GENEL - 27 Ağustos 2018 Pazartesi 12:17

Yumuktepe’de 8 bin 600 yıllık ok ucu bulundu

A
A
A
Yumuktepe’de 8 bin 600 yıllık ok ucu bulundu

9 bin yıldır kesintisiz yerleşim yeri olarak kullanılma özelliğiyle dünya tarihinde önemli bir yere sahip olan Mersin’deki Yumuktepe Höyüğü’nde bu yılki kazılar başladı.

9 bin yıldır kesintisiz yerleşim yeri olarak kullanılma özelliğiyle dünya tarihinde önemli bir yere sahip olan Mersin’deki Yumuktepe Höyüğü’nde bu yılki kazılar başladı. Kazıların ilk günlerinde en eski çanak, çömleklerden biri ortaya çıkarken, 8 bin 600 yıllık bir ok ucu da bulundu.


Milattan önce 7 binli yıllarda Neolitik Çağ’ın bir kalesi olarak ilk yerleşimin kurulduğu Mersin’in merkez Toroslar ilçesindeki Yumuktepe Höyüğü’nde kazı ekibi çalışmalarına başladı. İtalya Lecce Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Isabella Caneva’nın, ekibiyle birlikte 26 yıldır her yaz aralıksız sürdürdüğü, üst üste kurulmuş medeniyetlerin en tepesinden başlayıp aşağıya doğru inerek sürdürülen çalışmalarda, bu yıl ilk etapta 10’u akademisyen, 15’i işçi 25 kişi görev alıyor. Ekim ayının sonuna kadar devam edecek kazılarda, bu yılda önemli buluntular ortaya çıkarılması bekleniyor. Neolitik Çağ’dan başlamak üzere Kalkolitik, Orta Kalkolitik, Geç Kalkolitik, Tunç Çağı ve devamında Orta Çağ’a kadar uzanan, M.Ö. 7 binli yıllardan 14’üncü yüzyıla kadar geçen dönemde kesintisiz yerleşim yeri olma özelliğiyle her tabakada ayrı kalıntıların bulunduğu Yumuktepe kazıları, şu anda 3 ayrı ekibin 3 ayrı tabakada yürüttüğü çalışmalarla devam ediyor. Yumuktepe çok uzun süre ve kesintisiz seri yerleşim bulunuyor.



"Roma’nın dışında bütün dönemler var"


Çalışmalarla ilgili gazetecilere açıklamalarda bulunan Kazı Başkanı Isabella Caneva, bu yıl 25 kişilik bir ekiple çalışmalara başladıklarını söyledi. Bayramdan önce çalışmalara başladıklarını söyleyen Caneva, "Ancak bugüne kadar temizlik çalışmalarını yürüttük. Bugünden itibaren kazı çalışmalarımıza başladık. 2 ay daha çalışmalarımız sürecek. Önümüzdeki günlerde ekip sayımız da artacak. Bu yılda değişik dönemlere ait tabakalarda çalışacağız. Yumuktepe’de çok uzun süre ve kesintisiz yerleşim bulunuyor. Milattan önce 7 binde Neolitik Çağ’da başlıyor, ondan sonra Orta Çağ’a kadar üst üste kalıntılar bulunuyor, 14’üncü yüzyıla kadar yerleşim var. Burada bir tek Romalılar döneminde yaşam yok. Roma’nın dışında bütün dönemler var. Neolitik’den Kalkolitik’e, Tunç’a, Orta ve Genç çağ yani her şey var" diye konuştu.


Her yıl yeni şeylerin çıktığını belirten Caneva, "Çok yeni şeyler çıktı. Çünkü değişik bir kazı çalışmasını burada uyguluyoruz. Eskiden sadece yapılan ve güzel buluntular arıyorlardı. Biz ise modern arkeoloji stratejisini uyguladık. Biz burada hayvan kemikleri, yemek kalıntıları, kömürleşmiş tohumlar arıyoruz. Basit şeyler ama ondan hangi dönemde nasıl bir yaşam vardı anlayabiliyoruz. Buradan çıkan buluntularla toplumların ekonomik durumu da ortaya çıkıyor. Bu çok önemli bir konu. Bu yılda her dönemde çalışacağız. Şimdi en aşağısı olan Neolitik Çağ döneminde başladık. Ondan sonra Kalkolitik ve Tunç dönemlerinde çalışmaları yürüteceğiz" ifadelerini kullandı.



"Açık hava müzesiyle ilgili gerçek proje bu yıl başlayacak gibi"


Yumuktepe’nin açık hava müzesi olması için çalışmalar da yürüttüklerini vurgulayan Caneva, "Bu projeye göre de burada başka bölgelerde çalışmaya ihtiyaç duyabilir. Şu anda Mersin Üniversitesi’ndeki mimarlar ile bu proje yapılıyor. Onlarla birlikte burada ne yapabiliriz diye bakacağız. Bu sene gerçek proje başlayacak gibi gözüküyor. Burada çok uzun bir tarih var. Bu tarih tepeden çıkıyor ve bu tepe şehrin içinde kalıyor. Burada yerleşim açısından bir devamlılık olması çok güzel. Bundan dolayı burası bir açık hava müzesi olmalı. Biz, birkaç seneden bu yana burayı kent müzesi olması için hazırlıyoruz" şeklinde konuştu.



