SAĞLIK - 18 Ocak 2024 Perşembe 10:15

Bağışıklık sisteminin düşmesi hastalığa davetiye çıkarıyor

A
A
A
Bağışıklık sisteminin düşmesi hastalığa davetiye çıkarıyor

Son zamanlarda artan soğuk algınlığı nezle ve grip vakaları nedeniyle hastanelerde doluluk oranlarının arttığına dikkat çeken uzmanlar, soğuk algınlığından korunma yollarını anlattı. Manisa Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzman Hekimi Sevil Sapmaz Karabağ, “Kalabalık ortamda bulunacaksak ve şikayetlerimiz varsa mutlaka maske takılmasını öneriyoruz. Hasta olan kişiler maske takmalı. Hapşırık ve öksürükten sonra mutlaka eller yıkanmalı” derken Manisa Şehir Hastanesi Diyetisyeni Furkan Say ise bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çekerek “Uykusuzluk, sağlıklı beslenmenin olmayışı ya da stres faktöründen kaynaklanarak bağışıklık sistemimiz düşüyor ve hasta olmaya daha çok meyilli hale gelmeye başlıyoruz” dedi.


Son zamanlarda soğuk algınlığı, nezle ve grip gibi vakaların artış göstermesi ve geçmeyen öksürük şikayetleri hastanelere başvuruları arttırdı. Hastanelerdeki doluluk oranlarının artışına neden olan hastalıklardan korunma yollarını anlatan uzmanlar, özellikle hasta kişilerin maske takmasını ve hasta olmadan bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi amacıyla önerilerde bulundu.


Hastanelere yapılan başvuruların nedenlerini anlatan Manisa Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzman Hekimi Sevil Sapmaz Karabağ, “Kış sezonundayız ve soğuk algınlıkları arttı. Bunu acil servislerdeki, aile hekimliklerindeki, polikliniklerdeki başvurularda da gözlemleyebiliyoruz. Bunlardan en sık karşılaştığımız halk arasında soğuk algınlığı ve nezle diye bildiğimiz bir virüs tarafından oluşturulan bir tablodur. Bu tablo hafif seyirlidir. Boğazda yanma, öksürük, burun akıntısı, gözlerde sulanma, hapşırıkla seyreder. Bu durumda soğuk algınlığı için bol sıvı alınması, ağrı kesici ve ateş düşürücü tedaviler yeterli olabilir. Bir diğer enfeksiyon etkenimiz de RSV dediğimiz bir virüs. Bu virüs daha çok çocuklarda enfeksiyona sebep olur. Yine boğaz ağrısı, ateş yüksekliği, halsizlik kendini gösterir. En çok çocuk hastalarda zatürre ve bronşite sebep olabilir ve hastaneye yatışlara neden olabilir. Aynı RSV virüsle oluşan enfeksiyonlar 65 yaş üstü yaşlılarda da hastaneye yatışa ihtiyaç gösterebilir. Bir diğer enfeksiyonumuz da bu sene çok sık karşılaştığımız bizim grip diye bildiğimiz influenza virüs tarafından meydana gelen bir hastalık. Bu biraz daha diğerlerinden farklıdır. Ani olarak başlar. 39 derecelere kadar ateş görürüz. Yaygın kas ve eklem ağrıları olur. Öksürük olabilir. Eğer istirahat edilmez ve uygun tedavi alınmazsa risk gruplarında zatürreye sebep olabilir. Bu zatürre sonucunda hastalarımızı hastaneye hatta yoğun bakıma yatırabiliriz. Gripten korunmak için etkili bir aşımız var. Hala aşısını olmayan varsa aşılarını olabilirler. Çünkü biz bu sezonun mart sonuna kadar sürmesini bekliyoruz. Bir diğer enfeksiyonumuz da korona virüs. Pandemiden bu yana artık biliyoruz. Bu daha çok solunum yolu semptomlarıyla seyrediyor. Zatürreden ziyade burun akıntısı, öksürük, halsizlik, tat ve koku bozukluğu şikayetleri görülebilir. Bunu küçümsememek gerekir. Riskli gruplarda zatürreye çevirebilir” dedi.



