GENEL - 05 Mart 2012 Pazartesi 11:39

KİLİM DOKUYUP BOYA YAPARAK HAYATA BAĞLANIYORLAR

A
A
A
KİLİM DOKUYUP BOYA YAPARAK HAYATA BAĞLANIYORLAR

Mersin’de ağır ruhsal bozukluğu olan hastalar, Toplum Destekli Ruh Sağlığı Merkezi’nde sabundan meyve yaparak, kilim dokuyarak, yemek pişirerek ve soğan-domates dikerek hayata bağlanıyorlar. Merkezde mutlu olduklarını belirten hastalardan ikisi yakında işe bile başlayacak.
Mersin Devlet Hastanesi bünyesindeki Toplum Destekli Ruh Sağlığı Merkezi, kapılarını İHA’ya açtı. Mezitli ilçesindeki Toplum Destekli Ruh Sağlığı Merkezi’nde geniş bir bahçe içindeki iki katlı binada hem grup terapisine katılan, hem el becerisi aktivitelerini yapan, hem yemek pişiren hem de arkadaşlıklar kuran kronik psikotik hastalığı olan hastalar, kısa sürede içe kapanıklıklarını atarak yeni bir hayata başlama fırsatı buluyor. Halk Eğitim Merkezi öğreticileri ve psikolog eşliğinde kilim dokuyan, ebru
yapan, sabun rendeleyip şekil vererek meyve sepetleri hazırlayan hastalar, kimi zaman mutfağa girip yemek yapıyor, kimi zaman bahçeye çıkıp soğan, domates dikiyor, kimi zaman da kendi hazırladıkları skeçlerle eğleniyorlar. Merkeze geldikten kısa süre sonra sosyalleşmeye başlayan ve oldukça keyifli anlar yaşayan hastalar, artık işe girip çalışmak istediklerini dile getiriyorlar.
Merkezde mutlu olduklarını belirten hastalar, burada daha önce hiç yapmadıkları tarım, boyama, aşçılık, dokuma gibi birçok şeyi öğrendiklerini söylediler. Merkeze gelmekten çok memnun olduklarını vurgulayan hastalar, bir şeylerle uğraşarak zamanlarını değerlendirdiklerini belirterek, "Arkadaş ortamımız güzel, hocalarımız iyi davranıyorlar. Vaktimizi iyi değerlendiriyoruz. Çok güzel bir duygu, burada çok mutluyuz, arkadaşlarımız var. Bize böyle bir yer açtıkları için devletimize teşekkür ederiz" dediler.
Bir hasta ise Devlet Hastanesi’nde işe girmek istediğini söylerken, hasta yakınları da merkezde uygulanan tedavinin çok olumlu etkilerini gördüklerini kaydettiler. Eryılmaz Güler adlı hasta yakını, 23 yaşındaki oğlunun merkeze geldikten sonra çok değiştiğini anlatarak, "Oğlumun davranışları buraya geldikten sonra çok daha güzel olmaya başladı. Evde dağınıktı, pek iş yapmıyordu, yatağını toplamıyordu, yüzünü bile yıkamazdı. Ama şimdi değişti, yatağını topluyor, mutfakta katkısı oluyor, olumlu gelişmeler
oldu. Başta doktorumuz olmak üzere tüm çalışanlara teşekkür ediyorum" dedi.
Günay Mete adlı hasta yakını da, 56 yaşındaki ablasının 15 gündür merkezde olduğunu belirterek, "Hastaneye kontrole götürdüğümüzde doktoruna teşekkür etti, ’Beni iyi ki oraya gönderdiniz, arkadaşlarım oldu, resim yapıyorum’ dedi. Artık bir amacı var, buraya gelmek istiyor. Sanki 15 gün içerisinde ablam hayata yeniden bağlandı. Çok çok daha canlandı, hatta ilaç tedavisinde eksiltme bile olacak hale geldi. Kendisi de, biz de çok memnunuz" diye konuştu.
