ASAYİŞ - 16 Ekim 2020 Cuma 07:55

Muş’ta gece saatlerinde başlayan yangın söndürülemiyor

A
A
A
Muş’ta gece saatlerinde başlayan yangın söndürülemiyor

Muş’ta gece saatlerinde bir nalburda meydana gelen yangın 4 saatlik çalışmanın ardından halen kontrol altına alınamadı.

Muş’ta gece saatlerinde bir nalburda meydana gelen yangın 4 saatlik çalışmanın ardından halen kontrol altına alınamadı.


Olay, merkeze bağlı Minare Mahallesi Bitlis Caddesinde bulunan 4 katlı nalburda meydana geldi. Gece 03.30 sıralarında yaşanan olayı haber alan Muş Belediyesi itfaiye ekipleri yangına müdahale için harekete geçti. Olay yerine gelerek söndürme ve soğutma işlemi başlatan itfaiye ekiplerine Bingöl, Bitlis, ilçe, belde ve Muş Hava Meydan İşletmeleri ARFF ekipleri de destek verdi. İçerisinden kimyasal maddelerin bulunduğu işyerinde zaman zaman patlama meydana geliyor. Yaklaşık 4 saatlik çalışmayla kontrol altına alınamayan yangın, iş makinesi yardımıyla işyerinin duvarlarının yıkılması sonucu buralardan içeriye su ve köpük sıkılmaya başlandı.


Gece saatlerinde yangının meydana geldiği alana gelen İl Emniyet Müdürü Ahmet Arıbaş, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay İlhan Şen, AFAD İl Müdürü Veysi As ve belediye başkan yardımcıları çalışmaları yerinde takip ediyor.


Öte yandan polis ekipleri de çevrede güvenlik önlemi alırken, AFAD’da hazırda bekletiliyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Drakula’nın hapishanesi Tokat Kalesi’nde 15 yıldır restorasyon sürüyor Tokat Kalesi, film ve romanlara konu olan Drakula olarak bilinen Eflak Voyvodası’nın 15’inci yüzyılda 4 yıl boyunca esir tutulduğu iddialarıyla tarihi ve eşsiz bir yapı olarak öne çıkıyor. 2009 yılında başlanan restorasyon çalışmaları nedeniyle kale kapılarına zincir vurulduğunu söyleyen tarih araştırmacısı Aybike Gamze Gazioğlu, “Drakula’nın esir tutulduğu kale Tokat’tadır. Fatih’in elinde Drakula’nın kellesinin bulunduğu heykel ile restorasyonun tamamlanarak bu kalenin yeniden açılmasını bekliyoruz” dedi. Drakula olarak bilinen ve film ile romanlara konu olan Eflak Voyvodası 3’üncü Vlad Dracul’un 15’inci yüzyılda 4 yıl boyunca esir tutulduğu iddialarıyla tarihi ve eşsiz bir yapı olarak öne çıkan Tokat Kalesi’nde, 2009 yılında başlanan restorasyon çalışmaları nedeniyle ziyaretçilerine kapılarını kapattı. Aradan geçen 15 yıla rağmen restorasyon çalışmalarında bir ilerleme olmayınca tarihi kale açılacağı günü bekliyor. “Drakula’nın esir tutulduğu yer Tokat Kalesi’dir” Eflak Voyvodası Vlad Tepeş’in Tokat Kalesi’nde esir tutulduğunu ve Drakula efsanesinin kaynağının buradan geldiğini vurgulayan tarih araştırmacısı Aybike Gamze Gazioğlu, “Eflak vilayetinin beyinin oğlu Vilad Tepeş’in bulunduğu Tokat Kalesi’ndeyiz. Namı değer Kazıklı Voyvodadır. Biliyorsunuz Fatih Sultan Mehmet Han ile aynı sarayda büyümüştür. Ve ihanet sonucunda bu zindanlarda tutulmuştur. Bu zindanların altında geçitler mevcuttur. Fatih Sultan Mehmet Han o dönemde Kazıklı Voyvoda Vilad Tepeş’i buraya getirdiğinde şehre doğrudan götürmüyor. Buradaki mağara ve geçitleri kullanarak şehrin içinde gezdiği de söyleniyor. Vilad Drakula’nın esir tutulduğu kale Tokat’tadır. Bu adam vampir film, hikâye ve romanlarına esin kaynağı olmuştur. Bu esin kaynağının sebebi de o dönemde yaşayan Türk atalarını kazığa germiştir ve kanlarını içmiştir. Bu durum neticesinde de Fatih Sultan Mehmet Han onun kellesini alarak İstanbul’da gezdirmiştir. Tokat Kalesinde 8 yıldır süren restorasyon çalışmasından ötürü kaleye bir türlü gelemiyoruz. Geldiğimiz neticede kapıları da görüyorsunuz zincirli buluyoruz. Restorasyonun bir an önce başlayarak bitmesi için mücadele ediyoruz. Buradan Vakıflar Genel Müdürlüğü, Turizm Bakanlığı ve bu alanda görevli olan mercilere sesleniyorum. Bizim tarihimiz Fatih’tir, Osmanlı’dır. Biz bu tarihimizin yaşatılmasını istiyoruz. Kont Drakula Tokat Kalesi’nde esir tutulmuştur. Biz tarihimize sahip çıkıyoruz ve biz tarihimizle güçlü bir milletiz ve güçlü olmaya da devam edeceğiz” dedi. Gazioğlu, Tokat Kalesi’nin dünya çapında bir özelliği olduğunu belirterek, Drakula’nın burada esir tutulduğunun ve atalarına verdiği zararın bedelinin ödenmesi gerektiğini vurguluyor. Restorasyonun bir an önce tamamlanmasını isteyen vatandaşlar; bu tarihi yapının dünya genelinde daha fazla dikkat çekici hale getirilmesini istiyor.