POLİTİKA - 12 Mayıs 2022 Perşembe 13:12

AK Parti’li Füzün: "CHP’li belediye yasak tanımıyor"

A
A
A
AK Parti’li Füzün: "CHP’li belediye yasak tanımıyor"

Akhisar Belediye Başkanı Besim Dutlulu’nun, kırsal mahallelerden başvuruda bulunan her haneye 20 adet Atak-s cinsi tavuk civcivi desteğinde bulunacaklarını açıklamasına tepki gösteren AK Parti Akhisar İlçe Başkanı Fatih Füzün, Akhisar Belediyesi’nin, insan ve hayvan sağlığını tehlikeye attığını ve bakanlığın geçmiş ve günümüzde yayınladığı kararları görmezden geldiğini belirtti.

Akhisar Belediye Başkanı Besim Dutlulu’nun, kırsal mahallelerden başvuruda bulunan her haneye 20 adet Atak-s cinsi tavuk civcivi desteğinde bulunacaklarını açıklamasına tepki gösteren AK Parti Akhisar İlçe Başkanı Fatih Füzün, Akhisar Belediyesi’nin, insan ve hayvan sağlığını tehlikeye attığını ve bakanlığın geçmiş ve günümüzde yayınladığı kararları görmezden geldiğini belirtti.


AK Parti Akhisar İlçe Başkanı Fatih Füzün, “Tarım ve Orman Bakanlığı ve Tarım Orman Müdürlüğü’nün bu konudaki hassasiyeti ortada, Akhisar Belediyesi yaptığı son hamle ile insan sağlığını ne kadar ayaklar altına aldığını ve ortaya attığı civciv projesi ile beraber kendilerinin ne kadar konulardan uzak olduklarını bir kere daha gösterdi. Avrupa ülkeleri başta olmak üzere tüm dünyayı olumsuz etkileyen ve etkileri her geçen gün devam eden Kuş Gribi salgını, ülkemizde de en yaygın 2015 yılında görülmüş olsa da zaman zaman tekrardan kendini hatırlatmaktadır. Covid-19 salgının bittiği ve insanımızın yeni nefes almaya başladığı bu günlerde böylesi, hem tarım hayatını hem de insan hayatını tehlikeye atacak olan bir hamleyi şaşkınlık ile izliyoruz. 2019-2020 ve son olarak 26.04.2022 tarihinde Tarım ve Orman Bakanlığımızın tarafından yayınlanan doğa ve insan hayatının tehlike altına alacak olan bu girişim, canlı hayatını tehlikeye atmaktadır. Burada biz bunları anlatırken sadece Akhisar’dan bahsetmiyoruz buralardan çoğalacak bir salgından bahsediyoruz. Bu konu bu güne ait değil daha önce Ziraat Odası’nın da böyle bir projesi oluyor ve yine aynı sebep ile reddediliyor. Bugün yapılan yanlıştan dönülmez ise bu işin ekonomik boyutunu da düşünmemiz gerekiyor. Mevcut hayvanlara sıçraması ve bu işin büyümesi halinde, bu işin vebaline kimler girecek yada böyle bir durumda bugün dağıtım meraklısı olanlar o gün de dağıttıkları ailelerin yanında olacaklar mı? Daha yakın tarihte hayvanları kireçler içine atmak zorunda kaldık. Birçok aile ekonomik zorluk içinde mücadele etti. Tek geçim kaynağı hayvancılık olan ailelerimiz var." dedi.


