GENEL - 15 Temmuz 2017 Cumartesi 14:25

Memur-Sen’den duygulandıran ‘15 Temmuz’ programı

A
A
A
Memur-Sen’den duygulandıran ‘15 Temmuz’ programı

Muş’ta Memur-Sen Muş İl Başkanlığı tarafından ‘15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’ yıldönümü münasebetiyle düzenlenen programda 15 Temmuz gecesinde şehit olan 249 vatandaşı simgeleyen yelekler giyilip, isimleri tek tek okunarak dua edildi.

Muş’ta Memur-Sen Muş İl Başkanlığı tarafından ‘15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’ yıldönümü münasebetiyle düzenlenen programda 15 Temmuz gecesinde şehit olan 249 vatandaşı simgeleyen yelekler giyilip, isimleri tek tek okunarak dua edildi.


Atatürk Çocuk Parkı önünde düzenlenen 15 Temmuz şehitlerini anma programına Memur-Sen Başkanı Fehmi Kuzey Vurar, Memur-Sen üyeleri, Memur-Sen’e bağlı iş kolları, 15 Temmuz gazileri Abdullah İrgin, Sedat Ergün ve kentte faaliyet yürüten STK’lar, dernekler ile çok sayıda vatandaş katıldı. Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan program, 15 Temmuz gecesinde şehit olan 249 vatandaşın isimlerinin okunması ile devam etti. Yoklama sırasında isimleri tek tek okunan şehitler için programa katılanlar tarafından ‘burada’ denildi.



"15 Temmuz direniş ruhu yolumuzu aydınlatmaya devam edecek"


Programda basın açıklamasını okuyan Memur-Sen Başkanı Fehmi Kuzey Vurar, 15 Temmuz direniş ruhunun yollarını aydınlatmaya devam edeceğini ifade ederek, bundan bir yıl önce Fetullahçı terör örgütünün, millete boyun eğdirmeye, yönetime el koymaya yeltendiğini söyledi. Girişimi darbenin yanında bir işgal girişimi olarak değerlendirdiklerini hatırlatan Memur-Sen Muş Başkanı "urar, “Hain darbe ve işgal girişiminde 8 binden fazla askeri personel, 35 uçak, 37 helikopter, 74 tank, 246 zırhlı araç, 3 askeri gemi ve 4 bine yakın silah bu millete karşı kullanıldı. Meclis, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Özel Harekat Daire Başkanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü, MİT saldırıya uğradı. Genelkurmay, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, TRT ve onlarca kurum işgal edildi. Onlarca kurumun işgalini ise millet engelledi. Darbe girişimi sonucu 249 kahraman kardeşimiz şehit, 2 bin 193 kardeşimiz de gazi oldu. 15 Temmuz bize iki şey hatırlatıyor; birincisi; FETÖ’cü ihanet, ikincisi; kahramanca direniş, vatana sadakat, şahadet ve yeniden diriliş. İhaneti de sadakati de unutmayacağız ve unutturmayacağız. Çünkü gaflete uyuyan ihanete uyanır. 15 Temmuz bir şahadet geçididir. Çanakkale’nin kınalı kuzularının, Kafkasların, Sarıkamışların, Yemenlerin hikayesidir" dedi.



"15 Temmuz bir şehadet şölenidir"


15 Temmuz’un bir diriliş gecesi olduğunu kaydeden Vurar, "15 Temmuz bir iman manifestosudur. 15 Temmuz’u unutmayacağız, unutturmayacağız. Maalesef üzerinden bir yıl geçmesine rağmen belli kesimlerin hala 15 Temmuz ihanetinin boyutunun idrakinde olmadığını görüyoruz. Darbe başarılı olsaydı 16 Temmuz sabahı nasıl bir felakete uyanacaklarının farkında değiller. Hiçbir insani, İslami, ahlaki değer taşımayan bu Batıni sapkın örgütlenmenin yapabileceği kötülükler tasavvur ve muhayyilemizi aşar. Darbe başarılı olsaydı eski Türkiye’nin FETÖ’cü modifikasyonuna uyanacaktık. Darbe gerçekleşseydi Türkiye bu darbenin arkasındaki üst aklın oyuncağı haline gelecek, ekonomik olarak da bir sömürü ve yağma ülkesine dönüşecekti. 13 yılda dişimizle tırnağımızla elde ettiğimiz haklarımız elimizden alınacaktı. Darbe girişimi başarılı olsaydı, muhacirler sığınacak bir yurt bulamayacak, mazlumlar kendilerine uzanan yardım elini kaybedecekti. İşte bu gerçeklerin farkında olan milletin sadık evlatları o gece ’Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım’ diyerek bir insan seline dönüştüler ve zulmün tankını topunu uçağını bombasını ezip geçtiler. Bu nedenle darbe ve işgal girişiminin başarılı olmasını canları pahasına önleyen şehitlerimize ve gazilerimize bir vatan borçlu olduğumuzu unutmayalım. Unutmayalım ki; onlar bu millete bu vatanı yeniden hediye ettiler" ifadelerini kullandı.



