- 26 Temmuz 2021 Pazartesi 13:42

Engellileri mutlu edecek buluş

A
A
A
Engellileri mutlu edecek buluş

Mersin Eyüp Aygar Fen Lisesi öğretmen ve öğrencileri tarafından yapılan ’Mekanik Rejeneratif Fren Sistemli Tekerlekli Sandelye’ buluşu, Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescillendi.

Mersin Eyüp Aygar Fen Lisesi öğretmen ve öğrencileri tarafından yapılan ’Mekanik Rejeneratif Fren Sistemli Tekerlekli Sandelye’ buluşu, Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescillendi.


Milli Eğitim Bakanlığı ile Türk Patent ve Marka Kurumu arasında, Fen Liselerinde de fikri mülkiyet çalışmalarını yaygınlaştırmak için imzalanan ’eğitim ve iş birliği protokolü’ kapsamında, Mersin Eyüp Aygar Fen Lisesi Fizik Öğretmeni Ercan Halavut ve 10. sınıf öğrencisi Eray Kaya tarafından geliştirilen ’Rejeneratif Fren Sistemli Tekerlekli Sandalye’ projesinin patent başvurusu tescillendi.


Başvuru hakkında bilgi veren Okul Müdürü İmran Bağdemir, "MEB Ortaöğretim Genel Müdürümüz Cengiz Mete ile Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. Habip Asan arasında imzalanan protokol kapsamında, Fizik Öğretmeni Ercan Halavut ve 10. sınıf öğrencisi Eray Kaya tarafından yapılan başvuruya ’patent’ hakkı verilerek tescillendiğini büyük bir memnuniyetle öğrenmiş bulunmaktayız. Öğretmenimizi ve öğrencimizi tebrik ediyorum, başarılarının devamını diliyorum" dedi.


Patent için bunun dışında başka başvurularının da olduğu bilgisini paylaşan Bağdemir, sürecin devam ettiğini, onların da patent hakkı alacaklarını umduğunu söyledi.


’Mekanik Rejeneratif Fren Sistemli Tekerlekli Sandelye’


