YEREL HABERLER - 04 Nisan 2012 Çarşamba 17:39

YEŞİL MALATYA İÇİN FİDAN DİKME TÖRENİ

A
A
A
YEŞİL MALATYA İÇİN FİDAN DİKME TÖRENİ

Malatya Valiliği`nin başlattığı ağaçlandırma seferberliği kapsamında fidan dikme töreni düzenlendi. Orduzu Pınarbaşı mevkiindeki çıplak dağlara yüzlerce fidan dikildi. Fidan dikim törenine, Vali Ulvi Saran, 2. Ordu Kurmay Başkanı ve Garnizon Komutanı Tümgeneral Tamer Büyükkantarcıoğlu, Cumhuriyet Başsavcısı Muzaffer Sayın, Emniyet Müdürü Mustafa Aygün, Elazığ Orman Bölge Müdür Yardımcısı Mehmet Sabuncu, kurum müdürleri ve öğrenciler katıldı. Fidan dikim töreninde konuşan Elazığ Orman
Bölge Müdür Yardımcısı Mehmet Sabuncu, "Ağaçlar ve ormanlar insanların çok değişik ihtiyaçlarına farklı fonksiyonları ile her gün bir başka görevde kabullenmişlerdir. Enerji ve yakacak fonksiyonu ile bir zamanlar fark edilen ve yararlanılan ve bu amaç ile oluşturulan ormanlar ihtiyaçlarımız ile birlikte endüstriyel amaçlı çalışmalar için kullanmaya ve endüstriyel ağaçlandırmalara konu edilmişlerdir" dedi.
Vali Ulvi Saran ise erozyonla mücadeleye ve çölleşmeye engel olma yönünde önemli bir adım daha attıklarını belirterek şunları söyledi: "Orman ve Su Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı arasında valiliğimizin koordinasyonuyla meydana getirilen iş birliği çerçevesinde yine bir ağaçlandırmayı başlatacağız. Ülkemizin erozyona karşı engelleri aşmasında önemli bir adımı atmış bulunacağız. Ormanın ülkemizin geleceğinde ne kadar önemli bir yer tuttuğu eko sistemin ülkenin gelişiminin toprak ve su
dengesinin sağlanmasında ne kadar önemli bir payı olduğu herkes tarafından bilinmektedir. Bilindiği üzere 3 yıl üst üste Türkiye`de ağaçlandırma çalışmalarında Malatya olarak birinci olduk."
Şiirlerin okunduğu, halk oyunları gösterisinin yapıldığı tören fidan dikimleriyle sona erdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Uzmanından velilere uyarı: LGS’de başarının sırrı "pozitif iletişim" Eğitim ve Kariyer Uzmanı İsmail Yolcu, Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavı öncesinde başarı için ebeveynlerin çocuklarıyla "pozitif iletişim" kurmasına dikkat çekti. 2024 LGS Sınavı 2 Haziran Pazar günü gerçekleştirilecek. Birinci oturumda öğrencilere Türkçe, T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük, din kültürü ve ahlak bilgisi ile yabancı dil derslerinden toplam 50 soru sorulacak ve yanıtlamaları için 75 dakika süre verilecek. İkinci oturumda ise öğrencilere matematik ve fen bilimleri derslerinden toplam 40 soru sorulacak ve yanıtlamaları için 80 dakika süre verilecek. Sözel ve sayısal bölümlerdeki her bir alt test için doğru ve yanlış cevap sayıları belirlenecek. Ankara Bilim Üniversitesi Eğitim ve Kariyer Uzmanı İsmail Yolcu, 2 Haziran Pazar günü gerçekleştirilecek yaklaşık 1 milyon 39 bin öğrencinin katılacağı 2024 LGS Sınavı hakkında İhlas Haber Ajansı’na (İHA) açıklamalarda bulundu. Müfredat dışı sürpriz soru yok Öğrencilere bu yıl içinde gördükleri konuların dışında sürpriz bir konu ya da müfredat dışı herhangi bir şey sorulmayacağını belirten Eğitim ve Kariyer Uzmanı