ASAYİŞ - 29 Kasım 2025 Cumartesi 17:47

Hijyen kurallarına uymayan işletme mühürlendi

A
A
A

Manisa Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı, kent genelinde hijyen ve işgaliye denetimlerini yoğunlaştırdı. Kontrollerde bir işletmenin imalathanesinde sağlıksız koşullarda saklanan 150 kilo pişmiş tavuk etine imha edilmek üzere el konulurken, işletme mühürlenerek faaliyetten men edildi.

Manisa Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı, il genelinde yürüttüğü rutin kontrollerini sıklaştırarak halk sağlığını tehdit eden işletmelere yönelik denetimlerini sürdürüyor. Büyükşehir Belediyesi Zabıta ekipleri, ilçe belediye ekipleri ile birlikte 7/24 esasına göre hijyen, gıda güvenliği ve kaldırım işgali üzerine denetimlerini gerçekleştiriyor.

"150 kilo tavuk etine el koyuldu"

Bir işletmede yapılan denetimlerde hijyen kurallarına uymayan ürünler tespit edildi. İşletmenin imalathanesinde hijyen kurallarına aykırı bir şekilde bekletilen 150 kilo pişmiş tavuk eti tespit edildi. Tavuk etleri, gıda mühendislerinin tutanağı sonrasında imha edilmek üzere ekipler tarafından el konuldu. İşletme; hijyen ihlali, işgaliye ve ruhsatsız faaliyet göstermesi nedeniyle mühürlenerek faaliyetten men edildi.

"Periyodik kontrollerimiz devam ediyor"

7/24 esasına göre denetimlere devam ettiklerini belirten Manisa Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanı Bilgihan Hasturan, Büyükşehir Belediyesi’nin ilçe belediyeler ile koordineli bir şekilde çalıştıklarını söyledi. Son dönemlerde yaşanan gıda zehirlenmelerine yönelik Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu’nun talimatları ile gıda denetimlerinin sayısını artırdıklarını söyleyen Daire Başkanı Bilgihan Hasturan, "Denetimlerimizde gıda mühendislerimiz, teknolojik cihazlar ile özellikle son dönemde ülkemizde artış gösteren gıda zehirlenmeleri konusunda denetimleri aksatmadan sürdürüyor. İşgaliye konusunda da esnaflarımıza on gün öncesinden yazılı ve sözlü olarak uyarılarımızı yaptık. Bu uyarılara uymayan, kaldırımı işgal edenlerin mallarına maalesef el koyduk. Ayrıca Ulaşım Dairesi Başkanlığı ile koordineli çalışarak vatandaşların geçişini sağlamak için kaldırımlardaki motosikletlerin kaldırılması ve uygun yerlere çekilmesini sağlıyoruz" dedi.

"Bu durumlara kesinlikle müsaade edilmeyecek"

Rutin olarak devam eden gıda denetimlerinin sayısını son on günde daha da artırdıklarını söyleyen Başkan Bilgihan Hasturan, "Girdiğimiz işletmelerde kızartma yağından kullanılan etin yoğunluğuna, atılan tuzun miktarından ürünlerin son kullanma tarihine kadar tüm detaylara bakıyoruz. Manisa’da yaşanabilir ve sağlıklı bir ortam oluşturmak için çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Yapılan denetimlerde, bir işletmenin imalathanesine girdik ve hijyen kurallarına aykırı birçok unsurla karşılaştık. En vahim olanı ise, 150 kilo pişirilmiş ancak satılamamış tavuk etinin saklanıp daha sonra satışa sunulmak üzere bekletilmesiydi. Gıda mühendisi arkadaşlarımız gerekli tutanaklarını tuttu; tüketilmesi uygun olmayan ürünlere imha etmek üzere el koyduk. İşletmenin faaliyeti durduruldu. Ayrıca ruhsatsız faaliyet gösterdiği için de men edilip mühürlendi. Halkın sağlığıyla kim oynarsa oynasın, aynı gün faaliyetten men edilip mühürlenecek. Bu gibi durumlara kesinlikle müsaade edilmeyecek" diye konuştu.



