EKONOMİ - 24 Mayıs 2025 Cumartesi 12:24

Muğla’nın ürünlerini dünyaya pazarlayacaklar

A
A
A
Muğla’nın ürünlerini dünyaya pazarlayacaklar

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği Muğla Şubesi üyeleri tarafından yöre ürünlerinin değerlendirilmesi ve ülke ekonomisine katma değer oluşturması için 2020 yılında kurulan meyve suyu tesisi gözünü Avrupa ve Dünyaya dikti.


2020 yılındaki pandemi nedeniyle uzun süre üretim yapmayan tesiste seri üretim başladı. Tesiste hijyenik ortamda yapılan üretime gıda mühendisleri başta olmak üzere 40 kişilik bir ekip görev yapıyor. Kuruluşundan hemen sonra Pazar payı artan ve tesiste üretilen ürünlere talep nedeniyle 2025 yılında 900 ton yöre ürünlerinden oluşan mandalin, portakal ve nar suyu üretimi gerçekleştirildi.


Muğla MÜSİAD Üyesi ve İşletme Yönetim Kurulu Başkanı Sayim Akdeniz, önümüzdeki yıllarda hem kapasite artırımı, hem de tesiste yapılacak yenilikler ile esas hedefin Avrupa ve ABD olduğunu açıkladı. Özellikle İngiliz ve ABD standardı ile ilgili çalışmaların devam ettiğini ve bu yıl içinde bu iki standardı alarak Avrupa ve ABD pazarına girmek istediklerini açıkladı.


Muğla’nın ürünleri değerlendirilerek dünyaya tanıtılacak


MÜSİAD üyeleri ile ortak kurdukları tesiste esas amacın üretimden kaynaklı kar değil, şirketin piyasa değerinin yükseltilmesi olduğunu belirten Sayim Akdeniz, "Muğla’nın ürünlerini tamamen değerlendirip ve dünyaya tanıtma amacıyla kurulmuş, tamamen doğal, içerisinde hiçbir katkı kullanılmayan meyve suyu şirketi olarak 2020’de başladık. Ancak faaliyetler pandemiden dolayı aktif hale gelmedi. Geçen seneden itibaren resmi olarak faaliyetimize ve üretimimize başladık. Köyceğiz’in portakalını, Dalyan’ın narını, Ortaca’nın limonunu kullanmaya çalışıyoruz. Ama yetmediği zaman Antalya’dan da Mersin’den de ürün alıyoruz. Buradaki temel yaklaşım şu şekilde. Bizim geleneksel olarak evlerimizde özellikle misafirlerimiz için yaptığımız narı sıkıp, sezonunda sıkıp, ondan sonra dolaplarımıza, eksi dolaplara koyduğumuz, sonra misafir geldiği zaman ikram ettiğimiz sistemin endüstriyel hale getirilip, tamamen insanlara sağlıklı, doğal ürün vermek" dedi.


Ürünler otel, kafe ve restoranlarda kullanılıyor


İçinde hiçbir katkı maddesi bulunmayan, tamamen yörenin ürünlerinden oluşan meyve suyunun üretim aşaması hakkında bilgi veren Sayim Akdeniz, "Önce ürün sıkılıyor, meyveden su haline getiriliyor. Eksi 40 odamız var. Eksi 40 odada şoklanıyor. Eksi 40’dan çıkartıldıktan sonra eksi 18’de saklanıyor. Daha sonra yarı mamul halinde saklanan bu ürünler, son ürün haline getirileceği zaman tekrar eksi 18’den alıp çözündürülüp şişeleniyor. Ve eksi 40’da tekrar şoklanıp eksi 18’de son kullanıcıya gideceği günü bekliyor. Bu şekilde daha çok otel, kafe, restoran zinciri marketlerde ürün kullanılıyor. Ama son dönemde de zincir marketlerde, özellikle lüks marketlerde bizim ve bizim gibi bu ürünü yapan muadil firmaların ürünleri satışa başladı. Ama daha çok sektör otel, kafe, restoran zincirinde daha aktif şu anda yürüyor" dedi.


