GENEL - 14 Şubat 2020 Cuma 10:51

Selçuk’ta “Ödüllü Sigara Bırakma” Etkinliği Bilgilendirme Toplantısı yapıldı

A
A
A
Selçuk’ta “Ödüllü Sigara Bırakma” Etkinliği Bilgilendirme Toplantısı yapıldı

Selçuk Üniversitesi (SÜ) ev sahipliğinde; Yeşilay Konya Şubesi iş birliğinde “Ödüllü Sigara Bırakma” Etkinliği Bilgilendirme Toplantısı gerçekleştirildi.

Selçuk Üniversitesi (SÜ) ev sahipliğinde; Yeşilay Konya Şubesi iş birliğinde “Ödüllü Sigara Bırakma” Etkinliği Bilgilendirme Toplantısı gerçekleştirildi.


Ödüllü Sigara Bırakma Etkinliği Bilgilendirme Toplantısı açılış konuşmasını yapan SÜ Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı (ABD) Başkanı- Sigara Bırakma Polikliniği Bşk. Prof. Dr. Kamile Marakoğlu, “1-7 Mart Yeşilay Haftası etkinlikleri için başlattığımız ‘Sigarasız Selçuk Üniversitesi ve Sigarasız Sağ Sağlıklı Gençlerimiz’ için yürüttüğümüz bilgilendirme toplantısına hepiniz hoş geldiniz. Tütün kullanımı ve sigara tüm dünya ülkeleri için en önemli ve önlenebilir halk sağlığı sorunlarından birisidir. Dünyada 15 yaş ve üzeri nüfusta 1,5 milyar kişi yani her 3 erişkinden biri tütün bağımlısı olup bunların yüzde 80’i orta ve gelişmekte olan ülkelerdir. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre dünyada her 8 saniyede bir kişi sigaradan sağlığını kaybetmektedir. Dünyada tütün kullanımına bağlı hastalıklar nedeniyle yılda 8 milyon kişi ölmektedir. Tütün ürünleri pipo, puro, emfiye, çiğneme, nargile ve sigara şeklinde kullanılmaktadır. Tütün kullanımı içerisinde yüzde 95’le ilk sırada yer almaktadır. Ülkemizde ise yaklaşık 16 milyon vatandaşımız tütün ürünlerinden sigara kullanmakta ve her yıl yüz binden fazla vatandaşımızı sigara ve yol açtığı hastalıklar nedeniyle kaybetmekteyiz. Tüm ölümlerin yüzde 23’i tütüne bağlı hastalıklar sebebiyle olmaktadır. Ülkemizde sigara vergilerinin yüzde 80 oranında artması, kapalı alanlarda tütün alanında kullanım yasağı, tütün ürünlerinin reklam ve sponsorluk ve promosyonunun yasaklanması, sigara paketlerindeki resimli uyarıların yüzde 65’e çıkarılması sayesinde son 6 yılda sigara içimi yüzde 15 oranında azalmıştır. Tütünle mücadelede Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği kriterlere göre ülkemiz dünyada başarılı ilk 4 ülke arasında yer almaktadır. ALO 171 Sigara Bırakma ve Danışma Hattı sigarayı bırakmak isteyenlere destek olmak amacıyla 27 Ekim 2010’da kurulmuştur. Danışma hattına gelen çağrılar, sigara bırakma konusunda eğitim almış operatör aracılığı ile 7/24 saat hizmet verecek şekilde karşılanmaktadır. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Sigara Bırakma Polikliniği, Sağlık Bakanlığı’na bağlı Sigara Bırakma Polikliniklerinden biridir. Aktif olarak hizmet vermeye başladığı 2009 yılından beri 25 binin üzerinde hastaya sigara bırakma danışma ve tedavi hizmeti vermiş olup halen aktif bir şekilde hizmet vermeye devam etmektedir. Sigara bırakma hastalarına davranış terapisi eşliğinde uygun medikal tedavi verilip telefon klinik izlemlerle 2 yıl takip yapılması başarıyı arttırmaktadır. Sigara bırakmakla hem sağlığınız düzelecek hem de paranız cebinizde kalacak. Ve bunu daha hayırlı işlerde geleceğiniz için değerlendirebileceksiniz. ‘Sigarasız Sağ Sağlıklı Günler ve Dumansız Temiz Hava’ dileklerimle” dedi.