"HASTALARIMIZI TOPLUMA KAZANDIRIYORUZ"
Merkezde yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Mersin Devlet Hastanesi Başhekimi Yavuz Gözükara, Sağlık Bakanlığı’nın ruh sağlığının bozulmasıyla beraber beden sağlığı ve sosyal hayatları da bozulan hastaların topluma daha hızlı kazandırılabilmesi ve ruh sağlığı düzelen hastaların iyilik halinin mümkün olan en uzun süre devam edebilmesi için "toplum temelli ruh sağlığı" modeli oluşturduğunu bildirdi. Bu model içinde devlet hastanelerine bağlı olan Toplum Destekli Ruh Sağlığı Merkezleri’nin açıldığını
kaydeden Gözükara, "Buraya kronik ruhsal problemi olan hastalarımızı kabul ediyoruz. Bunlar aynı anda tıbbi tedavi almaktalar. Hem bu tıbbi tedavinin takibinin daha iyi yapılabilmesi hem de buna toplumun desteğinin verilerek, sosyal hayatın içine daha çabuk girebilmelerini sağlamak amacıyla bu merkezler faaliyet göstermektedir. Buradaki tüm hizmetler ücretsiz. Biz hastalarımızı sabah evlerinden servisle alıp buraya getiriyoruz. Buradaki bir takım uğraşı çalışmalarını, tıbbi takiplerini yaptıktan sonra da
akşam tekrar evlerine bırakıyoruz. Hangi hastanın merkezden hizmet alması gerektiğine psikiyatri uzmanları karar veriyor. Ailelerinin kabul etmesi durumunda bu hastalarımız topluma girebilecek, sosyal hayata adapte olabilecek duruma gelene kadar buradaki destek tedavisini sürdürüyoruz" dedi.
Bu tedavi yönteminin çok yönlü yararları olduğuna dikkat çeken Başhekim Gözükara, şunları söyledi:
"Kişinin daha efektif olması ve daha uzun süreli iyilik halinin devam etmesi yanında bu hastaları topluma yeniden kazandırıyoruz. Hastaların mesleki, toplumsal ve ailesel işlevliklerini geliştiriyoruz ve bence çok daha önemli bir yönü ailelerin yükünü azaltıyoruz. Bu tür kronik hastalıkları olan insanlar ailesini de bir şekilde bağlıyor, belirgin bir yük oluşturuyor. Biz bu hizmeti vererek onların yükünü azaltıyoruz. Hem bu kişilerin utanma, bağımlılık gibi duyguları ortadan kalkıyor hem de onlar burada
tedavi görürken ve bir takım beceri faaliyetlerini yürütürken ailesi de kendisine zaman ayırabiliyor. Böylelikle bu hastaların toplumun dışına itilmelerini de engellemiş oluyoruz. Düzenlediğimiz gezilerle hem toplum bunları artık normal görmeye başlıyor hem de hastalarımızın çekinikliği, toplum içine girme korkusu, sosyal fobileri ortadan kalkmış oluyor. Hastamız toplumun içine girebilecek, sosyal hayata adapte olabilecek hale geldiği zaman da buradaki tedavileri tamamlanıyor. Ancak bunların takipleri yine
evlerde devam ediyor, ev ziyaretleri yapılıyor."