İsmail Yolcu, "Burada en önemli şey şu; öğrencilerimiz kalan süre içerisinde ders kitaplarının dışında bilmedikleri veya güvenilir olmayan başka kaynaklara yönelmesinler. Millî Eğitim Bakanlığı geçen hafta örnek soruları yayınladı. Sonuncusuyla ilgili çok spesifik bir bilgi vereceğim. Türkçedeki birinci örnek soruya dikkat ettim, cevap şıkları hariç toplam 180 kelime. Görsel dahil görselin içindeki kelimeler ve sorunun tamamı 180 kelime. Matematikteki ikinci örnek soruyu incelediğimizde de yine cevap şıklara hariç Yaklaşık 80 kelimelik bir soru hazırlanmış. Burada öğrencilere en büyük vereceğimiz mesaj şu; öğrencilerimiz kesinlikle ama kesinlikle sağlam ve sağlıklı bir zihinle sınava girsinler. Çünkü önceki yıllarda da olduğu gibi bu yılda sorulardaki kelime sayısı ve satır sayısı oldukça yoğun. Yani soru yükü ağır olacak" diye konuştu. Okuma, yorumlama becerisi ölçülecek "Millî Eğitim Bakanlığının istediği başarılı öğrenci formatı en çok matematik çözen, en çok Türkçe çözenden ziyade okuduğunu en hızlı anlayan öğrenciler başarılı olsun" diye konuşan Yolcu, şunları söyledi: "Okuduğunu ilk okuduğunda anlayanlar tıp okusunlar, okuduğunu en iyi yorumlayanlar hukuk okusunlar. Üniversite sınavında da yine aynı formatta aynı şekilde artık sorular geliyor. Öğrenciler bunlara yeni nesil sorular diyorlar. Sevgili öğrencilerimiz dikkatli okuyacaklar, iyi yorumlayacaklar ve yazarın gözünden soruya bakmayı asla unutmayacaklar." "Sportif egzersizleri ihmal etmesinler" Öğrencilere kalan sürede farklı kurumların deneme sınavlarına girmelerini tavsiye eden Yolcu, "Bu özel öğretim kursları olabilir veya başka binalarda yapılan bütün genel deneme sınavlarına öğrencilerimizin giriyor olması çok önemli. Çünkü oradaki yaşanmışlık, tecrübe, telaş öğrencilere çok katkı sağlayacak. Muhakkak farklı binalarda farklı kurumların sınavlarına girsinler. Kalan süreyi sadece ders çalışma odaklı algılamasınlar. Ders çalışma programlarının içerisine bugünden itibaren yürüyüş yapmak, bisiklete binmek imkanları varsa yüzmek gibi sportif egzersizleri muhakkak eklesinler" dedi. "Doğru bir iletişim kuramazsak sınavın tamamını çocuklar kaybediyor" 2024 LGS’nin velilerin bir sınavı olduğunu söyleyen Yolcu, "Veliler kuşkusuz optik kağıtta soru işaretlemeyecekler, soruları cevaplamayacaklar ama kendi evlatlarını, kendi öğrencilerini sınavlarına sağlıklı ve yüksek motivasyonu şekilde uğurlayacak olan onlar. Değerli anne babalar şunu asla unutmasınlar; pozitif iletişim, sınav sabahı buna dahil kahvaltı sofrasında kuracakları cümleler dahil sınavdan bir gün önce kendi çocuklarını uyku için odalarına uğrularken ki duruşları, bakışları, ses tonları aslında öğrencilerin sınavın tamamını orada konsolide edecek bütün yapı velilerde gizli. Unutmayın sevgili veliler, 3 yanlış bir doğruyu götürüyor biliyorsunuz ama fazladan bir soru çözerse çocuğunuz telafisi var, yanlış yapacağı bir soruyu boş bırakırsa telafisi var ama pozitif bir iletişim, doğru bir iletişim kuramazsak eğer sınavın tamamını o zaman o evlatlar, o çocuklar kaybediyorlar" şeklinde konuştu. "Sınavdan 