“Kat etmemiz gereken bir sürü yol var”


SÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, “Rakamlara göre ülkede sigara ile mücadele konusunda istenilen yere gelmediğimizi görmüş olduk. Yani 8-10 yıllık bir mücadelenin sonunda yüzde 15’lik bir düşüş var. Nüfusla oranladığımız zaman gönül isterdi ki bu yüzde 30’lara yani sigara içen üç kişiden biri sigarayı bırakmış olsun. Keşke herkes bıraksa. Maalesef o noktaya daha gelemedik. Kat etmemiz gereken bir sürü yol var. Dünyada insan sağlığına verdiği zarar net olarak ispat edildiğinde sigara kullanımı alkolden bile daha zararlı. Alkol kullanımı ile ilgili veriler ve tartışmalar var. 5 kişi, günde 5 paket, 5 yıl sigara içerlerse bu 5 yılın sonunda mutlaka birisi akciğer kanseri oluyor. Bu net, istatistikler de var. Sigaranın; mide kanserinin oluşmasında, damar tıkanıkları ve kalp krizlerinde inanılmaz etkisi var. Sigaranın ucunda beyin var. Beynin girüsları dediğimiz beyni oraya şematize etmiş ve yaşlandığınızda Alzheimer’ın oluşmasında inanılmaz etkisi vardır. Sigaranın içerisinde katran ve daha 100’ün üzerinde toksik malzeme ve materyal var. Biz bunun neden olduğunu kanser hastalarını tedavi ederken durumu müşahede ediyoruz. Hem de bazen göğüs boşluğunu açtığımız durumlar oluyor. Sigara içen hastanın akciğeri simsiyah olmuş. Sigara içmeyen hastanın göğüs boşluğunu açtığımız zamanlarda pırıl pırıl, tertemiz pespembe bir akciğerle karşılaşıyoruz. O hastanın iyileşmesi çok daha hızlı oluyor. Çünkü teneffüs ettiğimiz havada bizim ihtiyacımız olan oksijen yüzde 21’dir. Bunu bir de sigarayla yer değiştirerek olumsuz bir sürecin içerisine sokmayalım. Burada söylenecek çok şey var ama bu bir niyettir, plandır, projedir. Gençken içtiğiniz sigaraların, yaşlandığınız zaman zararını görüyorsunuz. Şimdi böylesine insan hayatını etkileyen materyalle ilgili bugün başlattığımız bu projede temel hedefimiz; sizlerin sağlığını korumak ve sağlıklı nesiller yetişmesini sağlamaktır. Her şey kişinin iyi niyeti ve isteğine bağlı kılmalıdır. Zorlamayla asla olmaz. Ülkemizde kapalı alanlarda sigara içilmenin yasaklanması bana göre devrim niteliğinde bir davranıştır. Bugün için bu ortadan kalktı. Ama insanlar kaçamak bir şekilde sigara içmenin yollarını arıyor. Önce niyet etmeniz lazım. Bu kararlığı ve iradeyi ortaya koymanız lazım” şeklinde konuştu.


Rektör Şahin, “Ödüllü Sigara Bırakma” etkinliğine katılanlar için süreci şöyle açıkladı: “Bu sürecin sonunda en başarılı olan performansı ortaya koyan öğrenci topluluğumuza veya birden fazla da olabilir. Birkaç günlük yurt içi gezi planlıyoruz. Onun dışında sigarayı bırakacak olan herkese bir ödülümüz, hediyemiz olacak. Burada birbirinizi destekleyerek başarıya ulaşırsınız. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.



