POLİTİKA - 28 Mart 2024 Perşembe 13:19

Bodrum’da kıyı işgaline son verecek

A
A
A
Bodrum’da kıyı işgaline son verecek

Cumhur İttifakı Bodrum Belediye Başkan Adayı Mehmet Tosun, hazırladığı kıyı kenar projesi ile hem Bodrumluları yeniden denizle buluşturacak, hem de sahillerdeki işgallere son verecek.



Cumhur İttifakı Bodrum Belediye Başkan Adayı Mehmet Tosun, Bodrum’da kıyıları yeniden dizayn edecek bir Kıyı Kullanım Planı hazırladıklarını belirterek “Bu proje ile hem halkımızın kıyılardan yararlanma hakkını koruyacağız, hem de işletmelerimizin yaşadığı mağduriyetleri gidereceğiz” dedi.



Türkiye’nin turizm cenneti Bodrum’da, plansız ve kontrolsüz büyüme neticesinde kıyıların sadece yüzde 10’unun halka açık olduğunu, vatandaşların artık isyan ettiğini söyleyen Tosun, 31 Mart’ta seçilerek göreve geldiği takdirde Kıyı Kullanım Plan ve Projesini, sivil toplum kuruluşları, meslek odaları ve bilim insanlarının da katılımıyla hayata geçireceğinin sözünü verdi.



Seçim çalışmaları kapsamında Bodrum’un en popüler turizm merkezlerinden biri olan Kumbahçe sahilinde esnaf ziyaretleri yapan ve plajda güneşlenen vatandaşların dertlerini dinleyen Mehmet Tosun, Bodrum’un yol, su, altyapı problemlerinin yanı sıra halkın denize girecek alanlarının kısıtlı olmasının da başlı başına bir sorun olduğunu dile getirdi. Kumbahçe’nin eski görkemli günlerine yeniden kavuşacağını anlatan Tosun, “Gemi Yanaşma İskelesi’nden Çarşı merkezine kadar olan Kumbahçe sahil güzergahını sokak sağlıklaştırma projeleri çerçevesinde yeniden düzenleyeceğiz. Bunu tüm kıyılarımızda adım adım hayata geçireceğiz” diye konuştu.



Halk plajlarının sayısını artıracaklarını söyleyen Tosun, “Geldiğimiz noktada, üç tarafı denizlerle çevrili yarımadamızda insanlarımız denize giremiyor. Her bölgeden denize ulaşamıyorlar. Bu konuda ciddi bir sorun var. Bununla ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığımızla görüştük. Kültür ve Turizm Bakanlığımızın açtığı halk plajı sayıları artacak. Aynı şekilde biz de göreve geldiğimizde Büyükşehir Belediyemizle birlikte yeni plajlar açacağız. Şu anda Bağla tarafından bununla ilgili bir çalışmamız var ve birçok bölgede bu planları uygulayacağız. Ayrıca mevcut plajlarımızın tamamını bir kıyı kullanım çerçevesinde planlamak ve vatandaşımızın denize gireceği şekilde düzenlemek suretiyle hem turizm işletmelerinin ecrimisil sorununu çözeceğiz, hem de kıyılarımızın kullanım plan ve programını belirleyeceğiz. Nerede denize girileceğini, nerede su sporları yapılacağını ortaya koyacağız. Aynı şekilde ecrimisil sorunu bugün turizm işletmelerimizin en büyük sıkıntılarından biri. Bununla ilgili olarak da doğru noktalarda kıyı kiralamasını Milli Emlak’tan yapacağız, vatandaşlarımızın belediye ile muhatap olmasını sağlayacağız. Böylece vatandaşlarımızı denizle buluşturacağız. Aynı şekilde denize girerken bu bölgelerde ihtiyaçlarını karşılayacakları butik alanlar oluşturacağız. Bodrum insanımızı önümüzdeki süreçte adım adım denizimizle, plajlarımız üzerinden buluşturacağız. Mevcut plajlarımızı da inşallah bizim görev süreci içerisinde Bodrumumuza yakışan ve Bodrum halkının dilediği gibi yararlanabileceği, gönül rahatlığıyla denize girebileceği hale getireceğiz” dedi.



Sahada çalışmaların çok güzel gittiğini de belirten Tosun, “Son 3 günümüz kaldı, sahada vatandaşlarımızın büyük bir ilgisi alakası var. İnşallah bu seçimleri Pazar günü kazanacağız. Biz Bodrum’u karış karış geziyoruz. Gece gündüz sokaklardayız. Artık karar ve söz Bodrum halkının” ifadelerini kullandı.



