ASAYİŞ - 19 Ocak 2021 Salı 12:42

Köpeğin saldırısına uğrayarak yaralanan genç kızın annesi, köpeği ezmekle suçlandı

A
A
A
Köpeğin saldırısına uğrayarak yaralanan genç kızın annesi, köpeği ezmekle suçlandı

Muğla’nın Bodrum ilçesinde bir köpeğin saldırısına uğrayarak yaralanan genç kız annesi tarafından araçla kurtarıldı.

Muğla’nın Bodrum ilçesinde bir köpeğin saldırısına uğrayarak yaralanan genç kız annesi tarafından araçla kurtarıldı. Köpeğin sahipleri tarafından köpeği ezdikleri öne sürülen genç kız ve annesi konuyu yargıya taşıdı. Güvenlik kameralarına yansıyan olayda kızını son anda kurtardığını ifade eden anne, aracının yüksek olduğu için köpeği görmediğini iddia ederek, suçlamaları kabul etmedi.


Konacık Mahallesi’nde yaşayan 21 yaşındaki Bengü Çelik köpeğinin ihtiyaçlarını karşılaması için site içerisinde dolaştırmaya başladı. O esnada “American Staff” cinsi bir köpek Çelik’in köpeğine saldırmaya çalıştı. Köpeği kucağına alan genç kız dakikalarca köpeğin elinden kurtulmak için büyük çapa sarf etti. Baldırından ve bacaklarından ısırılan genç kız elindeki köpeğini ise bir an olsun bırakmadı. Gözyaşları içerisinde köpekten kurtulmak isteyen Çelik, annesi Ayça Yüksel’i arayarak yardım istedi. Hızlı bir şekilde aracıyla kızının yanına gelen Yüksel, kızını aracına bindirdi.


Çelik, kamyonete bindikten sonra kamyonet hareket etti. Köpek de kamyonetin etrafından koşmaya başladı. Kamyonetle dönüş yaparken, kamyonetin yanından geçen köpek yaralandı. Sahipleri, köpeğin bile bile ezildiğini iddia etti.


Kamyonet sürücüsü Ayça Yüksel olay yerinden ayrıldıktan sonra kızını hastaneye götürdü. Ardından İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Zabıtaya giderek köpeğin sahipleri hakkında şikayette bulundu. Bacağında, baldırında ve sırtından ısırılan Çelik’in köpeğin saldırısına uğradığı anlar güvenlik kameralarına yansıdı.



Yaralanan köpek tedavi altında


Köpeğin yaralı olduğunu fark eden sahipleri ise battaniyeye sarıp hızlı bir şekilde veterinere götürdü. Tedavi altına alınan köpek için İzmir’den ayrıca 2 veteriner getirildi. Bacağına yapay kemik takılan köpeğin tedavisinin sürdüğü bildirildi.


Köpeğin saldırısına uğradığını ifade eden Ayça Yüksel’in kızı Begüm Çelik, şunları dile getirdi: "Köpeğim Bobby’i temel ihtiyaçlarını gidermesi için dışarıya çıkardım. Biraz ilerledikten sonra yüksek bir bahçe duvarından köpeği gördüm ve oradan atlayamayacağını düşündüm yine de Bobby’i kucağıma aldım hemen arkamı dönüp yürümeye başladım. O sırada hayvan hemen yanımda belirdi. Ben vücudumu siper ettim çünkü Bobby’ye saldıracaktı. Köpek eğitimi bildiğim için onu komutlarla durdurmaya çalıştım ama o böyle bir şey yapmadı. Ne tekme attım zarar da vermedim. Montum kalın olduğu için ısırıklarını montumdan içeri geçiremedi ama bacaklarımda pijama olduğu için kanamalı yaralarla doluydu. 3-4 dakika sonra hemen annemi aradım yetiş diye. O da o sırada arabayla geldi. Hemen beni almak istiyordu ama hayvan bırakmıyordu. Ben kapıyı açtım hemen kendimi içeriye attım arabadan ama o hala paçamdaydı. Sonra kapıyı kapattım. Sonra biz hastaneye gittik, ısırıldığıma dair raporlarım var."