"İKİ HASTAMIZ İŞE YERLEŞECEK"
Merkezin koordinatörü ve sorumlu hekimi Uzman Psikiyatrist Dr. Hatice Kahraman ise, merkeze genellikle ağır ruhsal bozukluğu olan hastaların geldiğini ifade etti. Bu hastaların genellikle tamamen eve kapanmış, hiçbir şey yapmayan, kendi öz bakımlarını bile yapamaz durumda olduklarını ifade eden Dr. Kahraman, amaçlarını şöyle anlattı:
"Bizim buradaki amacımız, onları topluma kazandırmak. Hastaları burada rehabilitasyon programına alıyoruz, sosyal faaliyetlerle hastanın hayata dönmesini sağlıyoruz. Buranın bir sonraki aşamasında iyi olan, çalışabilecek durumda olan hastaları işe yerleştirme projesi var. Bunu da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile birlikte yapmayı planlıyoruz. Uygun olan hastaların işe girip, böylece kendi hayatlarını tek başlarına idame ettirecek konuma gelmeleri asıl hedefimiz. Hatta işe girmek isteyen ve
çalışabilecek durumda olan hastalarımız var. Onlar için görüşmeler yapıyoruz. İki hastamız büyük ihtimalle işe yerleşecek."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Avcılar’da İSKİ çalışmasında göçük: 1 yaralı Avcılar’da İstanbul Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi’ne (İSKİ) bağlı ekiplerin yaptığı çalışma sırasında göçük meydana geldi. Toprak altında kalan 1 işçi, itfaiye ekiplerince kurtarılarak hastaneye kaldırıldı. Olay, saat 18.20 sıralarında Avcılar Yeşilkent Mahallesi G-103 Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, İSKİ tarafından yapılan çalışma sırasında yaşanan göçükte işçilerden Erkan Yavuz toprak altında kaldı. Çevredeki vatandaşların durumu fark etmesi üzerine çalışanlar ve kepçe operatörü müdahale etmeye çalıştı. İhbar üzerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri olay yerine sevk edildi. Göçük altında kalan Yavuz, itfaiye ekipleri ile çevredeki vatandaşların yardımıyla sıkıştığı yerden çıkarıldı. Kurtarılan Yavuz, yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye kaldırıldı. Hastanede tedavi altına alınan işçinin sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. Bir mahalle sakini, "Mahallemizde İSKİ altyapı çalışması yapıyordu, ben de evime çıkıyordum, aniden göçük oluştuğunu gördüm. Hemen koşarak aşağı indim ve toprak altında kalan arkadaşa müdahale ettik. Omuz hizasına kadar zaten toprağın altındaydı. Kendi çabalarımızla yapamayacağımızı anlayınca itfaiyeye haber verdik. İtfaiye ekiplerinin desteğiyle beraber işçiyi çıkarttık" dedi. Olayla ilgili inceleme başlatıldı.
Ankara Bakan Yerlikaya: "2025 yılında 103 terörist ikna yoluyla yurt dışından gelerek güvenlik güçlerimize teslim oldu" İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, "2025 yılında 103 terörist ikna yoluyla yurt dışından gelerek güvenlik güçlerimize teslim oldu" dedi. Bakan Yerlikaya, TBMM Genel Kurulu’nda İçişleri Bakanlığının ve bağlı kuruluşlarının 2025 yılına ilişkin faaliyetleri ve 2026 yılı bütçe teklifine ilişkin sunum yaptı. 688 bin personelle tüm suç ve suçlularla mücadelenin kesintisiz, tavizsiz ve amansız bir şekilde yürütüldüğünü dile getiren Yerlikaya, "Ülkemiz, yıllardır devam eden terörle sınanmasını bitirecek; kardeşliğimizi, birliğimizi ve dirliğimizi güçlendirecek yeni bir dönemin, ‘Terörsüz Türkiye’ döneminin kapılarını aralamıştır. Terörsüz Türkiye; Türk’ün, Kürt’ün, Arap’ın ve bütün farklılıkların aynı sofrada, aynı kaderde, aynı vatanda kardeşçe yaşadığı bir büyük aile demektir. Terörsüz Türkiye; huzur, kalkınma ve kardeşliğimizi büyütme projesidir. Çocuklarımızın korkusuz büyüdüğü, şehirlerimizin