NÜKLEER SANTRAL BİLGİLENDİRME TOPLANTISINA ÇEVRECİLERİN TEPKİSİ DAMGA VURDU

Mersin’in Gülnar ilçesi Büyükeceli beldesinde yapılması planlanan Akkuyu Nükleer Santrali ile ilgili işadamlarına yönelik düzenlenen bilgilendirme toplantısına, nükleer karşıtlarının tepkisi damgasını vurdu. Nükleer karşıtları, toplantıya alınmayınca bina önünde eylem yaptı.
Akkuyu’da yapılacak olan nükleer santralle ilgili olarak Rus NGS firmasınca Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nda (MTSO) Mersin iş dünyasına yönelik bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Akkuyu NGS Elektrik Üretim A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Rauf Kasumov, Proje Tasarım Şubesi Direktörü Sergey Egorov, NGS A.Ş. Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı İlya Simirnov ve Rusya Enerji Çevre Yatırımları A.Ş. Uzmanı Banu Göle’nin katıldığı toplantı öncesinde emniyet yetkileri, MTSO önünde çevik kuvvet
ekipleriyle önlem aldı. Mersin Nükleer Karşıtı Platform (NKP) üyeleri de MTSO’ya gelerek toplantıya girmek istedi. Ancak binanın giriş kapısında etten duvar ören polis, aralarında Mersin NKP Dönem Sözcüsü Sabahat Aslan’ın da bulunduğu grubu içeriye almadı. Bu esnada MTSO Başkanı Şerafettin Aşut ile kapıda karşılaşan Sabahat Aslan, Mersin’de yaşayanlar olarak bu bilgilendirme toplantısının kendilerini de yakından ilgilendirdiğini belirterek, içeriye alınmalarını istedi ancak Aşut’tan olumlu yanıt alamadı.
Zaman zaman emniyet yetkilileri ile de tartışan çevreciler, böyle bir konunun kamuoyuna açık tutulması gerektiğini dile getirerek, uzun süre içeriye girmeye çalıştılar. Sloganlar atarak salona alınmamalarını protesto eden nükleer karşıtları, binanın giriş kapısı önüne de siyah çelenk bıraktılar.
Çevreciler, daha sonra MTSO önünde basın açıklaması yaptı. Nükleer santrallerin insan sağlığına verdiği zararları gizlemek için göstermelik toplantılar yapıldığını öne süren NKP üyesi Recep Kara, "Ülkemizde nükleer santrallerinin kurulum gerekçesi teknik bir zorunluluk değildir, siyasi bir dayatmadır. Akkuyu Nükleer Santral Projesi hukuksuz, antidemokratik, ülkemizde enerji problemini çözemeyecek, bölgemizin tarımına ve turizmine çok büyük zararlar verecek, sağlığımızı bozacak ranta dayalı bir projedir"
dedi.
Çevreciler açıklamanın ardından MTSO önünden ayrılırken, bir protesto da toplantının yapıldığı salonda yaşandı. Binaya girmeyi başaran bir grup nükleer karşıtı, toplantının başında Mersin halkını çok yakından ilgilendiren böyle bir toplantının halka açık yapılması gerektiğini, ancak salonda halktan hiç kimsenin bulunmadığını ifade ederek, durumu protesto ettiler. Aralarında Mersin İl Genel Meclisi Başkanı Halil Ünal ile CHP üyelerinin de bulunduğu grup, daha sonra salonu terk etti.
AKKUYU NÜKLEER SANTRALİ’NİN GÜVENLİĞİ
Nükleer karşıtlarının tepkisinin ardından bilgilendirme toplantısına devam edildi. İşadamlarının fazla ilgi göstermediği toplantının açış konuşmasını yapan NGS A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Rauf Kasumov, iş dünyasına yönelik bu toplantıda nükleer santrallerde güvenlik ve sonuçlarının anlatılacağını söyledi.