“Hasta olan kişiler maske takmalı”


Kalabalık ortamlarda hasta olan kişilerin mutlaka maske takmasını ve hijyen kurallarına uyması gerektiğin hatırlatan Karabağ, “Tüm bu virüslerin ortak özelliği damlacık yoluyla bulaşırlar. Kişinin öksürmesi hapşırmasıyla saçılan partiküller bir süre havada asılı kaldıktan sonra zemine çöker. Buradan da diğer hasta olmayan kişiler bu virüsü alıp kendilerine bulaştırarak hasta olabilir. Bunu önlemek için kalabalık ortamlarda bulunmamak gerekir. Kalabalık ortamda bulunacaksak ve şikayetlerimiz varsa mutlaka maske takılmasını öneriyoruz. Hasta olan kişiler maske takmalı. Hapşırık ve öksürükten sonra mutlaka eller yıkanmalı. Toplu taşıma gibi yerlerde mutlaka maskeli olmalıyız. Okullarda bulaşı azaltmak için çocuklar teneffüs saatinde bahçeye çıkmalı ve sınıfların sık sık havalandırılması gerekir. Bu dönemde antibiyotik kullanılması önerilmemektedir. Tam tersine iyileşmeyi geciktirebilir ve sonraki enfeksiyonlar için direnç gösterebilir. Bu dönemde bizim önerdiğimiz griplerde yatak istirahati diğer virüslerde de bol sıvı alınması, ağrı kesici, ateş düşürücü kullanılması ve iyi beslenme yeterlidir” diye konuştu.



“Bağışıklık sisteminin düşmesi hasta olmaya meyilli hale getiriyor”


Bağışıklık sisteminin güçlendirilmesiyle hastalıklara karşı dirençli hale gelinebileceğini anlatan Manisa Şehir Hastanesi Diyetisyeni Furkan Say, “Bu soğuk kış aylarında grip gibi nezle gibi hastalıklar artmış durumda. Aslında bu artışların sebebi bağışıklık sistemimizin düşüklüğü. Bağışıklık sistemimizin düşmesine neden olan şeyler genelde uykusuzluk, sağlıklı beslenmenin olmayışı ya da stres faktöründen kaynaklanarak bağışıklık sistemimiz düşüyor ve hasta olmaya daha çok meyilli hale gelmeye başlıyoruz. Bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için aslında beslenme açısından bakarsak genelde doğru ve doğal besinlerle düzenli bir şekilde beslenme öncelikli hedefimiz. Bu soğuk kış aylarında bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için daha çok tercih edebileceğimiz bazı yiyecekler var. Sağlıklı bir bağırsak, sağlıklı bir bağışıklık sistemi demektir. Sağlıklı bir bağırsağın oluşması için kesinlikle lifli gıdalardan daha fazla tüketerek bağırsak sağlığımızı koruyabiliriz. Kuru baklagiller, sebzeler gibi yiyecekleri daha fazla tüketebiliriz. Bunun dışında C vitamini bizim antioksidan bakımından dolayı bağışıklık sistemini destekleyici özelliktedir. C vitamini kaynakları olan turunçgiller, koyu yeşil yapraklı sebzeler ya da bunun yanında kuşburnu çayı gibi C vitamini yönünden güçlü gıdalardan tüketilebilir. Bunun dışında omega3 yağı yani balık yağı özellikle balıklarda bulunan yağlar bağışıklık sistemini düzenleyicidir. Haftada en azın 1 ya da 2 defa balık tüketimi bağışıklık sistemini destekleyecektir. Bunun yanında bazı baharatlar da bağışıklık sistemimizi güçlendirir. Zerdeçal, zencefil, nane gibi bazı baharatlar bağışıklık sistemimizi destekleyecektir” ifadelerini kullandı.



