EKONOMİ - 27 Ekim 2016 Perşembe 11:21

Fındık kapsülü enerji deposu

A
A
A
Fındık kapsülü enerji deposu

Bilim dünyası ve akademisyenler, Türkiye’nin fındık deposu Doğu Karadeniz Bölgesi’nde halk arasında ‘fındık kapsülü’ olarak nitelendirilen zurufun enerji ve gübre olarak değerlendirilebileceğini açıkladı.
Ordu Üniversitesi (ODÜ) Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Damla Bender Özenç, fındık zurufunun kompostlandığında toprağı besleyen organik gübre özelliği taşıdığını söyledi.
Bölgede fındığın ayıklama makinesi olan patoza verildikten sonra geride kalan zurufunun atıldığını, çoğu zaman ahırlarda hayvan altlarında değerlendirildiğini ya da sobalarda yakacak olarak yakıldığını vurgulayan Prof. Dr. Özenç, bunun yerine doğal gübre olarak kullanılmasının toprak ve ürün verimi açısından daha olumlu olacağını belirtti.
“Fındığın kabuğu da kapsülü de enerji deposu”
Yaptıkları araştırmada fındık zurufunun farklı tip toprak çeşitlerinde yetişen mısır ve domates gibi bitkiler üzerinde olumlu sonuçlar verdiğini açıklayan Prof. Dr. Özenç, “Patozdan sonra atık durumuna dönüşen fındık kabukları doğal iklim şartları altında bekletildiğinde doğal yolla kompost haline gelir. Bu durumda hayvan gübresi kadar verimli bir gübreye dönüşür. Karadeniz’in hayvan gübresi noktasında yaşadığı problem fındık kabuğu atıklarının değerlendirilmesi ile çözülebilir. Bu yöntem, Karadeniz toprağının sertliğini azaltarak, verimini arttıracaktır. Ayrıca kabukların yakılması ile yok olan organik maddeler toprağa geri kazandırılacaktır” dedi.
“Bitkinin stresini azaltıyor”
Prof. Dr. Özenç, şu bilgileri verdi:
“Doğu Karadeniz Bölgesi’nde her yıl yaklaşık 130 bin ton fındık zurufu, hasat sonu yan ürün olarak değerlendirilebilme potansiyeline sahiptir. Patoz adı verilen aletler ile ayrılan fındığın dış yaprağı gerek fındık bahçelerine gerekse diğer bitkisel üretim alanlarına organik madde kaynağı olarak kullanmak üzere kompost yapılarak değerlendirilebilir. Mısır bitkisi üzerine yaptığımız çalışmada toprağın verimliliği ve bitkinin stres düzeylerine olumlu katkıda bulunduğunu tespit ettik. Zuruftan elde edilen kompost ürünü, organik gübre amaçlı geri kullanıldığında bitkisel üretim için önemli bir katkı ve yatırımcılar için önemli bir organik madde kaynağı oluşturabilir.”
“Kapsülü azot ve kireçle karıştırırsan organik gübre olur”
Ordu Ziraat Odası Toprak Analiz Laboratuarı Müdürü Zirat Mühendisi Haluk Şensoy da, fındık zuruflarından elde edilen organik gübrenin kimyasal gübreden aşağı kalır yanı olmadığını vurguladı. Fındık zurufunun gelişi güzel kullanıldığını, çoğunlukla yakılarak zayi edildiğini belirten Şensoy, “Fındık zurufu organik gübrelere eşdeğer besin içeriğine sahiptir. Ayrıca toprakların fiziksel yapısını iyileştirerek verim ve kaliteye önemli katkı sağlıyor. En basit olarak, fındık zurufu biraz kireç biraz azotlu gübreyle ıslatarak karıştırılır. Üstü kapatılarak bir yıl bekletilir. Bir yılın sonunda organik gübre olarak kullanıma hazırdır” açıklamasında bulundu.