“Bağımlılıklardan koruma ve bilinçlendirme adına etkinlikler düzenlemeyi bir borç biliyoruz”


Yeşilay Konya Şubesi Başkan Vekili Nevzat Yeğin, “Her türlü bağımlılığın kişi ve çevreye verdiği zarar artık hepimizin malumudur. Bizler de gençlerimizi başta sigara olmak üzere tüm bağımlılıklardan koruma ve bilinçlendirme adına etkinlikler düzenlemeyi bir borç biliyoruz. Bu vesileyle sigaradan kurtulmanın mümkün olduğunu bize bizzat gösteren gençlerimize canı gönülden teşekkürleri sunuyorum. Bu kervana katılacak diğer gençlerimizi de en kısa zamanda aramızda görmeyi umut ediyoruz. Bu projenin önemi sadece bireysel fayda değil, ülke ekonomimizi de verdiği zarar da göz önünde bulundurulsa desteklenmesinin de vazgeçilmez olduğu anlaşılır. Bağımlılıkla mücadelede göz önünde görülür faydasının olacağına inandığım bazı tavsiye niteliğindeki görüşlerimi şu şekilde paylaşmak istiyorum. Gençler; yalandan uzak durun, inanma duygunuzu diri tutun, anne ve babalarınıza öf bile demeyin, çıkarcı olmayan adil bir davranışı benimseyin, kibirli olmayın, alçak gönüllü davranın, bencil olmayın, yaptığınız iyilikleri unutun. Sigara, alkol, teknoloji bağımlılığı gibi çağımızın corona virüsleri olan alışkanlıklarından uzak durun. Bu vesileyle bizlere birlikte çalışma fırsatı veren Rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Şahin’e, Proje Direktörümüz Prof. Dr. Kamile Marakoğlu’na ve çalışma arkadaşlarına şahsım ve yönetim kurulu adına teşekkürlerimi sunmayı borç bilir, hepinizi saygıyla selamlıyorum” dedi.


Toplu fotoğraf çekiminin ardından program sona erdi.


Süleyman Demirel Kültür Merkezinde düzenlenen toplantıya; SÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, SÜ Tıp Fakültesi Aile Hekimliği ABD Başkanı- Sigara Bırakma Polikliniği Başkanı Prof. Dr. Kamile Marakoğlu, Yeşilay Konya Şubesi Başkan Vekili Nevzat Yeğin, Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanı Ahmet Ekizer, Kültür Şube Müdürü Yakup İba, idari personel ve öğrenciler katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Erzurum’un dağlarında kar, bağlarında kiraz var Geniş bir coğrafyaya ve farklı iklim özelliklerine sahip olan Erzurum’da yüksek kesimlerde kar eksik olmazken, düşük rakımdaki yerleşim alanlarında meyveler yetişmeye başladı. Erzurum’un Oltu ilçesinde yüksek kesimlerde karlar henüz erimemişken Ayvalı Mahallesi’nde dut, kiraz, can eriği ve çilekler yetişmeye başladı. Ayvalı’da bahçe sahibi Musa Demir, bahçesinde bu günlerde yetişen meyvelerden herkese tattırıyor. Dağlarının zirvesinde kar bulunan ve Oltu’ya 70 kilometre uzaklıktaki Ayvalı Mahallesi’nde mayıs ayının ilk haftalarında meyveler ağaçlarda kendilerini gösterdi. Ayvalı Mahallesi’nin eski muhtarı Musa Demir, "Bugün mayıs ayının ilk günlerinde bahçemizde kiraz, dut, can eriği ve çileğimiz mevcuttur. Yemek için tüm eş dost akraba ve arkadaşlar gelebilirler, bahçemizden tadabilirler. Bu kirazları toplamak çok zor ve ben de yalnız toplayamıyorum. Buyursun gelsinler kendileri toplayıp yesinler" şeklinde konuştu. Bahçeyi ziyaret eden Öner Elibol ise, "Bugün farklı bir güne şahit olduk. Adeta üç mevsimi bir anda yaşadık. İlçemizde bulunan Kırdağ’da önce kar yedik sonra yarım saatlik bir yolculuğun ardından Ayvalı Mahallesi’ne geldik. Bu güzel mahallemizde Musa kardeşimizin bahçesinde yetişen kiraz, dut, can eriği ve çileklerinin tadına baktık. Musa kardeşimize misafirperverliğinden dolayı çok teşekkür ederiz" dedi.