"Bizim vizyonumuz tamamen yurt dışı"


Yöre ürünlerinin tüketiminin iç piyasada olduğu kadar esas amacın yurt dışı pazarı olduğunu belirten Akdeniz, "Kapasite yaklaşık biz bu sene için 750 ton limonata, 150 ton civarında da portakal ve nar yaptık. 900 ton civarında bu sene ürün yaptık. Ama önümüzdeki yıl kapasiteyi arttırıp bunu 2 bin tonlara çıkarmayı planlıyoruz. Fakat bunlar hedef tabii. Bunları yapabilmek için de organizasyonumuzun ona göre şekillenmesi lazım. Bu uzun bir süreç. Her yıl bunu geliştirerek arttırmayı planlıyoruz. Dediğim gibi çünkü tamamen amaç yurtdışıydı. Burada biz sürece girdikten sonra yurtdışında da ciddi bir kapasite olduğunu gördük. Bu kapasiteyi yarı yarıya yurtdışı ve yurtdışı diye paylaştırabilirsek başarılı olmuş sayacağız kendimize" dedi.


İngiliz ve ABD Kalite standardı


Üretimi yapılan meyve sularının yurt dışı pazarda değer görmesi için kalite ve standart belgesi için de çalışmalar yaptıklarını söyleyen Akdeniz, "Özellikle İngiliz standartı ve Amerikan standartı var. Biz şimdi iki standartla alakalı da çalışmalarımız devam ediyor. Muhtemelen bu yaz bu standartları sağlayacağız ve kalite yönetim sistemimizi tamamen bu standartlar üzerinden yapacağız. Ondan sonra da Avrupa’ya veya Dünya’ya açılmamız çok daha kolay olacak" dedi.



