YEREL HABERLER - 07 Aralık 2016 Çarşamba 17:59

Fethi Gemuhluoğlu sempozyumla anıldı

A
A
A
Fethi Gemuhluoğlu sempozyumla anıldı

Malatyalı ünlü fikir ve gönül adamı Fethi Gemuhluoğlu, ölümünün 40. Yıldönümünde Malatya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen sempozyumla anıldı.
Ramada Altın Kayısı Otel’de düzenlenen Fethi Gemuhluoğlu Sempozyumu’na, Malatya Valisi Mustafa Toprak, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay, İlçe Kaymakamları, ilçe Belediye Başkanları, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ercan Turan, Genel Sekreter Yardımcıları, Daire Başkanları, Şube Müdürleri, kurum yöneticileri, STK temsilcileri, akademisyenler, öğrenciler ve kalabalık bir vatandaş topluluğu katıldı. Fethi Gemuhluoğlu adına bir serginin de açıldığı sempozyumda konuşma yapan Malatya Valisi Mustafa Toprak, Malatya’nın birbirinden kıymetli sanat ve siyaset adamı yetiştirdiğini ifade ederek, “Bunlardan birisi de hiç şüphesiz Fethi Gemuhluoğlu’dur. Belki de onu gönüllere nakşeden şey yazar ve şair kişiliğinden ziyade ilim, irfan yolunda yürüyen gençlere çizdiği engin ufuklardır” dedi. Fikri ve ilmi manada kemale ulaşan örnek şahsiyetlerden olan Gemuhluoğlu’nun aynı zamanda bir gönül eri ve Hak aşığı olduğunu belirten Toprak, “Ömrünü vakfedip yapmaya gayret ettiği hizmetler onun bir gönül adamı, hizmet adamı olduğunun en bariz göstergeleridir. O, gençlere hem istikamet göstermiş hem de özellikle gençlere sağladığı burslarla gençlerin eğitim hayatlarındaki en büyük destekçilerinden olmuştur. Gemuhluoğlu, felsefi ve tasavvufi erdemleri de gönül potasında maharetle eritmiş, yaşadığı her anı dostluğu tesis etmeye adamış, zikrettiği her kelamın bir fazlasında ‘dostluk’ demiştir. İlimle dost olmuş, irfanla dost olmuş, hayatla dost olmuş hatta ‘ölümle bile dost olmak gerekir’ demiştir” diye konuştu. Fethi Gemuhluoğlu gibi ilim ve hizmet adamlarını anmanın gelecek açısından son derece önemli olduğunu kaydeden Vali Toprak, “Onun hedefi medeniyetimizin yeniden inşası idi. Ümit ediyorum ki halde ve istikbalde Aziz Milletimiz kadim medeniyetimizin bütün değerlerine sahip çıkacak ve bu değerlerimizin bekasını temin için Fethi Gemuhluoğlu’nun hizmetlerinden feyz alacaktır. Ben, bu duygu ve düşüncelerle mümtaz şahsiyet Fethi Gemuhluoğlu’na Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyor, bu güzide programı düzenleyen Büyükşehir Belediyemize teşekkür ediyor, sempozyuma iştirak ederek değerli birikimlerini bizlerle paylaşacak olan kıymetli misafirlerimize şükranlarımı sunuyor, hepinize sağlık ve esenlikler temenni ediyorum” ifadelerini kullandı. Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır ise, Malatya’nın çok büyük şahsiyetler yetiştirdiğini ancak bu şahsiyetlerin yeteri kadar tanınmadığını belirterek, “Malatya’nın yetiştirdiği değerleri ve şahsiyetleri gençlere çok iyi tanıtmaya çalışacağız. Onlardan almamız gereken önemli dersler var. Özellikle Fethi Gemuhluoğlu gibi büyük bir değerin bugün burada bilmediğimiz yönlerini öğreneceğiz. O’nu biraz daha yakinen tanımış olacağız” şeklinde konuştu.