Samsun Türkiye’nin sağlık turizmine katlı sağlayacak yeni estetik kliniği Samsun’da açıldı Samsun’da yeni bir estetik kliniği açan Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzm. Opr. Dr. Emre Kıymık, “Yerli ve yabancı hastalara hitap etmek, sağlık turizmine katkı sağlamak istiyoruz" dedi. Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzm. Opr. Dr. Emre Kıymık’ın Atakum ilçesi Güzelyalı Mahallesi’ndeki estetik kliğini düzenlenen törenle açıldı. Çok sayıda davetlinin katıldığı açılış töreninde kurdele kesildi. Kliniği açma amacının danışanlarına kaliteli ve üst düzet hizmet sunarak Samsun’un ve Türkiye’nin sağlık turizmine katkı sağlamak olduğunu ifade eden Opr. Dr. Emre Kıymık, "Bu kliniği açma amacım bize gelen danışanlarımıza çok kaliteli, üst düzey hizmet sunabilmektir. Geçirmek istedikleri operasyonlar hakkında ayrıntılı bilgiler vererek sunumlarla onları bilgilendirebilmektir. Bütün bu ameliyat süreçlerini başarılı bir şekilde yönlendirebilmektir. Tabii ki tek yaptığımız işlemler cerrahi işlemler değil, estetik işlemler dediğimiz bir sürü halk arasında bilinen ismiyle botulinum toksin, dolgu, PRP, ip askı gibi uygulamalarda yapmaktayız. Biz plastik cerrahlar genellikle hep estetik cerrahi üzerine tanınırız. Bütün bunların haricinde de bir takım hastalıkların tedavilerini de yapmaktayız. Deri kanseri cerrahileri, çenedeki yapısal bozukluklara bağlı olarak gelişen bir takım ameliyatlarımız var. Çene ilerletme, gerileme ameliyatları yapıyoruz. Meme kanseri sonrası memenin yeninde oluşturulması ameliyatları yapıyoruz. Kliniğimizde bütün bunlara dair hizmet vermeyi planlıyoruz" diye konuştu. "Samsun şehrimize hem de ülkemize katma değer oluşturmak istiyoruz" Bu tarz kliniklerin Samsun’daki sağlık turizmini ciddi manada attırması öngörüldüğünün altını çizen Opr. Dr. Emre Kıymık, "Sebebi ise özel ve kaliteli hizmet verilen sağlık kuruluşları ne kadar çok artarsa dış ülkelerden sağlık turizmi için daha çok insan ülkemize çekebiliriz. Bu çok önemli ve değerlidir. Biz de klinik olarak sağlık turizmi yetki belgemizi alma sürecindeyiz. Bu süreç tamamlanınca bizler de sağlık turizmine Samsun adına ülkemizi daha iyi hale getirerek dışardan kendi marka ve reklamımızı oluşturmak adına çalışmalarımızı sürdürmeyi planlıyoruz. Türkiye’nin dünyada estetik anlamında önde gelen ülkelerden biri olmasının en önemli sebebi cerrahi olarak diğer ülkelere nazaran erken dönemde cerrahi süreci olgunlaştıran hekimlerimizin olmasıdır. Eğitim sistemimizin hızlı bir şekilde bizi ileriye taşıyarak cerrahi nosyonunu hızlı kazandırması en önemli avantajlardan bir tanesidir. Türkiye’nin sağlık turizminde payının giderek artması dış ülkelerden gelen hasta sayısını arttırıyor. Bu durum ise Türkiye’yi dünyada öne çıkaran önemli etkenlerden bir tanesidir. Cerrahi sayımız çok arttı. Dünyada ilk 3 gerebilecek boyuta kadar ilerledi. Bizler de bu duruma bireysel olarak katkıda bulunan kurumlardan bir tanesi olmak üzereyiz. Elimizden geldiğince sağlık turizmine önem vererek hem Samsun şehrimize hem de ülkemize katma değer oluşturmak istiyoruz. Samsun, Türkiye’de estetik cerrahi özelin iyi bir yerleşim ve konumdadır. Ciddi sayıda ameliyat sayılarımız mevcuttur. Tabii ki İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya gibi nüfus olarak daha kalabalık ve sağlık turizmin daha fazla yapıldığı illerden sonra Samsun liste başı gelen şehirlerden biridir. Samsun bu konuda çok iyi bir noktadadır. Biz de bunu daha ileriye