 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul L’oréal Türkiye genç bilim kadınlarını ödüllendirmeye devam ediyor Tekno-güzellik şirketi L’Oréal Türkiye’nin UNESCO Türkiye Milli Komisyonu iş birliğiyle yürüttüğü "Bilim Kadınları İçin" programı 23 yıldır devam ediyor. Program, bugüne kadar Türkiye’den 128 bilim kadınını destekledi. Bu yıl Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nden Doç. Dr. Banu İyisan, Üçlü Negatif Meme Kanseri için tamamen doğal biyomalzemelerle akıllı ve hedefli nanoilaç teknolojileri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle ödüllendirildi. Türkiye’nin önde gelen kurumsal sosyal sorumluluk programlarından biri olan "Bilim Kadınları İçin" programında, bu yıl ödül alan bilim kadınları L’Oréal Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen tören ile duyuruldu. Bu kapsamda Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Banu İyisan, tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri (ÜNMK) tedavisinde hedefli ve akıllı nanoilaç sistemleri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle öne çıkıyor. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinin agresif alt türlerinden Üçlü Negatif Meme Kanseri’ne yönelik bu çalışma, mevcut tedavilerin sınırlılıklarını aşmayı hedefleyen önemli bir yaklaşım sunuyor. Eğitim ve araştırma yolculuğu: Almanya’dan Türkiye’ye uzanan bilim kariyeri Programın uluslararası ayağı olan L’Oréal-UNESCO For Women in Science, 140’dan fazla ülkede 4 bin 700’den fazla bilim kadınını desteklemiş ve bu isimlerden 7’si daha sonra Nobel Ödülü’ne layık görülmüştü. Türkiye, bu programın en aktif yürütüldüğü ve en çok destek veren ilk beş ülkeden biri olarak öne çıkıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünde lisans ve yüksek lisansını tamamlayan Doç. Dr. Banu İyisan 2012 yılında doktora eğitimi için Almanya’ya taşındı. Leibniz Polimer Enstitüsü’nde biyomedikal nanomalzemeler, kontrollü ilaç salım sistemleri, sentetik biyoloji ve biyosensör uygulamaları üzerine çalıştı; 2016’da Dresden Teknik Üniversitesi’nden doktora derecesini aldı. Doktora sürecinde International Helmholtz Research School for Nanoelectronic Networks (IHRS NANONET) programında nanoteknoloji ve malzeme bilimi üzerine eğitim alan araştırmacı, 2017-2020 yılları arasında Max Planck Polimer Araştırma Enstitüsü’nde yürütülen bir AB projesinde, meme kanseri teşhisi için nanofotonik sistemler geliştirmeye yönelik doktora sonrası çalışmalar yaptı. 2023 yılında Max Planck Partner Grup Lideri seçilerek, MPIP ile uluslararası iş birliğini güçlendirdi. Üçlü negatif meme kanserine yönelik yenilikçi tedavi yaklaşımı Yürüttüğü akıllı hibrit nanoilaç teknolojisi projesiyle, meme kanserinin en agresif alt türlerinden biri olan Üçlü Negatif Meme Kanseri’nin hedefli tedavilere yanıt vermemesi ve mevcut kemoterapi ilaçlarının ciddi yan etkilere yol açması nedeniyle ortaya çıkan ihtiyaca çözüm sunmayı amaçlayan İyisan, proje kapsamında tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri hücrelerini seçici biçimde hedefleyebilen ve pH gibi çevresel uyarılara duyarlı çalışan akıllı hibrit nanoilaç taşıyıcılarının tasarlanmasını hedefliyor. Bu yaklaşım, tedavi etkinliğinin artırılmasına ve yan etkilerin önemli ölçüde azaltılmasına katkı sağlamayı amaçlarken, sürdürülebilir teknolojilerle geliştirilen sistemin gelecekte farklı agresif kanser türlerinde de uygulanabilir olması hedefleniyor. 2020 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nde görev yapan Doç. Dr. Banu İyisan aldığı fonlarla Biyofonksiyonel Nanomalzeme Tasarım Laboratuvarı’nı kurarak araştırmalarını burada sürdürmeye devam ediyor.