Manisa’nın kanatlı hayvan varlığında Türkiye birincisi olduğu için daha da hassas olunması gerektiğine dikkat çeken Füzün, "Geçmiş dönemde Akhisar ilçemizde Moralılar Mahallesinde görülen ilk Kuş Gribi mihrakını peş peşe Akhisar Rahmiye Mahallesi, Kapaklı Mahallesi, Saruhanlı İlçesi Develi Mahallesi, Saruhanlı ilçesi Koldere ve Kemiklidere Mahallelerinde çıkan Kuş Gribi Hastalığına rastladık. Bu hastalık mihraklarında ’Tavuk Vebası Hastalığına Karşı Korunma ve Mücadele Yönetmeliği’ çerçevesinde toplam 5 milyon 747 bin 390 adet kanatlı hayvan itlaf edilmiş olup 58 milyon 283 bin 193,64 TL tazminat ödenmiştir. Dolayısıyla hem insan hem hayvan sağlığı açısından risk oluşturan bu hastalık ülke ekonomisine de büyük kayıplar yaşatmaktadır. Bu olay ’Dağıttık bitti’, sadece ve sadece basit bir civciv dağıtma projesi olarak görmemek bu işin başından sonuna kadar düşünülmeli ve araştırılmalıdır. Sayın Besim Dutlulu, tavukların partisinden bahsetmekte. Soruyoruz kendisine: İnsan sağlığı açısından bakanlığın ve Tarım Orman Müdürlüğünün aldığı kararlar ortadayken hayvan ve insan sağlığını tehlikeye atmanın partisi belli midir?" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Küçük Ateş’in ölümden döndüğü kavşakta babası da kazadan kıl payı kurtuldu Antalya’da babaannesi ile beraber kreşe giden 3 yaşındaki Ateş Soyipek’in, yaya geçidinden geçmek istediği sırada motosikletin çarpması sonucu kaval kemiği kırıldı. Hastanede süren tedavilerinin ardından küçük Ateş bacağı alçılı taburcu olurken, kazanın meydana geldiği yaya geçidini kullanarak yolun karşısına geçmek isteyen baba Serkan Soyipek ölümden döndü. Baba Serkan Soyipek, yaya geçidinde dakikalarca bekledikten sonra karşıya geçebildi. Olay, geçtiğimiz cuma günü sabah saat 08.15 sıralarında Muratpaşa ilçesi Meydan Kavağı Mahallesi Avni Tolunay Caddesi üzerinde meydana geldi. Alınan bilgiye göre; babaanne Suzan Soyipek torunu Ateş Soyipek’i (3) kreşe bırakmak için yaya geçidini kullanarak yolun karşısına geçmek istedi. Bu sırada sürücüsü öğrenilemeyen 10 AJH 386 plakalı motosiklet küçük çocuğun da içerisinde olduğu bebek arabasına çarptı. Kazanın ardından bebek arabası içerisinde acı içerisinde yerde kalan Ateş için olay yerine sağlık ekibi sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan Ateş, bir özel hastaneye kaldırıldı. Yapılan MR ve tomografi görüntülemesinde kaval kemiğinde kırık tespit edildi. Küçük Ateş, hastanede süren tedavilerinin ardından taburcu edilerek eve geldi. Bir bacağı alçıda olan küçük çocuğun yüzünde de morluklar oluştuğu görüldü. "Bize o yolda hiç saygı duymuyorlar" Yaşanılanları anlatan babaanne Suzan Soyipek, "Biz torunumla birlikte evden çıktık, yaya geçidinden karşıya geçmek istedik. Otomobiller durdu, yaya yolunda öncelik benimdi. Bu sırada hızla bir motosiklet geldi, geldiği gibi de torunumun içerisinde bulunduğu arabaya çarptı. Çocuğum elimden fırladı, ben de sürüklendim. Sağlık ekipleri hastaneye götürdü, torunumun çığlıkları aklımda duruyor. Bize o yolda hiç saygı duymuyorlar. Bundan birkaç gün önce de aynı sorunu yaşadım. Çok tehlikeli bir yol. Bir çözüm bekliyoruz, benim çocuğum kurtuldu. Biz orayı çok sık kullanıyoruz, bir üst geçit ya da ışık istiyoruz" dedi. "Az daha canından oluyordu" Yaşanılanların ardından olay yerine giden baba Serkan Soyipek ise yaya geçidinden karşıya geçmek istedi. Genç adamı dakikalarca bekledikten sonra karşıya geçebildi. Bu sırada bir otomobil dururken, bir başka otomobil ise son anda fark ederek durabildi. Sürücünün korna çalarak yol vermek için duran sürücüyü uyardığı görüldü. "Oğlumun yaşadığı durumu az daha kalsın ben de yaşıyordum" Oğlunun yaşadığı kazayı anlatan Serkan Soyipek, "Oğlum babaannesi ile buradan geçmek isterken motosiklet çarpıyor. Otomobiller o sırada duruyor. Şu an evde tedavisi devam ediyor. Bizim her zaman söylediğimiz bir şey var, burada daha öncede kazalar oldu. Biz çok başvuru yaptık, buraya üst geçit ya da ışık yapılması lazım. Biraz önce ben de karşıya geçmek için geldim ve dakikalar sonra karşıya geçebildim. Bu sırada arkadan gelen bir sürücü hem duran arkadaşa kornaya bastı, hem de diğer taraftan geçmeye çalıştı. Oğlumun yaşadığı durumu az daha kalsın ben de yaşıyordum. Burada okullar var, burayı her sabah ve akşam öğrenciler kullanıyor. Çocuklarımız güvende değiller, tek istediğimiz bu önem arz etsin. Önlemler alsın, benim çocuğum kurtulduğu için şükrediyorum ama başka çocukların canı yanmasın" sözlerine yer verdi.