Daha sonra kürsüye gelen NGS A.Ş. Proje Tasarım Şubesi Direktörü Sergey Egorov, Akkuyu’da yapılacak santralin güvenlik yönünden tüm uluslararası standartlarda kabul gördüğünü belirtti. Santralin çevreye radyasyonunun, personele radyasyon etkisi öngörülen limitler dahilinde olacağına işaret eden Egorov, "Bu, müsaade edilen normları aşmayacaktır. Çevre konusunda öngörülen radyoaktif muhteva normlara uygun olacak. Proses aşamasında oldukça düşük değerler öngörülecek. Nükleer santral güvenliği denildiğinde,
derin konumlandırılmış güvenlik sistemi kullanılarak yapılmaktadır. Olası arıza durumlarında burada radyasyonun yayılma yollarında kademeli olarak engeller, duvarlar öngörülmekte. Beraberinde teknik imkanlar ve organizasyon tedbirler öngörülmekte. Fiziki bariyerlerden bahsediyoruz. Nükleer sızıntı olursa yayılma yolunda engeller var. Akkuyu sahasında kurulacak yapı iki katmanlı olacak. İçte bir muhafaza duvarı oluşacak, dışında da özel bir muhafaza kubbesi olacak. Aynı şekilde radyasyon yönünden tehlikeli
maddelerin reaktör binasının dışına çıkmasını engelleyecek mekanizmalar öngörülmüştür. Tek bir yapı içine hapsedilmesi öngörülüyor" dedi.
Yapılacak santralde organizasyon yönünden de korunma seviyeleri bulunacağına dikkat çeken Egorov, bu korunma sistemleri hakkında da ayrıntılı bilgi verdi. Projenin depreme, sele dayanaklı olması gerektiğini kaydeden Egorov, "Normal işletim sırasında çalışma düzeninden sapma olursa tespit ediliyor. 3. seviyede proje dışı hasarların önlenmesi öngörülmekte. Kazaya neden olabilecek hususlar var. Örneğin, santralin yakınında yangın çıkması, fırtına olması, deprem ve sel olması ya da bir uçağın santral üzerine
düşmesi durumunda buradaki mevcut durumun muhafaza edilmesi için tedbirler öngörülüyor. 4. seviye ise proje dışı hasarların gelişmesi, afet boyutu kazaların gelişmesini önlemekle ilgili. Reaktör binası gövdesinin olası kazalara karşı korunması öngörülüyor. Yine de bir kaza olursa nükleer santralin tekrar çalışması için önlemler öngörülüyor. 5. kademede gerekli durumlarda acil tedbirlerin uygulanmasıyla ilgili eğitimler var. Nükleer santral sahasında ortaya çıkabilir" diye konuştu.
Egorov, santralin güvenli olması için yapılması gerekenleri şöyle anlattı:
"Her şeyden önce kontrol dışı nükleer reaksiyonu önlemeliyiz. Reaktördeki aşırı ısı mutlaka dışarı atılmalı. Isı tutma havuzunda ısıyı tutmalıyız. Mümkün mertebe nükleer sızıntıyı belirlenen limitlerde tutmalıyız. Mümkün olan-olmayan her türlü tedbir alınmalı ki, dış kontör zarar görmesin. Tüm bu hususlar bizim projelendirme sisteminin temelinde yer alan ilkelerdir. Her biri en az 4 kez yedeklenmekte. Birinde sorun olması halinde peş peşe 4 yedek devreye girmekte. Modern otomobil diye düşünün; bir fren
sisteminiz çalışmazsa yedek fren sistemi devreye giriyor. Santralde 4 güvenlik yedek kademesi öngörülüyor."
"AKKUYU STRATEJİK OLARAK DOĞRU NOKTA"
Santralle ilgili bir ÇED raporu hazırlanacağını ve Türkiye’den rapor alınacağını dile getiren Egorov, deprem olasılığını da değerlendirdi. Akkuyu sahasının 20 yıldır incelendiğine dikkat çeken Egorov, "Depreme dayanıklılık çalışmaları yapılıyor. Türk uzmanlarla çalışılıyor, sismik olarak onlar bölgeyi iyi biliyor. Biz, onların çalışmaları sonucunda kararı belirliyoruz. Türkiye’nin güneyi çok gelişmiş ve elektrik enerjisine ihtiyaç var. Stratejik başlangıç olarak doğru nokta" ifadelerini kullandı.
NGS A.Ş. Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı İlya Simirnov da, katılımcılara hukuki konularda bilgiler verdi.