GENEL - 24 Ekim 2020 Cumartesi 10:40

(Özel) Kariye’ye de Ayasofya halıları

A
A
A
(Özel) Kariye’ye de Ayasofya halıları

Manisa’nın Demirci ilçesinde faaliyet gösteren ve Ayasofya Camii’nin halılarını dokuyan firma, müzeden camiye çevrilerek 72 yıl sonra ibadete açılacak olan Kariye Camii’nin de halılarını dokudu.

Manisa’nın Demirci ilçesinde faaliyet gösteren ve Ayasofya Camii’nin halılarını dokuyan firma, müzeden camiye çevrilerek 72 yıl sonra ibadete açılacak olan Kariye Camii’nin de halılarını dokudu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 30 Ekim Cuma günü kılınacak cuma namazı sonrası ibadete açılması planlanan Kariye Camii’nin halıları İstanbul’a gönderilirken serilmek için gün sayıyor.


Doğu Roma İmparatorluğu’nun önemli kiliseleri arasında yer alan ve 72 yıldır müze olarak kullanılan Kariye Camii, Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilerek camiye dönüştürüldü. 1945 Bakanlar Kurulu Kararı sonrası anıt ilan edilmesinin ardından 1948 yılında müzeye çevrilen Kariye Camii, Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilmesinin ardından ibadete açılmak için gün sayıyor. Kariye Camii’nin halıları ise Manisa’nın Demirci ilçesinde faaliyet gösteren Özkul Halı firması tarafından dokundu. Ayasofya Camii’nin halılarını da dokuyan firma Ayasofya Camii’nde uygulanan ördekbaşı yeşili renginin ve modelinin aynısını Kariye Camii için de uyguladı. Kariye Camii’nin halıları İstanbul’a gönderilirken, 25 Ekim’de serilmesi hedefleniyor. Yanmaz ve güve yemez özelliğe sahip halının tüyleri de özel bir makineyle kıbleye doğru yatırıldı. Bu sayede camide namaz kılacak vatandaşlar secdeye eğildiklerinde halının tüyleri de kıbleye doğru eğilerek deformasyon yaşanmasına engel olacak.


Caminin halılarını dokuyan Özkul Halı firması sahibi Ali Rıza Özkul, halının özellikleri hakkında bilgi verdi. Firma sahibi Özkul, “Kariye Camii’nin halısı yüzde 100 yün ve alev almaz özelliğe sahip bir malzemeden yapıldı. Aynı zamanda bu halıda güve yemez özelliği de var. 1 metrekaresi 5 kilogramdır. Bu duvardan duvara halılarda en yoğun ve en ağır halıdır. Kalınlık olarak da 16 milimetre. Bu halı reaktif adı verilen bir boyayla boyandı. İnsanlar üzerinde alerji yapmayan hatta bebek giysilerinde bile kullanılabilen çok çevreci bir boya. Renk olarak Ayasofya’daki halının aynısı Kariye Camii için de uygulandı” dedi.



“Tüylerin kıbleye doğru yatırılması özel bir makineyle yapılıyor”


Tüylerin kıbleye doğru yatırılmasının özel bir işlem olduğunu söyleyen Özkul, “Halının sırtına uygulanan apre sistemi, yüzeydeki tüylerin kıbleye doğru yatırılması özel bir makineyle yapılıyor. Türkiye’de de başka bu uygulamayı yapan başka da bir firma yok. Halının namaz hareketlerine uygun olacak şekilde, insanlar secdeye gidince halının tüylerini kıbleye doğru dizleriyle itiyorlar. Bunu biz buharlı bir sistemle önceden üretim sırasında sağlıyoruz ki diz yerlerinde bozulma olmasın diye. Bu şekilde görülmeyen özellikleri de var” ifadelerini kullandı.


Kariye Camii’ne serilecek halıların İstanbul’a gönderildiğini belirten Özkul, “Halı gönderildi ve orada beklemede. Oradan bize haber gelince de döşemeyi yapacağız. Bir kısmının halısını gönderdik. Daha orada bazı bölümlerde restorasyon çalışmaları devam ediyor. Hepsi bittiği zaman yaklaşık 500 metre kare bir halı olacak” diye konuştu.



“Ayasofya Camii’nin halısı döşendikten sonra bir talep artışı oldu”


Ayasofya Camii’nin halılarının döşenmesinin ardından Manisa’nın Demirci ilçesinde üretim yapan firmalarda hareketlilik yaşandığını belirten Özkul, “Ayasofya Camii’nin halısı döşendikten sonra bir talep artışı oldu. Biz de yılbaşına kadar sıra veriyoruz. Bunun sadece bize etkisi değil, yün halı yapan başka firmalara da faydası olmuştur. Yurtdışında biz 135 ülkeye ihracat yapıyoruz. Ancak toplam üretimin yüzde 20’si ihracat yapılıyor. Cami halısı konusunda dışardan talep bu kadar oluyor ancak” dedi.