Buluşun başta gelen amacı, tekerlekli sandalye kullanan bireylere daha kullanışlı ve güvenli bir ulaşım imkanı sağlamak. Buluş, tekerlekli sandalye kullanan kişilerin daha az fiziksel güç harcayarak daha kolay yol kat etmesiyle, ayrıca tekerlekli sandalye kullanıcılarına etkili bir fren sistemiyle daha güvenli bir sürüş deneyimi sunmasıyla ilgili. Buluş, özellikle tekerden kurma yayına gelen enerjiyi tekerlekli sandalye yokuş aşağı giderken depolayarak araç hızını yavaşlatan ve sonrasında sürücü zorlandığı zaman dişli sistemleri ile kuvvetin yönü değiştirilerek kurma yayındaki depolanmış olan enerjinin araca kuvvet desteği olarak kullanılmasının sağlanmasını sağlıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas İstihbaratta yapay zeka dönemi Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya ve İletişim Bölümü Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sefer Darıcı, ilerleyen yapay zeka teknolojisinin istihbarat alanında kullanımına ilişkin açıklamalarda bulundu. Doç. Dr. Darıcı, Dünyada birçok ülkede birçok kamu kurumu ve birçok özel kurum bu anlamda yapay zekâya entegrasyonunu başlattı, ancak bu entegrasyonla beraber aynı zamanda kendi verilerinin güvenliğini de sağlama yönünden adımlar atıyorlar.” dedi. Her geçen gün geliştirilen yapay zeka, birçok alanda faaliyet göstermeye başladı. Ticari firmaların yanı sıra ülkelerin kamu kurumlarında da yapay zekaya yer verilmeye başlandı. Sağlık, ticaret, ekonomi gibi alanların yanı sıra bazı ülkelerin istihbarat bürolarında yapay zeka teknolojisine yer veriliyor. Geçtiğimiz günlerde bir televizyon programına katılarak yapay zeka ve istihbarata ilişkin açıklama yapan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın “Yapay zeka istihbari alanda çok fazla şey yapacak. İstihbaratta analiz konusunda oyun değiştirici olacak” açıklamasının ardından uzmanlardan açıklamalar gelmeye başladı. Yapay zekanın istihbarat alanında kullanımına ilişkin Türkiye’de farkındalık oluşmaya başladığını söyleyen Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya ve İletişim Bölümü Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sefer Darıcı, “Yapay zekâ istihbaratın toplanması, değerlendirilmesi, tasnif edilmesi ve yorumlanması gibi süreçlerde çok etkin bir şekilde kullanılabilir. özellikle yapay zekânın çeşitli örüntüleri bu anlamda çok daha kısa sürede çok büyük veriler içerisinde çok daha kısa süre içerisinde sonuca ulaştırabilmesi çeşitli bağlantıları kurabilmesi açısından özellikle istihbarat açısından da kritik öneme sahip. Sadece bular değil özellikle görüntünü işlenmesi, görüntüye ilişkin çeşitli tanımlamaların yapılabilmesi ve anormal yani anormal durumlarda görüntüye ilişkin kasımların analiz edilmesi noktasında insana ve istihbarat birimlerine çok ciddi şekilde faydası olabilir. Bu açıdan yapay zekaya ilişkin kamu kurumlarının da çok dikkatli olması gerekiyor yapay zekaya entegrasyon sürecinde geç kalmak sonrasında çok sıkıntılı sonuçlara sebep olabilir. Yapay zekâya entegrasyonunun kamu kurumlarının hızlı ve güvenli bir şekilde herhangi bir güvenlik açığı bırakmadan yapmaları çok kısa bir süreç içerisinde buna ilişkin adımlarını atmaları gerekiyor” dedi. Birçok ülkenin yapay zekaya entegrasyonunu başlattığını söyleyen Doç. Dr. Darıcı, “Bu entegrasyonla beraber aynı zamanda kendi verilerinin güvenliğini de sağlama yönünden adımlar atıyorlar. Yapay zekânın halka açık olan tarafı ve yapay zekânı ilgili uzmanlara açık olan tarafı açısından değerlendirilmesi gerekiyor ancak bunların tamamını yaparken de yani yapay zekâya entegrasyonu gerçekleştirirken de güvenlik açıklarının da mutlaka ve mutlaka göz önünde bulundurulması lazım. Kamu kurumlarının çok ciddi ve bilişsel süreçlere uyarak bu entegrasyonu gerçekleştirmeleri ve geç kalmamaları gerekiyor. Nasıl ki daktilodan bilgisayara geçiş sürecinde bir takım sıkıntılar yaşandı yeni teknolojilere geçiş süreçlerinde bazı sıkıntılar problemler yaşanabilir ancak bu adımların atılması lazım ki devamı da bir şekilde gelebilsin kaçınılmaz bir şekilde bu adımlar atılmak durumunda. İstihbaratın birçok kademesi ve istihbaratın birçok yönü itibariyle yapay zekânın değerlendirilmesi gerekiyor. Yapay zekâ bu anlamda karşı tarafı manipüle etmek amacıyla karşı tarafa farklı bilgiler verebilme amacıyla da kullanılabilir yani her bilginin bu anlamda mutlaka değerlendirilmesi onun analiz edilmesi gerekiyor. Bilginin doğruluğu veya bilginin bu anlamda üzerinde değinilmesi gereken bir bilgi olup olmadığının kontrol edilmesi gerekiyor çeşitli bu anlamda istihbaratın kendi içerisinde de olta lama veya zarflama dediğimiz çeşitli yöntemler de kullanılabiliyor” ifadelerine yer verdi.