canlandığı, dağların, vadilerin, sokakların kardeşliğin sesiyle dolduğu, hiçbir gencimizin terör örgütlerinin ağına düşmediği, demokrasinin ve hukukun güç kazandığı, uluslararası alanda güçlü, bölgesinde lider bir Türkiye’nin adıdır. Ülkemizin kaynaklarını gençlerimizin eğitimine, çiftçimizin emeğine, esnafımızın ticaretine, sanayicimizin üretimine, şehirlerimizin turizmine ve kalkınmasına yönlendirmektir" ifadelerini kullandı. "2025 yılında 103 terörist ikna yoluyla yurt dışından gelerek güvenlik güçlerimize teslim oldu" Terörle mücadele kapsamında kırsalda arama-tarama faaliyetlerinin kesintisiz şekilde sürdüğünün altını çizen Bakan Yerlikaya, "2025 yılı içinde 308 mağara ve sığınağı imha ettik. İHA ve İKU’larımız 44 bin 157 saat uçuş gerçekleştirdi. 10’u Diyarbakır annelerinin çocukları olmak üzere toplam 103 terör örgütü mensubu ikna yoluyla yurt dışından gelerek güvenlik güçlerimize teslim oldu. 30 terör eylemi engellendi. Terör suçlarından hapis araması olan 439 şahıs yakalandı. Kırmızı bültenle aranan 7 şahsın ülkemize iadesi sağlandı. Terör suçlarından aranmakta olan 71 şahıs hakkında kırmızı bülten çıkartıldı. Terörle mücadele kapsamında bin 602’si din istismarcısı FETÖ ve 746’sı yine din istismarcısı DEAŞ olmak üzere diğer terör örgütlerini de dahil ettiğimizde toplam 2 bin 587 şahıs tutuklandı" dedi. "Asayiş ve trafik hizmetlerimizdeki ekip sayılarımızı yaklaşık yüzde 30 arttırdık" Göreve geldikleri andan itibaren 14 bin olan yaka kamerası sayısının son 2,5 yıldaki yeni alımlarla 104 bine yükseldiğini ve 2026 yılında planlanan 60 bin yeni alımla birlikte toplam sayının 164 bine ulaşacağını söyleyen Yerlikaya, "Göreve geldiğimizden itibaren 29 bin 637’si hizmet aracı, 2 bin 64’ü motosiklet, 332’si zırhlı araç, 52’si hava aracı, 185’i yüzer araç olmak üzere araç sayımızı 32 bin 270 arttırarak filomuzu güçlendirdik. Böylece asayiş ve trafik hizmetlerimizdeki ekip sayılarımızı yaklaşık yüzde 30 arttırdık. Artık daha görünürüz, daha caydırıcıyız. Asayiş suçlarına yönelik geldiğimiz noktayı, meydana gelen olay sayılarını, aydınlatma oranlarını düzenli olarak kamuoyu ile paylaşıyorum. Ülkemiz genelinde geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla 2025’in ilk 11 ayında kişilere karşı işlenen suçlarda olay sayısını 49 bin 408, malvarlığına karşı işlenen suçlarda olay sayısını 42 bin 315 azalttık. Yani sadece 11 ayda 91 bin 723 daha az olay meydana geldi. Bir şey daha söyleyeyim; son 2,5 yılda olay sayılarını 250 bin 771 azalttık" şeklinde konuştu. "Terör propagandalarına, yasa dışı bahis ve ödeme sistemi ağlarına karşı çok yönlü operasyonlar yürütüyoruz" Ulusal güvenliğin sadece kara, hava ve denizlerle sınırlı olmadığını ifade eden Yerlikaya, "Yeni mücadele alanlarımızdan biri de sınırları olmayan bir dünyadan oluşuyor. O da siber dünyadır. Bu siber dünyanın her bir yanı karanlık dehlizlerle dolu. Klavye başında sinsice bekleyen ‘yeni nesil düşmanlar’ var. Deepfake videolar, siber zorbalık, sanal bahis ve sanal kumar platformları bir tıkla başlayan süreç, hayatları karartabiliyor. Orada yapılan bir saldırı, burada bir evladımızın hayatına, bir vatandaşımızın mahremiyetine zarar verebilmektedir. İşte bu nedenle siber devriyelerimiz teknolojik donanımı, yapay zekâ destekli istihbarat analizleri ve ileri seviye tarama sistemleriyle 7 gün 24 saat görev başındadır. Bu kararlılıkla terör propagandalarına, yasa dışı bahis ve ödeme sistemi ağlarına, bilişim dolandırıcılığına, çevrimiçi çocuk istismarlarına karşı çok yönlü operasyonlar