“İstanbul’daki tarihi camilerin yüzde 90’ı bizim tarafımızdan döşenmiştir”


İstanbul’daki tarihi camilere halıların kendileri tarafından döşendiğini belirten Özkul, “Bizim için özel bir halı olarak ilk defa yaptığımız Eminönü Camii çok önemli olanlar içerisinde. Burası 1800 metrekare. Edirne Selimiye Camii de özeldir. Orası da 2 bin metrekare civarında. Selimiye Camii’nde bundan 25 sene önce serdiğimiz halılar halen daha kullanılıyor. Süleymaniye Camii de bizim referanslarımız arasında. İstanbul’daki tarihi camilerin yüzde 90’ı bizim tarafımızdan döşenmiştir. Bunların içerisinde Eyüp Sultan Camii gibi çok önemli referanslar da var. Bursa Ulu Camii de 3 bin 200 metrekare ve 18 seneden beri kullanılıyor. Amerika’daki Türk-Amerikan Merkezindeki cami ve Tokyo Camisi, Berlin Şehitlik Camisi de bizim referanslarımız arasında” diye konuştu.



Vatandaşların ilginç Ayasofya talebi: “Halıdan bir parça alabilir miyiz?”


Ayasofya halılarının döşendiği sırada vatandaşlardan ilginç taleplerin geldiği de öğrenildi. Ayasofya Camii halılarının serildiği sırada vatandaşların halıdan hatıra için bir parça istediklerini belirten Özkul, “Halı uygulanmazdan önce normalde tek keçe kullanılır. Ayasofya’da zemin biraz bozuk olduğu için 2 tane keçe kullanıldı. Bu iki keçe halıya artı bir konfor da getirdi. İnsanlar bu konforu hissediyorlar ve bize ‘Bu nasıl bir halı’ diye soruyorlar. Döşeme sırasında çok ilginç talepler de oldu. Halı döşenirken dışardan bizi çağırıp ‘Halıdan bir parça alabilir miyiz?, Bir karışlık da olsun bir parça alalım’ diyorlardı. Ne yapacaklarını sorduğumuzda, ‘Çerçeve yaptırıp Ayasofya hatırası diye evime asacağım’ diyorlar. Böyle sevgi dolu insanlar hep teveccüh ettiler” ifadelerini kullandı.



