POLİTİKA - 11 Ocak 2025 Cumartesi 18:38

CHP Genel Başkanı Özel’den fezleke açıklaması: "Vız gelir tırıs gider”

A
A
A
CHP Genel Başkanı Özel’den fezleke açıklaması: "Vız gelir tırıs gider”

Manisa’da gazetecilerle buluşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, kendisi dahil 17 milletvekili hakkında Meclis’e verilen fezlekeyle ilgili, “Vız gelir tırıs gider. Vallahi bize dokunulmazlık lazım değil hatta biz millete dokunan bir parti olduğumuz için AK Parti rahatsız oluyor" dedi.


CHP Genel Başkanı Özgür Özel, memleketi Manisa’da Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek tarafından düzenlenen 10 Ocak Çalışan Gazeteciler buluşmasına katıldı. Programa Özel’in yanı sıra, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, ilçe belediye başkanları, daire başkanları, Manisa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Önder Aydın, Manisa ve İzmir’den basın mensupları katıldı.


Verilen yemek sonrası gerçekleştirilen buluşmada açılış konuşmasını yapan Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek basının öneminden bahsederek 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutladı.


Özel ise yaptığı konuşmada özellikle yerel basının öneminden bahsetti. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Özel, belediyelerin SGK’ya olan borçlarıyla ilgili şunları söyledi:


“Belediyelerin SGK’ya olan toplam altın borcu 15 ton değil Tayyip Bey 30 ton. Bu 30 tonun 10 tonu sizin belediyelere ait, 20 tonu sizin dışınızdaki partilerin belediyelerine ait. Bu 20 tonun 10 tonu da sizin AK Partili belediyelerden devraldığımız borçlar. Yani bizim bütün muhalif belediyeler olarak toplam altın borcumuz 10 ton. Senin ve belediyelerinin yaptığı borç 20 ton. Bunun 10 tonu hala sizin belediyelerin üzerinde 10 tonu da sizden kalan borç bizim belediyelerimizin üzerinde 30 ton toplam 1 kamyon. Peki bu SGK’nın toplam alacağı ne kadar 270 ton altın. 30 tonu belediyeler, 1 kamyon. Geri kalan 8 kamyon 240 ton diğer alacaklar. Diğer alacaklar 6 ayda bir açıklanması gerekiyor ama Tayyip Bey açıklamıyor. Neden en tepede en yakını şirketler var. Bizden bu paraları İzmir Büyükşehir Belediyesinin hesaplara el koyarak faizleriyle kesiyor, gelecek ay onlara SGK affı çıkarmaya hazırlanıyor. Faizleri silecek anaparayı bilmem kaç taksite bölecek. Ben Tayyip Beye söylüyorum. 270 ton altın alacağı var SGK’nın, 30 tonu belediyelerin 240 tonu şirketlerden. Sen bu şirketlerin faizlerini affetmeden önce bir açıkla bakalım bunlar hangi şirketler. O yüzden bu açıklamayı yapmadan Tayyip Bey’in söylediklerinin bir kıymeti yok.”



“Sükutunu özrüne sayıyoruz”


Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suriye ile ilgili olarak söylediği bazı ifadelere değinen Özel, "Diyor ki Esad yıkıldı CHP ardından yas tutuyor diyor. Ne yas tutacağım. Ben dünyada bir otoriter lider azaldı mı neredeyse ardından tef çalacağım. İnşallah Türkiye’de de o günler gelecek ama cümlenin devamı kötü. ‘Hadi’ diyor ‘eski genel başkanlarının bu konuda bir gerekçesi vardı malum sebepten dolayı ama Özgür Özel niye böyle yapıyor’ diyor. Bu çok tehlikeli bir iş. Kemal Bey’in inancı üzerinden Esed’in inancı üzerinden, Esed Nusayri Arap Alevi’sidir, Kemal Bey Alevi’dir. O söyleyip de söyleyemediği bu. Burayı kaşıyıp, Özgür Bey sen Sünni’sin bu Arap Alevilerinin tarafında niye duruyorsun diyor. Birincisi hiçbir acıya, milli meseleye, dış politikaya hiçbir zaman mezhep siyaseti üzerinden bakmadım, bakmam, bakanı da doğru bulmam. Bu ülkeye en büyük kötülüğü yapar. Siyasetçileri mezheplerine, inançlarına göre değil, kalplerine göre kategorize etmek lazım. Kötü kalpliler ve iyi kalpliler. Böyle tasvirler yapanlar kötü kalpliler. Tayyip Bey kötü kalpliler tarafından. Alevi sünni kardeştir derken iyi ama Esad’i malum sebepten destekliyor diyerek burada mezhepçilik yapıyor. Bunu burada ifşa etmek, burada kınamak, bu dilin çok tehlikeli bir dil olduğunu Tayyip Bey’e söylemek lazım. Onun sebebi belliydi demek, Kemal Bey’in mezhebine gönderme yapmak Tayyip Bey’e yakışır ama Türkiye’ye yakışmaz, Manisa’ya da yakışmaz. Bizim Alevi ve Sünni milletvekillerimiz bu salonda da mecliste de yan yana oturuyor ve birlikteyiz. CHP bu kardeşliğin ve birlikteliğin güvencesi olan bir partidir. Tayyip Erdoğan, bu birlikteliği bombalamaya, bu birlikteliği ortadan kaldırmaya yönelik tehlikeli bir işe girişmiştir, kendisini kınıyorum ve tekrar etmemeye davet ediyorum. Sükutunu özrüne sayıyoruz. Bunu tekrar etmesin. Tekrar etmezse bunu unutacağız. Tekrar ederse çok daha sert cevap vereceğim. Bunu da açıkça ifade etmek isterim" şeklinde konuştu.



“Barış dili”


MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin barış söylemlerinin sorulmasına da değinen Özel, “Devlet Bey barış demeye başladı ama barış dilini kullanmadan bunu yapıyor. Çok sert bir üslubu var. Abdullah Öcalan’ı meclise davet ediyor ama CHP’ye başka partilere karşı çok sert bir üslup kullanıyor. Devlet Bey eğer kavga dilinden, hakaret dilinden barış diline geçecekse ve bunun ilk adımı bu tweet ise bu iyi bir şey ama Devlet Bey süreci bu şekilde yöneteceğini zannediyorsa, yani samimiyetten uzak, kendi bildiklerini okuyan, sürekli ortaya bir şey atan ama mecliste bir komisyon kurmayan, pazarlığı adada yapan ve mecliste dayanan burada da tweet atan bir çizgide olacaksa bu doğru bir çizgi değil. Devlet Bey’in barış diline başlamak için ilk adımı ise iyi, bütün adımları böyle olacaksa kötü. Devamını görmek lazım. Barış diline ilk adım buysa iyidir, bu konuda söyleyeceği son söz bu ise bu kötüdür" şeklinde konuştu.



“Vız gelir tırıs gider”


Kendisi de dahil 17 milletvekili hakkında meclise fezleke verilmesinin sorulması üzerine Özel şunları söyledi:


“Bu tür fezlekeler sürekli geliyor. Vız gelir tırıs gider. Özellikle son dönemde CHP itirazlarını yükselttikçe ve Erdoğan rahatsızlıkları dile getirdikçe birileri harekete geçiyor ve fezleke üzerine fezleke geliyor. Vallahi bize dokunulmazlık lazım değil hatta biz millete dokunan bir parti olduğumuz için AK Parti rahatsız oluyor. Erdoğan’ın dokunulmazlığını önümüzdeki ilk seçim günü akşam 17.00’da milletimiz kaldıracak bundan emin olabilirsiniz.”



