GÜNDEM - 02 Eylül 2023 Cumartesi 16:34

Bahçeli’nin bağışladığı arsa üzerine Türkiye’nin en büyük Cem Evi Külliyesi’nin temeli atıldı

A
A
A
Bahçeli’nin bağışladığı arsa üzerine Türkiye’nin en büyük Cem Evi Külliyesi’nin temeli atıldı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesinde bulunan ve bilabedel karşılığı Horasan Erenleri Federasyonu’na hibe ettiği arsada yapılacak olan Türkiye’nin en büyük Alevi Kültür ve Cem Evi Külliyesi’nin temeli atıldı.


MHP lideri Bahçeli’nin 12 yıl önce satın aldığı ve geçen yıl Horasan Erenleri Dernekler Federasyonuna bağışladığı Hacıbektaş ilçesinin Bala Mahallesi Dedebağ mevkiinde bulunan 5 bin 788 metrekarelik arsada, Horasan Erenleri Dernekleri Federasyonu tarafından yaptırılacak olan Hacıbektaş Aleve Kültür ve Cem Evi Külliyesi’nin temeli düzenlenen törenle atıldı. Temel atma törenine AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Belgin Uygur, MHP Genel Başkan Yardımcıları Yaşar Yıldırım ve Filiz Kılıç, ile birlikte Horasan Erenleri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Şahin, protokol üyeleri ve dernek üyeleri ile çok sayıda vatandaş katıldı.


Horasan Erenleri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Şahin temel atma töreninde yaptığı konuşmada, “Hünkar Hacı Bektaş-i Veli madde karanlığı akıl ışığı ile cehalet karanlığı, ilim ışığı ile nefis karanlığı marifet ışığı ile gönül karanlığı aşkıyla aydınlanır der. Hem Aleviliğin özünü, hem de İslam’ı yaşadığı temel anlayışını ifade eden bu dizeleri kendimize rehber edindik. Kul ile hak değerlerinin dengesini kuran ve yolu nur ile aydınlanan bir vatandaş olmak için, bir yurttaş olmak, bir canlı olmak için temel hedeflerimiz budur. İşte bugün temelini atacağımız Horasan erenleri Hacı Bektaş projesinin madde karanlığını, akıl nuru ile cehalet karanlığını, yine ilimin ışığıyla o karanlığı gömeceğimizi çok iyi biliyoruz. Ve tabii tüm canlarımızın, tüm büyüklerimizin desteğiyle yapacağız bunu, tek başımıza yapmamız mümkün değil. Onun için buradasınız. Pek çok hizmet alanının bir araya getirilmesiyle Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa’nın ibadettir ki anlayışı içerisinde yine Pir Ahmet Yesevi’den miras kalan dört kapı kırk makam düsturuyla hareket eden bu anlayışın mimarisini yansıtan bir anlayışla bir cem evi inşaatı planlandı. Burada biliyorsunuz şeriat, tarikat, marifet ve hakikat kapılarını temsil eden dört ana kapımız olacak cem evimizde. Ve bunun yanında bu dört kapının, kırk makamını temsil eden birimleri ve Horasan Erenler isimlerini orada göreceğiz. Çünkü cem evimizde güçlü bir kombinasyon var. Gönüllü ehlibeyt sevgisiyle dolu olan, tariklerin sığınağı, ilim, irfan arayan, kendini bulmak isteyen tüm canların geldiği bir giriş kapısı olacaktır. Kendini bulmak isteyen, bir şeyler öğrenmek kendine bir şeyler katmak isteyen mutlaka burada kendisinde bir şey bulacaktır. Çünkü dergahımızın kapısında yıllar önce bir yazı vardı. Diyor ki ’Hacı Bektaş’a gelen bu dergaha gelen, noksan gelen tamam gider’ diyor. Eksiğinizi kendinde ararsanız mutlaka eksiği bulursunuz ve eksiğinizi de tamamlarsınız diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.


AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Belgin Uygur ise, “Geçtiğimiz günlerde hakka yürüyüşünün 752. Yıl dönümü olan Hacı Bektaş-i Veli’nin çağları aşarak dünyanın dört bir yanına yayılan ilim ve irfan yolu, kaynağını yüce kitabımız Kuran-ı Kerim’den aldığı dört kapı kırk makam esasıyla yaptığı hizmetler burada kurulacak olan külliyemizde, iman ile tövbe ile tevazuuyla ve edeple yolumuzu aydınlatmaya devam edecektir” ifadelerini kullandı.


MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım da yaptığı konuşmada, arsanın MHP Genel Başkan Başkanı Devlet Bahçeli tarafından 12 yıl önce alındığını söyledi. Yıldırım, “12 yıl evvel liderimiz, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Hacı Bektaş’ta cem evi yapılmak üzere bir arsa arar ve bu arsayı alır. 12 yıl sonra bu arsanın devri Horasan Erenleri Federasyonu’na Mersin’de söz verilmiş, Ankara’da devri yapılmıştır. Horasan Erenleri Federasyonu yöneticileri bana dediler ki; ’biz Mersin’de mitinge gideceğiz. Sayın genel başkanla bir fotoğraf çektireceğiz’. Biz Mersin’e gittik. Ve Mersin’de genel başkanımızla fotoğraf çektirme arzu ederken hem fotoğraf çekildi hem de liderimiz Horasan Erenleri Federasyonu’nun yönetimine dedi ki; ’Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri’nin ayak ucunda bir arsa var. Bu arsayı size hibe ediyorum. Bu arsa sizindir’. Orada geçen konuşmalarda dedeler dedi ki; ’efendim tamam biz buraya cem evi yapalım. Adı da Devlet Bahçeli olsun’. ’Yok’ dedi. Adı Horasan Erenleri olacak. Buna siyaseti karıştırmayın. Ben sizden oy istemiyorum. Benim sizden bir isteğim vardır. O da Türkiye bütünlüğünün içinde kalın. Horasan Erenleri Federasyonu’nun yetkilileriyle beraber Horasan erenleri cem evi dergahı oldu. Allah nasip ederse. Biz başından beri aşk ile, şevk ile niyet hayır, akıbet hayır düsturuyla el ele verdik. Bu projeyi hayata geçirmeye çalışıyoruz. Bu projeyle ilgili buradan da ilan edeyim ki; bizim bu projenin yapımında hiçbir kişi ve kuruluşlardan bağış kabul etme gibi bir prensibimiz yok. Hiç kimseden bir lira para, bir kuruş para istemiyoruz. Kendi öz kaynaklarımızla kendi gücümüzle, kendi imkânlarımızla çok ciddi bir maliyeti olan bu projeyi Allah nasip ederse en kısa zamanda açılmaya hazır hale getirmeye gayret edeceğiz” dedi.


“Alevi de bizim, Sünni de bizim. Biz hep beraber Horasan’dan çıkmış gelmişiz” diyen MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım, “Horasan erenleri bize bu coğrafyayı yurt yapmış. Hünkara ziyarete gitmişseniz Hünkar’ın ayak ucunda yatan on iki tane kabir vardır. Orada bir şey yazar. Horasan erenleri. İşte Horasan erenleri Allah nasip ederse bu eserin önünde de yazacaktır. Bizim siyasi manada herhangi bir şekilde kimseden bu manada talebimiz yok. Duamız ülkemize hayırlı olsun. Hacıbektaş’ımıza hayırlı olsun. Alevimize, Sünni’mize, Bektaşi’mize hayırlı olsun Türk milletine hayırlı olsun. Allah hayırlarla nasip etsin” şeklinde konuştu.