72 yıl sonra ibadete açılıyor


İstanbul Fatih’te bulunan Kariye Camii, Doğu Roma İmparatorluğu döneminde büyük bir yapı kompleksi olan Khora Manastırı’nın merkezini oluşturan ve İsa’ya adanmış bir kilise yapısıdır. İstanbul surlarının dışında kalması nedeniyle binaya Grekçe kent dışı, kırsal alan anlamana gelen Khora ismi uygun görüldüğü bilinirken, isim Kariye olarak Türkçeleştirildi. İstanbul’un fethinden sonra 58 yıl kilise olarak kullanılmaya devam eden Kariye Camii, 1511’de cami olarak kullanılmaya başlandı ancak 1945’te ulusal anıt ilan edilen Kariye Camii, Bakanlar Kurulu kararı ile 1948 yılında Müzeler İdaresi’ne bağlı bir müze haline getirildi. İçerisinde bulunan mozaikleriyle ünlü Kariye Camii, 21 Ağustos 2020 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Diyanet İşleri Başkanlığına devredilerek 72 yıl sonra ibadete açılacak. Kariye Camii’nin açılışını ise 30 Ekim’de kılınacak cuma namazıyla birlikte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılması planlanıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli "Sizi umreye götüreceğiz" yalanıyla vatandaşları 10 milyon TL dolandırdıkları iddia edilen şüpheliler: "Asıl mağdur biziz" Umre ziyaretine gitmek isteyen 412 kişiyi 10 milyon TL dolandırdığı iddia edilen turizm acentesi sahibi ve aracı şahıs tutuklandı. İlk ifadesi ortaya çıkan acente sahibi, "Vatandaşların uçuşlarının ertelenmesinden kaynaklı bütün ekip arkadaşlarımız ve bize güvenen insanlar mağdur olmuşlardır. Uçuş firması yetkilileri yerine biz gözaltına alındık" dedi. Romanlar Konfederasyonu Başkanı Ahmet Çokyaşar’ın (53) sahibi olduğu turizm acentesinin Kocaeli, İstanbul, Bursa, Sakarya, Balıkesir, Düzce gibi illerde umre ziyaretine gitmek isteyen yaklaşık 412 kişiyi yaklaşık 10 milyon TL dolandırdığı iddia edildi. Umreye gitme tarihinin geçmesi üzerine vatandaşlar şüphelilerle irtibata geçerek polis şikayette bulundu. Sakarya’da camide müşteriler ile yapılan toplantı sırasında Çokyaşar ve 4 şüpheli Sakarya’da gözaltına alındı. İfadesi alınan 5 şüpheli savcılık tarafından serbest bırakılmasına karar verildi. Ancak Bursa’da da yapılan şikayetler üzerine Bursa Cumhuriyet Savcılığı’nın talimatıyla Ahmet Çokyaşar ve aracı olduğu iddia edilen Ersoy Y. (50) serbest bırakılmadan gözaltı süreçleri devam etti. Diğer 3 şüpheli ise serbest bırakıldı. "Asıl mağdur olan biziz" Sakarya’dan SEGBİS aracılığıyla Bursa 2. Sulh Ceza Hakimliği’ne bağlanan şüpheliler, "Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçundan ifade verdi. Suçlamaları kabul etmeyen Ahmet Çokyaşar, "Asıl mağdur olan taraf biziz, firma iki kere uçuşlarımızı iptal etti. Bilgiyi aldığımız an itibari ile emniyete suç duyurusu yaptık. Uçakları ertelenen yolcularımız ile görüşmek için Sakarya’ya gittik. Aynı suçtan dün Sakarya’da serbest bırakılmıştık ancak Bursa’daki vatandaşların yine suç duyurusunda bulunması üzerine 3 gündür gözaltına olduğumuz için müşterilerimizle irtibata geçemedik. Uçuş firması yerine bizler bugün buradayız. Vatandaşların uçuşlarının ertelenmesinden kaynaklı bütün ekip arkadaşlarımız ve bize güvenen insanlar mağdur olmuşlardır. Bu mağduriyetin ortadan kaldırılması için serbest kalmamız gerekmektedir. Uçuş firması yetkililerinin acil olarak gözaltına alınmasını talep etmekteyiz. Asıl bizler dolandırıldık. Bu olaydan dolayı çok üzgünüm, sizlerden yardım talep ediyoruz, biz bu sorunu çok kısa zamanda çözecek pozisyondayız. Öncelikle serbest bırakılmayı talep ederim” diye konuştu. "Biz tüm ücretleri uçuş firmasına yatırmıştık" Çokyaşar’ın savunmasına katılan müdafisi Av. Nurcan Özlen, "Müvekkilimiz uçuşların iptal edildiğini 30 Nisan tarihinde öğrenmiştir, bu haberi alır almaz firma hakkında şikayetçi olduk. Firma sahibi hem Sakarya’da yürütülen soruşturmada hem de Kocaeli’de yürütülen dosyada şüpheli konumundadır. Biz tüm ücretleri uçuş firmasına yatırmıştık. Müvekkilimin dolandırıcılık kasti söz konusu değildir. Aksine biz mağduruz” şeklinde konuştu. "Umreyi iyi bildiğim için insanlar benimle gelmek istedi" 29 senedir kamu personeli olarak görev yaptığını söyleyen Ersoy Y., "Ben de umreye gidecektim, orayı iyi bildiğim için insanlar benimle gelmek istedi. İnsanlar umreye gideceğimi duyunca beni arayarak, ‘Birlikte gidelim’ dediler. 12 kişi bana para verdi, ben de parayı yatırdım fakat Umre’ye gitmemize 2 gün kala uçuş firması uçuşun iptal olduğunu bildirdi. İtibarımdan dolayı bu 12 kişinin parasını hemen ödemek istiyorum yeter ki serbest kalayım. Öncelikle serbest bırakılmayı talep ederim, hakimliğiniz aksi kanaatte ise adli kontrol hükümlerinin uygulanarak serbest bırakılmamı talep ederim” ifadelerini kullandı. "Ersoy umreye gitmek istemeyenlerin paralarını geri iade etmiştir" Ersoy Y. müdafisi Av. Gizem Dirbisoğlu ise "Müvekkilim daha önce de bu turizm firması ile umreye gitmiştir. Ersoy umreye gitmek istemeyenlerin paralarını da geri iade etmiştir. Müvekkil mağdur durumdadır, tutuklanması ağır bir tedbir olacaktır. Fazla şikayetçi olduğu için herkes para verdiğini iddia etmiştir ancak müştekinin gerçeğe aykırı beyanları ile müvekkilin tutuklanması hakkaniyete aykırı bir durum olacaktır. Turizm firmasının yetkilisini müvekkilim vatandaşlara bildirmiştir, kendisi sadece aracıdır. Ersoy Y., bir kuruş dahi kar sağlamadan vatandaşların parasını turizm firmasına yatırmıştır. Maddi menfaat yoktur” dedi. İfadelerinin ardından 2 şüpheli, "Dini inanç ve duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.