GENEL - 13 Mayıs 2017 Cumartesi 13:10

Peyzaj çalışmasında kullanılan topraktan arkeolojik malzemeler çıktı

A
A
A
Peyzaj çalışmasında kullanılan topraktan arkeolojik malzemeler çıktı

Mardin’de peyzaj çalışmasında kullanılan topraktan arkeolojik malzeme çıktı.

Mardin’de peyzaj çalışmasında kullanılan topraktan arkeolojik malzeme çıktı. Etrafa saçılan arkeolojik malzemeleri inceleyen Arkeolog Güner Coşkunsu, toprağın geldiği yerin tespit edilmesi ve tahribatın durdurularak koruma altına alınması gerektiğini söyledi.


Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı’nca Artuklu ilçesinde yapılan peyzaj çalışmasında kullanılan topraktan arkeolojik malzeme çıktı. Yoldan geçerken arkeolojik malzemeleri fark eden Akademisyen Arkeolog Yardımcı Doçent Doktor Güner Coşkunsu, alanda etrafa saçılan çanak çömlek ve benzeri parçalarının bazılarının Roma dönemine, bazılarını da Tunç veya Demir çağlarına ait olduğunu söyledi.



“Toprak Kızıltepe’den getirildi”


Peyzaj çalışmasının mimarlığını yapan Mehmet Adem, kullanılan toprağın inşaat kazılarından elde edildiğini, SİT alanıyla uzaktan yakından alakasının olmadığını söyledi. Toprağın Kızıltepe’den getirildiğini belirten Adem, topraktan çıkan arkeolojik parçaların araştırılması gerektiğini, bu konuda bir bilgisinin olmadığını ifade etti. Genelde gübreli olan toprağı kullandıklarını, bu gibi toprağın işlerini görmediğini aktaran Adem, işlerini görmeyen toprağı ayırarak sahibine geri gönderdiklerini söyledi.



“Tahribatın engellenmesi lazım”


Peyzaj çalışması için farklı yerlerden toprağın getirildiğini, ancak bütün alanda arkeolojik malzemelerin bulunduğunu belirten Arkeolog Yrd. Doç. Dr. Güner Coşkunsu, alandaki arkeolojik malzemelerin değişik dönemlere ait çanak çömlek, hayvan kemiği, cam ve çakmaktaşının olduğunu söyledi. Peyzaj çalışmalarında çalışan işçilerin toprağın nereden getirildiğini bilmediğini, sadece Kızıltepe’den geldiğini söylediklerini kaydeden Coşkunsu, yetkililerin bir an önce toprağın geldiği yeri tespit ederek arkeolojik alandaki tahribatın engellemesi gerektiğini belirtti.



“Bir sikke de bulunmuş”


Coşkunsu, ilk bakışta dikkat çeken üç grup arkeolojik malzeme olduğunu dile getirdi. Coşkunsu, "Bunlar çanak çömlek, hayvan kemiği ve bir kaç tane çakmaktaşı. İşçiler insan kemiği gördüklerini söyledi. Hatta bu peyzaj çalışması için buraya yığılan toprakta bir tane sikke bile bulunmuş. Doğruysa sikkeyi bulanın Mardin Müzesine teslim etmesi gerekir. Tek tük cam obje parçasının emin olmamakla beraber günümüze ait olmadığını düşünüyorum. Malzemeyi dönemsel olarak değerlendirdiğimde ilk izlenimlerime göre Protohistorik ve Roma dönemi ağırlıklı. Tunç Çağı’na ve Demir Çağı’na ait oldukça ince ve özenli yapılmış kırmızı ve gri çanak çömlek parçaları dikkat çekici. Çarkta yapılmış çok zarif ustalık ürünleri. Daha eski olan Kalkolitik döneme ait iki üç tane el yapımı siyah ve gri çanak çömlek parçası da dikkatimi çekti. Çakmaktaşı aletler içinde en dikkat çekici olanı uzun bir dilgi üzerinde şekillendirilmiş olan ve tipolojik olarak ’kalem’ denilen bir alettir” diye konuştu.