İttifak seçim gelmeden düşünülebilir”


Seçimlerde yine bir ittifak olup olmayacağı yönündeki bir soruya da cevap veren Özel, “Eğer şimdiden erken ittifak konuşursanız bütün partileri birbirine zincirle bağlanmış koşucular gibi birbirine engel olmasına neden olursunuz. Seçime makul bir süre kala eğer seçimi kazanabileceğini düşünüyorsa partiler seçime tek başına girer yok göremiyorsa çeşitli ittifaklar arar. Bu seçimlere az bir zaman kala olacak şeyler. Geçtiğimiz seçimdeki gibi partilerin güçlerine oranla olmayan bir ittifak anlayışıyla ihtiyaç duyulan alanda ve yerde partilerin gücü nispetinde birbirinin işini kolaylaştıracak ama birbirine zarar da vermeyecekleri bir ittifak süreci tasarlanabilir. CHP’nin hedefi önümüzdeki seçimlerde salt çoğunluğu kendi milletvekilleriyle elde etmesidir. Buna gayret edeceğiz ve bir CHP’li cumhurbaşkanı adayının seçilmesidir. Adayın desteklenmesi konusunda birçok partiyle görüşülebilir biz de görüşürüz. Yeni Yol Çatı Partisi de bizim kapısına aşina olduğumuz partilerden oluşuyor. Hiçbir problemimiz olmaz" dedi.


Program Özgür Özel’in gazetecilerle toplu fotoğraf çektirmesinin ardından sona erdi.