"Köpeği görmedim"


Köpeği aracının yüksek olduğu için görmediğini ifade eden Ayça Yüksel ise yaptığı açıklamada kızını almaya geldiğinde köpeğin kızına saldırdığını ve kızımı arabaya zor aldığını söyledi. Köpeğin kamyonetin altında yaralandığını kesinlikle görmediğini de ifade eden Yüksel, şunları kaydetti:


“Köpek önümden geçti ve yürüyordu. Ne kan gördüm ne bir şey gördüm. Ben köpeği görmedim. En son yanımdan geçip kapının yanına gittiğini gördüm. Zaten görüş alanımın çok dışında köpek. Yani ben orada canımla uğraşıyorum, kızımla uğraşıyorum. Yani bir yandan böyle bir şeyle uğraşmak bilmiyorum ben çarpmadım zaten. Hiçbir türlü çarpmadım. Hiç böyle bir şey hissetmedim bile. Tamamen durdum orada kornaya bastım ve geri döndüm. Yani ben niye böyle bir şey yapayım. Kendi hayvanım da var. Bu insanlık dışı bir şey. Asla böyle bir şey yok” dedi.


Köpeğin yasaklı bir ırk olmadığını ifade eden köpeğin sahiplerinden Namık Yılmaz ise, “Benim tepkim, hanımefendinin buraya gelip köpeği ezip, dakikalarca kanlar içindeki yaralı köpeğe bakması, arabadan inmemesi, bir zile basıp haber etmemesi ve geri geri gidip kaçmasına. Peşinden rapor alıp zabıtaya haber vermesi, polise şikayet etmesi bizi üzdü. Bunu bilinçli şekilde yaptığını sanıyoruz” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars Karslı vatandaştan duyarlı davranış Ermeni-Türk harbinde Kars’ta 1920 yılında şehit düşen Yüzbaşı Faik Bey’in mezarına duyarlı vatandaş tarafından önce bayrak dikildi, ardında da mezarın bulunduğu bölge temizlendi. Tarihi Benli Ahmet İstasyonu’nda dört tarafı duvarla çevrili olan Yüzbaşı Faik Bey’in mezarının anıt mezar haline getirilmesini isteyen vatandaşlar, mezarlıkta 5 ayrı mezarın bulunduğuna dikkat çekerek mezarın olduğu bölgenin koruma altına alınması gerektiğini veya buraya anıt mezar yapılmasını istedi. Kars’ın en işlek caddelerinden birisi olan Faikbey Caddesi’ne ismi verilen Yüzbaşı Faik Bey’in mezarının tarihi istasyonda bulunduğunu ifade eden vatandaşlar, "Kars ve civarının Ermenilerden geri alınması için yapılan harekat esnasında 12. Tümen, 36. Alay 1’inci tabur komutanı yüzbaşı Faik bey 14 Ekim 1920 tarihinde Ermeni-Türk harbinde, Berne (Koyunyurdu) Köyü’nün doğusundaki tepede birliğin başında olduğu sırada çarpışmalarda şehit düştü. Ben de her sene geliyorum. Otlarını temizliyoruz, bayrağını taktık. Her yıl bu ayalarda gelip buranın bakım ve onarımı yapıyorum" dedi. Duyarlı vatandaş daha sonra Yüzbaşı Faik Bey’in bulunduğu mezarın etrafını temizledi, mezarın üzerinde bulunan ağaç parçalarını ve istenmeyen otlarını topladı, mezarlığın içerisindeki bayrağı değiştirdi. Şehitlere dua eden vatandaş daha sonra bölgeden ayrıldı.