Muğla’nın ürünlerini dünyaya pazarlayacaklar

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Somali Cumhurbaşkanı Mahmud: "Netanyahu’nun bu saldırgan tavrı, Somali’yi de içeren bu tavrı kabul edilemez" Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, "Netanyahu’nun bu saldırgan tavrı, Somali’yi de içeren bu tavrı kabul edilemez. Aslında bu saldırgan tavır, uluslararası hukukun da ihlalidir" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ile Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde bir araya geldi. Toplantı sonrasında Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud basın açıklaması yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Somali’nin zor zamanlarında yanında olduğu ve liderliği için teşekkür eden Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, "Özellikle Somali’nin toprak bütünlüğü ve egemenlikle ilgili tehditle karşılaştığı bu dönemde biz, Türkiye’nin, Türk milletinin desteğini hissettik. Somali olarak biz de kendi kuvvetli hükümetimizi kurmak toprak bütünlüğümüzü eğemenliğimiz korumak için çalışıyoruz. Türkiye çok uzun yıllar önce Somali arasında arabuluculuk çalışmaları yapmıştır. O zamandan beri bu sorunun barışçıl dostane bir şekilde çözülebilmesi içinde çalışmalar yürütmüştür. Bugün Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, yine Türkiye’nin Somali’nin yanında olduğunu bir kere daha tekrarlamıştır. Türkiye, Somali’yi desteklemek üzere Somali’nin yanında olacaktır. Türkiye’nin desteği, Somali’nin ilerlemesinde son derece önemli. Barış, istikrar ve iyileşme için Türkiye’nin işbirliği bizimle çok önemli" dedi. "Son 2 yılda Somali ve Türkiye farklı alanlarda yaptıkları çalışmalarla dikkat çekiyor" Türkiye ve Somali’nin yaptığı çalışmalarla dikkat çektiğini belirten Mahmud, "Netanyahu’nun bu saldırgan tavrı, Somali’yi de içeren bu tavrı kabul edilemez. Aslında bu saldırgan tavır, uluslararası hukukun da ihlalidir. Birleşmiş Milletler kurucu anlaşmasını ihlal eder niteliktedir. Yine Afrika Birliği’ni bir araya getirmiş olan anlaşmaların da diplomasinin de her türlü ilkesini ihlal eder niteliktedir. Toprak bütünlüğü, egemenlik ve bunlara müdahale etmemek bütün uluslararası sistemlerin altındaki temel değerlerdir. Somalili gruplar içerisinde de bazı gerginlikler var. Bu ayrımcılığı aşırı uç gurupları destekleyerek daha da derinleştirmek uluslararası ve dışarıdan müdahalelerle bunu derinleştirmek kimseye faydalı olmaz. Son 2 yılda Somali ve Türkiye farklı alanlarda yaptıkları çalışmalarla dikkat çekiyorlar. Güvenlik alanındaki çalışmalar buna bir örnek. Yine insani yardım çalışmaları da Somali’nin geçmiş olduğu en zor dönemde Türkiye’nin uzatmış olduğu yardım eli de çok önemli" şeklinde konuştu. Mahmud, "Bugün ortak olarak dedik ki Somali’nin petrol ve gaz kaynaklarının tetkik edilmesinde beraber çalışmalar yapıldığını ve anlamlı başarılar elde edildiğini duyurduk. Bu alanda uzun zamandır çalışma yapıyoruz. Türkiye’ye çok müteşekkiriz bu alanda öncülük ettiği için ve Somali’nin yanında durduğu için. Teknik ve bilimsel değerlendirmeler yapıldı ve bunun sonucunda olumlu sonuçlar elde edildi. Bu uzun süreli bir iş birliği ve yatırım. Bundan sonraki fazda yine sondaj çalışmaları devam edecek bu da çok büyük bir çalışma. Ağır bir görev. Fakat çok kısa süre içerisinde sondaj çalışmaları da başlayacak. 2026’ya çok iyi bir başlangıç yapacağız" diye konuştu. "Petrol ve gazın keşfedilmiş olmasının Somali’nin ulusal anlamda tekrar güçlenmesinde etkili olacaktır" Petrol ve gazın keşfedilmiş olmasının önemli olduğunu vurgulayan Somali Cumhurbaşkanı Mahmud, "Petrol ve gazın keşfedilmiş olmasının Somali’nin ulusal anlamda tekrar güçlenmesinde etkili olacaktır. Somalili insanın hayatını da iyileştirecektir. Somali insanı bu sayede daha yüksek bir refah seviyesine ulaşacaktır. Bunların yönetimi de hesap verebilirlik, eşitlik ve nesiller arası sorumluluk ile sürdürülmelidir. Biz bugün bu ilkelerin, bu sürecin temellerini atıyoruz. Biz, Somali-Türkiye işbirliğinin daha da kuvvetlenmesi yönünde kararlılığımızı bir kere daha tekrarlamak istiyoruz. Allah’ın izniyle bu çabaların somut sonuçlarını artık görmeye ve ülkemize bahşedilen bu zenginlikten fayda sağlamaya biz de başlıyoruz. Bu son derece önemli ve tarihi bir başarı bizim için. Ülkemizin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü zayıflatmaya çalışanlara karşı kararlılıkla mücadelemizi sürdürürken bu zorlukların bizi doğal kaynaklarımızın sorumlu ve sürdürülebilir biçimde geliştirilmesi yönündeki hedefimizden alıkoymasına asla izin vermedik. Ve bu süreçte de Sayın Erdoğan’dan ve Türkiye’den her zaman destek gördük. Amacımız, halkımız için daha iyi ve daha müreffeh bir geleceği güvence altına almaktır" dedi.