Bodrum’da kıyı işgaline son verecek

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Esenyurt’ta ’Lojistik Zirvesi’ yapıldı İstanbul Esenyurt Üniversitesi İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen ’Lojistik Zirvesi’nde konu her boyutuyla ele alındı. Zirvede Esenyurt’un lojistiğin başkenti olduğu belirtilirken, lojistik alanındaki sorunlar ve fırsatlar değerlendirildi. Zirvede sektör ile ilgili konular ele alınırken Esenyurt özelinde lojistik alanındaki değerlendirmeler de önemli yer tuttu. Zirve programına; İlçe Kaymakamı Fatih Çobanoğlu, Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, İstanbul Esenyurt Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Orhan Özyurt, İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dinçer Atlı, İBB Lojistik Yönetimi ve Terminaller Müdürlüğü (LOTEM) Müdür Yardımcısı Serdar İbrahimoğlu ve çok sayıda konuk katıldı. Çobanoğlu: "Genç nüfus sanayide istihdam anlamında ciddi bir potansiyeldir" Zirvede konuşan Esenyurt Kaymakamı Fatih Çobanoğlu, "Bu zirve; öğrencilerimizi, hocalarımızı, sanayi temsilcilerimizi ve bizleri bir araya getirdi. Bunun bu anlamda bir başlangıç olduğunu düşünüyorum. Bundan sonra da üniversite, sanayi temsilcileri ve sizlerle bir araya gelip Esenyurt’un farklı sorunlarını, ülkemizin farklı sorunlarını tartışmanın çok yerinde ve faydalı olacağını düşünüyorum. Esenyurt’un çok ciddi genç nüfus potansiyeli var. Bu hem eğitim anlamında ciddi bir potansiyel hem de sanayide istihdam anlamında ciddi bir potansiyeldir" dedi. Özer: "Bana göre Esenyurt lojistiğin başkenti" Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, Esenyurt’un katma değeri yüksek ürünlerin ve ihracatın olduğu bir üs haline gelebileceğini ifade ederek, şöyle konuştu: "Lojistik ve ona bağlı ticareti geliştirerek ilçemizde bu zenginliği oluşturabiliriz. Bildiğiniz üzere çağımız bir kalkınma çağı. Bütün ülkeler, uluslar ileriye gidebilmek, kalkınabilmek için büyük bir mücadele içindeler. Kalkınmanın da en temel unsuru insan kaynağıdır. İnsanı değiştirip dönüştürmenin bugüne kadar bulunmuş en etkili yolu ise eğitimdir. Eğitimin de en üst seviyesi üniversite eğitimidir. Bir üniversitenin bu anlamda üç tane işlevi vardır. Bu işlevlerini yerine getiren üniversite iyi üniversitedir. Bu üç işlevden ilki araştırma yapmak yoluyla bilgi üretmektir. Belki de Esenyurt’un en çok buna ihtiyacı var. Çünkü bizim Esenyurt’un röntgenini çekmeye ihtiyacımız var. Bunu da bilimsel bir anlayışla yapmamız lazım. İkinci işlev ise nitelikli öğrenci yetiştirmek. Maalesef son zamanlarda bazı vakıf üniversiteleri bu yoldan biraz saparak üniversiteleri adeta birer ticarethane haline getirdiler. Bu da ülkenin gelişimine zarar veren bir durumdur. Örneğin; Türkiye nüfus açısından dünyanın ilk yirmi ülkesi arasında, coğrafi olarak ise ilk otuz ülkesi arasında bulunuyor. Ancak bilime yaptığı katkı maalesef bu oranların çok altında. Bu durumda bizim derhal kendimize dönüp bununla ilgili gerekli çalışmaları yapmamız lazım. Bir üniversitenin üçüncü temel işlevi ise; o üniversitenin halkla, sanayiyle, ticaretle, yerel yönetimle kurmuş olduğu ilişkilerin niteliği, düzeyi, verimi ve üretimidir. İşte lojistik zirvesinin bugün burada yapılması bunun bir örneği sayılabilir. Mutlak suretle bilginin, bilimin, özgür akademinin özerk olması lazım." "Esenyurt hem üretim gücü hem de ihracat gücü olan bir yer" Konuşmasının