Bahçeli’nin bağışladığı arsa üzerine Türkiye’nin en büyük Cem Evi Külliyesi’nin temeli atıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Van Kedi Villası’nda bu yıl 120 yavru dünyaya geldi Her yıl yerli ve yabancı on binlerce ziyaretçiyi ağırlayan Van Kedi Villası’nda bu yıl toplam 120 yavru dünyaya geldi. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) bünyesinde faaliyet gösteren Van Kedisi Araştırma ve Uygulama Merkezi’nce yürütülen çalışmalar kapsamında, Türkiye’nin milli ırkı olarak tescillenen Van kedilerinin neslinin korunması ve orijinalliğinin sürdürülmesi amacıyla kontrollü üretim çalışmaları titizlikle devam ediyor. Senkronize doğum yöntemiyle gerçekleştirilen doğumların büyük bölümünün, genetik özellikleri yüksek ve orijinale yakın yavrulardan oluştuğu belirtildi. Cana yakın tavırları, ipeksi beyaz tüyleri, biri mavi biri kehribar ya da her ikisi de mavi olabilen göz yapıları ve suya olan ilgileriyle bilinen Van kedileri, yalnızca Van’ın değil Türkiye’nin de önemli sembolleri arasında yer alıyor. Ünü yurt dışına da taşan Van kedileri, Van Kedi Villası’nı ziyaret eden turistlerin en fazla ilgi gösterdiği canlılar arasında bulunuyor. "Orijinalliğe çok yakın yavrular oldu" İHA muhabirine konuşan Van Kedisi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Abdullah Kaya, merkezdeki doğumların üç parti halinde gerçekleştirildiğini hatırlattı. Geçtiğimiz yıl yeni yavru doğumu açısından 100 hedefi koyduklarını ifade eden Prof. Dr. Kaya, "Bu yıl ise yaklaşık 120 yavru elde ettik. Bunların yaklaşık 99-100’ü orijinalliğe çok yakın yavrular oldu. Bu yıl satıştan ziyade yavruların büyük bir bölümünü merkezin kendi ihtiyaçları için ayırmak durumunda kaldık. Bu nedenle 2025 yılı, Van Kedisi Araştırma Merkezi açısından kendi kedi sayısının yenilenmesi bakımından oldukça verimli bir yıl olarak geçti" dedi. "Süreç, her isteyene kedi verme şeklinde ilerlemiyor" Ücretli sahiplendirme konusunda da çalışmalarının devam ettiğini ifade eden Kaya, "İhtiyaç fazlası yavruları, belirli kriterler çerçevesinde hayvanseverlere ve kedi beslemek isteyen ailelere sahiplendiriyoruz. Ancak bu süreç, her isteyene kedi verme şeklinde ilerlemiyor. Van kedisinin kıymetini bilecek, ona iyi bakabilecek ve kesinlikle sokağa terk etmeyecek aileler tercih ediliyor. Bu şartlar sağlandığında, elimizde ihtiyaç fazlası kedi varsa sahiplendirme yapıyoruz. Ancak 2025 yılında sahiplendirme oranı önceki yıllara göre biraz daha düşük kaldı" diye konuştu. "Temel önceliğimiz Van kedisinin orijinalliğini korumaktır" "Her eve bir Van kedisi" projesinin tüm Türkiye’yi kapsayan ve uzun vadeli bir hedef olduğunu söyleyen Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye genelinde milyonlarca haneyi düşündüğümüzde, bu slogan bir vizyonu ifade ediyor. Yılda yalnızca bir Van kedisi bile sahiplendirmiş olsak, bu hedef doğrultusunda ilerleme kaydetmiş oluruz. Bu hedef; bize araştırma, geliştirme ve ıslah konusunda şevk veren bir motivasyon kaynağıdır. Bu hedeften kesinlikle sapma söz konusu değildir. Ancak süreç yavaş ve kontrollü ilerlemek zorundadır. Çünkü temel önceliğimiz Van kedisinin orijinalliğini korumaktır. Hızlı gitmek gibi bir niyetimiz yok; önemli olan, bütünlüğü bozmadan ve genetik yapıyı koruyarak ilerlemektir."