“Toprakla beraber tarih de taşınıyor”


İşlek caddede göz alabildiğine arkeolojik malzeme dolu olan bu toprağın üç önemli olayı hatırlatma yaptığını belirten Coşkunsu, sözlerini şöyle sürdürdü:


“Birincisi toprağın geldiği yerlerde her nasıl bir çalışma yapılıyorsa kesinlikle arkeolojik yerleşimler tahrip edilerek yapılıyor. İkincisi toprakla beraber aynı zamanda tarih yanlış bir şekilde taşınıyor. Burada olmaması gereken tarihi kanıtlar buraya taşınıyor. Yani hamsiyi Karadeniz’den alıp Fırat’a atmak gibi bir durum söz konusudur. Gelecekte burada arkeolojik bir çalışma yapılacak olsa kronolojik bir karmaşayla karşılaşılacaktır. Belki de yer değiştirmiş malzemeye dayanarak yanlış sonuçlara varılacak ve çok yanlış bir tarih yazılacak. Üçüncüsü; arkeoloji ve tarih konusunda ne kadar cahil ve bilinçsiz bir toplum olduğumuzdur. Hiç abartmadan söylüyorum, Amerika’daki ve bazı Avrupa ülkelerindeki 6-7 yaşındaki çocukları bu caddeden geçirseniz hemen en yakındaki müzeye veya Arkeoloji bölümüne gidip toprakta arkeolojik kemik, çanak çömlek ve çakmaktaşı alet olduğunu bildirecektir. Kendi ülkelerinde olsalar dönemine kadar bile söyleyebilirler”.



“Bu tahribat durdurulmalı, kurtarma kazısı başlatılmalı”