Malatya’nın değerlerini öğretmek ve tanıtmak için Büyükşehir Belediyesi olarak önemli çalışmalar yürüttüklerini aktaran Başkan Çakır, “Malatya’da sosyal ve kültürel anlamda çok hareketli ve yoğun bir program trafiği var. Bunların faydalarını belki kısa vadede görmeyebiliriz. Ama uzun vadede mutlaka ortaya çıkacaktır. Bu toplumun kimliğini, düşünce iklimini oluşturan, görüşlerini ortaya koyacak olan bu büyük zatlardır. Bu büyük zatların bakış açıları, insana, topluma vermiş olduğu değer, vatan ve milletine olan sevgisi, çalışma gayreti ve azmini tanıyıp, kişiliklerini ortaya koyabilirsek, yerel yönetimler olarak bu yapmış olduğumuz çalışmalardan bir netice almış oluruz” dedi. Şehirlerin fiziki gelişiminin önemli olduğunu ancak en büyük yatırımın insana yapılan yatırım olduğunu kaydeden Çakır, “Binlerce yıllık bir tarihten ve onlarca medeniyetin yaşamış olduğu topraklardan bahsediyoruz. Ama bu evreleri ve değerlerimizi yeteri kadar tanımadığımız da aşikar. İbni Arabi, Battalgazi, Turgut Özal, Fethi Gemuhluoğlu gibi değerlerimizi ne kadar tanıttığımızı, gençliğimize indiğimiz zaman o boşluğu hemen görüyoruz. Bundan sonraki süreçte bu çalışmalarımızı devam ettireceğiz” ifadelerini kullandı. İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay da, Malatya’nın birçok önemli isim yetiştirdiğini ve bunları vatana armağan ettiğini söyleyerek, “Bu topraklarda yetişen aydınlardan biri de Fethi Gemuhluoğlu’dur. İlhamından feyzinden ve sözlerinden yüzlerce, binlerce kişinin istifade ettiği Gemuhluoğlu, büyük bir münevverdi. Böylesi insanları sadece anmak yeterli değil. Anlamak ve anlatmak zorundayız. Yüreği Allah, Vatan, Bayrak, Kur’an için memleket için çarpan, serdengeçtilerin bir büyük ağabeyiydi. Gemuhluoğlu binlerce vatan evladına burs buldu, onları okuttu ve akademisyen olmaları için uğraştı. İşsizlere iş için uğraştı. Başı sıkışanların uğradığı, dara düşenlerin irtica ettiği, ihtiyacı olanların müracaat ettiği emin bir adresti. Gemuhluoğlu, siyasette, sanatta vakıf işlerinde insan yetiştirme konusunda hep önder oldu. O’nunla ilgili olanlar milli ve manevi değerlere daha sıkıca sarıldı. Vatan, bayrak ve memleket sevgisi, yüreklerinde kök saldı. O dilimize vurgun, kültürümüze aşık, milletimize hayran, türkülerimize sevdalı bir alperendi. Gemuhluoğlu aynı değerlere inananların birleştiricisi, gönüllerin kaynaştırıcısı olarak tevhid ehli bir şahıstı” diye konuştu.