Ankara Bakan Göktaş: “Bugün engelli memur sayısı 68 bin 396’ya ulaştı” Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, “Bugün engelli memur sayısı 68 bin 396’ya ulaştı” dedi. Engelli Hakları İzleme ve Değerlendirme Toplantısı Ankara Hakimler Evi’nde düzenlendi. Toplantıya Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, bazı kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum örgütlerinden temsilciler katıldı. Toplantı öncesi Bakan Göktaş, Slovakya’da düzenlenen Paralimpik Avrupa Bilek Güreşi Şampiyonası’nda 1. olan Oya Aydın’la buluştu ve kendisini tebrik etti. Aydın, Bakan Göktaş’a kendisinin yapmış olduğu cam duvar tablosunu hediye etti. Toplantıda konuşan Göktaş, engelli vatandaşların haklarının korunması ve geliştirilmesi için gerçekleştirilen bu toplantıları her zaman çok değerli ve kıymetli bulduklarını belirtti. Değerlendirmeler neticesinde atılması gereken adımları, yapılması gereken çalışmaları hızlı bir şekilde hayata geçirdiklerini vurgulayan Göktaş, “Engelli vatandaşlarımızın hayatlarını kolaylaştırmak adına esas aldığımız temel ilkelerden biri erişilebilirliktir. Erişilebilirlik; engelli bireylerin haklarının korunmasında ve toplumsal hayata bağımsız bir şekilde katılmalarında kilit bir öneme sahiptir. Tabii ki, erişilebilirlik sadece fiziki yapılarla sınırlı değildir. Bugün pek çok ürün ve hizmete erişim dijital yollarla sağlanabiliyor” diye konuştu. Konuşmasında toplantının bir diğer önemli gündem maddesinin de engelli bireylerin istihdamı konusu olduğunu kaydeden Göktaş, engelli bireylerin istihdamını artırmanın her zaman öncelikli hedeflerinden biri olduğunu dile getirdi. “Bugün engelli memur sayısı 68 bin 396’ya ulaştı” Engelli bireylerin istihdamında ana yöntemin, kota yöntemi olduğunu belirten Göktaş, “Engelli bireylerin memur olarak yerleştirilmeleri ise 2012 yılından beri EKPSS, yani Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı ile yürütülüyor. En son 19 Şubat’ta 2 bin 114 kişiyi kamu kurumlarına yerleştirdik. Diğer yandan, atama işlemleri devam ediyor. Bu kapsamda 2002’den bugüne kadar istihdam edilen engelli sayısını tam 12 kat artırdık. Yürüttüğümüz çalışmalarla bugün engelli memur sayısı 68 bin 396’ya ulaştı” dedi. Engelli bireylerin çalışma hayatına ilişkin iyileştirilmesi gereken bazı hususların olduğunu aktaran Göktaş, bu hususlardan birinin engelli bireylerin çalışma hayatında etkin bir şekilde yer alabilmeleri için toplumda engellilik konusunda farkındalığın artırılması gerektiğini söyledi. Cumhurbaşkanının ortaya koyduğu vizyon doğrultusunda engellilere yönelik sosyal politikaları “yardım eksenli değil, hak temelli” anlayışıyla hayata geçirdiklerini ifade Göktaş bu kapsamda son 22 yılda engelli vatandaşların haklarının ve hayat standartlarının iyileştirilmesi için önemli adımlar attıklarının altını çizdi. Toplantının devamı basına kapalı şekilde gerçekleştirildi.
Düzce Arıcılık faaliyetlerini etkiliyor DÜZCE(İHA) – Düzce’nin Gölyaka ilçesinde gal arası ile mücadele için böcekler doğaya salındı. Kestane Gal Arısı zararlısı ilk olarak 2021 yılında Gölyaka ormanlarında görülmeye başladı. Bölgesel yayılım gösteren Gal Arısıyla biyolojik mücadele çalışmalarında, Bolu Orman Bölge Müdürlüğü bünyesinde kurulan laboratuvarda son iki yıldır Gal Arısının yırtıcısı olan “Torymus Sinensis” türünün üretimi başlatıldı. Kestane ağaçlarında gal denilen şişkinlikler oluşturmak suretiyle, ağaçlarda meyve oluşumunu ve beraberinde arıcılık faaliyetlerini de olumsuz etkileyerek yöremiz için ayrı önemi olan kestane balı üretimini engelleyen bu zararlı böcek türüyle ilgili, bölgenin hava durumuna bağlı olarak ağaçların üzerindeki Gal’lere Torymus Sinensis denen yırtıcı bırakılması yöntemiyle mücadele çalışmalarına 2024 yılında da devam edildi. Laboratuvar ortamında üretilen Torymus Sinensis’ler Gal’lerin içinde bulunan zararlıyı ve larvalarını yiyerek zararlı böcek popülasyonunun yok olmasının sağlaması hedefleniyor. Bolu ve Bursa Orman Zararlılarıyla Mücadele laboratuvarlarında üretilen “Torymus Sinensis”ler Gölyaka Orman İşletme Şeflliği tarafından Gölyaka ormanlarına bırakıldı. Gölyaka Orman İşletme Müdürlüğünce bölge mıntıkasında kalan kestane ormanlarına Kestane Gal Arısı ile mücadele için laboratuvarda üretilen böceklerle aralıklı olarak yeni salımlar yapılmaya devam edileceği belirtildi.