2-3 gün önce bir deneme sınavına ciddi bir psikoloji ile girmesinler" Son haftalarda sınava ilişkin yapılması gerekenler hakkında bilgi veren Yolcu, öğrencilerin kendilerini nasıl rahat edecekse öyle davranmaları gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu: "Eğer rahat hissedecekse 2 gün önce de bir göz atma şeklinde yani derinlemesine saatlerce bir konuyu çalışmak yerine göz atma tekrarı dediğimiz sanki bir kitabın önsözünü okur gibi, içindekilere bakar gibi, konuları başlıklarına bakıp geçmek. Sınavdan 2-3 gün önce bir deneme sınavına ciddi bir psikoloji ile girmesinler. Çünkü bütün algı, bütün motivasyon 2 Haziran sabahındaki sınavda olacağı için öğrenciler o andaki deneme sınavına odaklanamıyorlar ve orada anlık olarak yaptıkları hataları, yanlış çözdükleri soruları çok büyük dert ediniyorlar ve gerçek sınava maalesef düşük bir motivasyonla ve kötü bir psikolojiyle giriyorlar." "Sabahki sözel oturumla ilgili asla yorum yapmasınlar" İlk oturum ve ikinci oturum arasındaki 45 dakikalık süreyi hatırlatan Yolcu, "Bu 45 dakikada ’öğrenciler ne yapmalı sorusu?’ bana göre, çözdükleri bir matematik netinden ya da Türkçe netimden daha önemli. Biten sözel oturumdan sonra öğrenciler asla ama asla girdikleri binadaki diğer arkadaşlarıyla çıkmış oldukları sabahki sözel oturumla ilgili asla yorum yapmasınlar. Çünkü oradaki başarısızlık hissi ya da bir başka öğrencinin ’ben ful yaptım’ tarzındaki bir cümlesi öğrencilerin motivasyonu çok ciddi anlamda zedeleyecektir. Burada minik yürüyüş egzersizleri yapıp 11.30’da başlayacak sayısal oturuma doğrudan zihinsel hazırlık yapmak çok önemli" dedi. "Sınavın başında olabildiğinde yavaş hareket etmeleri gerekiyor" Sınav anında soruları cevaplarken bazı öğrencilerin panik halinde soru çözmeye çalıştıklarını dile getiren Yolcu, öğrencilere şu tavsiyelerde bulundu: "Sınavın başında olabildiğinde yavaş hareket etmeleri gerekiyor. Bazı öğrencilerin çok hızlı göz ucuyla baktıklarını çok hızlı çözdüklerini zannedecekler. Bazı öğrenciler çok hızlı sayfa çevirecekler. Zannedecektir ki ’ben geç kaldım, herkes çözüyor’ öyle bir şey yok. Her öğrenci orada kendisine odaklanmalı. Oradaki o rehavet, yavaşlık ama doğru soruyla sınava başlamak çok önemli. Sınavın son özellikle 2 dakika ile 5 dakika arasında mümkün olduğunca artık bir es verip, özellikle optik kağıdında kaydırma yapıp yapmadıklarını, son bir kontrol, 20 saniyelerini ayırsınlar. Eğer öğrenciler her soruda optik kâğıda işaretlerse sınavın sonunda ekstra bir yetiştirememe korkusu yaşamamış olurlar. Sınavın tamamında bir soruya denk geldik ’ya ben bu soruyu biliyordum, neydi bu?’ diyorsak sorunun sol tarafına rakamla bir yazıp yuvarlak içine alalım ve o soruyu atlayalım. Tekrar ikinci, üçüncü defa okuyup zaman kaybetmeyelim. Çözeceğimiz bütün soruları çözdük, sınav bitti. Eğer bu işaretlemeyi yaparsak turlama tekniği dediğimiz bu yöntemle önce bir işaretini koyduğumuz sorulara bakabilirler. Bu öğrencilere çok büyük bir kolaylık sağlıyor hem de en azından geriye kalan sürede önce yapacakları soruları kolayca görüp çözmüş oluyorlar."