Hakkari Hakkari’de eğitime 1 gün ara verildi Hakkari’de beklenen yoğun kar yağışı nedeniyle yarın il genelinde eğitime 1 gün ara verildi. Hakkari Valiliği tarafından yapılan açıklamada, "Hakkari’de devam eden olumsuz hava şartları (aşırı soğuk, don, buzlanma) ve yarın saat 11.00’den itibaren başlayacak yoğun kar yağışının oluşturabileceği olumsuzluklar değerlendirilerek, oluşabilecek olumsuzlukların önüne geçilmesi ve vatandaşlarımız ile öğrencilerimizin can güvenliğinin sağlanması amacıyla aşağıdaki tedbirlerin alınması uygun görülmüştür. Yoğun kar yağışı ve buzlanma riski nedeniyle; Hakkari il genelindeki tüm resmî ve özel eğitim kurumlarında (okul öncesi, ilkokul, ortaokul, lise, yaygın eğitim kurumları, rehabilitasyon merkezleri, özel kreşler ve gündüz bakım evleri dahil olmak üzere) 31 Aralık 2025 Çarşamba günü 1 gün süreyle eğitime ara verilmiştir. Ayrıca, Rehberlik ve Araştırma Merkezlerinde (RAM) randevusu bulunan öğrenciler ile engelli bireylerin ulaşım sürecinde karşılaşabilecekleri riskler göz önünde bulundurularak, can güvenliklerinin sağlanması amacıyla RAM’larda da aynı tarihte hizmete ara verilmesi uygun görülmüştür. Kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan hamile personel, engelli personel, diyaliz hastaları, kalp, böbrek yetmezliği, kanser gibi kronik rahatsızlığı bulunan kamu görevlileri, 0–12 yaş arası çocuğu bulunan kamu çalışanı çiftlerden anne veya babadan biri 31 Aralık 2025 Çarşamba günü 1 gün süreyle idari izinli sayılacaktır" denildi. Açıklamada ayrıca, "Sağlık hizmetlerinde görev yapan personel ile sahada acil durum sorumluluğu bulunan (jandarma, emniyet, AFAD vb.) kurumlarda görevli personelin idari izin durumları, kamu hizmetlerini aksatmayacak şekilde ilgili kurum amirleri tarafından planlanacaktır" ifadelerine yer verildi.
Düzce Başkan Özlü "2026 icra yılı olacak" Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, yeni yıl için paylaştığı mesajında 2026 yılında yepyeni hedefler ile icra çalışmalarını artıracaklarına dikkat çekti. Başkan Faruk Özlü, 2026 yılına saatler kala yeni yıl için mesajını paylaştı. Düzcelilere ve belediye personeline bir mektup yazarak seslenen Başkan Özlü, 2026 yılında yepyeni hedefler ile icra çalışmalarını artıracaklarına dikkat çekti. 2026 yılı için temennilerini dile getirdiği mektubunda Özlü, hem Düzcelilere hem de Düzce Belediyesi personeline teşekkür ederek "2025 yılını geride bırakırken; birlik, dayanışma ve azimle dolu bir yılı daha tamamlamanın gururunu yaşıyoruz. Şehrimize hizmet etme sorumluluğunu taşıyan bizler için bu yıl; sosyal belediyecilikten kültür ve eğitime, altyapıdan çevreye, gençlerimize ve ailelerimize sunduğumuz destek programlarından şehrimizin geleceğine yön veren yatırımlara kadar pek çok alanda önemli adımlar attığımız bir süreç oldu. Düzce’miz, sahip olduğu güçlü potansiyeli, çalışkan insanı ve dayanıklı toplumsal yapısıyla her geçen gün daha da gelişen bir şehir olma yolunda kararlı ilerleyişini sürdürüyor. Biz de, sizlerin desteği sayesinde katılımcı, yenilikçi ve çözüm odaklı yönetim anlayışımızla şehrimizin ihtiyaçlarını gözeten, yarınlarını planlayan ve her bir vatandaşımızın yaşam kalitesini yükseltmeyi amaçlayan projeleri hayata geçirmeye devam ettik. Yeni yıl, yeni hedefler demektir. 2026 yılına girerken; Düzce’mizi daha güçlü, daha huzurlu ve daha müreffeh bir geleceğe taşımak için çalışmalarımızı aynı kararlılıkla sürdüreceğimizi özellikle ifade etmek isterim. Bu doğrultuda; gençlerimizin eğitim yolculuğunu destekleyen girişimlerimizi, aile odaklı sosyal programlarımızı, şehrimizin estetiğini ve çevre standartlarını yükselten yatırımlarımızı geliştirerek daha da ileriye taşıyacağız. Bu vesileyle; yıl boyunca özveriyle görev yapan tüm belediye personelimize, şehrimize katkı sunan kurumlarımıza, sivil toplum kuruluşlarımıza ve desteğini hiçbir zaman esirgemeyen siz değerli hemşehrilerime teşekkür ediyorum. 2026 yılının; ülkemize ve Düzce’mize barış, sağlık, mutluluk ve bereket getirmesini diliyor; her bir hanede huzurun daim olduğu, kardeşlik bağlarının güçlendiği, şehrimizin başarılarla anıldığı bir yıl olmasını temenni ediyorum. Yeni yılınızı en içten dileklerimle kutluyorum" ifadelerine yer verdi.