"Memur-Sen olarak 1 milyon üyemizle sokağa ilk çıkanlardan olmanın onurunu yaşıyoruz"


Memur-Sen olarak da 15 Temmuz gecesi 1 milyon üyeleriyle sokağa ilk çıkanlardan olmanın onurunu yaşadıklarını ifade eden Vurar, "O gün hiçbir hesap yapmadan, ’ama’, ’fakat’, ’lakin’ demeden kelle koltukta, ’Kim demiş her şeyin bitişi ölüm destanlar yayılır mezarımızdan’ diyerek alanlara aktık. Bu ülkenin büyük küçük yüzlerce binlerce sivil toplum örgütü, mensuplarıyla o gün meydanlara çıktı. Örgütsüz kitleler de o gün aynı duyguyla alanlardaydı. O gün aramızdaki bütün farklılıkları bir kenara koyduk; ’sen’ veya ’ben’ demedik ’biz’ olduk. En önemlisi de budur. ’Vatan da, meydanlar da bizim’ dedik, alanları kardeşlik alanları kıldık. Bir olduk, gerçek anlamda biz olduk, ümmet olduk. En çok ihtiyacımız olduğunu düşündüğümüz şeye aslında sahip olduğumuzu gördük. Gördük ki, düşman ne kadar güçlü, tuzaklar ne kadar profesyonel olursa olsun, şuurlu bir milletin üstesinden gelemeyeceği hiçbir şey, alt edemeyeceği hiçbir düşman ve bozamayacağı hiçbir tuzak yoktur Allah’ın izniyle. Akif’çe dersek: ‘Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez’ evet, milletin toplu vuran yürekleri karşısında tanklar, toplar, uçaklar, helikopterler, FETÖ ve arkasındaki küresel şebeke rezil rüsva oldu, zillet içinde mağlubiyeti tattı" diye konuştu.