Yetkililere seslenen Coşkunsu, “Acilen Mardin Müzesi’nin, Diyarbakır Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun ve Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı KUDEB’in (Koruma Uygulama ve Denetleme Bürosu) toprağın geldiği yerlerdeki tahribatı durdurup koruma altına alması lazım. SİT alanı olarak tescillenmemişlerse tescillemeleri, buraya getirilen arkeolojik malzeme içeren toprağın malzemeyle beraber yerine götürülüp gelecekteki araştırmacılara çürümez bir malzeme içinde açıklayıcı bir not bırakarak tahrip edilmemiş kısımlardan uzağa dökülmesi ve Arkeoloji Bölümü ile beraber tahrip edilen yerlerde uzun süreli veya gerekli yerlerde kurtarma kazısı yapılmasıdır. Kültürel mirasın her gün her şekilde, tıpkı burada gördüğümüz bu kentsel peyzaj çalışmasında olduğu gibi, arkeolojik açıdan Mardin çok ağır bir tahribat altındadır” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Adana’da bisiklet tutkunları ‘Sağlığın keyfini bisikletle sürelim’ sloganıyla pedalları çevirdi Adana’da ’Sağlıklı yaşamın keyfini birlikte sürelim’ sloganıyla 11. Geleneksel Yeşilay Bisiklet Turu gerçekleştirildi. Yeşilay’ın öncülüğünde Gençlik ve Spor Bakanlığı iş birliği ile düzenlenen bisiklet turunda il protokolü ve bisikletçiler Merkez Park’ta toplandı. Yeşilay Adana Şube Başkanı Yunus Emre Yıldırım ile Gençlik ve Spor İl Müdürü Muzaffer Çintimar’ın da bisiklet tutkunları ile birlikte bisiklet sürdüğü etkinlik 81 ilde eş zamanlı olarak gerçekleştirildi. Merkez Park’ta start verilen bisiklet turu, yaklaşık 10 kilometrelik güzergahın tamamlanmasının ardından bisikletlilerin yeniden Merkez Park’ta bir araya gelmesiyle sona erdi. 750 bisikletli bir araya geldi Etkinliğin farkındalık oluşturmaya yönelik olarak 81 ilde eş zamanlı gerçekleştirildiğini belirten Yeşilay Adana Şube Başkanı Yunus Emre Yıldırım, "’Sağlığın keyfini birlikte sürelim’ sloganıyla başlayan etkinliğimize yoğun bir katılım var. Şu an kontrol ettiğimizde katılım kayıtlarında 500’ün üzerinde bir katılım olduğunu görüyoruz. Kayıt dışı bisikletlilerle birlikte 750’yi bulacağız. Bugün burası bir renk cümbüşü, bir bayram havası. Bütün bisikletlileri ağırladığımız ve bu güzergahta sağlığın keyfini birlikte süreceğimiz bir etkinlik. Kazasız belasız olmasını temenni ediyoruz" dedi. Bisiklet tutkunları ile birlikte bisiklet süren Yüreğir Kaymakamı Mehmet Aksu da "Bugün Gençlik ve Spor Bakanlığımız ile Yeşilay iş birliğinde yapılan 11.Yeşilay Bisiklet Turu vesilesiyle bir aradayız. ’Sağlığın keyfini birlikte sürüyoruz’ sloganıyla bugün buradayız. Biz de Yüreğir Kaymakamlığı olarak arkadaşlarımızla ilçemizi burada temsil ediyoruz. Katılım çok güzel, umarım bir farkındalık oluşturma noktasında önemli bir katkı sunar" temennisinde bulundu. "Etkinlik sosyal mesaj olarak gayet iyi" Etkinliğin önemli bir sosyal mesaj verdiğine dikkat çeken bisiklet tutkunu Onur Navruz ise, "Etkinlik sosyal mesaj olarak gayet iyi. Etkinliğin güzel yönü tüm bisiklet gruplarını bir araya getirmesi. Böyle bir etkinliğin farkındalık amacıyla insanlara duyurulması güzel. Biz de mutluyuz, isteriz ki devamlılığı getirilsin. Hem sağlık, hem ulaşım açısından gayet güzel şeyler, biz de bununla alakalı bu farkındalık turundayız. Umarım devamı gelir" ifadelerini kullandı.
Hatay Depremzede vatandaşlar, ilçe değişikliği için sandık başında Hatay’ın Reyhanlı ilçesine bağlı olan ve ilçe merkezine 30 kilometre uzaklıkta bulunan Uzunkavak Mahallesi sakinleri, 3 kilometre mesafedeki Kumlu ilçesine bağlanmak için sandık başına gitti. Hatay’ın Reyhanlı ilçesine bağlı Uzunkavak Mahallesi, ilçe merkezine 30 kilometre mesafede uzaklıkta. Zaman zaman kamu kurumlarındaki işlerini halletmek için 30 kilometre mesafeyi kat etmek zorunda kalan depremzede vatandaşlar, bu durumun önüne geçmek için 3 kilometre mesafedeki Kumlu ilçesine bağlanmak istediler. Hatay Valiliği’ne yapılan başvurular sonrası mahalle sakinleri, saat 09.30 itibarıyla sandık başına gittiler. 31 Mart Yerel Seçimlerinin üzerinden 35 gün gibi kısa bir sürenin ardından yeniden sandık başına giden vatandaşlar, saatlerin 17.30 olmasıyla oy verme işlemini tamamlayacak. Uzunkavak Mahallesi’nde 780 seçmen bulunurken, sandıktan yüzde 50’nin üzerinde çıkan karara göre mahallenin bağlı olacağı ilçe belirlenecek. "Kumlu’ya bağlanmak için mahallemizde referandum gerçekleştiriyoruz" Uzunkavak Mahalle Muhtarı Mehmet Albayrak, ilçe değişikliği için sandık başına gittiklerini belirterek, "Bugün Uzunkavak Mahallesi’nde referandum seçimini gerçekleştiriyoruz. Biz yaklaşık 80 yıldır bize 30 kilometre uzaklıkta olan Reyhanlı ilçesine bağlı olmanın birçok yönden sıkıntısını yaşadık. Bu seçim sonrası inşallah hemen yanımızda olan Kumlu ilçesine bağlanacağız. Birçok sıkıntımızı ise geride bırakmış olacağız. Bunun için şu an mahallemizde referandumu gerçekleştiriyoruz. Burada 780 seçmenimiz var ve yüzde 51 yeterli oluyor. Yaklaşık 400 oy almamız bizi sonuca ulaştıracak" ifadelerini kullandı. Kumlu ilçesine bağlanmak istediklerini dile getiren Enver Kara, "Burada bir referandum gerçekleştiriyoruz. Kumlu ilçesiyle bitişiğiz ama Reyhanlı bize 30 kilometre uzaklıkta oraya bağlıyız bundan dolayı çok sıkıntılarımız oluyor. Kumlu ilçesine katılmak istiyoruz. En ufak bir imzamız oluyor Reyhanlı’ya gidiyoruz. Biz sürekli Kumlu’nun içerisindeyiz" dedi.