Kayseri Avukatların ’IBAN’ oyunu Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, bazı avukatların mahkemeden para cezası alan vatandaşlara bilerek IBAN’larını vermeyerek icra takibi başlattıklarını ve bu sistemle iki tane vekalet ücreti alarak haksız kazanç elde ettiklerini dile getirdi. Şahin, avukatların IBAN’larının dava dosyasına konulmasını talep ederek, "Bu olay basit bir olay değil" dedi. Kayseri’de yaşayan Yusuf Metin, bir trafik kazası sonrasında aleyhine sonuçlanan mahkeme ile mahrumiyet bedelini ödemek için karşı tarafında avukatına ulaştı. Parayı ödemek için aradığı avukatın kendisini oyalayarak IBAN’ını vermediğini kaydeden Metin, bir gün sonra adına açılan icra dosyasını görünce şok oldu. Bunun üzerine avukatı arayan Metin, yapılanın yanlış olduğunu kaydederek, vatandaşların da buna dikkat etmeleri gerektiğini kaydetti. Başından geçen olayı anlatan Yusuf Metin, "Yaşamış olduğum bir trafik kazası sonucu birkaç ay sonra, tarafıma araç mahrumiyet tazminat bedeli adı altında bir tazminat davası açıldı. Bu davada aleyhime 38 bin TL’lik hüküm oldu ve bunu ödemek için taraf avukatına ulaştım. Mesaj atarak bana bir IBAN göndermesini aleyhime hüküm olan bu 38 bin TL araç mahrumiyet bedeli tazminatını ödemek isteğimi bütün iyi niyetimle ilettim. Karşı tarafın avukatı bana bir IBAN göndermedi. Acele etmeyin, yarın bakarım, emin olalım, ona göre ödeme yaparsınız şeklinde yönlendirmelerde bulundu. Bu yaptığımız konuşmalar mesajlarda kayıtları mevcuttur. 11 karım 2025 tarihinde tarafıma İstanbul 4. İcra Dairesi tarafından ilamlı icra takibi başlatıldığını gördüm ve avukata ulaştım. Kendilerine bu olayın etik olmadığını, benden ekstra faiz ve masraf almak için beni oyalayıp ilamlı icra takibi yapmak suretiyle haksız bir kazanç elde ettiklerini kendilerine söyledim. Sonrasında yaptığım araştırmalarda sadece kendim değil bir çok insanın daha mağdur olduğunu gördüm" diye konuştu. "Bu olay basit bir olay değil" Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin de, birçok vatandaşın bu ve farklı yöntemler ile kötü niyetli avukatlar tarafından mağdur edildiğinin altını çizerek, "Bu olay o kadar basit bir olay değil. Gayet hesaplanmış bilgi sahibi olarak, kamu kurumlarını kullanan bir çeteyle karşı karşıyayız. Bu olayla sınırlı kalmamak üzere, birçok işlem ve hatta yaralanma vakalarında dahi araya çeşitli aracılar sokularak; hastane çalışanlarından yedek parça satıcılarına kadar uzanan bir ağ üzerinden komisyonlar ödenmek suretiyle dolandırıcılık yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumla alakalı bakanlığın şöyle bir düzenleme yapmasını bekliyoruz; IBAN hesabı mutlaka dava dosyasına konmalı. Kaybeden kişi avukata ulaşmadan ödeyebilmeli. Birçok kötü niyetli avukat vatandaşa IBAN’ını vermeyerek ve ertesi gün icra takibi yaparak iki tane vekâlet ücreti alıyor yani haksız bir kazanç elde ediyor. Bu duruma da maalesef kamu kurumları da alet edilmiş oluyor. Bir an önce sonlandırılması lazım ve bu durumun cezalandırılmasını bekliyorum" ifadelerini kullandı.