Rektör Kızılay, konuşmasının sonunda sempozyumu düzenleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır’a da teşekkür etti. Yapılan açılış konuşmalarının ardından Sempozyuma geçildi. Moderatörlüğünü Mahmut Bıyıklı’nın yaptığı sempozyumun ilk oturumunda Sadık Yalsızuçanlar, Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, Hakan Albayrak ve Dr. Ali Gemuhluoğlu, Fethi Gemluhluoğlu hakkında bilgiler verdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Gelecek odaklı bir anayasaya ihtiyacımız var" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Gelecek odaklı bir anayasaya ihtiyacımız var. Gençler için, gelecek için yeni teknolojiler, dünyanın yeni şartlarını dikkate alan yeni perspektifleri dikkate alan bir anayasaya ihtiyaç duyduğumuza inanıyoruz" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen 2026 Merkezi Yönetim ve 2024 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerine sunum yaptı. Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin iyileştirilmeye, geliştirilmeye her zaman açık bir sistem olduğunu söyleyerek, "İhtiyaçtan yeni ihtiyaçlar ortaya çıktıkça yeni değerlendirmeler yapıldıkça, dinamik bir şekilde kendini geliştiren bir yapı olduğunu ifade etmek isterim" ifadelerini kullandı. Demokratik sistemlerde farklı yönetim biçimlerinin olduğunu belirten Yılmaz, "Bunların hepsi demokratiktir ama yönetim sistemi olarak farklılık arz ederler. Başkanlık sistemi de vardır, parlamenter sistem de vardır, yarı başkanlık sistemi de vardır. Üçü de demokratik dünyada görülen sistemlerdir. Her birinin de farklı alt versiyonları olduğunu biliyoruz. Örneğin İngiltere’deki parlamenter sistemle kıta Avrupa’sındaki parlamenter sistem arasında da belli farklılıklar olduğunu biliyoruz. Nitekim bizim de önceki sistemimizin farklı bir parlamenter sistem olduğunu hep birlikte biliyoruz. Çok çeşitli zaafiyetler içeren bir sistem olduğunu biliyoruz. Halkımızın referandumda onayıyla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi dediğimiz Türkiye’nin özel koşullarına uygun, kültürüne uygun bir yapılanmayı gerçekleştirmiş durumdayız. Bu sistem yeni sistem birçok testten başarıyla geçti. Kim ne derse desin. Son beş altı yıl özellikle bir taraftan dünyada belirsizliklerin yükseldiği bir dönem oldu. Risklerin belirsizliklerin yükseldiği bir dönem oldu. Bölgemizde jeopolitik gelişmelerin, savaşların, çatışmaların yoğunlaştığı bir dönem oldu. Pandemi gibi tüm dünyayı sarsan bir hadisenin yaşandığı bir dönem oldu. İçeride yine asıl afeti dediğimiz tarihimizin en büyük afetini yaşadık. Ekonomik şartlarla ilgili yine çeşitli süreçler yaşandı. Bütün bu süreçlerde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin avantajını gördüğümüzü, yaşadığımızı rahatlıkla ifade edebilirim. Hızlı karar alan, uygulayan, etkin bir sistem olarak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi kendisini ispat etmiştir. Ama hep altını çiziyorum. Bugün de ifade edeceğim. Bu daha iyileştirilemeyeceği anlamına da gelmiyor. Daha da iyiye, daha gelişmiş bir yapıya doğru dönüşmeyeceği anlamına da gelmiyor. Tam aksine tecrübelerle yaşadığımız süreçlerle birlikte sistem iyileştirilmeye de her zaman açık bir sistem" şeklinde konuştu. Yılmaz, şöyle konuştu: "İyi ki bu küresel ve bölgesel fırtınalı dönemde Cumhur İttifakı gibi güçlü bir ittifakımız var. İyi ki Recep Tayyip Erdoğan gibi güçlü, dirayetli, tecrübeli bir liderimiz var. Liderlik her zaman önemlidir. Ama fırtınalı zamanlarda zor zamanlarda bir kat daha önemlidir. Bugün Türkiye siyasi istikrarıyla dünyadan birçok alanda pozitif ayrışan bir ülkedir. Sorunlarımız da elbette var ama bu sorunları aşma kapasitemiz de var. Bunu da birçok vesileyle ortaya koymuş durumdayız. Cumhurbaşkanlığı’yla