taşıyarak diğer illerle aramızdaki farkı kapatarak onlarla yarışabilir pozisyona gelmek istiyoruz" şeklinde konuştu. "Yurt dışından hastalar geliyor" Yerli ve yabancı olan her hastaya hitap etmek istedikleri söyleyen Emre Kıymık, "Yabancı hasta sayımız giderek artmaktadır. Zaman zaman Almanya, Fransa, Gürcistan, Azerbaycan gibi ülkelerden hastalarımız gelmektedir. Öncesinde video konferans yöntemiyle görüşmeler yapmaktayız. Hastalarımız Samsun’a geldikten sonra ağırlamalarını yapıyoruz. Sağlık açısından tamamen kurallara uygun bütün bu süreci yönlendiriyoruz. İnsan sağlığı bu işlerdeki en önemli faktörüdür. Kim olursa olsun bu işi yapmaya yetkisi olan alanında bu branşta alanında uzman hekime başvurmalıdır. İnsanlar başvurmadan önce hekim seçiminde ve gideceği kurum seçiminde çok dikkatli olmalıdırlar. Önceden araştırmalılar. Estetik ameliyatlar şu anda çok popüler ve moda olduğu için herkes yapmak istiyor. Bu yüzden insanlar öncesinde hekim ve kurum seçiminde çok dikkatli olmalıdırlar" ifadelerini kullandı.
Erzurum ETSO’da, ‘EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti’ istişare toplantısı Özbekistan’ın ev sahipliğinde gerçekleştirilen Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) 4. Turizm Bakanları Toplantısında Erzurum’un ‘EİT 2025 Yılı Turizm Başkenti’ seçilmesinin ardından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla başlatılan çalışmalar kapsamında, Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası’nda (ETSO), EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti Koordinatörü Muharrem Çığlık’ın katılımıyla bir istişare toplantısı düzenlendi. Yönetim Kurulu Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıya; ETSO Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Üyesi Saim Özakalın, ETSO Meclis Başkanı Gökhan Yılmaz, Pasinler Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Taşbaşı, Erzurum Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Zafer Aynalı, ETSO Yönetim Kurulu Üyeleri, TOBB Genç ve Kadın Girişimciler Kurullarının Başkanları ile ilgili meslek komitelerinin başkan ve üyeleri katıldı. Özakalın, “Şehrimizin tanınırlığı için büyük bir fırsat” Toplantının açış konuşmasını yapan ETSO Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Saim Özakalın, Erzurum’un EİT 2025 Turizm Başkenti seçilmesinin önemini vurgulayarak, “Şehrimizin EİT Turizm Başkenti olarak seçilmesi bizim için büyük bir onur ve gurur kaynağıdır. Bu kapsamda ilimizde yapılacak her türlü organizasyon ve program şehrimizin, tarihi, kültürü, yaz ve kış turizmi potansiyeli, doğal güzellikleri, milli ve manevi kıymetleri gibi sahip olduğu tüm değerleri uluslararası anlamda tanıtımına ve tanınırlığına büyük katkı sağlayacaktır” dedi. “En üst seviyede çaba göstereceğiz” ‘EİT 2025 Yılı Turizm Başkenti’ çerçevesinde gerçekleştirilmesi planlanan bütün etkinliklerin, son dönemde bir çekim merkezi haline gelen Erzurum’un gerçek gücü ve cazibesinin ortaya çıkması için önemli bir fırsat olduğunu dile getiren Başkan Özakalın, ETSO olarak bu fırsatları değerlendirmek adına en üst seviyede çaba göstereceklerinin altını çizdi. Toplantıda daha sonra EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti Koordinatörü Muharrem Çığlık bir konuşma yaptı. 