ASAYİŞ - 24 Ağustos 2015 Pazartesi 17:40

Yeni evli çifti ölüm ayırdı

A
A
A
Yeni evli çifti ölüm ayırdı

Kütahya'da meydana gelen trafik kazasında damat öldü, gelin ağır yaralandı.

Kaza, Kütahya-Eskişehir karayolunun 36. kilometresinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, İstanbul'dan balayı için Antalya'ya gitmekte olan Gürcan Bacak (35) yönetimindeki 34 VM 5796 plakalı otomobil, kayarak yol kenarındaki bariyerlere çarptı. Kazada, sürücü Gürcan Bacak olay yerinde hayatını kaybederken, otomobilde yolcu olarak bulunun Damla Altun (33) yaralandı. Yaralı gelin Damla Altun, 112 Acil Servisi ekipleri tarafından DPÜ Evliya Çelebi eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Altun'un yoğun bakımda tedavisinin sürdüğü öğrenildi.

Damla-Gürcan çiftçinin 2 gün önce dünya evine girdiği öğrenildi. Bacak'ın naaşı otopsi için hastane morguna götürüldü. Kazayla alakalı soruşturma başlatıldı. 

HÜSEYİN EFE 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Diyanet İşleri Başkanı Arpaguş: "Kurslarımızı Peygamber Efendimizin örnekliğinin hayata taşınması hususunda güçlü bir zemin olarak değerlendiriyoruz" Diyanet İşleri Başkanı Safi Arpaguş, "Kurslarımızı, Kur’an-ı Kerim’in ilkelerinin ve Peygamber Efendimizin örnekliğinin hayata taşınması hususunda güçlü bir zemin olarak değerlendiriyoruz" dedi. Diyanet Akademisi Başkanlığı tarafından düzenlenen ‘3’üncü Dönem Aday Din Görevlileri Mezuniyet Programı’, Ankara Dini Yüksek İhtisas Merkezi’nde yapıldı. Programa Diyanet İşleri Başkanı Arpaguş, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Hüseyin Hazırlar, Diyanet Akademisi Başkanı Doç. Dr. Enver Osman Kaan, 1’inci Hukuk Müşaviri Ertuğrul Coşkun, Özel Kalem Müdürü Mehmet Fatih Sönmez, Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanvekili Dr. Fatih Mehmet Aydın, Ankara Dini Yüksek İhtisas Merkezi Müdürü Dr. Mustafa Sarıcaoğlu, mezun kursiyerler ve aileleri katıldı. "Verilen bu eğitimleri, milletimizin bu sahada güvenilir bilgiye ulaşmaları noktasında büyük bir imkan olarak görüyoruz" Mezun kursiyerlere son dersini veren Arpaguş, Diyanet İşleri Başkanlığının görevleri arasında Kur’an öğretimi ve eğitimi programlarının özel bir yeri olduğunu ifade etti. Diyanet İşleri Başkanlığının, 4-6 yaş kurslarından hafızlık kurslarına, ihtiyaç odaklı programlardan yaz Kur’an kurslarına kadar birçok farklı formatta aktif olarak Kur’an ve din eğitimi veren bir kurum olduğuna dikkati çeken Arpaguş, "Verilen bu eğitimleri, milletimizin bu sahada güvenilir bilgiye ulaşmaları noktasında büyük bir imkan olarak görüyoruz. Bu kurslarımızı, Kur’an-ı Kerim’in ilkelerinin ve Peygamber Efendimizin örnekliğinin hayata taşınması hususunda güçlü bir zemin olarak değerlendiriyoruz" diye konuştu. "Milletimizin her bir ferdinin manevi hayatına rehberlik etmek, bizim sorumluluk alanımızdır" Arpaguş, Diyanet İşleri Başkanlığının hizmetlerinin sadece mihrap, minber, kürsü görevlerinden ve Kur’an hizmetlerinden ibaret olmadığını belirterek, "Günümüz toplumunun ihtiyaçları, din görevlilerinin görev alanını cami ve Kur’an kursu duvarlarının çok ötesine taşımayı da gerektirmektedir. Gençlik merkezlerinde, hastanelerde, huzurevlerinde, cezaevlerinde, üniversite yurtlarında ve daha pek çok alanda hizmet üretmek ve bütün bu alanlarda milletimizin her bir ferdinin manevi hayatına rehberlik etmek, Diyanet İşleri Başkanlığı olarak bizim sorumluluk alanımızdır" ifadelerini kullandı. "Zorlu süreçten yüz akıyla çıkmanın yolu, Kur’an ve sünnete sarılmak" İletişim alanındaki teknolojik gelişmelerin inanç ve kültür alanındaki etkileşimi küresel bir boyuta taşıdığını aktaran Arpaguş, şu ifadelere yer verdi: "Dünyanın herhangi bir yerinde ortaya çıkan bir düşünce, kısa sürede bütün insanlığı etkisi altına alabilmektedir. Hayatın birçok alanını etkileyen oldukça karmaşık ve bir o kadar da zorlu olan bu süreçten yüz akıyla çıkmanın yolu, öncelikle temel kaynaklarımız Kur’an ve sünnete sarılmak, inanç ve medeniyet değerlerimizi olabildiğince kuşanabilmektir. Doğru bilgi edinmek ve bu bilgiyi doğru şekilde aktarabilmektir. Bunu yaparken de topluma en güzel şekilde örneklik etmek, nezaket ve zarafetle davranmak, hizmette dirayet göstermek ve bu yolda kararlılıkla yürütmektir." Program, Arpaguş’un mezun kursiyerlere başarı belgelerini takdim etmesinin ardından tamamlandı.