Program, okunan basın metninin ardından şehitler için dualar edilmesi ve gaziler için iyi dilek temennisinde bulunulmasıyla sona erdi. Kalabalık Muş Valiliği tarafından bugün saat 23.00’te düzenlenecek olan nöbete hazırlanmak üzere olaysız bir şekilde dağıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz: “Fonun başlangıç sermayesini 500 milyon dolar olarak belirledik” Türk Yatırım Fonu Guvernörler Kuruluşu toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Toplamda 170 milyonu aşan genç ve dinamik nüfusumuz, 1,2 trilyon doları aşan ticaret hacmimiz ve müşterek zengin kültür mirasımız, büyük atılımlarımızı gerçekleştirmek için sağlam bir temel teşkil etmektedir” dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türk Yatırım Fonu Guvernörler Kurulu toplantısına katılım gösterdi. Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde gerçekleştirilen toplantının ikinci oturumunda konuşan Yılmaz, “Bu tarihi açılışın gerçekleşmesinde payı olan kardeş Türk devletlerinin tüm değerli temsilcilerini yürekten tebrik ediyorum. Sözlerimin başında sizlere Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın en kalbi selamlarını ve kutlama dileklerini iletiyorum” dedi. “Teşkilatımızın, uluslararası arenada görünürlüğü her geçen gün artmaktadır” 1992’de "Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirveleri" olarak başlattığımız sürecin ilerlemesiyle bugün tam teşekküllü bir teşkilata sahip olmaktan onur duyduğunu belirten Yılmaz, “Türk Devletleri Teşkilatları güçlü bağlarımızın üzerinde yükselen Teşkilatımızın, uluslararası arenada görünürlüğü ve etkinliği de her geçen gün artmaktadır. Müşterek çabalarımız sayesinde aile meclisimiz, kurumsal yapısını sağlamlaştıran, uluslararası arenada takip edilen ve üçüncü ülkelerin işbirliği yapmak istediği güçlü ve saygın bir teşkilat haline gelmiştir. Hedefimiz, Türk dünyasını her alanda güçlendirmek ve farklı sınamalar karşısında daha dayanıklı hale getirmektir. Toplamda 170 milyonu aşan genç ve dinamik nüfusumuz, 1,2 trilyon doları aşan ticaret hacmimiz ve müşterek zengin kültür mirasımız, büyük atılımlarımızı gerçekleştirmek için sağlam bir temel teşkil etmektedir. 2002 yılına baktığımızda üye devletlerimizin 558 milyar dolar ihracat yaptıklarını görüyoruz” ifadelerini kullandı. “Fonun başlangıç sermayesini 500 milyon dolar olarak belirledik” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2019 yılında Türk Yatırım Fonu’nun kurulmasına yönelik niyetlerini ortaya koyduğuna değinen Yılmaz, “2021 yılında ise üye devletlerin ilgili Bakanlıklar Türk Yatırım Fonu’nun Kuruluş Anlaşmasını nihai hale getirmekle görevlendirilmiştir. Üye devletlerimizin ilgili Bakanlıkları son iki yıldır, Kuruluş Anlaşmasını nihai hale getirmek üzere çalıştılar. Uzun dönem üzerinde çalışılan Türk Yatırım Fonu’nun (TYF) Kuruluş Anlaşmasının Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Olağanüstü Ankara Zirvesi’nde devlet başkanlarımızın himayesinde imzalanmış olması bu süreci taçlandıran somut ve tarihi bir adım olmuştur. Kuruluş Anlaşmasının, üye devletlerimizin yüce Meclislerinde onaylanmasının ardından açılış gününe ulaşmış bulunuyoruz. Fon’dan beklentimiz, Türk coğrafyasının daha müreffeh yarınları için ekonomik gelişmesine en yüksek katkıyı sunacak şekilde destek olması ve finansal sürdürülebilirliğini korumasıdır. Ortak kimliğimizi, devletlerin eşitlik prensibine dayanarak geliştirmeyi amaçlıyoruz. Bu noktadan hareketle Türk Yatırım Fonu ’Eşit Sermaye Katkısı ve Eşit Oy’ ilkesiyle kurulmuştur. Fonun başlangıç sermayesini 500 milyon ABD dolar olarak belirledik. Bu sermaye tabanı; etkili projeler, güçlü kurumsal yapı ve şeffaf iş modeliyle birlikte, diğer yatırımcıları çekerek daha da artacaktır. Özellikle, diğer uluslararası ve bölgesel kalkınma kuruluşlarının ve özel sektörün kaynaklarının mobilize edilmesini öngörüyoruz. TYF, uluslararası ve ulusal finans ve kalkınma kurumlarının