Antalya Eşinden para istedi, ’param yok’ cevabını alınca hayatı değişti, kendi işinin patronu oldu Kocası harçlık vermeyince kendi dükkanını açan kadın, 36 yıldır mesleğini icra ediyor. Antalya’nın Serik ilçesinde yaşayan Fahriye Altınkaynak, 36 yıldır hayali olan olan terzilik mesleğini sürdürüyor. Altınkaynak, terziliğe hobi olarak başladı. Eşinden bir ihtiyacı için bir miktar para istediğinde “Param yok” cevabını alan Altınkaynak, kendi iş yerini açtı. Evindeki el makinesi ve kumaşlarla birlikte dikiş, giyim üzerine açtığı küçük bir dükkanla geçimini sağlamaya başlayan Fahriye Altınkaynak (62), “Herkes bana, "Başaramazsın, yapamazsın, tek başına bir bayansın” dedi. Ben de yapabilirim dedim” dedi. Terzilik mesleğiyle çocuklarını okuttu İş yeri açtığı zaman müşteri gelmesi için konfeksiyonlara broşür ve kartvizit dağıttığını anlatan Fahriye Altınkaynak, mesleğinin çocukluk hayali olduğunu aktardı. Eşinin işine karşı gösterdiği tüm direnişlere rağmen, 36 yıllık zaman zarfında 3 çocuğunun üniversite öğrenimini tamamladığını açıklayan Altınkaynak, meslekte nasıl başarıya ulaştığını şu sözlerle ifade etti: "Mesleğim, çocukluk hayalim. Bu işe önce evde başladım. Fakat evde olmuyordu, eve gelen çocuklarıyla geliyordu, çalışma imkanım olmuyordu. Sonra çok acil bir para ihtiyacım oldu. Eşimden para istedim, ’Param yok’ dedi. Eşimin bana öyle demesi çok üzdü. Oturup düşündüm ve bir iş yeri açmaya karar verdim. Hemen araştırmaya başladım ve dikiş, giyim üzerine bir dükkan kiraladım ama hiçbir şeyim yoktu, sadece küçük bir el makinem vardı. Herkes bana, ’Başaramazsın, yapamazsın, tek başına bir bayansın’ dedi. Ben de ’Neden, ben de yapabilirim’ dedim. Evimdeki makinemi iş yerime getirdim. Broşürler, kartvizitler bastırdım. Bütün konfeksiyonları dolaşarak dağıttım. ’Yapılacak tadilat işlerinize talibim’ dedim. Evdeki kumaşlarımı getirdim, dükkanıma yerleştirdim, badana yaptım. Eşim şiddetle karşı çıktı, ’Yapamazsın, uğraşamazsın, otur evde yemeğini yap’ dedi. Ama ben kararlıydım. Çok ağır bir kelime kullandı. Eğer hayat müşterekse ve ben çalışmıyorsam, almakla mükelleftir kendisi. Almıyorsa, ben de bir şeyler yapma ihtiyacı hissettim. Kimseye muhtaç olmak istemedim. O kadar zor ki birilerine muhtaç olmak. Azmettim ve yavaş yavaş müşterilerim gelmeye başladı. Sonra eşimden ayrıldım." Kadınların hayatta her zaman üretken olması gerektiğini anlatan Altınkaynak, “Elimden geldiği kadar helalinden olsun diye gece gündüz, gece yarılarına kadar çalıştım. 3 çocuğum ve 8 torunum var. Oğullarım ve kızım üniversiteyi bitirdi ve hepsinin mesleği var. Torunlarımla mutluyum ve en güzeli bir işim var. Bir kadın, üretken ve karınca gibi olmalı. İlla ki, iş yeri açması gerekmiyor. Evde, tarlada, fabrika başka bir iş yerinde çalışsın ama üretsin. Kadınlar, kimseye muhtaç olmamalı, dimdik ayakta kalmalı” diye konuştu.