Bağışıklık sisteminin düşmesi hastalığa davetiye çıkarıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Nevşehir Alkollü sürücü aracı kendisinin kullanmadığını söyledi, kamera kayıtlarını izleyince ikna oldu Nevşehir’de kaza yapan alkollü sürücü, önce aracı arkadaşının kullandığını söyledi, Kent Güvenlik Yönetim Sistemi kamerası görüntüsünü izleyince de aracı kendisinin kullandığını itiraf etti. Daha sonra ise görüntü alan gazeteciye, “Abi siz bu saatte ne geziyorsunuz? Bu çektiklerini paylaşacak mısın? Bunu herkes görsün, su yola akmış. Su olmasaydı ben şu an Avanos’taydım” dedi. Kaza, gece saatlerinde 2000 Evler Mahallesi Zübeyde Hanım Caddesi Üniversite Kavşağı’nda meydana geldi. 1.33 promil alkollü olan Efe P., kullandığı 50 FE 378 plakalı Volkswagen marka otomobilin direksiyon hakimiyetini kaybetti. Araç önce orta refüje çıktı, daha sonra da karşı şeride geçen otomobil kaldırım taşlarına çarparak durdu. Kazayı gören vatandaşların ihbarı üzerine kaza yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Otomobili sürdüğünü iddia eden bir vatandaş ile otomobilde bulunan bir kişi herhangi bir yaralanmalarının olmadığı gerekçesi ile tedaviyi kabul etmedi. Kaza yerine gelen polis ekipleri inceleme yaparken araçta yolcu olarak bulunduğunu söyleyen Efe P.’nin konuşmalarından ve durumundan şüphelendi. Aracı sürdüğünü bir türlü kabul etmeyen alkollü gence polis ekipleri dakikalarca dil döktü. Aracın Efe P.’nin bir yakınının üzerine olması nedeniyle sürücünün Efe P. olabileceği ihtimali üzerinde duran polis ekipleri KGYS kameralarını inceledi. Yapılan kamera araştırması sonrası polis ekipleri aracı Efe P.’nin sürdüğünü tespit etti. Polis ekiplerinin kaza görüntüleri izletmesi sonrası aracı kendisinin kullandığını söyleyen 19 yaşındaki aday sürücü Efe P.’nin yapılan alkol kontrolünde 1.33 promil alkollü olduğu tespit edildi. Alkollü sürücü Efe P. uzun uğraş sonucu aracı kendisinin kullandığını itiraf ettikten sonra, “Ehliyet alalı iki yıl olmadı. Bu üçüncü kazam” dedi. Görüntü alan basın mensuplarına da, “Abi siz bu saatte ne geziyorsunuz? Bu çektiklerini paylaşacak mısın? Bunu herkes görsün, su yola akmış. Su olmasaydı ben şu an Avanos’taydım ifadelerini kullandı. Efe P., görüntü alan gazeteciye de "tamam" işareti yaptı. Sürücüye alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 lira ceza işlem uygulanırken, araç da trafikten men edildi.
Sinop Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Sinop’ta din görevlileriyle bir araya geldi Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “En çok ihtiyaç duyacağımız şey yüce bir ideal, adanmışlık ruhu ve bitmeyen bir heyecandır. Bu manada yüce dinimiz İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz” dedi. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Sinop’ta din görevlileriyle bir araya geldi. Sinop Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen programda konuşan Başkan Erbaş, yaz Kur’an kurslarının önemine ilişkin, “Çocuklar küçük yaşlarda sizlerden öğrendiklerini asla unutmazlar. Eğer onların şu kalplerine, minicik körpecik zihinlerine İslam’ın güzelliklerinden birkaç hususu bile aktarabilirseniz sizin kurtuluşunuza vesile olur” dedi. Başkan Erbaş, gençleri, çocukları ve aileleri İslam’ın güzellikleriyle buluşturulması gerektiğini belirterek, camilerin, Kur’an kursların herkese açık olduğunu söyledi. “Rol model olmalıyız” Din görevliliğinde ihlas, samimiyet, aşk ve heyecanın olması gerektiğini dile getiren Başkan Erbaş, “Bunlar hocalara çok yakışıyor. Din samimiyettir ve aşk, heyecan Aşk, heyecan kalmadıysa muvaffak olamayız. Aşkımızı, heyecanımızı asla kaybetmeyelim. Rol model olmalıyız, bizi gören gençler, çocuklar bize heves etmeli” diye konuştu. “İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz” Başkan Erbaş, din görevlilerinin aynı zamanda İslam’ı tebliğ noktasında yaşanılan çağın ve dünyanın öğretmenleri olduğunu belirterek, “En çok ihtiyaç duyacağımız şey yüce bir ideal, adanmışlık ruhu ve bitmeyen bir heyecandır. Bu manada yüce dinimiz İslam’a ve insanlığa hizmet etmek en büyük idealimiz. Bu uğurda adanmışlık ruhuyla çalışmak en büyük bahtiyarlığımız ve çalışmalarımızın meyvelerini görmek en büyük heyecan kaynağımızdır. Çalışmalarımızın meyvesini görmemiz lazım. O meyveler bizim heyecanımızı daha da arttıracak” ifadelerini kullandı. Programa, Sinop İl Müftüsü Paşa Bektaş da katıldı.