Sivas Mehmet Altıparmak: "Takviye yapmamız lazım" Özbelsan Sivasspor Teknik Direktörü Mehmet Altıparmak, devre arasında transfer yapmaları gerektiğini söyleyerek, "Transfer çalışmalarıyla alakalı görüşmelerimiz oluyor. Gidecek, kalacak oyuncular olacak. Bunlarla alakalı bir rapor sunacağız. Sonrasında da transfer çalışmalarına başlayacağız" dedi. Trendyol 1. Lig’in ilk devresinin son maçında sahasında Bandırmaspor ile karşılaşacak olan Sivasspor, bu maçın hazırlıklarına devam etti. Sivasspor Teknik Direktörü Mehmet Altıparmak, antrenman öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Deplasmanda Iğdır FK ile 1-1 berabere kaldıkları maçı değerlendirerek sözlerine başlayan Altıparmak, "Çok zorlu bir Iğdır deplasmanı vardı. Maçtan önce oyun planımızı zaten belirlemiştik. Bu maçta özellikle rakibin iç sahadaki nasıl oynayacağını bildiğimiz için topu rakibe bıraktığınız zaman da çok öne çıkacaklarını, önde oynayacaklarını biliyorduk. Bütün hazırlığımızı buna göre yapmıştık. Maçın büyük bölümünde de top belki onlardaydı ama biz istediğimiz oyunu oynadık. Çok net pozisyonlara girdik" dedi. "Devre arasına 3 puanla girmek istiyoruz" Bandırmaspor maçına 3 puan için çıkacaklarını söyleyen Mehmet Altıparmak, "İnşallah Bandırma’yı da 3 puanla kapatıp devre arasına girmek istiyoruz. Iğdır deplasmanı çok zor bir deplasman ama biz oynadığımız oyunla 3 puanı hak etmiştik. Artık o maçı unuttuk. İlk yarının son maçı Bandırmaspor ile. Bandırma maçını inşallah kazanacağız. Bütün çalışmalarımızı bu yönde yapıyoruz. Kazanıp devre arasına 3 puanla girmek istiyoruz. Çünkü ikinci yarı lig çok daha zor olacak" ifadelerini kullandı. "Takviye yapmamız lazım" transfer çalışmalarına ilişkin de konuşan deneyimli teknik adam, "Biz ilk yarıyı şu andaki mevcut kadromuzla bitirmek zorundayız ama bütün oyuncularım elinden gelen her şeyi yapıyorlar. Bizim kadar çoğu takım pozisyona girmiyor ama maç kazanıyorlar. Biz özellikle öne geçtiğimiz maçlarda bir türlü bunu koruyamadık. İkinci yarı açıkçası futbolcu almamız lazım. Takviye yapmamız lazım. Transfer çalışmalarıyla alakalı görüşmelerimiz oluyor. Gidecek, kalacak oyuncular olacak. Bunlarla alakalı bir rapor sunacağız. Sonrasında da tabii ki transfer çalışmalarına başlayacağız. Muhakkak transfer çalışması yapmamız gerekiyor, bununla alakalı da yönetimimizle zaten görüştük. Transfer inşallah açılacak. Biz de transferlerimizi yapacağız" dedi. "Yeri dolmayacak oyuncu yok" Emirhan Başyiğit’in transfer teklifi gelmesiyle ilgili çıkan haberlerin hatırlatılması üzerine Mehmet Altıparmak, "Bu tür haberler iddia işte. Tabii ki biz bütün oyuncularımızın Süper Lig’de, Avrupa’da oynamasını istiyoruz. Emirhan da Süper Lig’i, büyük takımları yavaş yavaş hak eden oyunculardan biri. Bununla alakalı konular yönetimimizin tercihi. Bir oyuncunun değeri vardır. Bütün oyuncularımızı verebiliriz bununla alakalı şey yok. Yeri dolmayacak oyuncu yok ama Emirhan gibi bir oyuncuyu kaybetmek istemeyiz. Değerini de bulursa eğer Sivasspor için de parasal olarak gerçekten iyi bir getiri olacaksa neden olmasın" değerlendirmesinde bulundu. "Transfer açılacak dediler" 7 dosyadan kaynaklı transfer yasağıyla ilgili ise Altıparmak, "Ben bir şey söylemek istemem, bunu yönetim zaten biliyor. Yönetimle de konuştuk. Transfer açılacak dediklerine göre o 7 dosyayı da halledecekler demek ki" dedi. Çalışmalar devam ediyor Vali Lütfullah Bilgin Sivasspor Tesisleri’nde Teknik Direktör Mehmet Altıparmak ve yardımcıları yönetiminde gerçekleştirilen antrenman yaklaşık bir buçuk saat sürdü. Koşuyla başlayan antrenman, ısınma çalışmalarıyla devam etti. Daha sonra 5’e 2 top kapma çalışması yapan kırmızı-beyazlılar, yarım sahada çift kale maçla idmanını tamamladı.