Kütahya Kütahyalı gözleme ustası Asya Nil Şavk: "Gerçek gözlemeyi yaşatmaya çalışıyorum" Kütahya’da açtığı işletmede geleneksel yöntemlerle gözleme yapan Asya Nil Şavk, gerçek gözleme kültürünün unutulmaya yüz tuttuğunu belirterek, yaptığı ürünlerde geçmişin izlerini yaşatmak istediğini söyledi. Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Tıbbî Görüntüleme Merkezi’nde eğitim aldığını ifade eden Şavk, gözlemenin Anadolu’da yokluk zamanlarının yemeği olduğunu anlattı. Şavk, "Eskiden insanlar ellerindeki haç haç, un ve yağla karınlarını doyururdu. Ben de işletmemde o dönemde nasıl yapılıyorsa aynı şekilde üretmeye çalışıyorum" dedi. Üniversite yıllarında Çanakkale’de aşçılık yaptığını dile getiren Şavk, o dönem mutfakta satılan gözlemelerin geleneksel tariften uzak olduğunu fark ettiğini söyledi. Şavk, "Hamuru açıp içine mısır, peynir koyup gönderiyorlardı. Bu değil arkadaşlar. Gözleme deyince aklıma haşhaşlı olan geliyor. Dışarıda hiç görmemiştim. Mesela gözlemenin içine mısır girmez" diyerek doğru bildiği tarifi çevresine öğretmeye çalıştığını aktardı. Memleketine döndükten sonra kendi dükkanını açan Şavk, haşhaşlı, yaren, ıspanaklı, peynirli ve patatesli gözlemeler yaptığını belirterek, ürün çeşidini gelenekten kopmamak için sınırlı tuttuğunu vurguladı. Şavk, "Temelinde ninelerimizin taze sütle yaptığı peynirlerle hazırlanan ürünler yatar. Bence bu yeterli" şeklinde konuştu. Ürün fiyatlarının altına koyulan para görsellerinin dikkat çektiğini belirten Şavk, bunun tamamen babasının oluşturucu fikri olduğunu söyledi. Şavk, "Başta nasıl olacak diye anlamadım. Babam Mehmet Yeşil çizip gösterince çok güzel olduğunu düşündüm. Hem dikkat çekiyor hem de farklılık oluşturuyor. Babama bu konuda çok güveniyorum" diye konuştu.
Edirne Edirne’de Dini İhtisas Merkezi ilk mezunlarını verdi Edirne Dini İhtisas Merkezi, 8 aylık eğitimin ardından 45 hafız kursiyeri aday din görevlisi olarak mezun ederken, merkezin Balkanlar’a yönelik hizmet vereceği belirtildi. Edirne’de Diyanet Akademisi Aday Din Görevlileri Mezuniyet Töreni gerçekleştirildi. Halk Eğitim Merkezi Mimar Kemaleddin Salonu’nda düzenlenen programda, Edirne Dini İhtisas Merkezi’nin 8 aylık eğitim sürecini tamamlayan 45 hafız kursiyer, aday din görevlisi olmaya hak kazandı. Merkezin 14 Nisan 2025’te eğitime başladığı belirtildi. Mezuniyet programı, ilahilerin seslendirilmesi ve kursiyerlere belgelerinin takdim edilmesiyle sona erdi. Törene Edirne Müftüsü Ercan Aksu’nun yanı sıra kamu kurumları ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve mezunların aileleri katıldı. Edirne Valisi Yunus Sezer, Edirne’nin her adımında manevi ve tarihi izlerin görüldüğünü belirterek, "Eski Cami’yi, Hasan Sezai Hazretleri’ni, Darülhadis Camisi’ni ziyaret ettiğimizde, Muradiye Camisi’nin avlusunda yatan büyük zatları gördüğümüzde bu şehrin halen güçlü bir manevi dinamik üzerinde durduğunu kalben hissediyoruz" dedi. Sezer, Dini İhtisas Merkezi’nin Balkanlar’a da hizmet vereceğini ifade ederek, "Edirne’yi Balkanlar’ın başkenti olarak addediyoruz. Merkezin burada hizmet vermesi çok kıymetlidir. Bizim muradımız Balkanlar’a hitap etmektir. Balkanlar’dan gelecek imamlarımızın, müftülerimizin ve din görevlilerimizin burada hizmet içi eğitimle yetiştirilmesi bölgedeki Müslüman kardeşlerimize hizmet açısından çok daha hayırlı olacaktır" şeklinde konuştu. Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Hatice Boynukalın Şenkardeşler ise din görevlilerinin mesajlarının halkın vicdanına, yaşamına ve samimiyet algısına doğrudan dokunması gerektiğini vurguladı. Boynukalın, "Önemli olan ne bildiğiniz değil, o bilgiyi halkın gözünde nasıl temsil ettiğinizdir" dedi. Edirne Dini İhtisas Merkezi Müdürü Tevfik İşçen de ilk mezunları vermenin gururunu yaşadıklarını ifade ederek kursiyerleri tebrik etti.