz burada aynı zamanda hem hafızlık eğitimlerini sürdürüyorlar hem de motive olup stres atıyorlar. Onlar için güzel etkinlikler yapıyoruz. Karakalem, tuval çalışmaları, taş boyama gibi etkinlikler yaparak faydalı olmaya çalışıyoruz. Etkinliğimiz 2 yıldır devam ediyor” dedi. "Biz gitarla ilahi besteleyip ilahi de çalıyoruz" Öğrencilerin sanatla motive olduklarını belirten Şimşek, “Dersimizi eğlenceli hale getirmek ve onların streslerini azaltmanın yolu sanatla oluyor. Biz de bunu gerek resim, gerekse de müzikle birleştirerek daha eğlenceli hale getirmeye çalışıyoruz. Müzik ruhun gıdasıdır, insana rahatlık veriyor. Biz gitarla ilahi besteleyip, ilahi de çalıyoruz. Bu da öğrencilerimize farklı bir motivasyon kaynağı oluyor. Öğrencilerimizin daha önce belli bir yetenekleri vardı ancak kursumuzla beraber potansiyellerini daha da üst seviyeye taşıdılar. Gerçekten çok güzel çalışmalar ortaya çıkardılar” şeklinde konuştu. Hafızlık öğrencileri ise Halk Eğitim Merkezi’nce açılan kursların kendilerini motive ederek, zihinlerini dinlendirdiğini söylediler.
Manisa Turgutlu’nun Dumanlı Papaz Eriğinde hasat başladı Türkiye’nin en önemli erik üretim merkezlerinden biri olan Manisa’nın Turgutlu ilçesinde yetişen, bol sulu olması, iriliği, sertliği ve üzerindeki buğusuyla diğer erik türlerinden ayrılan Dumanlı Papaz Eriğinde hasat başladı. Geçen yıla göre rekoltenin daha yüksek olduğu Dumanlı Papaz Eriği Turgutlu’dan Türkiye’nin her yerine, Avrupa’ya, Dubai’ye ve Katar’a gönderiliyor. Sadece Manisa’nın Turgutlu ilçesinde yetişen, tadı ve üzerindeki buğusuyla hem Türkiye’de hem de dünyada adından söz ettiren Dumanlı Papaz Eriğinde bu sene hasat erken başladı. Gediz Nehri’nin bereketlendirdiği Turgutlu Ovası’nda, yaklaşık 10 bin dekar arazide yıllık ortalama 40 bin ton civarında üretilen Dumanlı Papaz Eriğinde 2 gün önce başlayan hasat çalışmalarının mayıs ayı boyunca devam edeceği öğrenildi. Rekoltenin fazla olduğu bazı erik bahçelerinde dallar ahşap desteklerle kırılmasın diye desteklenirken erik bahçelerinde sabah 06.00’da başlayan işçilerin mesaisi saat 14.00’a kadar devam ediyor. Büyük bir titizlikle dallarından toplanan Dumanlı Papaz Erikleri aynı özenle iriliğine göre ayrılarak halin yolunu tutuyor. Turgutlu halinden Türkiye’nin dört bir yanına ve dünyanın önemli merkezlerine gönderilen Dumanlı Papaz Eriği bahçede 30-40 lira arasında fiyatı değişirken kalitesine göre hal çıkışı 60 ila 100 TL arasında değişiyor. “Sadece Turgutlu’da yetişiyor” Turgutlu’nun İzmir girişindeki yaklaşık 15 dönümlük Dumanlı Papaz Eriği bahçesinde 2 gün önce hasada başladıklarını kaydeden tüccar Orhan Özdemir, “Bu sene rekolte çok güzel. Bu fazlalık fiyatlara da yansırsa daha da güzel olur. Şu an fiyatlar güzel ama ilerleyen zamanlarda ne olur belli değil. Dumanlı Papaz Türkiye’de sadece burada Manisa’nın Turgutlu ilçesinde yetişiyor. Türkiye’nin her yerine gönderiyoruz ve Avrupa’ya ihraç ediyoruz. Yakın zamanlarda uçak kargolarla Dubai’ye, Katar’a ve İngiltere’ye gönderiyoruz. Dumanlı Papaz sadece Turgutlu’ya has bir erik başka yerlerde de papaz erikleri var ama Dumanlı Papaz Eriğinin yerini tutmaz. Öbürlerinin üzerinde duman yok. Mersin’de, Aydın’da İznik’te yetişiyor ama onların üzerinde dumanı yok. Dumanlı Papaz’ın kilogramı 100 lira. Bu ürün pazara gittiği zaman fiyat daha da yükseliyor. Halci var, halcinin aldığı komisyon var oradan pazarcı var pazarcının eklediği fiyat var. Bu halkımıza yüksek gelir ama maliyetler çok yüksek. Bir işçinin günlük maliyeti bin lira. Bu bahçeye günlük 30 işçi geliyor. Maliyetleri yükseltiyor, ilaç gübre, mazot ve işçi servisi giderleri çok yüksek. Tarlaya her gün 3 araba gelip gidiyor” dedi. “En kalitelisi Dumanlı Turgutlu Papaz Eriği” Erik tüccarı Kamuran Toprak ise, “Mersin Mut eriği var. Mut eriği başladığı zaman fiyatlar çok aşırı yüksek, ihracata gidiyor. 600 lira, 700 lira bin liradan başlayan bir fiyat. Mersin Mut eriği önceden başladığı için bu fiyatları alabiliyor. Oysa ki bizim Turgutlu Dumanlı Papaz Eriği hem badem aşılı hem sulu hem ince kabuklu. Mut eriğinden bin kat daha kaliteli bir erik. Parayı alan Mersin, zorluğu çeken biziz. Şu anda Dumanlı Papaz Eriğin zaten çok tercih ediliyor. Üzerindeki ambalajlarda yazar Turgutlu Dumanlı Papaz Eriği diye. En çok Turgutlu’da yetişir. Turgutlu Sebze ve Meyve Haline aittir. İzmir Menemen’de vardır. Bir de Aydın’da vardır ama onlar da bizim buradaki eriğin yerini tutmaz. Bizim toprağımız, aşılarımız, badem aşısı yaptığımızdan ince kabuk ve sulu olur. Faydalı bir erik. Evine alan insanlar sağlıklı bir şekilde güvenle yiyebilir. Zehir atmayız, hiçbir şekilde hormon kullanmayız. Dumanlı Papaz Eriğinin bir günü vardır. Turgutlu’da 10- 15 Mayıs arasında toplamaya başlanır. Bu sene 10 gün önceden başladık. 5 gün sonra eriğimiz daha da güzelleşecek. İnşallah fiyatları da istediğimiz gibi alırız. Bugün 100-80 liranın altına düşerse para kazanamayız. Amele fiyatları da yüksek. Allah’ın izniyle her şey güzel olur. Biz bu malı buradan alırken, tüketiciyi de düşünmek lazım herkes alıp yiyebilirsin ama her şey pahalı.” diye konuştu. Emekli olduktan sonra aldığı bahçede Dumanlı Papaz Eriği üretmeye başladığını anlatan üretici 72 yaşındaki İsa Zengin, “Bu sene rekolte çok güzel ama rekolte çok olunca da erik tanelerini fazla büyütmüyor. Eriklerimiz 10 gün sonra daha da irileşir.” diyerek ilerlemiş yaşına rağmen üretime devam ettiğini ve herkesin de üretime yönelmesi gerektiğini söyledi.