ilgili saray ifadesini kullanıyor değerli arkadaşlarımız muhalefetten. Tabii ki saray değil orası. Milletin evi. Biz milletin evi olarak görüyoruz ve orası bir gelip bir gün görürsünüz belki. Ziyaret ederseniz nasıl bir, kurgu var zihninizde bilmiyorum ben, ama orası bir çalışma mekanı. Orada bürokratlarımız var. Çalışanlarımız var. Kamu görevlileri var. Gece gündüz bir mesai harcanıyor. Birçok durumda mesai kavramına bakılmadan bu ülkenin ihtiyaç duyduğu çalışmalar, faaliyetler yürütülüyor. Orası hiçbir partiye ait değil. Hiçbir kişiye de ait değil. Milletin evidir. Milletin gönlüne giren külliyenin kapısından da girer. Milletin gönlüne giremeyen oranın bir saray olarak hayalini kurar." Yılmaz, "Bugünkü Cumhurbaşkanlığımız geçmişteki Cumhurbaşkanlığı değil, bazen karıştırılıyor. Sanki o eski sistemimizdeki Cumhurbaşkanlığı makamıymış gibi değerlendiriliyor. Öyle değil. Bugün yönetimimizin merkezi Cumhurbaşkanlığı. Yasamada milli iradenin tecelli Türkiye Büyük Millet Meclisi’miz, gazi Meclisimiz. Yürütmede de milli iradenin tecelli ettiği makam Cumhurbaşkanlığı makamı. Eskiden doğrudan seçilmiyordu biliyorsunuz. Artık doğrudan halkımızın sandığa gidip seçtiği bir Cumhurbaşkanımız var. Milli iradenin doğrudan yansıdığı bir makam var. Ve burada yürütme makamı olarak Cumhurbaşkanlığı eski sistemdeki Başbakanlıkla Cumhurbaşkanlığının birleşmiş hali. Eskiden iki tane ayrı makam vardı biliyorsunuz. Dolayısıyla ayrı maliyetler, masraflar vardı. Aslında yeni sistem bunları sadeleştirmiş durumda. Yıllar itibariyle fark etmekle birlikte geçmişte Başbakanlıkla Cumhurbaşkanlığı bütçelerini birleştirirseniz toplam bütçenin binde üçüne dördüne denk gelirdi geçmişteki masrafla. Bugün binde biri seviyesinde. Binde bir, binde bir nokta bir, binde bin nokta iki seviyesinde. Geçmişe göre çok daha düşük maliyetle çalışan bir merkezden bir karargahtan bahsediyoruz. Yönetim sistemimizin kalbinden bahsediyoruz. Son derece makul düzeylerde bir maliyetle bu stratejik görevin yerine getirdiğini ifade etmek isterim" diye konuştu. Anayasa konusunda Yılmaz, "Burada bizim yaklaşımımız açıktır. Yeni sivil bir anayasayı savunuyoruz. Seçim beyannamemizde de var. Parti programımızda da var. Aslında bütün partilerin seçim beyannamelerinde bu var. Yani millete böyle daha iyi bir anayasa vaadi hemen hemen tüm partilerin seçim beyan namelerinde, politika belgelerinde var. Biz de bu yönde bir çalışmayı, mutfak çalışmasını sürdürüyoruz. Bütün partilere de çağrı yapıyoruz" dedi. Anayasada vesayetçi zihniyetin etkileri büyük oranda giderildiğini söyleyen Yılmaz, "Hala bazı kalıntıları olduğunu görüyoruz. Ancak çok sayıda değişiklikle iç tutarlılığı bir ölçüde zayıfladığını iç yapısında yeni daha tutarlı bir yaklaşımın faydalı olacağını düşünüyoruz. Bunlardan da belki daha önemlisi gelecek odaklı bir anayasaya ihtiyacımız var. Gençler için, gelecek için yeni teknolojiler, dünyanın yeni şartlarını dikkate alan yeni perspektifleri dikkate alan bir anayasaya ihtiyaç duyduğumuza inanıyoruz. Bu anayasa hem devletin kurumlarını daha etkin çalıştıran daha uyumlu çalıştıran bir anayasa olmalı, hem de birey devlet ilişkilerini daha özgürlükçü, daha hak, hukuk temelli tanımlayan bir anayasa olmalı diye inanıyoruz. Ama bu bizim tek başına yapabileceğimiz veya Cumhur İttifakı olarak yapabileceğimiz bir konu değil. Diğer partilerle birlikte en geniş mutabakatı sağlayarak yapmamız gereken bir alan hem sistem eleştirileri yapıp hem de anayasa çalışmalarına girmeyiz diyenlerin çok tutarlı olduğunu ifade edemem doğrusu. Yani eğer gerçekten burada daha iyi bir anayasa, daha iyi bir sistem istiyorsanız buyurun çağrı yapıyoruz; gelin birlikte çalışalım, ortak akılla çalışalım" ifadelerini kullandı.