sonunda lojistiğin Esenyurt’taki önemine değinen Belediye Başkanı Özer, "Esenyurt aynı zamanda çok güzel bir yer. Yeter ki biz el ve gönül birliği yapalım. Bana göre Esenyurt lojistiğin başkenti. Bir yerin lojistiğin başkenti olabilmesinin koşulları var; en başta ulaşım. Ulaşımın da dört ana aksı var. Hava, kara, deniz ve demir yolları. Bunun dördü de ilçemizde var. Esenyurt hem üretim gücü, ihracat gücü olan bir yer hem de bu dört tane ana aksın ortasında yer alan ve ülkelere kuşbaşı yarım saat, bir saat uzaklıkta olan bir ilçe. O halde biz Esenyurt’u katma değeri yüksek ürünlerin olduğu ve ihracatın olduğu bir üs haline getirebiliriz. Lojistik ve ona bağlı ticareti geliştirerek burada zenginliği oluşturabiliriz. Bu anlamda bu lojistik zirvesi önemli ve bundan sonra da devamının gelmesini diliyorum. Biz de belediye olarak bu alanlara katkı vereceğiz. El birliğiyle Esenyurt’un daha ileri gidebilmesi için hangi alan bizim için gerekli, hangi kaslarımızı güçlendirmemiz gerekir, onun üzerinde çalışarak Esenyurt’u 21. yüzyıla yakışır bir şehir haline getireceğiz. En büyük idealimiz, hayalimiz bu olmalı" ifadelerini kullandı. "Yeni anlayışla çok başarılı işler yapacağız" İstanbul Esenyurt Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Orhan Özyurt ise, "Üniversitenin ilçe adıyla anılmasından biz gurur duyuyoruz. Her ne kadar eleştirilsek de yerilsek de umuyorum. Yeni yönetim yeni bir anlayışla burada gençlerimize, ülkemize, vatanımıza, milletimize çok başarılı işler yapacağımıza inanıyoruz" şeklinde konuştu. "Türkiye’de 500 bin istihdamın gerçekleştiği bir sektörden bahsediyoruz" Bir önceki gün E-ticaret zirvesini de gerçekleştirdiklerini belirten İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dinçer Atlı ise şunları söyledi: "Üniversiteleri üniversite yapan üç önemli sorumluluk vardır. Bunlardan biri eğitim diğeri araştırma iken diğer ana sorumluluk ise topluma ve paydaşlara karşı sorumluluktur. Dolayısıyla biz bu etkinliklerimizi topluma karşı bir sorumluluğumuz olarak da görüyoruz. Aynı zamanda bu tür etkinlikler, sektör temsilcileriyle iş birliğini kuvvetlendirmek, teoriyle pratiği bir araya getirmek açısından da çok önemli. Lojistik derken gerçekten çok önemli bir sektörden bahsediyoruz. Lojistik sektörü Dünyadaki ticaret hacminin üçte birini oluşturuyor. Amerika’da 1,5 trilyon dolarlık, Türkiye’de ise 100 milyar dolarlık bir sektörden söz ediyoruz. Yine Türkiye’de dolaylı olarak yan alanlarla 500 bin istihdamın gerçekleştiği bir sektörden bahsediyoruz. Dolayısıyla bu etkinliğin; dünyada çok önemli bir sektör olan lojistik konusunda sorunların ortaya konulması, fırsatların konuşulması, çözümlerin bulunması, iş birliklerinin sağlanması, öğrencilerimiz için istihdam, staj gibi olanakların oluşması açısından oldukça faydalı olacağını düşünüyorum."
Rize Çayın düşmanı: ‘Telgraf otu’ Mayıs ayında açılması beklenen yaş çay sezonu öncesi çay arazilerinde çıkan Telgraf otu, çayın filizlenmesine engel oluyor. Rize’de çay bahçelerinde bu otun çok çıkmaya başlaması üzerine çay üreticisi tedirgin olurken, Ardeşen Ziraat Odası Başkanı Turan Kabaoğlu, çaylıkları istila eden Telgraf otunun çay sezonu başlamadan toplanarak yok edilmesi gerektiğini söyledi. Bitkinin çaya zarar verdiğini ve işçilerinde çay gibi gözükmesinden ötürü bu otu topladıklarını ifade eden Ardeşen Ziraat Odası Başkanı Turan Kabaoğlu, “Bu bitki bizim çay