yanı sıra ticaret odaları ve özel kuruluşlarla da işbirliği içerisinde faaliyet gösterecektir” ifadelerine yer verdi. “Fonun şeffaf ve sonuç odaklı olarak faaliyet göstereceğinden de eminiz” Geçtiğimiz yıl Türk Devletleri Teşkilatı’nın Astana Zirvesinde İstanbul’un 2025 yılında Türk dünyası finans merkezi olarak ilan edildiğini söyleyen Yılmaz, “İstanbul Finans Merkezi (İFM), İstanbul’un bölgesinde ve dünyada uluslararası bir finans merkezi olmasına katkı sağlayacaktır. Tüm bu özellikleriyle ve avantajlarıyla İstanbul TYF’ye şüphesiz ki güç katacak ve gerek Türk dünyasına gerekse Fon’a yatırımcı çekilmesinde önemli katkılar sunacaktır. Fon’un üye ülkelerin kalkınma ihtiyaçlarına azami düzeyde cevap verecek şekilde, şeffaf ve sonuç odaklı olarak faaliyet göstereceğinden de eminiz. Türk Yatırım Fonu’nun faaliyetlerine başlaması, ülkelerimiz arasında daha fazla ekonomik iş birliği ve bütünleşmeye yönelik yolculuğumuzda tarihi bir mihenk taşını temsil etmektedir. Fon, halklarımız arasındaki birlik ve iş birliğinin ve ekonomik ilişkilerimizi derinleştirmeye yönelik kararlılığımızın önemli bir sembolüdür. Fonu, gelecek nesillere umut ve refah aşılayan bir başarı öyküsü haline getirmek için kararlılıkla birlikte çalışmaya devam edeceğiz. TYF’nin kuruluş sürecinde tüm üye ülkeler tarafından gösterilen çabaları takdirle karşılıyoruz. TYF Başkanı Sayın Bağdat Amreyev’in bu konudaki her daim özverili çalışmalarını özellikle vurgulamak istiyorum. Huzurlarınızda kendisine şükranlarımı sunuyor, muvaffakiyetler diliyorum” dedi. Toplantı, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Türk Yatırım Fonu Başkanı Bağdat Amreyev’in imzaladığı anlaşmayla sona erdi.
Muğla Bodrum FK, play-off yarı final ilk maçında Çorum FK’ya konuk olacak Bodrum Futbol Kulübü, Trendyol 1. Lig Play-Off yarı final ilk maçında Çorum FK’ya konuk olacak. Maçın hazırlıklarını sürdüren yeşil-beyazlı ekip Çorum’dan avantajlı skorla dönüp rövanş maçında turu geçen taraf olmak istiyor. Maçın zorlu geçeceğini belirten Bodrum FK Teknik Direktörü İsmet Taşdemir, “İlk maçı doğru şekilde bitirip içerideki maça avantajlı gelmek istiyoruz, elimizden gelen her şeyi yapacağız” dedi. Trendyol 1. Lig Play-Off yarı final ilk karşılaşmasında Bodrum FK, 20 Mayıs Pazartesi saat 20.00’de Çorum FK’ya konuk olacak. Yalıçiftlik İsmail Altındağ Tesislerinde mücadelenin hazırlıklarını sürdüren yeşil-beyazlı ekip Çorum karşısında avantajlı skor elde edip evinde oynayacağı rövanş maçında adını finale yazdıran taraf olmak istiyor. Yeşil-beyazlı ekipte kart cezası bulunan Omar İmeri Çorum karşısında forma giyemezken sakatlıkları bulunan Celustka ve Erkan’ın durumunun ise maç günü netlik kazanacağı belirtildi. İsmet Taşdemir: "Maç kolay olmayacak" Play-Off yarı final ilk maçı ile ilgili değerlendirme yapan Bodrum FK Teknik Direktörü İsmet Taşdemir, “Çok güzel bir oyunun karşılığında turu geçen taraf olduk. Oyuncu kardeşlerimi bir kere daha tebrik ediyorum. Bu sene ligimize renk katan çıktığı ilk senede çok başarılı olan çok iyi de futbol oynayan Çorum FK ile oynayacağız. Sezon başından beri çok inişli ve çıkışlı bir grafik sergilemediler. Serkan hocayla beraber iyi bir gidişatları var. Onlar da hak ettikleri yerde ve zorlu bir rakibe karşı mücadele edeceğiz. İlk maçı doğru şekilde bitirip içerideki maça avantajlı gelmek istiyoruz. Rakibi seyrettikten sonra bunun o kadar kolay olmadığını düşünüyorum ama elimizden gelen her şeyi yapacağız” dedi. Samet Yalçın: "Takım olarak iyi durumdayız" Takımın tecrübeli oyuncularından Samet Yalçın, “Boluspor maçının zor geçeceğini biliyorduk. Maç zor geçti ve çok zorladılar bizi kendi oyunlarının dışında bir oyun oynamaya çalıştılar. Galip geldik ve tur atladık. İnşallah Çorum’dan da iyi bir skorla dönüp burada avantajlı şekilde sahaya çıkmak istiyoruz. Takım olarak iyi durumdayız ve böyle devam edersek Çorum’u da eleyip finale kalabiliriz” diye konuştu.