2025 yılında Erzurum’da Cumhurbaşkanlığının himayesinde yapılacak geniş kapsamlı programlar ve öncesindeki hazırlık süreçleriyle ilgili katılımcıları bilgilendiren Çığlık, düzenlenecek olan belli başlı programlara yönelik yürütülen çalışmaları aktardı. Erzurum’un, kış turizmi ve kış sporları alanındaki potansiyelini ön plana çıkaracak ve şehrin bu anlamda cazibesini artıracak ‘Erzurum Kış Oyunları’ organizasyonu gerçekleştirmek amacıyla çalışmalara başladıklarını anlatan Çığlık, her yıl 6-12 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilmesi planlanan kış oyunlarıyla ilgili faaliyetlerin Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın koordinasyonunda yürütüleceğini söyledi. “Palandöken ekonomik forumu, Davos benzeri bir organizasyon olacak” Konuşmasında, etkinlikler kapsamında düzenlenecek olan ve iş dünyasını yakından ilgilendiren en önemli çalışmaların başında, 2025 Yılı Şubat ayında gerçekleştirilmesi planlanan, ‘Palandöken Ekonomik Forumu’nun (PEF)’ geldiğini ifade eden Koordinatör Muharrem Çığlık, Davos benzeri bir organizasyon olacak Palandöken Ekonomi Forumu’nun hazırlık çalışmalarına başladıklarını belirtti. Çığlık, “Ülkemizde gerçekleştirilecek ve uluslararası anlamda ses getirecek en önemli forumlardan birisi olacak bu etkinliğin, ülkemize ve Erzurum’a büyük değer katacağına inanıyoruz. Bu konuda, TOBB Başkanımız Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanımız Sayın Nail Olpak ve iş dünyamız bize büyük destek veriyor. Erzurum’da da ETSO Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Sayın Saim Özakalın zaten bizzat bu oluşumun içerisinde yer alacak ve bu forumu başarıyla gerçekleştirmek için birlikte çalışacağız” dedi. Koordinatör Çığlık ayrıca, EİT 2025 Erzurum Turizm Başkenti etkinlikleri kapsamında Mayıs 2025’te, ‘EİT Liderler Zirvesi’ ve ‘Uluslararası Gastronomi Fuarı’ gibi önemli etkinliklerin de hazırlık çalışmalarının sürdürüldüğünü sözlerine ekledi.
İstanbul Kaza yapan sürücü hıncını yanındaki kadından çıkardı: O anlar kamerada Eyüpsultan’da alkollü olduğu iddia edilen minibüs sürücüsü direksiyon hakimiyetini kaybederek kaldırımda bulunan beton mantarlara çarptı. Kaza anında kaldırımda yürüyen yaya faciadan kıl payı kurtuldu. Araç sürücüsü ise olayın ardından sinirle yanındaki kadını araçtan indirerek darp etti. Edinilen bilgiye göre olay, saat 06.30 sıralarında İslambey Mahallesi’nde meydana geldi. Alkollü olduğu iddia edilen minibüs şoförü direksiyon hakimiyetini kaybederek kaldırım kenarında bulunan beton mantarlara çarptı. O sırada kaldırımda yürüyen bir yaya çarpmanın etkisiyle etrafa savrulan beton parçalarından kıl payı kurtuldu. Savrulan beton parçaları çevredeki dükkanların kepenklerine hasar verdi. Önce kaza yaptı, ardından kadını darp etti Kazanın ardından minibüs şoförü ve kadın araçtan indi. İkili arasında olay yerinde sözlü tartışma başladı. Kazanın ardından sinirli minibüs şoförü hıncını yanındaki kadından çıkararak kadını darp etti. O anlar ise bir iş yerinin güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. “O sırada bir yaya zor kurtuldu” Kadını darp eden minibüs şoförünün muhtemelen alkollü olduğunu belirten İsmail Kaya, “Kaza saat 06.00 sıralarında meydana geldi. Beyaz minibüs hızlı bir şekilde gelip buradaki dubaları parçalıyor. Dubalar savrulup bizim mağazalarımıza zarar verdi. O sırada bir yaya zor kurtuldu. Üzerine taşlar geldi. Daha sonra araç ileride durdu. İçerisinde bir bayan vardı. Muhtemelen tartışıyorlardı. Bayan indikten sonra alkollü şahıs bayanı darp etti. Tokatlayıp gönderdi. Polisler gelmeden kendisi kaçtı. Çok hızlıydı, muhtemelen alkollüydü. Burada bir yayaya zarar verebilirdi. Olan dükkanlara oldu” şeklinde konuştu.