alanlarımızda istilacı durumda. İsmi telgraf çiçeği diye literatürde geçiyor. Bu bizim çaylıklarımızı neredeyse istila etmiş, kapatacak pozisyona girmiş durumda. Bunu yok etmek için birçok kurum ve kuruluşlarla istişarelerde bulunduk. Bunun tek bir çaresi var o da bunu elle çaylıklarda temizleyip bir poşete koyup imha etmek. Bu kopardığın yaprağından bile ürüyor. Bambaşka bir bitki. Kolay da kurumuyor. Koparıp bıraktığın yerde kendisi köklenip gidiyor. İstilacı bir varlık. Çaylıkların dibine bırakıyorlar. Tekrar üremeye devam ediyor. Bunu topladıktan sonra mutlaka bir poşete koyup poşetin içinde öldürmeye çalışacağız. Hatta çiçeklenmeden tohum saçmadan bunları önceden temizleyip koyacağız ve poşetin ağzını kapatıp güneşle irtibatını kestikten sonra öldürmeye çalışacağız. Aynı çay gibi gözüküyor. Bazen işçiler bunu da çay diye topluyor. Çayın içerisinde gübreyi, mineralleri alıyor ve çayı öldürüyor” şeklinde konuştu.
Kütahya Hisarcık’ta Seydi Resul Türbesi için geleneksel gözleme hayrı Kütahya’nın Hisarcık ilçesi Şehitler Mahallesi’nde hayırseverlerin katkılarıyla Ahi Beyi Seydi Resul Türbesi için geleneksel hayır etkinliği gerçekleştirildi. Şehitler Mahallesi Muhtarlığı tarafından organize edilen geleneksel Seydi Resul Türbesi gözleme hayrı için hayırsever kadınlar sabah erken saatlerden itibaren Seydi Resul Türbesi önünde bir araya geldi. Hayırseverlerin getirdiği un ve yağdan yapılan gözlemeler kurulan saclarda imece usulü pişirerek ilçe halkına dağıtıldı. Ayrıca gözlemeler cami cemaatinin alması için ilçe merkezindeki tüm cami girişlerine bırakıldı. Gözleme yapan kadınları ziyaret eden Kaymakam İsmail Tosun, Belediye Başkanı Mustafa Demirtaş bir süre kadınlarla sohbet ederek özverili çalışmalarından dolayı teşekkür etti. Kaymakam İsmail Tosun, İlçe Jandarma Komutanı Üsteğmen Alperen Korkut ve İlçe Emniyet Amiri Ayhan Istık ile beraber Seydi Resul Türbesini ziyaret eden Belediye Başkanı Mustafa Demirtaş, Şehitler Mahallesi’nde çok eski dönemlerden bu yana düzenlenen ve düzenlenmeye devam eden kadim adetlerden bir tanesinin Seydi Resul Türbesi hayrı olduğunu söyledi. Başkan Demirtaş, "Şehitler Mahallesi’nde çok eski tarihlerden bu güne kadar sürdürülen türbe hayrını daha önce mahalle muhtarımız halka duyurulmak, hayırsever halkımızda bu etkinliğe başta un ve yağ olmak üzere katkıda bulunmaktadırlar. Hayrın yapılacağı gün türbe önünde bir araya gelen hayırsever kadınlarımız yaşlı teyzelerimiz nezaretinde gün boyu gözleme pişirmekte, pişen gözlemeler halka ve cami cemaatine ikram edilmektedir. Bu güzel hayrın bugüne kadar sürmesine sebep olan herkesten Allah razı olsun” dedi. Seydi Resul Türbesi’nin ilçenin sosyal, dini ve iktisadi hayatını belirleyici yerlerinden olduğunu, çok eski dönemlerde kurulan Seydi Resul Tekkesinin o zamanlar ihtiyaç sahipleri ile yolculara hizmet verdiğini söyleyen Şehitler Mahallesi Muhtarı Mehmet Özkan, hayır etkinliğine katkıda bulunan herkese teşekkür etti. “Seydi Resul Kimdir?” Seydi Resul bir Ahi Beyi ve Bektaşi Şeyhi’dir. İlk olarak Kütahya Altıntaş ilçesine bağlı Beşkarış Köyü’nde tekke kurmuş, ardından Germiyan kuvvetleri ile Hisarcık ve çevresindeki yerleşim yerlerinin fethine katılmıştır. Toprakların ele geçmesinin ardından arazilerin bir kısmı kendisi ve arkadaşlarına temlik edilmiştir. O da buraya bir tekke inşa ederek mezkur arazileri tekkenin işletilmesi maksadıyla vakfetmiştir.