Ağrı Ağrı Umut Kervanı Derneği, ihtiyaç sahibine aileleri yalnız bırakmıyor Ramazan ayında yürütülen çalışmalar ile raporunu açıklayan Ağrı Umut Kervanı Derneği yaklaşık 2 milyon TL değerinde yardım yaptı. Yılın her döneminde yardım çalışmasını sürdüren Ağrı Umut Kervanı Derneği ihtiyaç sahiplerine ulaşıyor. Hayırseverlerin yardımlarını ihtiyaç sahiplerine ulaştıran dernek Ramazan ayı raporunu açıkladı. Ramazan ayı boyunca binlerce ihtiyaç sahibine ulaşan dernek, toplamda 1 milyon 890 bin TL değerinde yardım yaptı. Çalışmalar ile ilgili açıklama yapan Ağrı Umut Kervanı Derneği üyesi Deniz Koçuk, çalışmaları kapsamında gıda kolisi, nakdi, kırmızı ve beyaz et yardımında bulunduklarını söyledi. Koçuk, "Ağrı Umut Kervanı Derneği olarak yardım çalışmalarımız devam ediyor. Yılın her dönemi ve ayında hayırseverlerin bağışlarını ihtiyaç sahibi ailelerimize ulaştırıyoruz. Bu bağışın adı bazen nakdi bazen gıda bazen giyim, et ya da ev eşyası olabiliyor. Bu anlamda ihtiyaç sahibi ailelerimizin ihtiyaçlarını elimizden geldiği kadarıyla karşılamaya çaba gösteriyoruz. Her ay sürdürdüğümüz çalışmalar Elhamdulillah Ramazan ayında zirveye ulaşmaktadır. Ramazan ayında yapmış olduğumuz çalışmalar kapsamında binlerce ihtiyaç sahibi ailelerimize ulaştık. Bunları kategori halinde sunacak olursak 1000 aileye 1000 TL vermek üzere 1 000 000 TL nakit yardımını ulaştırdık. 1000 aileye 800 bin TL değerinde gıda kolisi ulaştırdık. 100 ihtiyaç sahibi yetim çocuğa 1000 TL’den 100 bin TL değerinde giyim yardımında bulunduk. 100 aileye 2’şer kilodan 80 bin TL değerinde et dağıtımı yapıldı. Toplamda 1 milyon 980 bin TL değerinde yardımda bulunduk" dedi. Şimdiden Kurban Bayramı kapsamında çalışmalarına başladıklarını belirten Koçuk, "Yardım çalışmalarımız devam ediyor. Bütün ihtiyaç sahibi ailelere ulaşana kadar çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Önümüzde Kurban Bayramı var. Bu konuda hayırseverlerin duyarlılığını bekliyoruz. Hedefimiz Kurban Bayramında bütün ihtiyaç sahiplerine et dağıtımını gerçekleştirmek olacak. Yaklaşan Kurban Bayramı çalışmalarını başlatmış olduk." ifadelerini kullandı.
Sakarya Okul müdürü ile yardımcısının darp edilmesini eğitimciler protesto ederek kınadı Sakarya’nın Hendek ilçesinde İmam Hatip Ortaokulu’nda okul müdürü ve yardımcısını darp edilmesine ilişkin bir araya gelen eğitimciler yaşanan olayı protesto ederek kınadı. Hendek İmam Hatip Ortaokulu’nda meydana gelen olayda, okulda öğrenim gören bir öğrencinin velileri, okula gelerek okul müdürünü ve müdür yardımcısını henüz belirlenemeyen sebepten dolayı darp etti. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye sevk edilen polis ekiplerince F.K. ile S.K. isimli şüpheliler gözaltına alındı. Emniyetteki işlemleri sonrasında adliyeye sevk edilen şüpheliler, "Kamu Görevlisine Karşı Silahla Kasten Basit Yaralama" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi. Hususa ilişkin olarak okulun önüne gelen eğitimciler, yaşanan olayı protesto ederek kınadı. “Öğretmenimizi okul içinde darp etmeleri tam anlamı ile eşkıyalıktır” Eğitimciler adına açıklama yapan Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Sakarya Şube Başkanı Murat Mengen, “Geçtiğimiz gün ilçemiz Hendek İmam Hatip Ortaokulu’nda yaşadığımız ve biz eğitim çalışanlarını derinden üzen şiddete yine ve yeniden şahit olduk. Hendek te kendisini veli zanneden kişi ve çete üyesinin, bir eğitim yuvasında, iletişimi ve çözümü şiddette bularak okul müdürümüzü ve sosyal bilgiler öğretmenimizi okul içinde darp etmeleri tam anlamı ile eşkıyalıktır. Eğitim çalışanlarına dönük şiddetin soruşturulması ciddiyetle yapılmalı, cezalar da, sosyal sonuçları da ağır olmalıdır. Biz eğitim çalışanları olarak ne bu tip olayları basında görmek, ne şahit olmak, ne de yaşamak istemiyoruz” dedi.