Ordu il genelinde 100 bin fındık üreticisi olduğunu, bunun 100 bin fındık harmanı anlamına geldiğine dikkat çeken Şensoy, “Yaptığımız bazı deneylerde fındık zurufundan elde edilen organik gübre ile beslenen fındık ocağından alınan verim ile kimyasal gübre ile beslenmiş fındık ocağından daha yüksek oluyor. Ordu’da 100 bin harmanın yarısından alınan zurufların gübre yapılması halinde verim patlaması olur. Bu sebeple üreticilerimiz fındık zurufunu doğal ve organik gübre olarak kullanmalarını bu ürünün israf edilmesinin önüne de geçecektir” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Edremit’te muhtarlar toplantısı yeniden başladı Edremit Belediye Başkanı Mehmet Ertaş, göreve başlamasından sonra muhtarlarla aylık değerlendirme toplantılarını yeniden başlattı. Meclis salonunda muhtarlarla bir araya gelen Başkan Ertaş, tabana yayılan katılımcı bir yönetim anlayışı ile vatandaşa hizmet için birlik içerisinde çalışacaklarını ifade etti. Edremit Belediyesi’nde mahalle muhtarları ile aylık değerlendirme toplantıları başladı. Belediye Başkanı Mehmet Ertaş başkanlığında yapılan toplantıda muhtarlarla birlikte Başkan Yardımcısı Cavit Cebeci, belediye meclis üyeleri ve belediyede ki daire müdürleri de yer aldı. Başkan Mehmet Ertaş, halkçı bir yönetim anlayışı ile tabana yayılan bir yönetim anlayışı içerisinde muhtarlar, esnaf odaları ve sivil toplum kuruluşları ile birlik ve beraberlik içerisinde hareket edeceklerini ifade etti. Her ay belediye meclis toplantısı öncesinde muhtarlarla buluşacaklarını kaydeden Başkan Ertaş, “Her türlü öneriye açık bir şekilde “ben yaptım oldu” değil ortak akılla birlikte karar vereceğiz. Halkımıza hizmet noktasında bir ve beraber hareket edeceğiz. En kısa yoldan halkımızın sorunlarına çözüm üretip hizmeti ulaştırma amacıyla çalışacağız” dedi. Mahalle muhtarları da tek tek söz alarak hem kendilerini tanıttılar hem de sorunlarını anlattılar. Doğalgaz hatlarının uzatılması ve bozulan yolların yapılması gibi konular başta olmak üzere mahalleleri ile ilgili istek, öneri ve şikayetlerini bildirdiler. Başkan Ertaş, yol yapım ve onarım için 14 ayrı ekibin sahada olduğunu kaydetti, sorunların ortadan kaldırılması için hızlı bir şekilde çalıştıklarını vurguladı.
Giresun Kadınlar baharla birlikte pazarda doğal ürünleri satıyor Baharın gelmesiyle kadınlar pazarındaki ürün çeşitliliği de arttı. Çoğu doğada kendiliğinden yetişen dikenucu, geldirdik, kabalak gibi bitkileri toplayarak kendi yetiştirdikleri ürünlerle beraber ilçe pazarında satan kadınlar aile ekonomilerine katkı sağlıyor. Giresun’un köylerinde yaşayan kadınlar, evde yaptıkları yöresel ürünler ile yetiştirdikleri sebze ve meyveleri ilçelerin pazarlarında satarak aile ekonomilerine katkı sağlıyor. Kendi yetiştirdikleri ürünlerle beraber, doğada kendiliğinden yetişen bitkilerin de pazarda yoğun ilgi gördüğünü anlatan Atike Sefer, “Bahar mevsimi geldiği için pazarda sattığımız ürünlerde arttı. Kendi yetiştirdiğimiz lahana, bezelye, kıvırcık, yeşil soğan gibi ürünlerin yanı sıra doğada kendiliğinden yetişen kabalak, galdirik, dikenucu olarak bilinen melocan da toplayarak pazara getiriyoruz. Bu tezgahta sattığım her şey organik ve tazedir. Köyde sabah erken saatlerde tarlalardan topladığım sebze ve meyveleri pazara getiriyorum. Yeter ki üretim olsun üretilen her şeyin pazarda müşterisi oluyor” dedi. Üretilen her ürünün pazarda yeri var Her ne kadar kadınlar pazarı olsa da üreten herkese pazarda yer olduğunu ifade eden Aydın Öztürk ise, “Artık köylerde pek üreten kalmadı. Köylüler de gelip lahanasını pazardan alır duruma geldi. Oysaki köylerde sadece ekip diktiğin değil doğada kendiliğinden yetişen birçok bitki de ihtiyaçlarını karşılamaya yetiyor. Ben bir emekli olmama rağmen köyde üretip gelip pazarda satıyorum ve ihtiyacımı karşılıyorum. Üreten herkese pazarda yer olduğu gibi üretilen her şeyinde alıcısı oluyor” dedi.