Muğla Bal paketleme tesisi yangınında milyonlarca liralık maddi hasar meydana geldi Muğla’nın Köyceğiz ilçesi sanayi sitesinde meydana gelen ve milyonlarca lira maddi hasara neden olan fabrika yangını büyük ölçüde kontrol altına alındı. Söndürme çalışmalarını yerinde takip eden Muğla Valisi İdris Akbıyık, yangını söndürmek için canla başla mücadele eden herkese teşekkür etti. Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde sanayi sitesinde çöplükte çıkan yangın, bal paketleme tesisine sıçrayıp kısa sürede tüm tesisi ve çevresini sararak milyonlarca liralık maddi hasara sebep oldu. Yangını söndürmek için Muğla Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekiplerinin yanı sıra, Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı orman yangını söndürme ekipleri, Dalaman Hava Limanı’na bağlı itfaiye ekibi, özel sektör tankerleri ve iş makineleri ve beton dökme mikserleri görev yaptı. Rüzgarın da etkisi ile kısa sürede büyüyen ve mücadelesi oldukça güç şartlar altında sürdürülen yangında iş yeri ile birlikte araçlar da yandı. Yaklaşık 2 saat süren çalışmanın ardından kontrol altına alınan yangında ilk belirlemelere göre 2 işletmede bulunan market ürünleri, 6 bin teneke bal, 10 ton zeytinyağı, 1 kamyon, 2 kamyonet, 1 forklift, 5 transpalet ve elektronik cihazlar yanarak zarar gördü. Çalışmaları yerinde takip eden Vali Akbıyık, canla başla mücadele eden herkese teşekkür etti Yangın çıktıktan kısa süre sonra Köyceğiz Toparlar Sanayi Bölgesi’ne gelerek çalışmaları bizzat yangın mahallinde takip edip ekiplerin müdahalesini koordine eden Muğla Valisi İdris Akbıyık, yangının saat 21.05 sıralarında henüz belirlenemeyen bir nedenle çöp alanında başlayıp iki iş yerine sıçradığını belirtti. Vali Akbıyık yaptığı açıklamada, “Saat 21.05 civarı Köyceğiz Toparlar mevkiinde bal fabrikası iş yerinde meydana gelen yangın, tesisin hemen yanındaki çöp dökme alanında başlayıp iş yerine sıçrıyor. Bütün kamu araçlarımız, Orman Bölge Müdürlüğü, AFAD, belediye itfaiye araçları hatta Dalaman Hava Limanı itfaiyeleri ve özel sektör, olabilecek en hızlı şekilde müdahaleye başladılar. Yangın kontrol altına alındı. 150 personel 50 civarında arazöz, tanker, beton mikseri ve iş makineleri canla başla mücadele etti. Allah’a şükür can kaybı yok, bir kişi dumandan etkilendi. Yangının yerleşim yerlerine sıçrama ihtimalini düşünmüyoruz ama hava rüzgarlı, tüm birimlerle müdahale devam ediyor. Kamu, özel sektör, kişi ve kurum söndürme çalışmalarına canla başla destek veren herkese teşekkür ediyorum” dedi.
Ankara Irak’ın kuzeyine düzenlenen hava harekatı ile 25 hedef imha edildi Milli Savunma Bakanlığı Irak’ın kuzeyinde bulunan Gara, Kandil ve Asos bölgelerindeki terörist hedeflerine hava harekatı düzenlendiğini ve 25 hedefin vurulduğunu açıkladı. Milli Savunma Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, PKK/KCK ve diğer terörist unsurları etkisiz hale getirerek Irak’ın kuzeyinden Türkiye’ye yönelik saldırıları bertaraf etmek ve hudut güvenliği sağlamak maksadıyla Birleşmiş Milletler Anlaşması’nın 51’inci maddesinden doğan meşru müdafaa hakkı doğrultusunda Irak’ın kuzeyinde bulunan Gara, Kandil ve Asos bölgelerindeki terörist hedeflerine hava harekatı düzenlendi. İcra edilen hava harekatıyla Bölücü Terör Örgütü (BTÖ) tarafından kullanılan ve içerisinde sorumlu düzeyde teröristlerin de bulunduğu değerlendirilen mağara, sığınak, barınak, depo ve terör örgütünün kullandığı tesislerden oluşan 25 hedef imha edildi. Bakanlıktan yapılan açıklamada terörle mücadelede kararlılık vurgusu yapılarak, “Asil milletimizin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri, geçmişte olduğu gibi bugün de ülkemizin ve milletimizin beka ve güvenliği için terörle mücadeleye son terörist etkisiz hâle getirilinceye kadar azim ve kararlılıkla devam edecektir. Bu harekat sırasında; masum insanların, dost unsurların, tarihî ve kültürel varlıklar ile çevrenin zarar görmemesi için her türlü tedbir alınmıştır” ifadelerine yer verildi.