Erzurum Başkan Akpunar, Aziziye Belediyesi’nin borçlarını açıkladı Aziziye Belediye Başkanı Emrullah Akpunar, kurumun borçlarını kalem kalem açıkladı. Başkan Akpunar, “Belediye iştirakleri de dahil olmak üzere toplam borç 508 milyon 886 bin 670 lira” dedi. Aziziye Belediye Başkanı Emrullah Akpunar, belediye borçlarıyla ilgili olarak kamuoyundaki söylentilere açıklık getirdi. Ilıca Termal Tesisleri’nde düzenlediği basın toplantısıyla habercilerin karşısına geçen Başkan Akpunar, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri sonrası devraldıkları Aziziye Belediyesi’nin borçlarını kalem kalem açıkladı. Akpunar, “Aziziye Belediyesi, kendini boşverin, iyi yönetilmesi halinde üç-dört ilçeyi de beraberinde geçindirebilecek bir kapasiteye sahip. Yapacağımız şey, pasiflerimizi aktif hale getirmek” ifadesini kullandı. Borçları kalem kalem açıkladı Aziziye Belediyesi’nin toplam borcunun an itibariyle 508 milyon 886 bin 670 lira olduğunu açıklayan Başkan Emrullah Akpunar, bu toplam içerisinde piyasa borçlarının 113 milyon 259 bin 381, banka kredi borçlarının 107 milyon 559 bin 673, teminat mektupları karşılığının 85 milyon 808 bin 243, Maliye borçlarının 15 milyon 207 bin 899, SGK borçlarının 77 milyon 723 bin 386, TOKİ’ye olan borçların 19 milyon 129 bin 391, Milli Emlak’a olan borçların ise 80 milyon lira olduğunu bildirdi. Bu tutar içerisinde 10 milyon 198 bin 694 liralık da, henüz fatura edilmemiş borç bulunduğunu ifade eden Akpunar, kurumun sadece personel giderinin 17 milyon lira olduğunun altını çizerek, “Gelen para 11 milyon, personel gideri 17 milyon. Yani aradaki eksi fark tam 6 milyon lira” diye konuştu. Pasif varlıklar aktif olacak Bu borçların ödenmesi noktasında atacakları ilk adımın belediyenin pasif varlıklarını aktife dönüştürmek olduğunu anlatan Aziziye Belediye Başkanı Emrullah Akpunar, “69 mahallemizde tarla vasfı taşıyan toplam 5 bin 60 dönümlük taşınmazımız var. Bu tarlalar belediyenin envanterine geçmiş. Bunlar pasif haldeler ve hiçbir katkıları yok. Köylüye var mı, aslında köylüye de pek faydaları yok. Camisi, ötesi berisi, mezarlığımız belediyenin uhdesinde; biz onlarla ilgili gerekli yükü sırtımıza alacağız ve bu yerleri kendimiz satışa çıkartacağız. Eğer satmazsak, ayda gelen 20 milyon liralık zarar, belediyemize yılda 250 milyon liralık yük bindirecek. O varlıklarımız 250 milyon ederse ve bu sene satarsak borcumuzu büyük ölçüde ödemiş olacağız. Ama bir sonraki yıla bırakırsak, seneye bu varlıklar da bir anlam ifade etmeyecek” şeklinde konuştu. “Tasfiye işlemleri başladı” Aralarında kaplıcaların bir kısmının da bulunduğu çeşitli park ve bahçelerin 10 ya da 25 yıllığına kiralandığını ifade eden Akpunar, “Bu hususta gerekli çalışmaları ve tasfiye işlemlerini başlattık. Parklarımızı kendimiz işletebileceğimiz şekilde ele alacağız ve oradaki arkadaşları da mağdur etmeden tasfiyesini gerçekleştireceğiz. Şu anda içinde bulunduğumuz termal tesisler bile zarar ediyor. 