CHP Genel Başkanı Özel’den fezleke açıklaması: "Vız gelir tırıs gider”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Bağımlılıkla Mücadele İl Koordinasyon Kurulu Toplantısı gerçekleştirildi Eskişehir’de Vali Hüseyin Aksoy’un başkanlığında gerçekleştirilen Bağımlılıkla Mücadele İl Koordinasyon Kurulu Toplantısı’nda alınması gerekli tedbirler ile yapılması gereken faaliyetler değerlendirildi. Eskişehir’de her çeşit bağımlılıkla mücadele konusunda yapılan çalışmalar, mücadelenin geldiği nokta ve alınması gereken tedbirler konusunda değerlendirmeler yapılacağını kaydeden Vali Hüseyin Aksoy, uyuşturucu, alkol, tütün gibi madde bağımlılıkları, kumar ve teknoloji bağımlılığı gibi davranışsal bağımlılıklar ile mücadelenin sadece güvenlik güçlerimizle değil bütün kurumlarımızın katılımıyla kararlılıkla sürdürüleceğini belirtti. Bağımlılık konusunun tüm toplumu doğrudan etkileyen bir nitelik taşıdığını belirten Vali Aksoy, "Başarılı sonuçlar elde edebilmek için topyekûn bir mücadele yürütülmesi gerekmektedir. Bu sebeple; Kurullarımız tarafından bağımlılık ile mücadele alanında yürütülecek çalışmalarda ihtiyaç duyulacak her türlü destek, yardım ve kolaylık ile ilgili kamu kurum ve kuruluşlarınca sağlanmalı, alınan kararların uygulanmasında üstlenilen görev ve sorumluluklar özenle yerine getirilmelidir” dedi. İl Sağlık Müdürlüğü tarafından il genelinde yapılan çalışmalar hakkında sunumlar yapıldı. Daha sonra uyuşturucuyla mücadelede mevcut durum, mevcut risk haritası, tespit edilen yeni gelişmeler, sorunlar ve alınması gerekli tedbir ve yapılması gereken faaliyetler görüşülerek sonrası için yapılacak çalışmalarla ilgili kararlar alındı.
Muğla Marinalarda tekne bağlama yıllık ücretlerine denizciler de tepki gösterdi Dünyanın ve Türkiye’nin en güzel koylarına sahip olan, turizmin gözbebeği Muğla’da deniz turizmi önemli bir yere sahip. Ancak milyonlarca lira değerindeki lüks teknelerin ve daha orta sınıf teknelerin sahipleri, artan marina bağlama ücretlerinden şikayetçi. Tekne sahipleri, “Başka ülkelerde çok daha uygun fiyatlarla hizmet alabiliyoruz. Türkiye’de bir çözüm bulunması gerekiyor” diyerek tepkilerini dile getirdi. Marmaris ve çevresinde, özel ve kamuya ait küçüklü büyüklü 10’dan fazla marina bulunuyor. Tekne bağlama ücretleri, teknelerin boyutlarına ve denizde kapladıkları alana göre hesaplanıyor. Ancak edinilen bilgilere göre, günlük bağlama ücretleri en düşük 5 bin liradan başlıyor. Elektrik ve su gibi giderler bu rakamlara dahil olmadığı için toplam maliyetler daha da artıyor. Sadece milyonerlerin değil, hayali denizde yaşamak olan kendilerine ev, araba almadan tekne alan ve emekli maaşları ile geçinmeye çalışan deniz sevdalılarının da tepkisine neden olan bağlama ücretlerinin yıllık milyon liraları aşan fiyatları sektörde en çok konuşulan konuları arasında yer alıyor. "Taban ve tavan fiyat uygulaması getirilmeli" Yelken eğitmeni ve yat sahibi Atilla Gökova, “Şu an Türkiye’deki marina fiyatlarını, dünyanın en pahalı marinası olan Monako ile kıyasladığımızda bile daha yüksek seviyede. Belediye ve özel sektör marinalarında fiyat serbestliği kontrolsüz şekilde artmış durumda. Devlete ait marinaların da bu fiyat bandına gelmesi amatör denizciliği bitiriyor. Örneğin, benim yarıştığım teknenin değeri 3 milyon TL. Ancak yıllık marina bağlama ücreti 800 bin TL’ye ulaştı. Devletin müdahale ederek taban ve tavan fiyat uygulaması getirmesini bekliyoruz" dedi. “Fiyatlar kontrolden çıkmış durumda” Bağlama ücretlerinin teknelerin denizde kapladığı metrekareye göre belirlendiği belirtilirken Atilla Gökova, “Bizim gibi küçük bütçeli tekneler, yüksek maliyetler nedeniyle zorlanırken, büyük iş insanlarının tekneleri bile bu fiyatlardan dolayı Yunanistan veya Avrupa’ya gidiyor. Bu durum, Türkiye’nin marinacılık sektörüne zarar veriyor ve devletin vergi kaybına neden oluyor” şeklinde konuştu. “Yüksek ücretlere rağmen marinalarda sıra bekleniyor” Marinalarda yüksek fiyatlara rağmen sıra beklenildiği yönündeki iddialara da yanıt veren Atilla Gökova bu durumun sebebi ile ilgili, “Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle Rus tekneleri Türkiye’ye akın etti. Türk tekne sahipleri marinadan çıkarılmaya çalışılıyor. Sebeplerini biliyoruz ama maalesef konuşamıyoruz. Bu durum, yerli amatör denizcilere büyük zorluk çıkarıyor” ifadelerini kullandı. “Marinamı terk etmek zorunda kaldım” Bir başka tekne sahibi Tunca Çalışkan ise uzun yıllar bağlama yaptığı marinasını fiyatlar nedeniyle terk ettiğini belirterek “Yaklaşık 7 yıl önce, 5 bin Euro’ya teknemi bağlayabiliyordum. Şimdi ise 12 metrelik teknem için 17 bin Euro artı KDV gibi fahiş bir fiyat talep edildi. Artışlar çok ani ve kontrolsüz. Özellikle genç denizciler ve yelken okulları bu maliyetler karşısında ayakta kalamıyor” dedi. Denizciler artan marina ücretlerinin amatör denizcilik ve deniz sporlarını olumsuz etkilediğini belirterek, devletin fiyatları denetlemesini ve sektöre yönelik destek sağlamasını talep ediyor.