yürütüyoruz. Avrupa ülkeleri İçişleri Bakanlıkları 2024 verilerine göre siber suçlarda aydınlatma oranımız ülkemizde yüzde 86. Bu oran İspanya’da yüzde 13, Almanya’da yüzde 32" dedi. "Narkokapan operasyonlarında tutuklama oranımız yüzde 96" Uyuşturucuya karşı savaş açtıklarını dile getiren Bakan Yerlikaya, "Bu savaşı, sadece ülkemiz adına değil, insanlık adına sürdürüyoruz. Türkiye Yüzyılı vizyonuyla bir hedef koyduk. Ülkemizi uyuşturucuya karşı aşılmaz, erişilmez bir kale haline getirmek. Sadece bu yılın 11 ayında zehir tacirlerine yönelik düzenlediğimiz operasyonlarla 40 bin 346 şahıs tutuklandı. Son 2,5 yılda tutuklananların sayısı 96 bin oldu. İllerimizde eş zamanlı düzenlediğimiz Narkokapan operasyonlarıyla sokaklarımızı torbacılardan temizliyoruz. Bu operasyonlarımızdaki tutuklama oranımız yüzde 96. Son 2,5 yılda 349 narkotik organize suç örgütünü çökerttik. Sadece bu yıl narkotik suçlarından hapis cezalı aranan 31 bin 390 şahsı yakaladık. Kırmızı bültenle narkotik suçlardan aranan 51 yabancı şahsı ülkemizde yakaladık. Kırmızı bültenle narkotik suçlarından aramakta olduğumuz 64 şahsın ülkemize iadesini sağladık. Yine bu yıl düzenlediğimiz operasyonlar sonucunda 47 ton uyuşturucu madde, 130 milyon adet uyuşturucu hap ele geçirdik" dedi. "2016 yılından bu yana ise ülkelerine gönüllü dönüş yapan Suriyeli sayısı 1 milyon 330 bine ulaştı" Göçe yalnızca bir "güvenlik" meselesi olarak değil, aynı zamanda insani, sosyolojik ve uluslararası boyutları olan çok yönlü bir olgu olarak yaklaştıklarını belirten Bakan Yerlikaya, "Her adımımızı hukukun, merhametin, vicdanın ve medeniyet değerlerimizin rehberliğinde atıyoruz. Bunu yaparken de kamu düzeninden asla ödün vermeyen bir dengeyi titizlikle koruyoruz. Türkiye bu yönleriyle tüm dünyaya örnek olan bir ‘model ülke’ konumundadır. Düzensiz göçe karşı verdiğimiz kararlı mücadeleyle ülkemiz, düzensiz göçe hedef olmaktan ve transit göç rotası olmaktan çıkmıştır. Düzensiz göçle mücadelede odağımız, göçmen kaçakçılığı organizatörleridir. Bunlara karşı yaptığımız operasyonlar sonucu sadece bu yıl 4 bin 88, son 2,5 yılda ise 11 bin 928 göçmen kaçakçılığı organizatörü tutuklandı. Yine bu yıl 105 bin düzensiz göçmen sınır dışı edildi. Düzensiz göçe karşı tavizsiz tutumumuz sayesinde vize, vize muafiyeti veya ikamet süresi biten 374 bin yabancı da kendiliğinden çıkış yaptı. Düzensiz göçle mücadelede, entegre sınır yönetimi kuran, son teknolojiyi sahada uygulayan bir devletiz. Sınırlarımızda bin 323 kilometre güvenlik duvarı, bin 755 kilometre devriye yolu inşa ettik. Bu dönemin en önemli yeniliklerinden biri de Mobil Göç Noktası araçlarımızdır. 81 ilimizde 375 Mobil Göç Noktası ile sahadayız. 8 Aralık 2024’ten bu yana 590 bin Suriyeli gönüllü, güvenli, onurlu ve düzenli şekilde ülkesine döndü. 2016 yılından bu yana ise ülkelerine gönüllü dönüş yapan Suriyeli sayısı 1 milyon 330 bine ulaştı. Türkiye olarak bir yandan düzensiz göçle mücadele ederken, diğer yandan düzenli göçe yönelik çekim merkezi olacak politikalarımızı da sürdürüyoruz" şeklinde konuştu. "Bu yılın ilk 11 ayında 3 milyon 235 bin pasaport verdik" Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nün büyük bir özveriyle çalışmalarını sürdürdüğünü vurgulayan Yerlikaya, "Bu yılın ilk 11 ayında 3 milyon 235 bin pasaport, 7 milyon 921 bin yeni kimlik kartı ve 5 milyon 602 bin yeni tip sürücü belgesi verdik. 112 Acil Çağrı Merkezimiz, bu yılın ilk 11 ayında 88 milyon çağrı aldı. Bu çağrılara reaksiyon süremiz 2,86 saniye olarak gerçekleşti" ifadelerini kullandı.