81 personel var. Ayda buraya 3 milyon lira doğalgaz geliyor, 5 milyon lira geldiği de olmuş. Nasıl kar edeceksin? Kasayı çekiyorlar günlük 40 bin lira, doğalgaz gideri günlük 150 bin lira. Buraların doldur-boşalt istasyonu olmayacak. İyi bir yönetim anlayışıyla bu tesisleri halkımızın dilediğince istefade edebildiği, huzur bulduğu, dinlendiği ve memnuniyetle ayrıldığı mekanlara dönüştüreceğiz” dedi. “Kaynağımızı kendimiz kullanırız” Gazetecilerin seralarla ilgili soruları da yanıtlayan Başkan Akpunar, bu tesisin de 10 milyon lira civarında zararının söz konusu olduğuna işaret ederek, “Seraya yakın bir bölgede 360 metre derinlikte elde edilen bir termal su kaynağımız var. Bu kaynak da, yine seçimden çok kısa bir süre önce 25 yıllığına bir yatırımcıya kiralanmış, devredilmiş. Biz bu konuyu da gündemimize aldık ve o devri iptal ettik. Kendi kaynağımızı yine biz kendimiz kullanacağız. Bu kaynağı serada değerlendirebilir miyiz, ona da bakacağız” diye konuştu. Seranın Büyükşehir Belediyesi’ne devredilmesi noktasındaki söylentilere ilişkin sorulara da cevap veren Akpunar, “Bu hususta gelen bir teklif olursa elbette değerlendiririz. Tabi burada asli mesele öncelikle belediyemizin çıkarlarını düşünmek olur” hatırlatmasında bulundu. “O siyaseti başkaları yapsın” Öte yandan parti değiştirme konusundaki görüşleri de sorulan Aziziye Belediye Başkanı Emrullah Akpunar, “Bu soruya kaçamak cevap vermeyecek kaç kişi çıkar derseniz, bilin ki bir tek Emrullah Akpunar çıkar. Millet beni bu partiden seçmiş, bu partiyle geldim, bu partiyle giderim. Geldiğim gün rozetimi çıkartıp masaya koyacağım dedim. O siyaseti il başkanları ilçe başkanları yapsınlar. Ama ben şu anda Aziziye Belediyesinde kamu adına vermiş olduğum sözleri bir bir yerine getireceğim. Sıkışma konusu da, kimse kaçış rampasına kaçmasın. Bu Emrullah Akpunar için de geçerli. Aziziye Belediyesinde beni sıkıştıracak hiç kimse olamaz. Biz 14 bin oy almışız, 100 bin sevenimiz var. Eğer illegal bir şekilde birileri bizi sıkıştırmaya başlarsa, bizim hareketimizin ismini kimsesizler koymuştuk. Bakarsınız kimsesizler 100 bin kişi olmuş, hakkımızı arıyor. Hiçbir kimse bu milletin hakkını gasp edemez. Bunlar sokakta algı oluşturmaktır. Biz devletin her kurumuyla çalışmak zorundayız, hiç bir şahsın ismi önemli değildir. Bir partiye geçmekle borçlar ödenecekse, 20 yıldır neden borçlar oluşmuş?” ifadelerini kullandı.