8 bin 600 yıllık ok ucu bulundu


Bu yılki kazıların başında da önemli bir buluntunun ortaya çıktığının altını çizen Caneva, "Bir ok ucu bulundu. Obsidyen kullanılarak bu uç yapılmış. Bu da çok özel bir malzeme. Obsidyen burada bulunmayan, İç Anadolu bölgesinden gelen bir malzeme. Bunun M.Ö. 6600 yıllarına ait olduğunu düşünüyoruz. İlk defa tüm olarak çıkıyor. Birde onun yanında en eski çanak, çömleklerden birisi ortaya çıktı. Çok kaliteli bir hamur ve güzel desenli" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul İl Emniyet Müdürü Selami Yıldız: "Bu şehir bizim şehrimiz, biz İstanbul’un emniyetiyiz" İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’nce, Taksim Meydanı’nda ve İstiklal Caddesi’nde suçla mücadele, suçluların yakalanması ve caydırıcı olmak amacı ile dron destekli asayiş uygulaması gerçekleştirildi. Uygulamada konuşan İstanbul İl Emniyet Müdürü Selami Yıldız, "Yeni yılın arifesinde sokaklarda meslektaşlarımızla beraber sahadayız" dedi. Yeni yıla günler kala İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü tarafından Taksim Meydanı’nda ve İstiklal Caddesi’nde dron destekli asayiş uygulaması gerçekleştirildi. Gerçekleşen uygulamaya İstanbul İl Emniyet Müdürü Selami Yıldız katıldı. Asayiş uygulamasını gerçekleştiren meslektaşlarına iyi çalışmalar dileyen Yıldız çalışmalar hakkında bilgi aldı. Çalışmalar hakkında konuşan Yıldız, "İstanbul’un huzuru Türkiye’nin huzurudur anlayışıyla yeni bir yılın arifesinde bu akşam da Beyoğlu ve Şişli ilçelerimizde vatandaşlarımızın can ve mal emniyeti için tüm birimlerimizle sahadayız. Kararlılıkla zehir tacirleri ve şehir eşkıyalarıyla 7/24 mücadelemizi sürdürüyoruz. Bu mücadele sadece bugünün değil, yarınlarımızın da güvenlik ve huzuru için sürdürdüğümüz bir mücadeledir. İstanbul’umuzun sadece Beyoğlu’nda değil, bütün sokaklarında, caddelerinde, her köşesinde uygulamalarımızı devam ettiriyoruz. Bu uygulamalarda bize destek olan aziz İstanbul’umuzun değerli vatandaşlarına ve fedakârca görev yapan kıymetli meslektaşlarıma ayrıca teşekkürlerimi sunuyorum" ifadelerini kullandı. "Yeni yılın huzur ve güven içerisinde geçirilmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz" Yılbaşı arifesinde olduklarını belirten Yıldız, "Elbette ki bütün personelimizle 7-24 İstanbul’umuzun huzuru ve güvenliği için, yeni bir yılın arifesinde sokaklarda meslektaşlarımızla beraber buradayız, sahadayız. Yeni yılın huzur ve güven içerisinde geçirilmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Son olarak şunu ifade edeyim; bu şehir bizim şehrimiz, biz İstanbul’un emniyetiyiz." Öte yandan asayiş uygulamasını gerçekleştiren ekipler, kurallara uymayan sürücülere cezai işlem uygulandı.
Ağrı Kar ve tipi nedeniyle Tendürek’te yolda kalanlara Kızılay yardım ulaştırdı Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesi ile Van’ın Çaldıran ilçesini birbirine bağlayan yüksek rakımlı Tendürek Geçidi’nde etkili olan yoğun kar yağışı ve tipi, ulaşımı durma noktasına getirdi. Geçidin 2 bin 400 rakımlı Somkaya köyü mevkisinde çok sayıda ağır tonajlı araç yolda mahsur kalırken, Türk Kızılay Doğubayazıt Şubesi ekipleri bölgeye giderek sürücülere kumanya dağıttı. Bölgede gün boyunca aralıklarla etkisini gösteren kar yağışı, gece saatlerinde şiddetini artırarak tipiye dönüştü. Görüş mesafesinin yer yer birkaç metreye kadar düştüğü Tendürek Geçidi’nde ilerleyemeyen tırlar ve kamyonlar yol kenarında beklemek zorunda kaldı. Zorlu hava şartları nedeniyle sürücüler saatlerce araçlarında mahsur kaldı. Doğubayazıt Kaymakamlığı koordinesinde harekete geçen Türk Kızılay Doğubayazıt Şubesi ekipleri, olumsuz hava şartlarına rağmen bölgeye ulaşarak mahsur kalan sürücülere sıcak kumanya ikramında bulundu. Soğuk hava ve uzun bekleyiş nedeniyle zor anlar yaşayan sürücüler, yapılan yardımlarla bir nebze olsun rahatladı. Kızılay ekipleri, bölgede mahsur kalan bir vatandaşı da güvenli alana tahliye ederek kurtardı. Yardımlar sırasında sürücülerin temel ihtiyaçları karşılanırken, sağlık durumu yakından takip edildi. Jandarma ekipleri bölgede çalışmalarını sürdürürken, karla mücadele ekipleri de yolu yeniden ulaşıma açmak için yoğun mesai harcıyor. Edinilen bilgilere göre, hava şartlarının zaman zaman daha da ağırlaşabileceği Tendürek Geçidi’nde sürücülerin dikkatli olmaları ve zorunlu olmadıkça yola çıkmamaları istendi.