İstanbul Tedesco’dan Konyaspor maçında 3 değişiklik Fenerbahçe Teknik Direktörü Domenico Tedesco, son oynadıkları Brann maçı 11’ine göre Konyaspor müsabakasına 3 değişiklikle çıktı. Trendyol Süper Lig’in 16. haftasında Fenerbahçe, sahasında Konyaspor ile karşılaşıyor. Fenerbahçe Teknik Direktörü Domenico Tedesco, UEFA Avrupa Ligi’nde oynanan Brann maçı 11’inden 3 değişikliğe gitti. Orta sahada İsmail Yüksek’in yerine Edson Alvarez şans bulurken, hücumda Dorgeles Nene ve Youssef En-Nesyri’nin yerine Marco Asensio ile Jhon Duran görev aldı. Fenerbahçe’nin 11’i Fenerbahçe mücadeleye; Ederson, Mert Müldür, Milan Skriniar, Jayden Oosterwolde, Archie Brown, Edson Alvarez, Fred, Marco Asensio, Anderson Talisca, Kerem Aktürkoğlu ve Jhon Duran 11’i ile başladı. Sarı-lacivertlilerde İrfan Can Eğribayat, Tarık Çetin, Yiğit Efe Demir, Levent Mercan, Kamil Efe Üregen, İsmail Yüksek, Bartuğ Elmaz, Sebastian Szymanski, Oğuz Aydın, Haydar Karataş ise yedek bekledi. Sarı-lacivertlilerde eksikler Başakşehir karşılaşmasında sakatlanan Portekizli defans Nelson Semedo ile Çağlar Söyüncü’nün tedavileri sürüyor. Afrika Uluslar Kupası için ülkelerine giden Yousef En-Nesyri ve Dorgeles Nene’nin yanı sıra bahis soruşturması kapsamında tutuklanan Mert Hakan Yandaş kadroda yer almadı. İrfan Can Kahveci, Cenk Tosun ve Rodrigo Becao’nun da kadro dışı durumları devam ediyor. Tribünler doldu Bu sezon lig ve Avrupa maçlarında dolu tribünlere oynayan Fenerbahçe’de taraftarlar hafta içi ve akşam saati olmasına rağmen tribünleri tıklım tıklım doldurdu. Isınma esnasında futbolcular tek tek tribünlere çağrılırken, beste ve tezahüratlar yapıldı. İlk düdükle birlikte taraftarlar takımlarına yoğun destek verdi. Öte yandan Fenerbahçe eski başkanı Aziz Yıldırım’ın kızı Yaz Yıldırım, seremoniye futbolcularla birlikte çıktı. Novi Pazar taraftarları Kadıköy’de Sırp takımı olan Novi Pazar’ın taraftarları Fenerbahçe-Konyaspor karşılaşmasını izlemek için Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi’ne geldi. Seremoni öncesi stat hoparlöründen, "Kardeş kulübümüz Novi Pazar kulübünün taraftarlarını stadımızda ağırlamaktan mutluluk duyuyoruz" denilirken, Fenerbahçeli taraftarlar da alkışlarla karşıladı.