Kayseri Melikgazi’de Kayseri’nin havacılık serüveninin dünü ve bugünü konuşuldu Yaptığı yatırım ve projelerle havacılık sektörüne her zaman destek olan Melikgazi Belediyesi, Erciyes Üniversitesi Eski Rektörü Prof. Dr. Mehmet Şahin’in konuşmacı olduğu Kayseri Tayyare Fabrikası konulu söyleşi programını gerçekleştirdi. Melikgazi Belediyesi Mehmet Altun Havacılık ve Uzay Teknolojileri Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ni hayata geçirerek Kayseri’de yarım kalan hikâyeyi yeniden yazacaklarını söyleyen Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu programda bir konuşma yaparak, "Havacılık ve Uzay Teknolojileri Lisesi gibi güzide bir liseyi Melikgazi Belediyesi olarak Kayseri’ye kazandırdık. 100 yıl önce başlayan hikâyenin tekrar hayata geçmesi, Kayseri’nin ve ülkenin sanayisine yön verecek yeni nesillerin, gençlerin burada yetişmesini sağlamak bizim gurur kaynağımız. Bu kapsamda havacılıkla ilgili birçok çalışma yapmayı arzu ediyoruz ve yapıyoruz. Çok başarılı 50 öğrenci Havacılık Lisesine başladı. İngilizce hazırlık okuyorlar. Onları motive etmek üzere İstanbul’daki TEKNOFEST ile birçok ziyaretlere götürdük. Ankara’da TUSAŞ ve ASELSAN’ı ziyaret ettiler. Belki bir çoğumuzun görmediği Gök Bey helikopterine dokundular. Kaan uçağını, Hürkuş’u gördüler, onu üreten mühendisler ve teknik elemanlarla görüşme imkanları oldu. Buradan mezun olacak gençlerimiz de Selçuk Bayraktar gibi ülkemizin geleceğine yön verecek nesiller olacaktır inşallah. Çocukluğumda bir Tayyare Fabrikası ismi geçerdi. Burada uçak üretilmiş derlerdi ama hikaye mi gerçek mi bilmezdim. Kayseri’yi nasıl kalkındırırız ile ilgili fikir alışverişinde bulunurken bir baktık ki savunma sanayinde, havacılıkta Kayseri Türkiye’de ilk temel taş. Burada uçak üretimleri olmaya başlamış. Ama tabii 1949-50 yılında Marshall yardımlarıyla birlikte maalesef bu uçak üretimi durmuş ve Hava İkmal Bakım Onarım Merkezi olarak devam etmiş. Hedefimiz tekrar Kayseri’nin havacılıkta, uçak üretiminde ve uçak parçalarının üretiminde söz sahibi olması. Özellikle TOMTAŞ’ın, KAYTEK’in ve Kim Teknoloji gibi firmaların burada kurulmuş olması; havacılık ve savunma sanayi ile ilgili Kayseri’nin tekrar yatırım yapmaya başladığının ve birçok sanayici firmanın da bu işe destek vereceğinin göstergesi. Melikgazi Belediyesi olarak, pandemi döneminde Tayyare Fabrikası ile ilgili bir ‘Kayseri Tayyare Fabrikası’ adında kitap yayınladık. Hemen akabinde Erciyes Üniversitesi’nden hocalarımız Büyükşehir Belediyemizde ikinci bir kitabı yayınladı. İnşallah üçüncüsü, dördüncüsü de çıkar ve Kayseri’nin havacılık kültürüne hep birlikte sahip çıkarız. Prof. Dr. Mehmet Şahin hocama bu söyleşi ve paylaşımları için teşekkür ederim." dedi. Kayseri Tayyare Fabrikası ve Türk havacılık tarihi hakkında önemli bilgi ve tecrübelerini katılımcılar ile paylaşan Erciyes Üniversitesi Eski Rektörü Prof. Dr. Mehmet Şahin konuşmasında; Kayseri’de 1926 yılında faaliyete başlayan TOMTAŞ’ın kuruluş sürecini, Kayseri Çıraklık Okulunu, Tayyare Fabrikasının Kayseri’ye olan iktisadi ve kültürel etkilerini anlatarak, havacılık sektörüne vermiş olduğu destekler için Başkan Palancıoğlu’na teşekkür etti.